Amerikan Merkezi İstihbarat Teşkilatı CIA'in Tek Solukta Okuyacağınız 25 Gizli Operasyonu
CIA'in Amerika'da ve dünyada birçok gizli projeye dahil olduğu bilinen bir gerçek. Bu bağlantıların birçoğu hala gizli tutulsa da, bazılarına erişim sağlandı ve hatta kendi devlet sitelerinde bile bulabiliyorsunuz. Bugünse, CIA'in gerçekleştirdiği en gizli 25 operasyonuna bakacağız.
En çok şaşırdığınızı yorumlarda bizimle paylaşmaktan çekinmeyiniz.
1. İster medyumlara inanın ister inanmayın, önemli olan CIA'in onları kullandığı ve oldukça korkutucu bulduğu.
CIA, öncelikli olarak 'uzaktan görüntüleme' için medyumları işe aldı ve başlangıçta, CIA mühürlü zarflar içine fotoğraflar yerleştirerek medyumlardan bunları tarif etmelerini istedi. Medyumların verdiği yanıtlar şaşırtıcı derecede doğruydu. CIA ayrıca, bu medyumların bilgi iletme yeteneklerini de test etti. Başka bir deneyde ise, CIA korumalı bir odadaki bir bilgisayarı rastgele 1'ler ve 0'lar oluşturacak şekilde programladı ve birkaç medyum bu diziyi doğru bir şekilde tekrarlayabildi. Buna rağmen bütün süreç oldukça dengesiz olduğu için kısa sürede bırakıldı.
2. CIA'in araştırmaları, uzaktan görüntüleme ile sınırlı kalmayıp, telekinezi ve teleportasyona olan bir ilgiyle genişledi.
Bu deneylerle ilgili sınırlı sayıda gizliliği kaldırılmış bilgi bulunsa da, belirtiler önemli ilerlemelerin yapıldığını gösteriyor. CIA, sahne sihirbazı Uri Geller'in psişik yeteneklerini değerlendirmek için çeşitli deneyler yaptı. En şüpheci bilim insanları tarafından yapılan en sıkı kontrol testlerinde bile, Geller'in bir metal şeridi 10 derece bükme kapasitesi olduğu sonucuna varıldı. Ancak, ilgileri sadece Geller ile sınırlı değildi. CIA, psişik yeteneklere sahip diğer bireylerin hizmetlerini de kullandı, bunlar arasında ebeveynleriyle deneylere katılan 13 yaşındaki Stephen da vardı. Geller gibi Stephen da düşünceleriyle alüminyum manipüle etme yeteneğine sahipti, bu da CIA'in daha fazla bilimsel incelemeler yapmasına yol açtı.
3. 1972 Nisan'ında Pasifik Okyanusu'na düşen bir "veri paketi" için ABD Donanması, o zamanın en sofistike derin deniz sualtı aracı olan Trieste II Derin Deniz Aracı I'i (DSV-1) gönderdi.
Aslında sözde veri paketi, HEXAGON olarak adlandırılan Amerikan casus uydusundan bir film kapsülüydü. Resmi kaynaklara göre, bu olay bir arıza sonucu meydana geldi. Film kapsülü atmosfere yeniden girdikten ve Hawai Adaları yakınlarındaki birincil yeniden giriş bölgesini geçti ama açılması planlanan paraşütü açılmadı ve film kapsülü denize düştü.
4. II. Dünya Savaşı'nın ardından Avrupa'nın yarısı Sovyet kontrolünde ve geri kalanı ekonomik düşüş içindeyken, kıtanın olabildiğince fazla bölümünü ele geçirme yarışı başlamıştı.
CIA'in en büyük korkusu, İtalya ve Sicilya'nın komünistlerin eline düşmesiydi ve bunu engellemek için ellerinden gelen her şeyi yaptılar. Bunlar arasında mafyayı finanse etmek de vardı. Destekledikleri sadece İtalya'daki mafyalar değildi ve Chicago ve New York'tan gangsterler Sicilya'ya, istedikleri her şeyi yapma yetkisi ve para ile gönderildi. CIA'in yardımıyla, laboratuvarlar kuruldu ve iskeleler ele geçirilerek 25 yıl boyunca mafyayı finanse etmek için küresel yasaklı madde satan bir ağ başlatıldı. CIA, mafyanın Sicilya'nın tam kontrolünü ele geçirmesine yardımcı oldu. Bu durum, komünistleri dışarıda tuttuğu gibi, yasaklı madde krizini bugünkü haline getirdi.
5. Mayıs 2011'de gerçekleşen ve Osama Bin Laden'in öldürülmesiyle sonuçlanan baskın, inanılmaz bir istihbarat toplama ve planlama sürecinin sonucuydu.
Bir kurye, Bin Laden'in neredeyse kesin olarak saklandığı Abbottabad'daki yere takip edilmişti. Ancak, baskını gerçekleştirmeden önce, emin olmak istiyorlardı ve bu kanıtı elde etme yöntemleri oldukça tartışmalıydı. CIA, saygın bir Pakistanlı doktoru kasabada sahte bir aşılama kampanyası başlatmak için tuttu ve bu süreçte, yerel çocuklardan binlerce kan örneği topladı, bu örnekler arasında, Bin Laden'in de örnekleri vardı. Tüm bu fikir işe yaradı, ancak sonuçları oldu. Pakistan hükümeti Dr. Shakil Afridi'yi ihanetle suçlayarak onu 33 yıl hapse mahkum etti. Ayrıca, gerçekten aşılamalar sağlayan kuruluşlara geri dönülemez zararlar verdi. Bugün, Orta Doğu'daki birçok insan, aşı teklif eden doktorlara karşı derin bir güvensizlik duyuyor ve Bin Laden'i tanımlamaya yardımcı olmak için yapılan bu oyun, özellikle Hindistan, Nijerya ve Pakistan'da, devam eden aşılama çabalarını zorlaştırdı.
6. Virginia Üniversitesi'nden Timothy Naftali'ye göre, ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA), 1949 ile 1955 yılları arasında Alman casuslardan oluşan bir "arkada kalanlar" ağını işletti.
Bu ağ, Güneybatı Almanya'daki Kinitz ve Berlin'deki Pastime olmak üzere iki programdan oluşuyordu ve her ikisi de Sovyetler Batı Almanya'yı işgal ettiğinde düşman hatlarının arkasında istihbarat kaynakları sağlamak amacı taşıyordu. Bazı arkada kalan ajanlar operasyon sırasında problemli hale geldi, bir grup 'Nazi eğilimleri' sergiledi. Sonuç olarak, CIA, onları Kanada ve Avustralya'ya 'yeniden yerleştirme' kampanyası başlattı. Avustralya, seyahat masraflarını karşılamayı teklif ederken, ABD, Kanada'ya yerleşenlere yeniden yerleşim bonusu sundu.
7. ABD hükümeti, ABD'nin düşmanları olarak kabul edilen kişilerin isimlerini, konumlarını ve tercih edilen öldürülme yöntemlerini içeren, "karar matrisi" adı verilen ve pek de gizli olmayan bir liste tutmaktadır.
Listenin varlığı genel olarak bilinse de içindeki isimler bilinmemektedir. Barack Obama'nın hükümeti, 'Terör Salısı' olarak adlandırılan haftalık toplantılarda bu isimleri seçti. Bu isimler ABD'nin askeri ve istihbarat yetkilileri tarafından sağlanıyordu. Şüphelilerin isimleri yetkilendirildikten sonra, askeri ve CIA onları takip edip insansız hava araçlarıyla fırlatılan füzeler veya gizli özel kuvvet saldırılarıyla suikast düzenliyordu. Nadir durumlarda, hedefleri gözaltına alıp sorguluyorlardı da.
8. 1959'dan 1966'ya kadar Endonezya'yı yöneten Sukarno, CIA tarafından pro-komünist olarak tanımlanmıştı, bu da onu devirmek veya kötü göstermek için kesinlikle bir girişim olacağı anlamına geliyordu.
CIA, Endonezya'da dağıtılmak üzere Sukarno'ya benzeyen birisi ile 'Happy Days' adında bir pornografik video yaptı. Film tamamlandı ve fotoğrafları çekildi, ancak bir nedenden dolayı hiç kullanılmadı.
9. CIA'in personel tarihçisi Jack Pfeiffer tarafından yazılan ve yazarın emekli olduğu sırada gizli olarak sınıflandırılan "Domuzlar Körfezi Harekâtı'nın Resmi Tarihi", günümüzde hala tamamlanmamıştır.
Ancak, sadece birinci cilti okumak bile, 1961'deki Küba'nın Fidel Castro'sunu devirmek için yapılan gizli askeri kampanyanın tam bir felaket olduğunu ortaya koyuyor. Bir teoriye göre, görev taktiksel hava hedeflerini içermediği için başarısız oldu. İkinci bir teoriye göreyse, Başkan John F. Kennedy, planlandığını unuttuğu için ikinci saldırıyı iptal etti.
10. Küba'nın başarısız işgalinin ardından, CIA'in kamu imajı daha da kötüleşti ve Kennedy CIA'yı parçalayıp rüzgara savuracağını söyledi.
Böylece Kennedy, Küba ile ilgilenirken, güvenebileceği tek kişiye döndü, kardeşi Robert'a. Robert, Castro'nun suikastını hedefleyen Mongoose Operasyonu'nun başındaydı. Savunma Bakanlığı, Robert F. Kennedy'nin gözetimi altında bu projede CIA ile işbirliği yaptı. Sunulan onlarca saçma suikast planı arasında, Castro'nun dalış ekipmanına verem sürmek, sevdiği bir dalış noktasına patlayıcı deniz kabukları yerleştirmek, zehirli bir dolma kalem vermek ve hatta sigarasına zehir koymak veya bomba yerleştirmek gibi fikirler vardı.
11. Mission: Impossible—Ghost Protocol'da MI6 şefinin gizli bir organizasyon kurup "süper kötü" hale geldiğini hatırlıyor musunuz?
II. Dünya Savaşı'nın ardından CIA, Sovyetlerin Avrupa'yı ele geçirmesine direnmek için en az bir grup kurdu. Ajanları desteklemek için gizli ekipman depoları oluşturuldu. Gladio, İtalyan ağı, komünizm karşıtlığı sonucunda tam teşekküllü bir terör örgütüne dönüştü. Ayrıntılar hala belirsiz olsa da, Gladio ağının Papa'ya suikast girişimi, birkaç terör saldırısı ve hatta İtalyan hükümetine üst düzeyde sızma olaylarıyla bağlantılı olduğu kabul ediliyor. Organizasyon, birçok utanç verici açığa çıkışın ardından kapatıldı.
12. 2008 yılında The Guardian'da yer alan bir makalede, insan hakları grubu Reprieve'in, ABD'nin dünya çapında yüzen hapishaneler olarak adlandırılan bir filo işlettiğini keşfettiği belirtildi.
Reprieve'e göre, CIA en az 17 ABD savaş gemisini gizli hapishaneler olarak kullandı. Bu gemiler arasında, 186 metre uzunluğunda ve 16 bin ton ağırlığında olan USS Ashland, Whidbey Island sınıfı bir iskele çıkarma gemisi vardı. Bu gemi 500 ABD Deniz Piyadesi'ne ev sahipliği yapmıştı. Reprieve, geminin 2007 yılında Kenya, Somali ve Etiyopya yetkilileri tarafından gerçekleştirilen bir dizi kaçırma olayıyla bağlantılı olduğuna inanmaktadır. Makaleye göre, ABD daha önce USS Peleliu ve USS Bataan'ın da hapishane gemisi olarak kullanıldığını açıklamıştı. ABD'nin gizli hapishane filosunda bulunan ünlü mahkumlar arasında, 'Amerikalı Taliban' olarak da bilinen John Walker Lindh de yer almaktadır.
13. Libya Devrimi Şubat 2011'de başladı ve Libya'nın diktatörü Muammer Kaddafi'nin Ekim 2011'de yakalanması ve ölümüyle sonuçlandı.
O sırada bir yabancı müdahaleye dair az işaret vardı, ancak yaklaşık bir yıl sonra, her şeyi ortaya çıkaran bir olay gerçekleşti. 11 Eylül 2012'de silahlı militanlar Bingazi'deki bir Amerikan diplomatik istasyonuna saldırdı. Saldırıya ilk müdahale şehirde konuşlanmış yarım düzine CIA görevlisinden geldi. Bu, şehirde daha önce bilinmeyen bir CIA varlığının bulunduğunu ortaya çıkardı. CIA, Libya Devrimi'nin başladığı Şubat 2011 civarında, Libya'da oldukça güçlü bir varlık sürdürdüğünü açıklamak zorunda kaldı.
14. Vietnam Savaşı sırasında CIA, ABD Özel Kuvvetleri, Avustralya ve Güney Vietnam komandoları tarafından koordine edilen Feniks programını yönetti.
Programın amacı basitti: Suikast. 1965'ten 1972'ye kadar, Feniks Programı on binlerce kişinin kaçırılması, işkence edilmesi ve suikastlarına karıştı. Eğer Viet Cong'un yapısı için kritik olarak kabul edilirseniz veya VC faaliyetleri hakkında bilginiz olduğu düşünülürse, sizi kaçırıp bölgesel sorgulama merkezlerine götürürlerdi. Burada cinsel istismar, su işkencesi veya 'uçak' adı verilen bir işkence yöntemine maruz kalırdınız. Program, olumsuz kamuoyu tepkilerinin ardından kademeli olarak sonlandırıldı, ancak yerine F-6 adlı yeni bir program getirildi.
15. 1980'lerde, eski CIA saha görevlisi Ralph Walter McGehee, Doğu ve Güneydoğu Asya'da geçirdiği zamanlara dayanarak eski ajansı hakkında dünyaya son derece eleştirel görüşlerini açıkça paylaştı.
Bay McGehee'ye göre CIA, Kuzeydoğu Tayland'da komünist desteği hakkındaki önemli bilgileri bastırdı. Komünist Parti'nin, kitleleri boyun eğdirerek değil, 'kitlesel tabanlı bir devrimci hareket' geliştirdiğini fark etti. Ayrıca, CIA'in Beyaz Saray'ın politik hedeflerine hizmet etmek için istihbaratı kasıtlı olarak çarpıttığından şüphelenmeye başladı. McGehee'nin en önemli suçlamalarından biri, 1965-1966 Endonezya kitlesel katliamlarında CIA'in suç ortaklığıydı. Bu katliamlar neredeyse bir milyon kişinin ölümüne ve özellikle Endonezya Komünist Partisi (PKI) üyeleri ve destekçilerinin hedef alınmasına yol açtı.
16. 1978'de Afganistan, ülkenin kontrolünü ele geçiren iki komünist grubun neden olduğu bir iç savaşa sürüklendi.
Anti-komünist isyancıların üstünlük sağlamaya başladığı görülünce, Sovyetler Birliği ülkeye destek sağlamak için işgale başladı. İşte bu noktada, ABD müdahale etmeye karar verdi. CIA, Sovyetleri yenmek için hayati stratejiler konusunda isyancıları eğitmek için kamplar kurdu. Ayrıca bu kamplara gelişmiş silahlar sağladı. Sovyetler Birliği, 1990'ların başında çökene kadar Afganistan'ı neredeyse tamamen kontrol etti. Günümüzde, CIA'in kendi teknikleri ve eğitimleri, Taliban tarafından onlara karşı kullanılıyor. Bu durum, El-Kaide ve diğer aşırı grupların omurgasını oluşturan yüksek eğitimli ve becerikli askerlerin oluşmasına yol açtı.
17. UFO'lar Amerikan uzay aracı mı? Bu kesinlikle mümkün.
Şimdi gizliliği kaldırılmış olan Amerika Birleşik Devletleri Hava Kuvvetleri uçağının çizimleri, şüpheli bir şekilde bir uçan daireye benziyor. Bu araç, disk şeklindeki gövdesinin merkezinde yer alan bir merkezi türbin motoru tarafından güçlendirilecek ve havada süzülme, inanılmaz hızlarda uçma, dikine yükselme ve aniden yön değiştirme yeteneğine sahip olacak şekilde tasarlandı. Bu araçlar Proje 1794 kapsamında üretilecekti ve yüksek irtifalarda süpersonik hızlarda seyahat edebilecekti. Aslında, özelliklerine göre Mach 4 hızına ve 30 bin 480 metre yüksekliğe ulaşabilmesi gerekiyordu. Görevi Sovyet bombardıman uçaklarını düşürmek olduğu için yıldırım hızında olmalıydı. Pentagon, bu daire şeklindeki uçağa büyük beklentilerle yaklaşıyordu ve bir prototip geliştirmek için 3 milyon dolar ayırdı. Ancak, proje 1961'de yapılan testler sonucunda uçan daire şeklinin aerodinamik olarak istikrarsız ve süpersonik hızlarda muhtemelen kontrol edilemez olduğunu ortaya çıkardıktan sonra durduruldu.
18. 1960'larda CIA, kargalar, güvercinler ve kediler gibi hayvanları gözetleme amaçlı kullanmayı düşündü. Doğal olarak meraklı canlılar olan kediler, Amerika Birleşik Devletleri'nin Akustik Kedi Projesi için mükemmel casuslar olarak görülüyordu.
Kedilere kayıt cihazları yerleştirilebilir ve Sovyet yetkililerinin konuşmalarını kaydetmesiyle, bu konuşmalar artık gizli kalmayacaktı. Konsept eğlenceli görünse de aslında korkunçtu. Eski bir CIA direktörünün yardımcısı olan Victor Marchetti'ye göre, kediler kesilip, kablolarla bağlanmış ve pillerle doldurulmuştu. Projenin tamamlanması beş yıl sürdü, bu süre içinde ekipman 'kuklalar ve canlı hayvanlar' üzerinde test edilmişti. İlk başarılı denek olan kedi bir sokağı geçerken bir taksi tarafından çarpılarak öldü ve proje sonlandı.
19. 1962 yılında, Güney Afrika makamları, önde gelen bir anti-apartheid Afrika Ulusal Kongresi (ANC) figürü olan Nelson Mandela'yı yakaladı. Mandela, sonraki otuz yılının çoğunu hapiste geçirerek, şiddet karşıtı bir tutum sergiledi ve bu süreçte küresel bir ikon haline geldi.
O zamanlar ABD hükümeti, Afrika'da komünizme karşı bir tampon olarak apartheid'i destekliyordu. CIA'in Pretoria istasyon şefi Paul Eckel'in, 1990'da bir arkadaşına CIA'in Mandela'yı Güney Afrika İstihbarat Şubesi'ne teslim ettiğini söylediği iddia edildi.
20. Paraguay'da kırsal bir polis istasyonunda, Condor Operasyon'u ile ilgili belgeler keşfedildiğinde bütün dünya şoka uğramıştı.
Araştırmacılar; Paraguay, Arjantin, Şili, Bolivya, Uruguay ve Brezilya'nın istihbarat ajanslarının, Washington DC ve Roma gibi uzak yerlerde bile düşmanlarını yakalayabildiğini gösteriyordu. On yılı aşkın bir süre boyunca, Latin Amerika diktatörleri ve askeri güç, her türlü muhalefeti acımasız bir verimlilikle ortadan kaldırmak için sofistike bir terör ağı işletti. Arşivlere göre, CIA en geç 1970'lerin ortalarında Condor Operasyon'undan kesinlikle haberdardı ama kamuoyunu bilgilendirmemeyi veya müdahale etmemeyi tercih etti.
21. Mockingbird Operasyonu, medyayı kontrol etmek için iki yönlü bir yaklaşım kullandı: Bir yandan, gazeteciler sıklıkla CIA tarafından istihbarat toplamak veya ABD'yi olumlu bir ışıkta gösterecek şekilde belirli olaylar hakkında yorum yapmak için işe alındı.
Öte yandan, medya içinde gerçek anlamda rüşvetle satın alınmış ve hatta doğrudan CIA tarafından işe alınmış 'ajanlar' vardı ve Amerikan halkına yanıltıcı bilgiler yaymak için kullanılmışlardı. Bu programın temel amacı, kamuoyunu komünizmin ne kadar korkutucu olduğuna ikna etmek ve Kızıl Tehlike'nin her ne pahasına olursa olsun ortadan kaldırılmasını destekleyen kamuoyu oluşturmak içindi.
22. 1960'ların ortalarında, Vietnam'daki ABD müdahalesine yönelik protestolar, hükümetin hedefleri için büyük bir engel oluşturuyordu.
Mockingbird, ana akımı kullanarak savaş ihtiyacını zorlarken, 'karşı kültür' daha zor kontrol edilebilir hale geldi. KGB'nin kirli oyunlarına olan eğiliminden haberdar olan CIA, ABD'deki savaş karşıtı harekette yabancı etkileri bulup filtrelemek için CHAOS Operasyonu'nu başlattı. Ana görevleri öğrenci organizasyonlarına sızmaktı ama daha sonra başka gruplar da dahil edildi.
23. CIA, Zhang Baosheng adında Çinli bir adamın doğaüstü yeteneklere sahip olduğunu öğrendiğinde, onu test etmek istedi.
Zhang Baosheng, nesneleri duvarlardan kırılmadan geçirebildiğini iddia ediyordu. Hem Amerika'da hem de Çin'de test edildi ve bilim insanları her şeyi kaydetti. Bir deneyde, araştırmacılar ilaç tabletlerini mühürlü bir şişeye koydular ve Zhang'dan onları çıkarmasını istediler. Zhang şişeye odaklandı. Şişe o kadar şiddetle sallandı ki tabletler yarıya kadar kırıldı. Sonra, aniden, mührü kırmadan, her tablet şişenin dışındaydı. Olanları saniyede 400 kare çeken bir kamera ile kaydetmişlerdi ve CIA, Zhang Baosheng'in paranormal yetenekleri olduğu sonucuna vardı.
24. Soğuk Savaş'ın erken dönemlerinde CIA, komünistlerin insan zihnini kontrol etmek için özel bir ilaç veya yöntem geliştirdiğine ikna oldu.
Bunun üzerine CIA, ABD düşmanlarına karşı silah olarak kullanılabilecek kendi zihin kontrol ilaçlarını bulmak için MK-ULTRA adında gizli bir program başlattı. CIA'in bu ilacı test ettiği yollardan biri, adına uygun bir operasyon olan Operasyon Gece Yarısı Zirvesi'ydi. CIA bir genelev kurdu ve kadınlara, insanları çekmeleri için 100 dolar ödedi. Gelen adamlara ilaç katılmış votka verildi ve bir yanında ayna olan bir yatağa yönlendirildi, böylece diğer yandan görevliler olanları izliyordu.
25. 1973 yılında, Direktör James Schlessinger, Yardımcı Direktör William Colby'den 1959'dan itibaren CIA'in kanunu veya ajansın tüzüğünü ihlal edebilecek tüm girişimlerin bir kaydını oluşturmasını istedi.
Colby, 'Aile Mücevherleri' olarak adlandırılan ve 700'den fazla sayfa içeren bir araştırma oluşturdu. Mücevherler arasında, Yuri Nosenko'nun üç yıllık esareti, CIA ajanları tarafından yapılan iç gözetleme faaliyetleri ve ajansın Castro ve diğer yabancı liderlere olan suikast girişimleri yer alıyordu. Tam belge nihayet 2007 yılında yayınlandı ve CIA'in en ünlü operasyonlarına dair ilginç bir bakış açısı sundu. En azından neredeyse hepsi, çünkü en dikkate değer mücevherlerden birisi hala gizli tutuluyor. Bu mücevher, CIA'in Fidel Castro'ya olan suikast girişimlerinde mafyayı nasıl kullandığını açıklıyor. Ancak, listenin ilk maddesi gizli tutulmaya devam ediyor. Peki, eksik olan bu madde neyle alakalı? Muhtemelen asla bilemeyeceğiz.
Yorum Yazın
CIA, Orta Amerika ülkelerini pek rahat bırakmaz. Ayrıca bir zaafı var.