Cinsiyetçi Bir Tutumun Bilinçaltımıza Yerleştiğinin 15 Göstergesi
Cinsiyetçilik, bir cinsiyetin diğerinden üstün olduğunu savunan görüş ve ideolojidir. Tarihe dönüp baktığımızda erkeklerin kadınlara karşı, heteroseksüellerin eşcinsellere karşı üstünlüğü şeklinde bir görüşe hemen her yerde rastlayabiliriz. Günümüzde artık bunu yıkmak için fazlasıyla çaba sarf edilse de ne yazık ki bu tarz tutumları çoğumuz hala farkında olmadan yapıyoruz. Bunun nedenlerinden bazılarını sizler için bir araya getirdik.
1. Bilinçli veya bilinçsiz bir şekilde, 'kadın' yerine 'bayan' kelimesi kullanmamız.
2. Renklerin kız-erkek rengi diye ayrılması.
3. Aynı şekilde mesleklerin de cinsiyetlere göre ayrılması. Hatta o meslek kolunun dallarının dahi bu şekilde ayrılması.
Örneğin, inşaat, makina, maden mühendisliği gibi bölümler erkeklere daha uygun görülürken, endüstri, kimya, gıda mühendisliği gibi bölümler kadınlara daha çok yakıştırılır.
4. Ve bu mesleklerin bazılarının isminin yine cinsiyetlere göre değiştirilmesi.
5. Sahip olduğumuz bir çok geleneğin cinsiyetçi bir tutuma sahip olması
Başlık parası, yüz görümlülüğü, bekaret simgesi olarak düğünlerde kuşak bağlanması gibi geleneklerin kadın cinsiyetini ne kadar da metalaştırdığını, aşağıladığını hiç düşündünüz mü?
6. Özellikle ev işleri konularında, kız ve erkek çocuklarına farklı rollerin biçilmesi.
Belki de cinsiyetçi algının temelini atan noktadır bu. Daha küçük yaştan itibaren çocuklar ev işlerini kız-erkek işi diye ayırır. Kız çocuklarından annelerine ev işlerinde yardımcı olmaları beklenirken, genelde erkek çocuklara karşı böyle bir talep olmaz.
7. Evlilik teklifi, çıkma teklifi gibi bir takım önemli ilişkisel adımları erkeğin atması gerektiği gibi düşüncelere sahip olmamız.
Oysa ilişki iki taraflı yaşanan bir şeydir ve hangi taraf ne istiyorsa, yine bunu en romantik şekilde dile getirebilir.
8. Zaten kötü bir şey olan küfürlerin çoğunun, kadın bedenini hedef alması.
Üstelik bu küfürleri yeri geldiğinde bir kadın, ya da en aydın insan bile farkında olmadan kullanabiliyor, çünkü bilinçaltımıza öylesine normalmiş gibi işlenmişler ki!
9. Düşünce ve tavırlarımızı yansıtmamızın en büyük aracı olan dilimizde bulunan, deyimlerimiz ve atasözlerimizin çoğunun cinsiyetçi bir ayrıma dayanması.
- Ağustostan sonra ekilen darıdan, kocasından sonra kalkan karıdan hayır gelmez.
- Er kocarsa koç, karı kocarsa hiç olur..
- Dişi köpek kuyruk sallamazsa erkek köpek yaklaşmaz.
-Eksik etek, adam olmak, kız almak, kız vermek...
Ne acı ki bu tarz atasözü ve deyimlerimize verilecek daha bir çok örnek mevcut.
10. Kullandığımız sözcük ve benzetmelerin, “Erkekler ağlamaz”, “Hanım hanımcık ol” gibi cinsiyetçi kalıplar taşıması.
Bu tutumun dilimize işlediğinin bir başka göstergesi de bunlardır.
11. 'Namus' kavramını sadece kadınlar ve onların davranışlarında aramamız.
Ne yazık ki toplumumuzda namus hala özellikle bekaret konusu ile bağdaştırılan ve sadece kadınlara özgü olduğu düşünülen bir kavram. Esasında 'namus' diye bir şey yok, 'ahlak' diye bir şey vardır. Ve bu kavram yalnız kadın veya erkek olmak ile ilgili değil insan olmakla ilgilidir.
12. Hesabı erkek öder, kadınlara yer verilmesi gerekir gibi erkeklere yüklediğimiz tuhaf kalıplara sahip olmamız.
Oysa herkes kendi hesabını ödeyebilir, ya da bir erkek en az kadın kadar yorgun olduğu için oturmak isteyebilir. Kibarlık adı altında sığındığımız bur tarz davranışlar, aslında kadınları daha zayıf ve kırılgan varlıklar olarak gösteren bir algıdan başka bir şey yaratmıyor.
13. Evlendikten sonra kadının, erkeğin soyadını alması.
Evet günümüzde artık yasalar ile kadınlar kendi soyadlarını kullanmaya devam edebiliyorlar. Ama hala büyük bir kesimin böyle olması gerektiğini savunduğu bir gerçek.
14. Homofobiklik gibi eşcinselliğin karşıtı olan tanımları çağrıştıran şakaları, ifadeleri günlük dilimizde bolca kullanmamız.
15. Yönetmeliklerin çoğunluğunda cinsiyetçi yaptırımların bulunması.
Topuklu ayakkabı giyme, dikkat çeken renklerde ruj sürmemek, kolsuz veya yakası açık giyinmemek ... İş için daha uygun giyinmek adına getirilen çoğu kural, aslında kadınların cinsel kimliğine yönelik.
Yorum Yazın
Şu galeriyi okuyan ve abartılı bulan beylere; küçükken ailem mavi giydirmezdi. Bacaklarımı açarak oturamazdım. Bisiklete hiç bindirtilmedim. Yüksek sesle gül... Devamını Gör
yemin ediyorum ilk defa onedio'da erkeğin de kadının da haklarının savunulduğu bir içerik gördüm ve ülkenin ilerlemeye başladığı hissine tekrar kapıldım ama ... Devamını Gör
helaaaaaaaaaaal
Bi dönem bisiklet tamirciliği yaptım ama bi de bana sorun nasıl yaptım. Sen ne anlarsın bisikletten, erkek işi bu, bisikletimi sen mi tamir edeceksin gibi aş... Devamını Gör
Heee siki olmayan bisiklet tamir edemez cunku. Bisiklet tamiri icin gerekli arac gerecler; 1. Penis, 2. Tornavida, 3. Levye...