Eczanelerde İnsanlık Katliamı, Çalışma Saatleri Günden Güne Öldürüyor – Basın Açıklaması
Eczanelerde İnsanlık Katliamı, Çalışma Saatleri Günden Güne Öldürüyor
21 Yüzyılın henüz başlarındayız, yaşam koşulları insani düzeye çıkarılmak istenirken bazı eczacı odası yöneticileri tarafından uygulanmaya çalışılan baskı politikası insani değerleri yok etmektedir.
Eczacılık sektörü çalışma alanında yaklaşık 24.500 eczane bulunmakta bu eczanelerde çalışan kişi sayısı (Eczacı, Eczane Teknisyeni, Eczane Teknikeri) yüz bin dolaylarında. Bu sayının yanı sıra İstanbul ilinde derneğimiz tarafından 3 farklı psikolog eşliğinde 100 eczane çalışanı ile yaklaşık 9 ay süren kişisel yaşam takibi sonucunda:
Çalışmaya katılanların %30’u ailevi problemler
%40’ı sosyal problemler
%30’u yaşamları boyunca düzelmeyecek ruhsal problemlere maruz kalmaktadır.
Tabiki araştırma bunlarla sınırlı değil bunlar ilk analizler detaylı araştırma raporu 3 psikolog imzası ile derneğimiz tarafından ilgili kurumlara iletildi.
Geçtiğimiz günlerde bir eczacı odası tarafından yapılan saat düzenlemesi geriye alınması gerekirken daha da fazlalaştı.
Bu eczacı odası acaba insani yaşam kaidelerine ne kadar saygı gösteriyor. Ve insanlık katliamına ne kadar devam edecektir.
SORUYORUZ: SAĞLIĞIMIZDAN OLURKEN NASIL SAĞLIK HİZMETİ VEREBİLİRİZ.
DİLERİZ: ECZACILARIMIZ ECZACI ODASI BAŞKANLARINI YENİDEN GÖZDEN GEÇİRİRFazla çalışma saatleri konusunda diğer araştırmalar:
Şöyle ki;
Geçtiğimiz haftalarda yayınlanan bir araştırmada, günde 11 saat çalışan insanların günde ortalama 7-8 saat çalışanlara oranla depresyona yakalanma oranlarının daha yüksek olduğu saptandı. Bu sonuç buna benzer başka sorunları da tetikliyor…
İşte ortaya çıkan sağlık sorunları;
Depresyon
Çok fazla çalıştığınızda depresyon riskinizi iki kat daha artırmış oluyorsunuz. Plos ONE’da yayınlanan araştırmada, günde 11 saat veya daha fazla çalışan insanların7-8 saat çalışanlara oranla depresyon riskinin arttığı tespit edilmiş.
WebMD’de yayınlanan sonuçlara göre uzun saat çalışanların ailesine ve kendine daha az zaman ayırmamasının, egzersiz yapacak vakitleri olmamasının ve sağlıklı yiyecekler tüketmemelerinin bu riski artırdığı belirtilmiş.
Oturmak!
Rahatlama tekniğiniz koltukta mayışmaksa bir daha düşünün! Haftasonu egzersiz yapmak için eşsiz bir fırsattır. Tüm gün oturarak iş yapanlardansanız, oturmanın sağlığınız için çok yararlı olmadığını hatırlatmak isteriz. Çok oturmanın sağlığı tehdit ettiğine dair bir çok araştırma var. Bu tehditler arasında; diyabet, obezite, kanser, kanser ve hatta ölüm bile var.
Mesela, Missouri Üniversitesi araştırma görevlilerinin araştırmalarına göre, eğer bir insan gününün neredeyse tümünü oturarak geçiriyorsa, hatta egzersizlerini bile oturarak yapıyorsa, gün içinde daha aktif insanlara göre diyabet karaciğier yağlanması gibi hastalıklara daha meyilli olduğunu söylüyorlar.
Daha fazla kanıt istiyorsanızi, İngiliz araştırmacılar, tipik bir ofis çalışanının 5 saat 41 dakikasını oturarak geçirdiğini buldular. Araştırmacılar aynı zamanda, işte uzun süre oturanların iş dışında da çok oturduğunu VKE (Vücut Kitle Endeksi)’nin de buna bağlı olarak yüksek olduğunu buldular.
Uyku!
Amerikan Ulusal Uyku Derneği’nin açıklamalarına göre ortalama bir Amerika vatandaşı gecede ortalama 7 ile 9 saat arası uyuyor. Fakat, derneğin Sleep in America adlı araştırmasına göre araştırmaya katılanlar gecede ortalama 6 saat 40 dakika uyuduklarını söylemişler.
Sayılar insanların uzun süreler boyunca çalışmasıyla ilgili olabilir. Araştırmaya katılanların %20’si haftada 50 saat uyuduklarını belirtmişler. Bu da demek oluyor ki günde 6 saatten bile az uyuyorlar. %36’sı iyi bir uykuyu bir kaç akşam sahip olduklarını söyledi.
Uyku Araştırmaları Akademik Dergisinde geçtiğimiz yıl yayınlanan bir diğer çalışmaya göre, uzun çalışma saatleri ve uyku arasında bir bağlantının olduğu.
Az uykunun sonuçları arasında, hafıza kapasitesinde düşüş, kilo alımı, asabiyet ve başka ruh hali sorunlarına, kalp problemlerine, kansere neden oluyor.
Haftasonunu uykunuzu ayarlayabileceğiniz şekilde değerlendirin. Çok geç saatlere kadar ayakta kalmayın ve sabahları da çok geç kalkmamaya özen gösterin. Kaliteli bir uyku için uzmanların önerisi tam anlamıyla 8-9 saat uyumak. Bu düzeni haftaiçi de uygulamayı sürdürün. Uykunun sizi daha verimli çalışarak daha iyi bir eleman yapacağına inanabilirsiniz. Yeterinde dinlendiğizde hafızanız kuvvetlenir ve öğrenme kapasiteniz artar. National Sleep Foundation sonuçlarına göre, insanların %30’a yakını iş saatleri içinde uyukluyor ya da uykusu geliyor. Aynı zamanda %10’u da uyuya kaldığı için işe geç geliyor.
Uykunuz ve işiniz arasında kafa dağıtmak için zamanınız olsun. Araştırmaya katılan, bireylerin çeyreğinde görülen ise, yatağa kafasında iş düşünerek gidenlerin beyninin daha çok yorulduğu ve uykuya daha zor geçiş yaptığı görülmüştür. Aynı zamanda yatağınızın yanında elektronik eşyalarınızı bulundurmamaya özen gösterin, özellikle de bilgisayarlarınızı. Georgia Üniversitesinde görevli ve Amerikan Uyku Sağlığı Akademisi sözcüsü Michael Decker geçtiğimiz Kasım ayında bir internet sitesine yaptığı açıklamada “Eğer bir insan bilgisayar ekranına bakıyorsa, beyinlerini parlak ışıkla uyarıyorlar” diyor. Yatak odanızdan işinizi uzak tutmak, uyarılmak yerine rahatlamanıza daha çok yardımcı olacaktır ve gözlerinizin dinlenmesine daha çok yardımcı olacaktır.
Kalp problemleri!
Çok çalışmak aynı zamanda gözle görünür oranda kalp rahatsızlıklarını da artırır. Bunun başında kalp kırizi ve yüksek tansiyon gelir. 2010’da yapılan bir araştırmadaki sonuçlara göre günde 10 saatten fazla çalışmak kardiyovasküler olayların risklerini %60 artırıyor.
Hastayken işe gitmek, stres de kalp rahatsızlıklarında önemli rol oynuyor. Bu riski azaltmak için balık, yağsız et, meyve ve sebze gibi kalp dostu yiyecekler tercih edin. Müsait olduğunuz her an fiziksel aktivitenizi ihmal etmeyin. Böylece hafta boyunca kendinizi daha sağlıklı ve işinize konsantre olmuş hissedeceksiniz.
Stres!
Mayo Klinik’e göre, insanların çeyrek oranlık bölümü işlerinin hayatlarındaki en büyük risk faktörü olduğunu vurguluyor. Bunun nedeni fazla çalışmak, gün içerisindeki sorumluluklar, iş arkadaşları ve günlük bitmeyen işler, ciddi stres problemleri oluşturuyor.
Stres, yüksek tansiyon, kalp ritmi ve kan şekerini etkileyen hormonlara baskı uyguluyor. Aynı zamanda, zaman içerisinde bu zihinsel problemlere, obeziteye, kalp hastalıklarına, yüksek tansiyona ve cilt problemlerine neden oluyor. Bu haftasonu, deşarj olmanın yollarını arayın. Haftaiçinde yapmak isteyip yapamadığınız şeyleri yapmaya çalışın. Ailenize ve kendinize zaman ayırın.
Göz yorgunluğu!
Tüm gün bilgisayar ekranına bakmak, göz yorgunluğunun en önemli nedenlerinden biri. 2011’de yapılan bir araştırmaya göre, %64 ve %90 arasındaki bilgisayar kullanıcılarının görme bozuklukları, baş ağrıları, kuru gözleri veya bulanık görme problemleri olduğunu belirttiler.
Bunun dışında çalışanlar işten çıktıktan sonra uzun saatler trafikte zaman geçirmek zorunda kalıyorlar. Bu da bilgisayar ekranının verdiği etkilerin aynısına neden oluyor. Bu haftasonu deşarj olun ama elektronik aletlerle değil. Televizyonu, bilgisayarı ve telefonunuzu kapatın. Sadece aramalarınızı yapın. Eğer farklılıkları peşindeyseniz bir arkadaşınız ya da aile üyenizle bu tür aletleri kullanmayacağınıza dair iddiaya girin.Bir daha ki hafta bilgisayar ekranına bakacağınızda aklınızdan 20/20/20 kuralını çıkarmayın! Her 20 dakika da bir 20 feet uzaklıktan 20 saniye bilgisayarınıza bakın. Bunun için uygulamalar bile var. Eğer bu kuralı unuturum derseniz, Google Chrome’un 20 Cubed uygulamasını deneyebilirsiniz.
Beyniniz!
Patronunuzun uzun saatler boyunca çalışmanızı takdir etmesi hoşunuza gidiyor olabilir. Fakat bu sağlığınız ile ilgili ciddi problemlere neden oluyor. 2009’da Amerikan Epidemiology Akademik Dergisinde yayınlanan araştırmaya göre orta yaşlardan itibaren fazla çalışmanın kavrama yetisinde negatif etkiye neden olduğu belirtilmiştir.
“Bu araştırma belki çalışma bağımlıları için durup düşünmeleri açısından etkili olur. Demans riski dengeli beslenme, düzenli sosyal iletişimle ve zihin, beden egzersizleri ile önlenebilir. Aynı zamanda dengeli iş ve yaşam tarzını benimsemelisiniz” diyor Amerikan Alzheimer Araştırma Merkezi sözcüsü Harriet Millward.
Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri, Sosyal ve Kültürel Gelişim Derneği
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın