Eyvah Yaşlanıyorum, Çok mu Geç Kaldım?
Bir gün aynaya bir baktım gözlerimin altı çökmüş, göz kenarlarımda çizgiler, kaşlarım inmeye başlamış, yanaklarım eskisi kadar yüksek, çene hattım eskisi kadar düz değil, boynumda gevşemeler. Eyvah! Yaşlanıyorum! Bir şeyler yapmak için çok mu geç kaldım, tren kaçtı mı, yakalayamaz mıyım?
Bir çoğumuzun hayatın koşturması arasında fark edemediği, bir an durup aynaya baktığında, genellikle de hayatının zorlu bir döneminin sonunda fark ettiği acı gerçek: Evet, hepimiz yaşlanıyoruz.
Kimimiz yavaş, kimimiz hızlı hepimiz yaş alıyoruz. Yıllar kimimize iyi, kimimize daha kötü davranıyor. Başka bir deyişle kimimiz kendine iyi davranıyor, kimimiz de kötü.
Peki çok mu geç kaldım, bir şeyler yapamaz mıyım, yakalayamaz mıyım geçen yılları, yaşlanma belirtilerini azaltamaz mıyım?
Günümüzde cerrahi ile pek çok şeyi yapmanın mümkün olduğunu artık hepimiz biliyoruz. Ya cerrahi yöntemlere başvurmak istemiyorsak… Gelişen teknoloji ile Medikal estetik yani cerrahi dışı uygulamalarla artık pek çok şeyi yapmak mümkün. Peki, doğru zaman ne zaman, ben çok mu geç kaldım? Gelin beraber bakalım.
Elbette ki öncelikli olan vücudunuza ve ruhunuza iyi bakmak ve yaşlanıp yıpranmalarını yavaşlatmak. Siz kendinize iyi bakmaz bedeninize ve ruhunuza iyi davranmazsanız hem yaşlanma etkilerini daha hızlı ve çok görürsünüz hem de yapılan antiaging veya estetik uygulamalardan istediğiniz sonucu alamazsınız. Bu ileriki yazılarımızın konusu olsun. Bir kenara koyalım. Gelelim yılların dış görüntümüzde oluşturduğu etkilere, neler yapabilirize.
Amaç adında da olduğu gibi antiaging yani yaşlanma karşıtı tedaviler ise temel kural: Ne kadar erken, o kadar iyi olacaktır. Erken de ne kadar erken, erken yaşlarda neler yapmalıyım? Ergenlik çağında, cildimizi iyi temizleyip, güneş ışını gibi temel yaşlandırıcı faktörlerden korunmaya başlayarak başlayan, yirmili yaşların sonunda cildimizden bir şeyler eksilmeye başladığında eksilenleri tamamlamaya çalışacak kadar erken.
Yaş geldi otuza, yavaş yavaş gidiyor otuz beş, kırka, çok mu geç kaldım yakalamaya?
Bu yaşlarda cildimizin kolajen hyalüronik asid gibi temel yapı taşları eksilmeye hız arttırarak devam ediyor, kaş ortası alın ve göz çevremizdeki çizgiler belirginleşiyor. Elbette ki yapılacaklar yirmili yaşlardakilerle aynı değil. Cildimizin kayıplarını yerine koymak, yaşlanma belirtilerini azaltıp yaşlanma hızını yavaşlatmak için öncelikle cildimizin besleyip desteklemeli, dış faktörlerden korumaya daha da özen göstermeliyiz. Peelingler cildi temizleyip canlandırmak, mezolifting uygulamaları cildimizin ihtiyacı veya problemine göre değişen içerikleri ile eksilenleri tamamlamak için ideal çözümler. Üst yüzümüzdeki çizgilere gelince: Erken yaşlarda (mimik hareketlerle çizgilenmelerimizi görmeye başladığımız yaşlarda), düzenli aralıklarla (yılda 2-3 kez) yapılan botoks uygulaması ile üst yüzümüzdeki çizgileri hiç görmemek mümkün olduğu gibi oluşmuş çizgileri de azaltmak ve yok etmek de mümkün. Elbette ki cildimizi güneşten korumaya, temizleyip nemlendirmeye devam.
Başta ne kadar erken o kadar iyi demiştik. Bu nerede işimize yarıyor? Yirmili, otuzlu yaşlarda başlanan uygulamalar çoğunlukla önleyici, antiaging uygulamalar olduğu için kronolojik yaşımıza göre daha geç yaşlanma belirtilerini göstermemiz mümkün olacak dolayısıyla ilerleyen yıllarda yapılması gereken yoğun işlemlere daha ileri yaşlarda ve hatta daha az ihtiyaç duyacağız.
Diyelim ki geç kaldık, zamanın nasıl geçtiğini fark etmedik veya hep daha erken değil mi diyerek erteledik öteledik. Ellili yaşların ortasını geçtik yavaş yavaş altmışa dayanıyoruz. Hiç mi yapılacak bir şey yok, daha genç görünemez miyim, bitti mi yani? Elbette ki bitmedi. Sadece daha yoğun işlemler içeren bir başlangıç yapmaya, biraz daha zayıf sonuçlar görmeye ve tabii ki biraz daha fazla para harcamaya razı olmak kaydıyla.
Özetle: Ne kadar erken o kadar iyi, yakaladığın yerde başla ve elbette kendine bedenine ve ruhuna iyi davranmak, iyi bakmak kaydıyla.
Sağlıklı ve güzel kalın…
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio