Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Test
Gündem
Magazin
Video
Neden Herkes Benden Nefret Ediyor Gibi Hissediyorum?
Her insanın zaman zaman hissedebileceği bir duygu sevilmeme isteği... Hayatta karşılaşılan olumsuz durumlar sonrasında sizden nefret edildiğini düşünebilir ve dışlanmış hissedebilirsiniz. Psikologlara ve araştırmalara göre, bu olumsuz duygular eğer sürekli ve çok yoğunsa, bu çocuklukta yaşanan bazı olumsuzlukların sonucu olabilir. Bir arkadaşınız davetinizi reddettiğinde, başka bir işi vardır kesin diyerek önemsemeyenlerden misiniz? Yoksa, 'Acaba yaptığım bir şeye mi sinir oldu?', 'Benden nefret mi ediyor?', 'Beni artık sevmiyor mu?' diye düşünenlerden misiniz? Eğer cevabınız ikinci şıksa, ya da tanıdığınız böyle biri varsa, doğru yerdesiniz. Bu içerik tam size göre!
Birinin -hatta herkesin- size kızgın olduğu hissine kapıldığınız oluyor mu zaman zaman? Bu his ortaya çıktığında ne yazık ki devamı da geliyor... Sırada kimsenin sizi sevmediği hissi var. Hatta bu kafanızda sürekli tekrarlayan bir cümleye dönüşebilir: "Neden herkes benden nefret ediyor?"
Elbette herkes için çok sevilen ve vazgeçilmez bir insan olmayabilirsiniz. Ama inanın herkesin sizden nefret ediyor olma olasılığı da oldukça düşük.
Bu tarz duygulara kapılmanızın bir sebebi var ve belki bu size bir şey öğretecek. Hatta arkadaşlık ve aile ilişkilerinize dair bazı ipuçları verecek.
Klinik psikolog Kirren Schnack'e göre, kişiyi herkesin kendisinden nefret ettiğini düşünmeye iten bazı faktörler var.
Kim bilir belki bir arkadaşınız mesajlarınıza geç cevap veriyor ya da hiç cevap vermiyor. Belki arkadaşlarınız, düzenlediğiniz bir daveti reddetti ya da buluşmaya sizi çağırmadılar.
Bu durumda bazı insanlar, arkadaşlarının meşgul olduğunu ya da kendisini çağırmamalarının kesin mantıklı bir sebebi olduğunu düşünürken, bazıları da o arkadaşın ya da arkadaş grubunun kendisine kızgın olduğunu, hatta nefret ettiklerini düşünür.
Bazı insanlar netlik sever. Belirsizliğe tahammülü olmayan ve net bir bilgiye sahip olmayı seven insanlarda bu tarz duygular ortaya çıkabilir. Bu sayede en azından kendilerince net bir bilgiye ulaşmış olurlar: "Kimse beni sevmiyor!"
Bu aslında hepimizin yaşayabileceği bir düşünce tarzı.
Klinik psikolog ve kaygı koçu Diante Fuchs, bu duyguyu herkesin yaşayabileceğini, bunun insanların büyürken yaşadıkları deneyimlere bağlı olduğunu söylüyor.
Pek çok insan çocukluğunda şu ya da bu şekilde bir reddedilme duygusu yaşar. Özellikle sinirli ebeveynlerle büyüyenler, sürekli taşınmak zorunda olduğu için bir yere ait hissedemeyenler veya düşmanca ortamlarda büyüyen insanlarda bu kabul edilmeme korkusu bakidir.
Hepimiz kabul edilmeyi ve ait olmayı isteriz. Hayatta herkes bazen reddedilmiş hissedeceği durumlar yaşayabilir.
Çocukken reddedilmiş hisseden kişiler, yetişkin olarak reddedilmiş hissetmelerine neden olabilecek şeylere karşı aşırı duyarlı olurlar.
Bazı insanlar büyürken çok fazla reddedilme ya da istenmeme deneyimi yaşayabilir. Bu olumsuz deneyimler de kendilerini yeterince iyi olmadıklarına, bu yüzden sevilmeyeceklerine ya da kendilerinde doğuştan yanlış bir şeyler olduğuna inanmalarına sebep olur.
Psikologlara göre, geçmişinde çok reddedilme yaşayan biri, yetişkin hayatında birisinin ona kızdığını hissettiği anda, 'zaten hiç sevilmedim' diye düşünmeye başlayacaktır.
Bu duygu, insanların başkaları tarafından reddedildiğini, yargılandığını veya dışlandığını hissettiklerinde ortaya çıkabilen sosyal kaygının bir işareti de olabilir.
Bu olumsuz duygular aynı zamanda güvensiz bağlanmaya da yol açabilir.
Neden sadece geçmişte yaşananlar değil andaki tetikleyici sebepler de olabilir. Sizi sevilmeme hissine sürükleyen her ne ise, bu sizi aşırı düşünmeye, sosyal ortamlara girmeden önce iyice analiz etmeye, olan her şeyi yanlış yorumlamaya ve işin ucunda da asosyalliğe götürebilir.
Bu kişilerde sürekli bir endişe hali olur. Sevilmeme ve istenmeme korkusu.
Çoğu zaman bu his yanlış olsa da, bazen doğruluk payı da olabilir.
Bunu anlamak için kişinin sosyal çevresine bakmak gerekir.
Bir kişinin yaşadığı duygular her ne kadar ona ait olsa da, etrafı tarafından yoğunlaştırılabilir ya da tam tersi hafifletilebilir.
Bir kişi eğer birden fazla ilişkide sürekli olarak bu olumsuz hislere kapılıyorsa, o zaman muhtemelen bu hislerin etrafındakilerle pek ilgisi olmayabilir.
Ancak, olumsuz duyguları hisseden kişinin etrafındaki insanlar uzun süredir aynıysa ve incitici şekilde konuşup davranan insanlarsa, o zaman belki de bu hissin kaynağı o olumsuz ilişki ya da arkadaşlık olabilir.
Bunu da en iyi siz çözümleyebilirsiniz. Sizin böyle hissetmenize sebep olan tek bir kişi ise, o kişiden uzaklaşmanız daha iyi hissetmenizi sağlayabilir.
Belki de toksik bir ilişki içerisinde olduğunuz için böyle hissediyorsunuz. Kötü hissetmek de iyi hissetmek kadar normal, yaşadığımız tüm duygular kadar normal. Ancak yok yere kendimizi değersiz hissetmemize sebep olan olaylardan uzaklaşmazsak, bu uzun vadede daha büyük psikolojik sorunlara, tamamen izole yalnız bir yaşam sürmeye yol açabilir.
Eşitlik ve Adalet Arasındaki Fark Nedir?
Yorum Yazın
eee? bu ne şimdi? okuduğumu ben mi anlamadım? nerde tavsiyeler? ne yapılması veya düşünülmesi gerek? boşuna zaman kaybı içerikte hiçbirşey yok. Bilindik şeyl... Devamını Gör