Nisan Doğan Yazio: Hangi Markadan SMS Alacağınıza Kendiniz Karar Verin, İletişim İzinlerinizi Yönetin
İhtiyacımız olsun veya olmasın gün geçmiyor ki markalar tarafından kapımız çalınmasın. Kombiciler, su arıtma cihazı satanlar, Digitürk, müşterisi olmadığınız ancak kredi vermek isteyen bankalar... Sırasıyla arayıp sabrınızı deniyorlar.
Onlara gelmeden gönüllü olarak alışveriş yaptığınız markalar var tabi. Günlük haftalık periyotlarla kapınızı çalıyorlar. Birinden SMS düşüyor tam açayım ne diyor derken başka bir markadan SMS geliyor. Servis sağlayıcı firmaları aynı olsa gerek saat değerlendirmesi yapmaksızın aman unutmadan hepsini atalım der gibi sırayla atıyorlar. Hal böyle olunca da bizlerde okunmayan bildirimlere dönüyorlar. Benim telefonumda an itibarı ile okunmayan ileti sayısı 2.480… Aralarında ilgilenebileceğim bir kampanya vs. vardıysa da kalabalıkta kaynayıp gittiler.
Arama ve mesajlarına onay verdiğiniz markalara kolayca veda etmek mümkün mü?
Verdiğimiz iletişim izinlerini tek bir noktadan yönetmek mümkün mü?
Keşke bir sistem olsaydı da kime ne izin verdiğimizi görebilseydik. Hatta görmekle kalmayıp kolayca bu izinleri yönetebilseydik. Harika olmaz mıydı? Harika olur diyorsanız bugün şans sizden yana. “Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun” ile “Ticari İletişim ve Ticari Elektronik İletiler Hakkında Yönetmelik” kapsamında kime ne izin verdiğimizi görüntüleyebildiğimiz yeni bir sistemimiz oldu: İleti Yönetim Sistemi
İleti Yönetim Sistemi nasıl kullanılır?
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın yetkilendirdiği TOBB tarafından kurulan İleti Yönetim Sistemi A.Ş.’nin yönettiği “İleti Yönetim Sistemi” ne e-devletleriniz üzerinden kolayca erişim sağlayabilirsiniz. Sisteme eriştikten sonra da hangi firmaya ne izni verdiğinizi görebilir ve kolayca izinlerinizi yönetebilirsiniz. Adını ilk defa duyduğunuz, hayatınızda alışveriş yapmadığınız şirket isimleri ile karşılaşırsanız da şaşırmayın. Çok iyi şekilde veri alma kanalları oluşturarak sizin izniniz dahilinde bilgilerinizi toplayan şirketlerin yanı sıra izniniz dışında, belki de sizin dışınızdaki üçüncü kişilerden verilerinizi elde eden firmalarda olacaktır.
Doğru iletişimin öğrenildiği güne kadar yaşasın İYS
Verinin değerli olduğu ve herkes tarafından daha fazlasının istendiği bir dönemde yaşıyoruz. Markalar verinin maalesef hâlâ sayısıyla ilgileniyor. Müşteriye doldurtmak üzere hazırladıkları formlarda önce ben bu bilgileri ne için kullanacağım “amaç” ne sorusu yerine bizim rakip X formunda ne alıyorsa alalım diyorlar. Hal böyle olunca da müşterinin asıl ilgilendiği ya da ilgileneceği kampanyaları göndermek yerine herkesi tek bir prototip üzerinden değerlendirip hepimize aynı içeriği gönderiyorlar.
Veriyi işlemek demek daha fazla veriyi alıp aynı içeriği göndermek değil elindeki veriyi doğru okuyarak doğru içeriği göndermek demektir. Markalar olaya bu şekilde bakabilseydi bizlerde bu iletişimden bu kadar yorgun düşüp karışık sistemler ile kendimizi gereksiz bir bombardımandan kurtarmak zorunda kalmazdık. Doğru iletişimin öğrenildiği güne kadar yaşasın İYS.
Yorum Yazın