Yargıtay Başkanı'ndan Kılıçdaroğlu'nun Eleştirisine Yanıt: 'Devlet Protokolünün Gereği'
Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, Danıştay ile Sayıştay başkanları ve kendisinin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Rize ziyaretine eşlik edip çay toplaması, ardından Kırşehir'de Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşma yaptığı sırada alkış tutmalarına tepki gösteren CHP lideri Kılıçdaroğlu'na yanıt verdi. Cirit, 'Bahse konu edilen gezilere ve toplantılara katılmam, resmi kurum ve kişiler tarafından, temsil ettiğim makam nedeniyle devlet protokolünün gereği olarak şahsıma yapılan davetlere icabet etmekten ibaret' dedi ve doğal karşılanması gerektiğini söyledi.
Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, Kılıçdaroğlu'nun eleştirileri ve basında yer alan haberler üzerine yazılı açıklama yaptı.
Ziyaretlerinin devlet protokolü gereği olduğunu ve doğal karşılanması gerektiğini ifade eden Cirit, şunları kaydetti:
'Son derece doğal karşılanmalıdır'
'Asılsız haberlerde bahse konu edilen gezilere ve toplantılara katılmam, resmi kurum ve kişiler tarafından, temsil ettiğim makam nedeniyle devlet protokolünün gereği olarak şahsıma yapılan davetlere icabet etmekten ibaret olup, gezi ve toplantılara yönelik yapılan haber ve yorumlar insani ve vicdani olmaktan uzaktır. Bu resmi gezi ve programlarda devletimizi ve milletimizi temsil edenlerle birlikte olmak son derece doğal karşılanmalıdır. Bu gezi ve programlarda gurur ve onurla temsil ettiğim Yargıtaya zarar verici herhangi bir hareketin olması da söz konusu değildir.
'Danıştay Başkanımızın sevincine ortak olmayı bu derece saptırmayı anlamakta zorluk çekmekteyim'
Kırşehirli olan Danıştay Başkanımızın çok arzu ettiği kız yurdu müjdesinin Sayın Cumhurbaşkanı tarafından verilmesinde Danıştay Başkanımızın sevincine ortak olmayı bu derece saptırmayı anlamakta zorluk çekmekteyim. Kurumumuzu yıpratma ve kamuoyunda algı oluşturma amacını güden bu neviden haber ve yorumların devam etmesi halinde yargının saygınlığını korumak amacıyla gereken yasal yollara başvuracağımı tüm kamuoyunun bilgilerine saygıyla sunar, asılsız haberlerin takdirini kadirşinas halkımızın yüksek öngörüsüne bıraktığımı belirtmek isterim.'
Kılıçdaroğlu: 'Böyle bir tablo Cumhuriyet tarihinde olmamıştır'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul'daki bir etkinlikte, bir gazetecinin 'Yüksek yargı üyeleri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Rize gezisine eşlik etti. Son olarak da Kırşehir'de Erdoğan partinizi eleştirirken, alkışlamaları dikkati çekti. Bu konuda neler söyleyeceksiniz?' sorusunu şöyle yanıtlamıştı:
'Cübbelerini çıkarmaları lazım'
'Yargı mensuplarının yürütme organıyla birlikte görüntü vermeleri, hele hele alkışlamaları kabul edilemez, hiçbir demokraside kabul edilemez, yargı dünyasında kabul edilemez. Kendileri alkışlayabilirler elbette. Kendilerini, iktidar partisine yakın da görebilirler ama cübbelerini çıkarmaları lazım, o görevi bırakmaları lazım. Alkışlıyorlarsa, gelecekler parlamentoya, cübbelerini çıkaracaklar, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin artık elbisesini mi kimliğini mi ne taşırlar ve gelirler parlamentoya siyasete girerler. Böyle bir tablo Cumhuriyet tarihinde hiç olmamıştır, hiç olmamıştır.
'İlk kez böyle bir tabloyla karşı karşıyayız'
İlk kez böyle bir tabloyla karşı karşıyayız. 'Başkan' diyorlar. Hangi başkandan bahsediyorsunuz? Devlet başkanı... Anayasa'da böyle bir tanım mı var? Kendisini o kadar kaptırmış ki Yargıtay Başkanı, şimdi kalkacak adalet dağıtacak? O Yargıtay Başkanı, Türkiye'de adalet dağıtamaz. O Danıştay Başkanı, Türkiye'de adalet dağıtamaz. Sayıştay Başkanı zaten bir anlamda AKP'nin arka bahçesi konumuna gelmiştir, adalet dağıtamazlar. Bunlar adalet dağıtamaz. Adalete en büyük darbeyi, üzülerek ifade edeyim, hep siyasetçiler vurur derler ama adalete en büyük darbeyi, adaletin başında olan kişiler vurmuştur, adaleti siyasallaştırmışlardır.
'Görevlerini bırakmaları lazım'
O görevlerinden ayrılmaları lazım, görevlelerini bırakmaları lazım. Görevlerinden ayrılsınlar, AKP Genel Merkezine gitsinler, kayıtlarını yapsınlar, istedikleri propagandayı yapabilirler. İsterlerse saraya da gidebilirler, saraya hizmet de edebilirler. Anayasa'yı, evrensel hukuku, evrensel hukukun kurallarını, yargıyı, evrensel yargının değerlerini ayaklar altına yargının başındaki kişi nasıl alabilir? Böyle bir tabloya nasıl izin verebiliriz? Türkiye Cumhuriyeti'nin temelleri derinden sarsılıyor ve sarsanlar da yargının başında olan kişiler. Bunu kabul etmek mümkün değil. Biz rahatsızız. Sokaktaki vatandaş da rahatsız. Hem kalkıp şu açıklamayı yapacak 'Efendim yargıya güven yüzde 30'lara indi.' Sizin sayenizde yargıya güven sıfıra inecek. Kendi içinizde çelişkili bir dünyanız var. Bunu kabul etmiyoruz.'
AA, DHA ve Onedio
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
Bıyık detected. Farklı bir şey beklenmez zaten. O değil de sultan Süleyman'a kalmayan bu dünya o şahsiyete de kalmayacak. O zaman ne yapacaksınız , gerçek ad... Devamını Gör
Yargının saygınlığını korumak demiş. Şaka gibi...
fuat avni okuyun.
aynen. hepsini yazmıştı