Görüş Bildir
Haberler
Dolarda Düşüş Sürer mi? Şirketler Kredi ve Dolar Seçiminde Zorlanır mı? Kararın Sonu Krize Gider mi?

Dolarda Düşüş Sürer mi? Şirketler Kredi ve Dolar Seçiminde Zorlanır mı? Kararın Sonu Krize Gider mi?

Özder Şeyda
28.06.2022 - 12:10 Son Güncelleme: 28.06.2022 - 12:32

BDDK bir karar açıkladı, pir açıkladı. Günlerdir tüm uzmanlar üzerinde yorum yapıyor içinden çıkamıyor. Bankalar işlem yaparken adeta kitap açık final sınavına giriyor. Şirketler kredi almak için taklalar atıyor. Kararda anlaşılmayan, netleşemeyen kısımlar için açıklamalar birbirini izliyor. Şirketlerin kredi ve döviz ilişkisi resmen etle-tırnak gibi olduğundan kararda nereyi seçecekleri ise hayati bir mesele haline geliyor.

Dolar/TL karar ile bir miktar gerilerken, yılbaşına göre yüzde 25, geçen yıl bugüne göre ise yüzde 90'nın üzerinde yükselmiş olduğu gerçeği değişmiyor.

Tüm bunların ışığında ekonomistler, uzmanlar, şirketler durumu nasıl görüyor? Videolar, twitler, değerlendirmeler için buyurun başlayalım👇

İçeriğin Devamı Aşağıda

Ekonomistler BDDK kararının içinden bir şekilde çıkmaya çalışırken, kararın “sermaye kısıtlaması” olmadığını ancak o yolda bir adım olduğunu belirttiler.

Ekonomistler BDDK kararının içinden bir şekilde çıkmaya çalışırken, kararın “sermaye kısıtlaması” olmadığını ancak o yolda bir adım olduğunu belirttiler.

Cumhuriyet'ten Alican Polat haberine göre, ENAG kurucusu Prof. Dr. Veysel Ulusoy, karara dair yorumunda para politikasını yönlendirici bankacılık işlemlerinde özerk bir kurum olan BDDK yerine ekonomi yönetiminin devreye girmesi gerektiğini belirtti. Ulusoy, açıklamayı yapanların büyük sorumluluk taşıdığını belirterek, kararın etkileri için de bunun bir sermaye kısıtlaması olduğunu söyleyerek, kararın açıklanmasında piyasaya ulaşımı kapalıyken olmasına dikkat çekerek suç olduğunu iletti. Haber yoluyla piyasanın domine edildiğini, kısa ve uzun vadede de yükleri olacağını açıkladı.

Eski Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz kararın alınırken Merkez Bankası’nın döviz satmaya devam ettiğini söylerken, uzun soluklu, makro çerçevesi olan adımlar olmadığının altını çizdi.

Eski Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz kararın alınırken Merkez Bankası’nın döviz satmaya devam ettiğini söylerken, uzun soluklu, makro çerçevesi olan adımlar olmadığının altını çizdi.

Yılmaz, kararların ardı ardına gelmesi konusunda da bunun etkisi olduğunu etkilerin geçici olduğunu açıkladı. 'BDDK'nın TL’nin değerini korumak için mi, kredileri düzenlemek için mi?' adım attığı sorusunu yöneltirken, ilk seçeneğin öne çıktığını söyledi. 'Şirketlerin hızlıca bu kadar yüklü döviz satma şansı yok' diyen Yılmaz, bunun Merkez satışı etkisi olduğunu belirtti.

Dr. Artunç Kocabalkan da bu karardan etkilenen şirketlerin dövizlerini satmaları halinde toplam 7,5 milyar dolar bulunduğunu hesaplayarak 'Eylül’e kadar idare eder. Sonrası?” diye sordu.

Kerim Rota kararın siyasi olduğunu belirterek, sermayedarlara bugüne kadar sağlanan avantajın geri istenmesi olarak görüldüğünü söyledi. Zorunlu olmayanlara bu hafta piyasalarda döviz işlemi yapmamaları konusunda uyarıda bulunan Rota, oynaklığa dikkat çekti.

Kerim Rota kararın siyasi olduğunu belirterek, sermayedarlara bugüne kadar sağlanan avantajın geri istenmesi olarak görüldüğünü söyledi. Zorunlu olmayanlara bu hafta piyasalarda döviz işlemi yapmamaları konusunda uyarıda bulunan Rota, oynaklığa dikkat çekti.

Sözcü'den Mehtap Özcan Ertürk haberine göre de, Tufan Cömert, ihracatçı şirketlerin sınırı aşan dövizleri yurtdışında tutmayı tercih edebileceklerine değinirken, bu şirketlerin dövizlerinin yüzde 40'ını TCMB'ye satmak zorunda olduklarını hatırlatarak, TCMB rezervleri açısından kararın olumlu gözükmediğini iletti. 

Ekonomist Enver Erkan da, Türk Eurobond'larına döviz fazlasının kayabileceğini aktarırken, KKM’de de Temmuz itibarıyla olacak tüzel dönüşlerin yeniden sistemde kalabileceği konusunda görüş belirtti.

Ekonomistler, kararların ekonomide yavaşlamaya da yol açabileceği konusunda uyarıda bulunuyor

Ekonomistler, kararların ekonomide yavaşlamaya da yol açabileceği konusunda uyarıda bulunuyor

Merkez Bankası'nın 2022 yılında verdiği 6 faiz kararının da sabit bırakmaktan yana kullanıldığı göz önüne alındığında, TCMB verilerinde görülen ortalama ticari kredi faizlerindeki son iki ayda 700 baz puana yakın yükseliş ile yüzde 20,35'ten yüzde 27,09 oranında yükseliş şirketlerin finansmana ulaşımını pahalı hale getiriyor. Maliyetlerin artışı yanında TL kredi kullanımında sınırlandırma da şirketlerin finansmana ulaşımında zorlukları artırıyor.

Doç. Dr. Atılım Murat, kısaca kamunun reel sektörün elindeki fazla miktarda döviz bulunduğunu düşündüğü için böyle bir adım attığını belirtti.

Doç. Dr. Atılım Murat, kısaca kamunun reel sektörün elindeki fazla miktarda döviz bulunduğunu düşündüğü için böyle bir adım attığını belirtti.

DW Türkçe'den Emre Eser haberine göre, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi'nden Doç. Dr. Atılım Murat, bu düzenlemeden etkilenecek şirket sayısının bin civarında olduğunu açıklarken, borsada işlem gören yaklaşık 195 şirketin bu karardan etkileneceğini öngörüyor. Uzun zamandır doğrudan yabancı sermaye girişi olmaması ile döviz girişi de olmadığını belirtti. 

Farklı yönelimlerle yeni kısıtlamalar olabileceğini öngören Murat, adımların çoğunun KKM'yi işaret ya da teşvik ettiğini belirtiyor. KKM'de ise bazı değişiklerin yapılması gerektiğinin altını çizerken, vadelerde düzenleme gerektiğini de ifade etti. TL'nin dolar karşısında değer kaybının yavaşlayacağını ancak süreceğini belirten Atılım Murat, güçlü TL'nin ithalatçıya yaradığını ama kısmen veya net ihracatçıların da dolarda yükseliş istediğini belirtti.

İçeriğin Devamı Aşağıda

Ekonomist Arda Tunca karar sonrası şirketlerin olumsuz etkileneceğini belirterek, üretim ve ihracat için ithalat gerekliliğinden yola çıkarak, döviz alımının bir zorunluluk olduğunu belirtiyor. Şirketlerin döviz bozdursalar bile bir süre sonra ithalat için tekrar alım yapacaklarını farklı şekilde hayatta kalamayacaklarını açıklıyor.

Ekonomist Arda Tunca karar sonrası şirketlerin olumsuz etkileneceğini belirterek, üretim ve ihracat için ithalat gerekliliğinden yola çıkarak, döviz alımının bir zorunluluk olduğunu belirtiyor. Şirketlerin döviz bozdursalar bile bir süre sonra ithalat için tekrar alım yapacaklarını farklı şekilde hayatta kalamayacaklarını açıklıyor.

Bu tarz adımların piyasada işleyişi bozduğuna değinen Tunca, şirketlerin hayatta kalmak ve dövize ulaşmak için yan yolları deneyebileceğini söyledi. Bu adımın da sorunu temelden çözmediğini TL'nin güçlenmesi için yeterli olmayacağını vurguladı.

Bol kredide yanlışın görülerek kabul edildiğinin altının çizen Arda Tunca, kredi genişlemesi üzerine yaratılan ekonominin vatandaşlar ve şirketler üzerindeki etkisinin muslukların bu şekilde kesilmesi ile toplumu etkileyeceğine değindi. Kredi genişlemesindeki yanlışın bu şekilde ani bir neşter ile ekonomik daralmaya yol açabileceği konusunda da uyardı.

Ekonomist Mahfi Eğilmez ise değerlendirmelerinde TL'nin dolar karşısında güç kaybetmesi olasılığının sürdüğüne değinerek atılan adımı sermaye kısıtlaması olarak tanımladı.

Ekonomist Mahfi Eğilmez ise değerlendirmelerinde TL'nin dolar karşısında güç kaybetmesi olasılığının sürdüğüne değinerek atılan adımı sermaye kısıtlaması olarak tanımladı.

KKM'nin aslen dolarizasyonu arttırdığını belirten Eğilmez, dövize endeksli mevduat hesaplarının dolarizasyon olarak görülmesi gerektiğini belirtti.

"Bir kez daha altta yatan probleme kalıcı çözüm geliştirilmeyip problemin yarattığı yan etkilerle mücadele çabasına şahit oluyoruz"

"Bir kez daha altta yatan probleme kalıcı çözüm geliştirilmeyip problemin yarattığı yan etkilerle mücadele çabasına şahit oluyoruz"

BBC Türkçe'deki değerlendirmesinde Prof. Dr. Selva Demiralp'in yorumu ise kısaca şu şekilde oldu: 

Bir kez daha altta yatan probleme kalıcı çözüm geliştirilmeyip problemin yarattığı yan etkilerle mücadele çabasına şahit oluyoruz. TL'nin değer kazanması için enflasyonu kontrol altına almak gerekiyor. Çünkü bir para biriminin başka para birimleri cinsinden değerini o paranın alım gücü belirliyor. Bizde ise 'enflasyonla büyüme'nin bilinçli bir politika tercihi olarak ifade edilmesi, enflasyonun düşürülmeyeceğini, enflasyonla mücadele için gerekli para politikasının uygulanmayacağını söylüyor.

Sosyal medyada da konu halen güncelliğini korurken, yorumların sonu gelmiyor 👇

Sosyal medyada da konu halen güncelliğini korurken, yorumların sonu gelmiyor 👇
İçeriğin Devamı Aşağıda

Plastik Sanayicileri Federasyonu Genel Sekreteri Murat İnkün kararın iş dünyasına dair etkileri için ithalat yapmak zorunda olan şirketlerin döviz bulundurmak zorunda olduğunu açıklayarak, ithalatın TÜİK verilerinde de görüldüğü gibi yüzde 90’ının hammadde, ara mamul ve sermaye malları olduğunu hatırlattı.

Plastik Sanayicileri Federasyonu Genel Sekreteri Murat İnkün kararın iş dünyasına dair etkileri için ithalat yapmak zorunda olan şirketlerin döviz bulundurmak zorunda olduğunu açıklayarak, ithalatın TÜİK verilerinde de görüldüğü gibi yüzde 90’ının hammadde, ara mamul ve sermaye malları olduğunu hatırlattı.

Üretim için gerekli olan ithalatın dövizden para kazanmak değil üretime devam etmek olduğunu belirterek, bunun için döviz pozisyonlarının yüksekliğine dikkat çekti. 

Çelik Üreticileri Birliği Genel Sekreteri Veysel Yayan, kararın belli çerçevede anlaşılır olmasına karşın, piyasaya müdahale ve gereksiz bürokratik işlemlerle yormaması gerektiğini, dövizdeki dalgalanmaların da belirsizliği artırdığını açıkladı.

Halka açık şirketlerin yorumları ne oldu?

Halka açık şirketlerin yorumları ne oldu?

Halka açık olan zincir marketlerden BİM tarafından yapılan açıklama şu şekilde oldu: 

Makro bakış açısı gerektiren sorunlar, mikro yöntemlerle çözülemez. Mikro yöntemler sadece tutarlılık adına ana stratejinin tamamlayıcısı olabilir. Piyasaların beklentisi öngörülebilirlik ve güvendir.

İthalat ve ihracat tarafında aktif olan Ulusoy Un tarafından yapılan açıklamada kullanılan ifadeler de ise göz çarpan kısım şu şekilde: 

TL krediye erişimin şirketler tarafında sınırlandırılması, bir anlamda kredi genişlemesinin yavaşlaması, döviz talebi ve mal talebini azaltarak enflasyona olumlu katkı sağlayabilir. Ancak eş zamanlı olarak yatırım talebini de azaltacaktır. İthalat ihracat nakit akışı için YP tutan bir şirket, iç piyasa için bir yatırım yapmaktan çekinebilirler.

Prof. Dr. Burak Arzova da Devrim Akyıl ve Dr. Artunç Kocabalkan ile yayında karara ilişkin kredilerde yaşanan aksamaların reel sektörde kredi döndürülememesinin bankacılık sektörüne finansal kriz olarak yansıyabileceği konusunda uyardı

İçeriğin Devamı Aşağıda

BDDK kararları için Cüneyt Akman ise sermaye kontrolü olmadığı ama peşrevi benzetmesi yaparken, bu tarz idari kararların etkisinin gitgide süre olarak kısaldığı konusunda da uyarıyor.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir👇

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
2
2
0
0
0
0
0
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın