Dizi Seçmeye Bir Hafta Ayırıp Çocuk Yapmaya Yarım Saatte Karar Vermemiz Aptalca mı?
Şimdi, ufak bir hesap yapalım. Çook uzun zamandır yayınlanan bir diziyi bitirmek, her gün 10 bölüm izlediğimiz vakit kaç günümüzü alır?
Hazır yeni yılın ilk günlerini yaşıyorken şu meşhur kararlarımız hakkında biz de konuşalım mı?
Lafta heyecanla alınan kararlar sonrasında ne oluyor? Şöyle özetleyelim. 👇
Peki, hayata geçirmeye hazırlandığımız somut kararlarda durum ne, ona bir bakalım.
Misal, bir diziye ya da filme başlamak için herhalde en az bir saat araştırma yapıyoruz. Yorumlara bakıyoruz, düşük puan verenlerin bizimle aynı düşüncede olup olmadığını araştırıyoruz, başka daha iyi bir dizi var ve vaktimizi kaybediyor muyuz diye düşünüyoruz... Bir saat çoktan geçti, bazen bir hafta karar veremiyoruz.
Alt tarafı bir film ya da birkaç sezonluk bir dizi.
Şimdi, ufak bir hesap yapalım. Çook uzun zamandır yayınlanan bir diziyi bitirmek, her gün 10 bölüm izlediğimiz vakit kaç günümüzü alır?
Maksimum iki üç hafta olsun.
Yani bir dizi kararı verdiğimiz zaman hayatımızdan gidecek süre bir ay bile değil. Bir film için zaten iki üç saat. Peki karar verme süremiz? Birkaç saatle başlıyor, bir haftaya dek uzuyor.
Yıllardır süren ilişkiyi sona erdirme kararını, yeni bir işe başvurma fikrini ise neredeyse bir anda veriyoruz.
Bir düşünün, hayatınızda ayları, yılları etkileyecek bir değişimin fitilini ateşlerken bir ana ihtiyacımız var. Evli bir çift çocuk yapma kararını o akşam izleyeceği filmin ne olacağı kararından daha hızlı veriyor, yeni bir şehre taşınmak için düşünmek akşam ne yiyeceğimize kafa yormamızdan daha kısa sürüyor.
Önemsiz şeylere uzun vakit ayırıp mühim konularda aceleci olmamız ilginç değil mi?
Bunun ilk mantıklı sebebi, bizi bir adım öteye götürecek ve faydamıza olan kararlar vermeye yarayan benzersiz bir sistemimiz olmaması. Bu olsaydı şanstan, başarısızlıktan bahsedemezdik. Öte yandan, aptalca bir şey yapmamızın önüne geçecek bazı yöntemler geliştirmiş durumdayız, dizi, film ve yemek seçerken kullanıcı yorumlarına bakmak gibi.
Karar safhamızda yapacağımız hatalar flulaştıkça o sisin içerisine girme olasılığımız artıyor.
Benzer kararları veren insanların bir şekilde başardığını hatırlıyoruz, ebeveyn olmak madem zorsa neden herkes çocuk yapıyor, iş değiştirmek böyle sancılı olsaydı herkes aynı işte ölene dek kalırdı diyoruz. Sonuçları net olan durumlar içinse daha rasyonelliği konuşturmak işimize geliyor, zaten çok daha mantıklı hale geliyor.
Zaten hayat denen oyunun bir algoritması olmadığı için bazı ani kararlar almamız çok normal.
Belki burada düşünce trenimizi tersine yürütüp şu soruyu sormalıyız, önemli kararları kısa sürede almamız anlaşılır, peki izleyeceğimiz bir şeyi seçmek için neden bu kadar uzun zaman harcıyoruz? Hayatımızda yeni şeylere yer vermekten korktuğumuz için kendi düşüncelerimizi doğrulayan şeyleri izliyoruz, zaten sevdiğimiz yemekleri tekrar tekrar yiyoruz...
Bir ilişkiyi bitirirken gösterdiğimiz acarlığı diğer kararlarımıza da uygulamayı denesek mi?
Konuyu irdelerken yararlandığımız kaynağı bu bağlantıdan ziyaret ederek ileri okuma yapabilirsiniz.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın