Görüş Bildir
Haberler
Mardinliler Eğitim ve Dayanışma Vakfı (MAREV) Bursiyerleri, Nobel Ödüllü Aziz Sancar'la Bir Araya Geldi

Mardinliler Eğitim ve Dayanışma Vakfı (MAREV) Bursiyerleri, Nobel Ödüllü Aziz Sancar'la Bir Araya Geldi

Mardinliler Eğitim ve Dayanışma Vakfı (MAREV) Bursiyerleri, 16 Aralık Cumartesi günü MAREV Ataşehir tesislerinde düzenlenen etkinlikte Mardin topraklarında doğup büyümüş, yaptığı eşsiz çalışmalarla Nobel Ödülü’ne layık görülmüş Prof. Dr. Aziz Sancar ile bir araya geldi. Cumhuriyetimizin 100. yılında Atatürk’ün izinde temasıyla gerçekleşen etkinlikte Prof. Dr. Aziz Sancar Amerika’dan çevirim içi bir bağlantı gerçekleştirdi. Sancar’ın bilim ve teknoloji ile ilgili yorumları salondan büyük alkış aldı.

İçeriğin Devamı Aşağıda

Eğitime destek, hemşeriler arası dayanışma ve Mardin’e sosyal, kültürel ve ekonomik alanlarda katkı sağlamak amacıyla 1990 yılında faaliyete başlayan Mardinliler Eğitim ve Dayanışma Vakfı, üniversite eğitimlerine destek verdiği 300 Mardinli genci, İstanbul’daki tesisinde Nobel Ödüllü Türk doktor ve akademisyen Prof. Dr. Aziz Sancar ile bir araya getirdi.

Eğitime destek, hemşeriler arası dayanışma ve Mardin’e sosyal, kültürel ve ekonomik alanlarda katkı sağlamak amacıyla 1990 yılında faaliyete başlayan Mardinliler Eğitim ve Dayanışma Vakfı, üniversite eğitimlerine destek verdiği 300 Mardinli genci, İstanbul’daki tesisinde Nobel Ödüllü Türk doktor ve akademisyen Prof. Dr. Aziz Sancar ile bir araya getirdi.

Cumhuriyet şarkıları konseri ile başlayan etkinlik, MAREV Genel Başkanı Av. M. Haluk Eldem’in açılış konuşması ve Prof. Dr. Aziz Sancar ile yapılan çevirim içi bağlantı ile devam etti. Sancar ayrıca MAREV Bursiyerlerinin sorularını da içtenlikle cevapladı.

“Bilim ve teknoloji üretmeliyiz”

“Bilim ve teknoloji üretmeliyiz”

Yaptığı konuşmada Türkiye’nin dünyanın güçlü ve lider ülkeleri arasında yer alması için bilim ve teknoloji üretmesi gerektiğinin şart olduğunu dile getiren Prof. Dr. Aziz Sancar “Bakın altını çizerek belirtmek isterim “üretmek” diyorum. Batı’dan bilim ve teknoloji ithal etmekle gerçek manada bağımsızlık ve kalkınma gerçekleşemez. Bu anlamda üretim şarttır. Son yıllarda küreselleşmeden bahsediliyor fakat Batı’nın küreselleşme anlayışı, ‘onların teknoloji ve bilim üretmesi ve bizim bunları kullanmamız’ demek. Bu, bizim kabul edebileceğimiz bir durum değil. Küreselleşmeyi, bilim ve teknik alanlarında eşitlikle kabul edebiliriz. Bunun özellikle altını çiziyorum çünkü küreselleşme gençlerimizin gündeminde yer alan konuların başında geliyor” dedi.

“Din ve bilimi kesinlikle ayrı tutmamız lazım. Aksi takdirde din saygınlığını kaybeder, bilim körleşir.”

“Din ve bilimi kesinlikle ayrı tutmamız lazım. Aksi takdirde din saygınlığını kaybeder, bilim körleşir.”

Nobel ödüllü Akademisyen konuşmasında kadın-erkek fırsat eşitliğine de değindi. “Bundan 50 yıl önce Mardin’den ayrılırken kızlarımız/kadınlarımız özgür ve bağımsızdı, şimdi takip edebildiğim kadarıyla bu durum Mardin’de katlanarak artıyor. Bu anlamda, Türkiye’de öncüydük ve bu öncülüğümüzü devam ettirmeliyiz.

Atatürk’ün ‘’Hayatta en hakiki mürşit ilimdir.’’ sözünü konuklara hatırlatan Sancar “Mardin yıllar boyu farklı din ve mezheplere ev sahipliği yaptı. Ancak din, doğanın kanunlarını, teknolojik araştırmaları ve teknolojik gelişmeleri kapsamıyor. Bu nedenle din ve bilimi kesinlikle ayrı tutmamız lazım. Aksi takdirde din saygınlığını kaybeder, bilim körleşir.” dedi.

Bursiyerler, Sancar’ın eğitim hayatındaki motivasyon kaynağını, karşılaştığı zorlukları nasıl yendiğini ve Türk öğrencilerine Amerika’da sağladığı destekleri sordu

Bursiyerler, Sancar’ın eğitim hayatındaki motivasyon kaynağını, karşılaştığı zorlukları nasıl yendiğini ve Türk öğrencilerine Amerika’da sağladığı destekleri sordu

Konuşma bitiminde Mardinli gençler kariyer yolculuklarına başlamadan önce sordukları sorularla Prof. Dr. Aziz Sancar’dan altın değerinde öğütler aldılar; değerli akademisyenin deneyimlerini dinleme imkânı buldular. Gençlerin merak ettiği konular arasında Sancar’ın eğitim hayatındaki motivasyon kaynağı, karşılaştığı zorlukların nasıl üstesinden geldiği ve Türk öğrencilerine Amerika’da sağladığı destekler yer aldı.

Motivasyonunun çocukluğundan beri etrafında olup biteni anlamak isteği olduğunu dile getiren Prof. Dr. Aziz Sancar “Doğal bilimlere bir ilgim vardı. Tabiatın nasıl inşa edildiğini öğrenmek isterdim. Ayrıca rekabeti de seviyordum. Futbol takımında olan arkadaşlarım bilir, kaleciyken bile hayatımı tehlikeye atardım. İstanbul’da üniversiteye gittikten sonra buna bir şey daha eklendi. Türkiye’nin farklı yerlerindeki insanlara Mardinliler’in büyük işler başaracağını kanıtlamak!” dedi.

Zorluklarla karşılaştığında sorunun üzerine gittiğini ve asla pes etmediğini söyleyen Sancar “Üzerinde çalıştığımız konu ve deneyler çalışmadığında ‘Ben seni çözeceğim, bunun başka çaresi yok.’ diyorum. Bazen tuttuğunuz yolun ve kullandığınız yöntemin o soruyu yanıtlayamayacağını gördüğünüzde yöntemi değiştirmeniz gerekebilir. Ama gayenizden asla vazgeçmeyin.” dedi.

Zorluklarla karşılaştığında sorunun üzerine gittiğini ve asla pes etmediğini söyleyen Sancar “Üzerinde çalıştığımız konu ve deneyler çalışmadığında ‘Ben seni çözeceğim, bunun başka çaresi yok.’ diyorum. Bazen tuttuğunuz yolun ve kullandığınız yöntemin o soruyu yanıtlayamayacağını gördüğünüzde yöntemi değiştirmeniz gerekebilir. Ama gayenizden asla vazgeçmeyin.” dedi.

Ekip arkadaşlarını, Türk öğrenci ve asistanlarından seçtiğini belirten Nobel Ödüllü Akademisyen “Laboratuvarımda şu an üç Türk kız öğrenci var. Ayrıca üniversitemizde başka alanlarda çalışan Türk öğrencilerimiz var. Amerika’daki Türk Evi’nin iki gayesi bulunuyor. Birincisi, Türkiye’yi Amerika’ya tanıtmak; ikincisi de öğrenci yurdumuzu tamamlamak. Orada da Türk öğrencilerini yakın zamanda misafir edeceğiz.” dedi.

Prof. Dr. Aziz Sancar en büyük dileğinin de hayattayken Mardinli öğrencilerden birinin Nobel Ödülü alması ve kendisinin de o ödül töreninde bunu gururla seyretmesi olduğunu dile getirdi.

İçeriğin Devamı Aşağıda

Kendi yaşadıkları güçlükleri, yeni neslin yaşamamasını kendine borç bilmiş İstanbul’da yaşayan 130 kişilik Mardinli bir grup tarafından 1990 yılında kurulan MAREV Mardinliler Eğitim ve Dayanışma Vakfı, bugüne değin sayısı binlerle ifade edilen öğrenciye burs imkânı sundu.

Kendi yaşadıkları güçlükleri, yeni neslin yaşamamasını kendine borç bilmiş İstanbul’da yaşayan 130 kişilik Mardinli bir grup tarafından 1990 yılında kurulan MAREV Mardinliler Eğitim ve Dayanışma Vakfı, bugüne değin sayısı binlerle ifade edilen öğrenciye burs imkânı sundu.

Kendi yaşadıkları güçlükleri, yeni neslin yaşamamasını kendine borç bilmiş İstanbul’da yaşayan 130 kişilik Mardinli bir grup tarafından 1990 yılında kurulan MAREV Mardinliler Eğitim ve Dayanışma Vakfı, bugüne değin sayısı binlerle ifade edilen öğrenciye burs imkânı sundu. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ülkesi ve milleti ile bölünmez bir bütünlüğüne, Atatürk ilke ve inkılaplarına ve hukukun üstünlüğüne yürekten inanmış kişiler tarafından kurulan Vakıf, insanların en fazla gereksinme duydukları sosyal ve kültürel alanlarda karşılıksız hizmet, toplumda yardımlaşma ve dayanışma gibi üstün ilkeleri benimsiyor.

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
2
2
0
0
0
0
0
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın