onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
İslam Dinini Kabul Eden 6 Önemli İsim

İslam Dinini Kabul Eden 6 Önemli İsim

Abdulkadir Anıl
20.09.2014 - 12:36 Son Güncelleme: 20.09.2014 - 15:13

1. Barmakid Ailesi (6 - 7.yy)

Barmakidler bugünkü Afganistan topraklarında yer alan Balkh şehrinde yaşamış olan Budist yöneticilerin oluşturduğu bir aileydi. Aile 600’lü yılların ortalarında Emevi Devletinin bölgeyi fethetmesiyle birlikte Müslüman oldu. 750 yılındaki Abbasi Devriminden sonra, Barmakidler yönetimdeki başarılarıyla üne kavuştular. Barmakidler Arap Abbasi halifelerinin habersiz olduğu büyük devlet bürokrasisinin nasıl yönetileceği konusundaki yüzlerce yıllık deneyimlerini Pers İmparatorluğuna taşımışlardı.

8. yüzyılın sonlarına doğru imparatorluğun oluşumunda çok büyük bir etkileri oldu. Özellikle de Yahya ibn Halid el Barmaki çok etkileyici birisiydi. Abbasilerin altın çağlarını yaşadığı zamanlarda da halife olmaya devam edecek olan genç Harun Reşid’e danışman ve eğitici olarak atandı. Onun himayesinde Harun Reşid imparatorluğun komşularıyla barış ve ekonomide de üstel bir büyüme sağladı, değerli alimleri himayesine aldı ve antik Roma’yla boy ölçüşecek bir altyapı sistemi tesis etti. Böylelikle bir bütün olarak Barmakid ailesi islam dünyasının siyasi hayatının şekillenmesinde yüzyıllarca sürecek bir etki bırakmış oldu.

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

2. Berke Han ( - 1266)

2. Berke Han ( - 1266)

2. yüzyılın ortalarında, Cengiz Han’ın torunu olan Berke Han Moğol dünyası için oldukça önemli bir figürdü. Diğer bütün Moğollar gibi o da Pagan inancının bir çeşidi olan Şamanizm’e inanıyordu. Bir Moğol ordusu olan Altın Orda Devletinin lideri Kuzey Kafkasya Dağları ve Doğu Avrupa’ya Kıpçak Türklerini bastırmak için gönderildi. Ve nihayet orduları tamamıyla Macaristan’a yönlendirdi.

Daha sonra Moğol toprağına geri dönerken, oradaki Müslümanlara inançlarıyla ilgili sorular sorduğu Buhara’da durdu. İslam’ın mesajına ikna oldu ve Müslüman oldu. Böylelikle İslam’ı kabul eden ilk Moğol lider oldu. Onun Müslüman olmasından sonra ordusunda birçok asker de Müslümanlığı kabul etti. Bu durum Abbasilerin başkenti olan antik Bağdat da dâhil olmak üzere birçok Müslüman bölgesini yağmalayan diğer Moğol ordularıyla arasında bir gerilime yol açtı.

1258 yılında kuzeni Hülagü Han tarafından Bağdat’ın yağmalandığının duyulması üzerine, Berke Han intikam için söz vererek şöyle söyledi; “O (Hülagü) bütün Müslüman şehirlerini yağmaladı ve halifenin ölmesine sebep oldu. Allah’ın yardımıyla onu akıttığı Müslümanların kanlarının hesabını vermeye çağırıyorum.” Berke Han Mısır Memluk Sultanlığıyla ittifak ederek Hülagü’nün ordusunu durdurabildi ve Mısır, Suriye ve Hicaz’daki diğer Müslüman topraklarını yıkımdan ve istiladan korudu.

3. Zağanos Paşa ( - 1461)

3. Zağanos Paşa ( - 1461)

Yunan ya da Arnavut kökenli olan Zağanos Paşa, çocukluğunda Osmanlı Devleti’nin ordusunun Yeniçeri birliğine seçildi. Diğer yeniçeriler gibi o da İslami bir eğitimin yanında, mülki idare ve askeri konularda eğitim aldı. Ve sonunda daha sonra da Osmanlı Hanedanının 17. Sultanı olacak olan genç şehzade II. Mehmed’e eğitmen ve akıl hocası(lala) olarak atandı.

Mehmet sultan olduğunda, Zağanos Paşa’yı veziri olarak atadı. Zağanos Paşa’ya çoğunlukla tüm devlet meseleleri, özellikle de 1453 yılındaki İstanbul’un kuşatması ve fethi ile ilgili meselelerde danışılırdı. Kuşatma esnasında, ordunun şehrin kuzey tarafında yer alan kısmını kumanda ediyordu. Ve onun birlikleri Konstantiniye’nin efsanevi surlarını ilk ele geçiren ekibin içinde yer alıyordu. Onun mirası (Camiler, aşevleri ve halk hamamları) sayısız güzellikleriyle bugün halen memleketi olan Balıkesir’de ve Edirne’de yaşamaktadır.

4. İbrahim Müteferrika (1674 - 1745)

4. İbrahim Müteferrika (1674 - 1745)

Osmanlı Devleti ile ilgili yapılan suçlamaların en çok bilineni yeniliklere karşı önyargılı ve âtıl oluşudur. Sonraları İslam ile şereflenen bir Macar olan İbrahim Müteferrika bu düşünceye meydan okumuştur. O aslında Osmanlı Devleti ile Fransa ve İsveç arasında yakın ilişkiler tesis eden bir Osmanlı diplomatıydı. Onun bu diplomatik çalışmalarının bir neticesi olarak, Rönesans’ın Avrupai fikirlerine ve matbaanın birçok yerde kullanılması fikrine aşina olmaya başlamıştı.

İstanbul’a döndüğünde ise bir matbaa makinesi kurdu ve bununla bir çok atlas, sözlük ve dini kitaplar bastı. Bastığı yayınlar arasında ünlü coğrafyacı Katip Çelebi’nin dünyanın o zamanki bilinen haritasını olağanüstü detaylar ve hassasiyetle resmettiği dünya atlası da yer almaktaydı. Bu kitap basımlarının yanı sıra, Müteferrika aynı zamanda tarih, teoloji, sosyoloji ve astronomi gibi birçok konuda da yazılar yazmıştır.

5. Alexander Russel Webb (1846 - 1916)

5. Alexander Russel Webb (1846 - 1916)

9. yüzyılın sonlarına doğru Amerika’da gazetecilik halkı etkilemek için oldukça etkili bir araç olmaya başlamıştı. Bu gazetecilik dalgasının teşvik edilmesine yardımcı olan kişilerden birisi de Alexander Russel Web’ti. Hristiyan inancına olan güvensizliği ve çok okumuş kültürlü bir gazeteci olması onu diğer dinler hakkında kapsamlı araştırmalar yapmaya itti. Özellikle de İslam ile oldukça ilgilendi. Amerika Dışişleri Bakanlığı tarafından 1887 yılında Filipinler Amerika Büyükelçisi olarak atandığında, oradaki Müslümanlarla İslam hakkında birçok söyleşi yapma fırsatı buldu.

Daha önceden Ortodoks olmayan Ahmediye Hareketi üyeleri tarafından İslam ile tanıştırılmış olmasına rağmen, sonunda İslam’ın hakiki manasını keşfetti. Müslüman dünyasına seyahatler düzenlemeye, İslami ilimler çalışmaya ve birçok âlimle tanışmaya başladı. 1893 yılında Dışişleri Bakanlığındaki görevinden istifa ederken Amerika’ya döndü. Burada İslam üzerine birçok kitap yazdı ve İslami bir gazete çıkararak Amerikan halkına İslam’ı açıklamaya başladı. Web 20. yüzyılın başlarında Amerika’da İslam’ın en meşhur sesi olmaya devam etti. Hatta Sultan II. Abdulhamid tarafından kendisine fahri Osmanlı Konsolosluğu verildi. 1916 yılında vefat etti ve Rutherford, New Jersey’e defnedildi.

6. Malcolm X (1925 - 1965)

6. Malcolm X (1925 - 1965)

Listedeki diğer isimlerden farklı olarak Malcolm X detaylı tanıtıma oldukça fazla ihtiyaç duyan bir isim. Hayatının henüz baharında dünyadaki kendi rolünü bulmak için mücadeleye başladı. Erken yaşlarda okulu bırakmasından sonra, sürekli bazı sorunlarla karşılaştı ve sonunda kendisini 1946 yılında hapishanede buldu. 8 senelik hapis hayatı sırasında, Nation of İslam (İslam Milleti) örgütünün fikirlerine maruz kaldı. Bu örgüt sahte bir İslam anlayışıyla siyah ırkın üstünlüğünü savunarak beyaz ırkı şeytanlaştırıyordu. 1952 yılında serbest kalmasından sonra, Nation of İslam örgütünün peygamberi olarak görülen Elijah Muhammed ile tanıştı ve örgütün vaizi seçildi.

Onun kıvrak zekası ve inanılmaz hitabeti sayesinde Nation of İslam örgütünün mevkilerini hızla aşarak 1950 yılının ortalarında örgütün lideri oldu. Bu yıllar Amerika’da tam bir sivil hakları hareketleri çağıydı. Ve Malcolm X Amerika’da Afro-amerikalılara eşit haklar savunanların en başında gelen isim olmuştu. Diğer önemli bir lider olan Luther King’in aksine Malcolm X siyahların kendilerini hükümet baskısı nedeniyle gerekirse şiddet bile kullanarak savunması gerektiğine inanıyordu.

1950’lerin sonlarına doğru, Malcolm X Nation of İslam hareketinin fikir ve inançlarında bazı boşluklar fark etmeye başladı. Örgütü terk ederek hakiki İslam’ı arama yolunda bir maceraya atıldı. 1964 yılında Hacca gitti. Müslüman ve Afrika ülkelerine seyahatler yapmaya başladı. Hakiki İslam’ı kabul ettiği bu sırada, Amerika’ya dönerek büyük bir azim ve kararlılıkla afro-amerikalılar arasında İslam’ı yaymaya başladı. Bir çok insanın halen de onu Malcolm X adıyla bilmesine rağmen adını El-hajj Malik El-Shabazz olarak değiştirdi.

Onun İslam adına ve Nation of İslam’a karşı yaptığı halk konuşmaları nedeniyle eski müttefiklerinin de arasında olduğu bir çok düşman edindi. Çünkü onun hayranlarından birçoğu bu konuşmalar sayesinde örgüt saflarından ayrılarak hakiki İslam’la tanışıyorlardı. Bütün bunların sonucu olarak 1965 yılında Nation of İslam örgütünün katilleri tarafından suikasta uğradı. Müslüman olarak yaşadığı zaman epey az olmasına rağmen, dikkat çekecek derece etkili işler yaptı. Bu kısa sürede Amerika’daki Müslümanlara hizmet etmeye devam ederek onlar için sembol bir isim olurken aynı zamanda tüm Amerika için bir insan hakları aktivisti olarak anıldı.

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
18
4
4
2
1
1
0
Yorumlar Aşağıda
Reklam