Görüş Bildir

Kişisel Gelişim Haberleri

Kişisel Gelişim ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Kişisel Gelişim ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

Popüler İçerikler

Kitap Kurtları Buraya: Kütüphanenizde Olması Gereken Kitaplar Şu Anda İndirimde!
Okumayı sevenler ve 'en güzel hediye kitaptır' diye düşünenler için harika bir kampanya başladı. Modern klasiklerden, Türk Edebiyatı'na her zevke uygun bir kitap var listemizde. Çocuk kitaplarını da unutmadık... Okumayı sevenler ve kütüphanesini genişletmek isteyenler buraya!Bu içerik iş birliği içeriyor.Satın aldığınız ürünlerde satıcılardan kaynaklanan sorunlardan Onedio sorumlu değildir. Bu içerik 17 Mart 2024 tarihinde oluşturulmuştur, bu içeriğe erişim sağladığınız zamana göre listelenen ürün fiyatlarında değişiklikler olmuş olabilir.
Ufkunuzu Açacak En İyi 14 Kişisel Gelişim ve Motivasyon Filmi
Kişisel gelişim her insan için oldukça önemli. Zira eğitim ve öğrenme hayat boyu devam ediyor. Her öğrendiğimiz yeni bilgide, kendimizi geliştirdiğimiz her konuda daha iyi şeyler yapabilme, faydalı olma ve fark yaratmak üzere kendimiz olayların ortasında buluyoruz. Bu nedenle kişisel gelişim ve motivasyon oldukça önemli. Biz de sizler için azim içeren, motive edici, umut veren, ders veren, başarı öyküsü içeren hatta öğrenciyseniz ders çalışmaya motive edici kişisel gelişim ve motivasyon filmlerini bir araya getirdik. Kişisel gelişim için ne yapmalıyım diyorsanız bu filmleri izleyerek başlayabilirsiniz. Keyifli seyirler! Film açıklamaları beyazperde.com adresinden alınmıştır. 
19 - 25 Şubat 2024 Haftalık Numeroskobunuz
1255 numaralı sayı sekansı zorlu zamanlarda, kaybolmuş hissettiğiniz ve alışılmışın dışında dolaştığınız zamanlarda ortaya çıkar. Sayı sekanslarınız her şeyin gerçekten sizin lehinize çalıştığını bilmenizi ister.Kişisel yıl numaranızı hesaplayınHaftalık tahmininizi okumak için kişisel yıl numaranızı bilmeniz gerekir. Bu sayı sizin için 2024 yılı boyunca aynı kalacaktır, dolayısıyla bunu yalnızca bir kez hesaplamanız ve ardından her hafta bu sayı tahminini okumanız yeterlidir!Bunu çözmek gerçekten çok kolay:2024 yılına doğum gününüzü ve doğduğunuz ayı eklemeniz yeterli.İşte iki kısa örnek:27 Ağustos'ta doğduysanız (doğum yılınızın bu hesaplamayla ilgisi yoktur), kişisel yıl numaranız 7'dir çünkü:2 + 7 (gün) + 8 (ay) + 2 + 0 + 2 + 4 = 252+5 = 74 Kasım'da doğduysanız kişisel yılınız 5'tir çünkü:4 (gün) + 1 +1 (ay) + 2 + 0 + 2 + 4 = 141 + 4 = 5
Ay Tutulmasının Burçlara Etkisi 15 Nisan 2014
Ay tutulmasından etkilenen burçlar burç yorumları ay tutulması hangi burcu nasıl etkileyecek burçlar üzerindeki etkisi en çok etkilenen burç ay tutulması hangi burca zararı yararı olacak nelere dikkat etmeliyiz. Koç ve Yükselen Koç; Bu haftanın en önemli gökyüzü olayı akrep burcunda gerçekleşecek olan ay tutulmasıdır. Hatta yılın en zorlu tutulmalarından bir tanesidir diyebiliriz buna. Başkalarına ait kazançlar, miras, ortaklaşa kazanımlar, çok çaba sarf etmeden elde edilecek olan gelirler, kredi, borç, alacak-verecek ilişkileri, ölüm, kayıplar, burs, sigorta primleri..vb konular bu tutulmanın ana konusu olacaktır. Bu konularla ilgili bilgi-iletişim hızı artabilir. Tutulma zamanı özellikle boşanma ile ilgili durumlarda nafakaya ilişkin özellikle güzel gelişmeler yaşayabilirsiniz. Yalnız harcamalarınızı biraz denetim almakta fayda var. Eşinizden veya ortağınızdan finansal anlamda destek görebileceksiniz. Para geldiği gibi gider ve bu gider yerleri genelde sizlerin borçları ile ilgili olacaktır. Hayatınızda önemli bir gediği kapatabilirsiniz. Tutulmanın sahibi MARS boğa burcunda zararlı yerleşimde ve tutulma anında Ay-Satürn-mars etkileşimi özellikle para ile ilgili konularda büyük stresi, para kaybını, yatırım için doğru zaman olmadığını, para ve finans yüzünden olası çıkacak tartışma ve kavgalara işaret etmekte. Belki de finans ile ilgili incir çekirdeğini doldurmayacak bir konu fırtınalara dönüşebilir. Ortaklaşa işlere girişmek içinde pek uygun değil açıkçası. Para, kazanç, finans yaşamınızın stres odağı haline gelebilir. Maddi kayıplarda söz konusu olabilir. Para konusunda duygusal stres ve baskı altında kalabilirsiniz veya önemli bir eşyanız çalınabilir, birden bir çok eşyanız bozulabilir ve ekstra harcamalar yapmak durumunda kalabilirsiniz. Boğa ve Yükselen Boğa; Bu haftanın en önemli gökyüzü olayı akrep burcunda gerçekleşecek olan ay tutulmasıdır. Hatta yılın en zorlu tutulmalarından bir tanesidir diyebiliriz . Birliktelikler, ortaklıklar, evlilik bu kişilerin sağlığı, eşinizin, partnerinizin veya ortağınızın hayatında ki önemli başlangıçlar, anlaşmalar, sözleşmeler tutulmanın ana konusu içinde yer alacaktır. Bu saydığım konularla ilgili hayatınızda yeni enerjiler, yeni başlangıçlar söz konusu olacaktır. Bazılarınız evlilik yolunda adımlar atabilirsiniz, bazılarınız önemli bir iş anlaşması imzalayabilir, ortaklık gerektiren işlere soyunabilirsiniz. İlişkiler için tamam mı devam mı soruna yanıt aranacağı zamanlar. Kötü giden bir ilişkiniz, ortaklığınız veya evliliğiniz var ise bu tutulma sayesinde artık nokta koymak için kolları sıvayabilirsiniz. Eğer iyi giden bir birliktelik ise bir üst kademeye taşımak için adımlar atılabilir. Kısacası hem ortaklık hem özel hayatınız, evli olduğunuz partner veya evlenmek üzere olduğunuz kişi ile ilgili önemli bir takım kararlar verilecek zaman. Tutulmanın sahibi mars zararlı yerleşimde boğa burcunda seyahat ediyor olacak, bu da özel hayatınız ve ortaklıklarla ilgili konularda aslında temel sorunun siz olduğuna işaret etmekte, sizin eylemleriniz, sizin davranışlarınız. Bu süreçte çevrenizde ki insanlar bile size batmaya başlayabilir ve sizler patlamaya hazır bomba gibi etrafta gezinebilirsiniz. Yalnız mars zararlı yerleşimde olduğundan dolayı doğru zamanda veya doğru yerde tepkinizi ortaya koymakta zorlanabilirsiniz. Bu süreçte sağlığınıza da dikkat etmeli, çarpma, düşme, yaralanma, ateşli hastalıklara yakalanma potansiyeliniz yüksek olabilir. Ay-Mars-Satürn etkileşiminden dolayı, kendinizi baskı altında, koruma odaklı, çevrenizde ki insanları size iyi bir şey bile söyleseler düşmanmış gibi algılayabilirsiniz. İlişkiler ve ortaklıklarla ilgili konularda kendinizi baskı altında, zorlu bir psikoloji içinde hissedebilirsiniz. İkizler ve Yükselen İkizler; Bu haftanın en önemli gökyüzü olayı akrep burcunda gerçekleşecek olan ay tutulmasıdır. Hatta yılın en zorlu tutulmalarından bir tanesidir diyebiliriz buna. İş ve çalışma ortamı, birlikte çalıştığınız kişiler, günlük rutin işler, kişisel gelişim, sağlığınızı ilişkilendiren konular, çok çalışılması gereken durumlar, angarya uğraştırıcı işler bu tutulmanın ana konusu içinde yer alacaktır. Bu tutulma zamanı çalıştığınız iş yerinin yeri veya kurumsal yapısında bir takım değişiklikler meydana gelebilir, bazı görev değişimlerinden pek hoşlanmayabilirsiniz. İş yükünüz artabilir, yeni bir takım projeler işler için görevlendirilebilirsiniz. Daha çok çalışacağınız ama çok fazla da takdir göremeyeceğiniz bir süreç olacak bu. Yine sağlıkla ilgili konularda destekleyici etkiler altında olacaksınız, fakat bir sağlık sorununun üstesinden gelmenizde gerekebilir. Bu ameliyat gerektiren bir durum olabilir fakat endişe etmeyin, rahatlıkla atlatabileceksiniz. Kötü bir takım alışkanlıkları bu tutulma sayesinde bırakabilirsiniz. Tutulmanın sahibi MARS zararlı yerleşimde olacağı için, özellikle çalışma arkadaşlarınız veya birlikte çalıştığınız kişilerin arkanızdan oyun oynadığına şahit olabilir, size zarar vermek isteyebilirler. Veya siz bir çalışma arkadaşınızın sırrını zorunlu olarak saklamak durumunda kalabilirsiniz. Tutulma zamanı bir müşteri kaybı veya iş ile ilgili ciddi bir krize de işaret etmekte. Ay-Mars-Satürn etkileşiminden dolayı; özellikle sağlıkla ilgili konulara daha ciddi eğilmeniz gerekebilir, üreme organları ile ilgili olabilir veya cildinizle ilgili bir sıkıntı söz konusu olabilir. Veya ve ya kronik bir rahatsızlığınız var ise bu tutulma zamanı nüksedebilir. Psikolojik olarak profesyonel bir destek almanız gerekebilir. Yaşamınızın stres noktası daha çok iş koşulları ile ilgili olabilir. Sevimsiz bir tutulma kabul ediyorum, ama karşınıza yeni bir fırsat çıkarsa da hayır demeyin bence. Keza bu tutulma zamanı mecburi bir diyet veya spor programına katılabilirsiniz.
Kitaplar Ne Diyor?
Türkiye gündemi yayıncılık sektörünü farklı şekilde etkiliyor. Raflarda yerini alan kitapların büyük kısmı ya gündeme dair ya da gündemden yola çıkarak hazırlanmış. Ortam çok sakin gibi dursa da rakamlar satışların yükseldiğini gösteriyor. Yılın tüm edebiyat etkinliklerinde konuşulan bir konu var. O da 2014’ün yayıncılık dünyası adına durgun bir yıl olup olmadığı. Genel satışlar artış gösterse de, edebiyat dünyası durgun ve bir süre daha böyle olacağa benziyor. YAYFED'e (Yayıncılık Federasyonu) göre, 2014 Mart ayında bandrollü toplam satış 26 milyon 283 bin 799 olurken, 2013 Mart ayında bu rakam 26 milyon 367 bin 729 idi. Bu yılın Mart ayı 2013'ün gerisinde kalsa da, Nisan'da, 28 milyon 946 bin 857 kitap bandrollü olarak satıldı. Bu da geçen yılın aynı ayına göre yüzde 10 artış anlamına geliyor. Satılan kitapların yüzde 63’ü yetişkin kitapları, çocuk ve gençlik kitapları ile inanç yayınlarından oluşuyor. Eğitim alanındaki yayınlar toplam satışın yüzde 40’ına, akademik yayınlar ise yüzde 2’sine denk geliyor. İşin mutfağındaki isimlere, Türkiye’de yayıncılık sektörü adına nasıl bir sene geçirdiğimizi sorduk. Yayınevi yöneticilerine yönelttiğimiz sorular ve yanıtları ise şöyle: 2013 yılı yayıncılık sektörü adına durgun bir yıl mı oldu, 2014 nasıl başladı?- Bilhassa yerli edebiyat yayınlarında gözle görülür bir oranda 'sayı' düşüşü var mıdır, varsa bunun temel sebebi nedir?- Bu yılın 'Türkiye'de' en çarpıcı edebiyat olayı ne oldu sizce?- Türkiye gündemi yayıncılık sektörünü 'içerik' olarak etkiliyor mu? Deniz Yüce Başarır / Doğan Kitap Yayın Direktörü 2013’ün durgun bir yıl olduğunu söylemek mümkün değil. En azından kendi yayınevimiz adına konuştuğumuzda… Biz önemli bir büyüme oranıyla kapadık 2013’ün, yılın en çok satan iki kitabını yayımladık: Yılmaz Özdil’den Beraber Yürüdük Biz Bu Yıllarda ve Zülfü Livaneli’den Kardeşimin Hikayesi. Şu gerçeği de kabul etmek gerekir: yaz başında Gezi Direnişi’nin etkisiyle bir durulma oldu. Doğal olarak okurların gözü Gezi’deydi. Alışveriş merkezlerine tepki vardı, kitabevleri de bu süreçten etkilendi. Ama sonbaharla birlikte bu durum değişti. 2014 ise seçim gündemiyle birlikte daha sakin başladı. Ama karamsar olmak için bir neden göremiyorum. Yerli edebiyat alanında bir düşüş var mı, doğrusu ben sizin kadar emin değilim. Öne çıkan kitapların kişisel gelişim alanında olduğunu (2014 yılı için söylüyorum) söylemek mümkün. Çok satan listelerinin ilk sıralarını bu aralar hep bu tarz kitaplar kaplıyor. Ama birçok edebiyat eseri de yayımlanıyor. Hem de çok iyi tanıdığımız isimlerden. Sadece onları listelerde göremiyoruz. Böyle çarpıcı bir olay oldu mu, bilemiyorum… Elbette gündem yayıncılık sektörünü etkiliyor. Örneğin seçim öncesi herkes beklemeye başlıyor. Sadece seçim ya da propaganda konuşmaları kaplıyor hayatımızı. Ya da bir anda gündem değişiyor ve o güne uygun diye çıkardığınız bir kitap gündem dışı kalabiliyor. Aslında edebiyat eserlerinin tüm bu gündemin dışında her zaman okunması ve satın alınması gerekir. Çünkü herkesin gündemden zaman zaman uzaklaşıp, insanı anlatan, dünyayı kavratan kitaplara ihtiyacı var. Bu, gündeme de farklı bakabilme yeteneğini geliştirmemiz açısından önemli. Emine Eroğlu / TİMAŞ Yayınları Genel Yayın Yönetmeni İstatistikler bir durgunluk olmadığına işaret ediyor. Verilere göre 2013’te bandrol tüketiminde % 13’lük bir artış var. Bu da bir şeklide kitap sektörünün genişlediğini gösteriyor.. Fakat yayıncılıktaki üretim dengesi bozuldu. Ağırlık çocuk ve gençlik yayıncılığına, doğru kaydı. Bu durum, çocuk ve gençlik yayıncılığı yapmayan ya da o alanda başarılı olamayan kültür yayıncılarını zorlamaya başladı. Bir de değişen okur talepleri pazara yerli/yabancı çok fazla isim ve eserin girmesine sebep oldu. Yeni yazar ve çok satan popüler kitaplar piyasadaki eski dengeleri büyük ölçüde değiştirdi. Popüler kitaplar edebiyatı ciddi şekilde gölgeliyor. Bunu çok iyi tahlil etmek gerek. Eskiden muhafazakar kesimde seküler okurun tanımadığı çok satan yazarlar vardı. Şimdi muhafazakâr/ seküler farkı kalktı. Light maneviyat akımı var. Bu bir süre daha devam edecek gibi görünüyor. Bir de sosyal medya kitap satışları üzerinde belirleyici bir etki oluşturmaya başladı. Twitter cümleleri ile santimantal denemeler/ romanlar yazan genç kalemler ortaya çıktı. Yazar profili gençleştiği ve iletişim araçları yazarlığı da kolay pazarlanan bir metaa dönüştürdüğü için dünün “çok satan” yazarları bugün eskimeye başladı. Ahmet Altan, Orhan Pamuk, Elif Şafak gibi yazarların beklenen oranda satmaması bunun neticesi. Bu yazarların 20 yaşın altında kaç tane okuru var, sorusu “durgunluk” olarak tanımladığımız halin de bir izahatı olabilir. Beni çarpan edebiyat olayı hatırlamıyorum. En çok memnuniyet duyduğum Şule Gürbüz ve Ahmet Büke’nin yeni öykü kitapları oldu. Elbette etkiliyor. Gezi olaylarından sonra bir “gezi edebiyatı” teşekkül etti. Edebiyatta sosyal konular daha fazla işlenilir oldu. Aktüel siyaset kitapları büyük ölçüde hükümlerini yitirdi. “ulusalcı” düşünce kitapları listelerde yer tutmaya başladı. Can Öz / Can Yayınları Genel Yayın Yönetmeni 2013 bizim için oldukça tatsız bir seneydi. Ancak, sanıyorum yayınevinde yaptığımız değişikliklerin etkisiyle, 2014 yılı 1. çeyreği Can Yayınları tarihinin mali olarak en verimli dönemi oldu. Yayınlanan kitap sayısında ise azalma değil, artış yaşadık. Önümüzdeki dönemde de bu tempoyu düşürmeyi planlamıyorum. Ancak genel olarak sektör durgunluğunu yorumlamak gerekirse, Türkiye, tüm kurumlar ve sektörlerde bir ilke ve haysiyet iktidarsızlığı yaşamaktadır ve bu zeminsizlik ortamı elbette tüm şirketlerin uzun vade plan yapamamasına, kabuğuna çekilmesine sebep olmaktadır. Kültür yayıncılığının kendine özgün sorunlarını “memleket hali”nden izole ederek ölçümlemek şimdilik pek mümkün görünmüyor. Bunu yorumlamak için henüz çok erken. Türkiye korkutucu bir hızla değişiyor ve sarsılıyor. Bu yıpratıcı dönemin tüketim/kültür eksenindeki etkisini ancak 10 sene sonra belki sağlıklı yorumlayabileceğiz. Olgunlaşmamış düşüncelerim ise şimdilik Türkiye’nin kendini yeniye kapattığı, bilindik simaların ise daha çok kendilerini tekrarladığı üzerine; ancak bu yoruma fazla güvenmiyorum. Benim için yılın önemli edebiyat olayı Can Yayınları’ın kapak tasarımını değiştirmesidir. Hem de nasıl! Raflara bakın, önde sergilenen kitapların dörte biri gündeme dairdir. Türkiye’de gerçekleri gizlenen, kapalı kapılar ardında yürütülen, oldu bittiye getirilen, ama toplumun bilmeye talip olduğu çok fazla konu, gelişme var. Üstüne üstlük “algı yönetimi” adı altında insanlara sürekli yanlış, eksik bilgiler pompalanıyor. Bu böyle devam ettiği sürece okurların raflardan gündeme dair beklentileri yüksek kalacaktır. Bedia Ceylan Güzelce | Al Jazeera Türk
Hayatınızı 2 dakikada değiştirebilecek 10 madde
Hayatınızda olumlu bir değişiklik yapmak bir anda büyük bir sıçrama yapmak anlamına gelmez. Fakat inanmak insanları ileriye götüren ve hayatlarını yenileyen, dünyalarına güzelleştiren en büyük faktörlerden biridir.İsveçli kişisel gelişim uzmanı Henrik Edberg, kendi deneyimlerinden de yola çıkarak küçük adımlarla hayatında nasıl yeni alışkanlıklar edindiğini ve kendini nasıl geliştirdiğini basit formüllerle anlatıyor.Herkes için faydalı olabilecek bu formüller, günde yalnızca iki dakikanızı alıyor fakat küçük adımlarla da olsa, hayatınızda değiştirmeye ve güzelleştirmeye yarayabiliyor.Edberg’in başlıca tavsiyesi verdiği önerileri bir yere not etmeniz ve düzenli olarak bu notlara bakmanız.En önemli işiniz için 2 dakika ayırın. Bazı günler içinizden iş yapmak gelmiyor olabilir. Onun yerine kanepede yatmak istiyorsanız işiniz için yalnızca iki dakika ayırın. Çünkü bu kararı verip iki dakika çalışmaya başlayınca devamı kendiliğinden geliyor.Gün sonunda gününüzü gözden geçirin ve değerlendirin. Gün içerisinde iyi işler yapmış olmak ve o iki dakika içerisinde bir şeyler başarmış olmak motivasyonunuzu yükseltiyor ve kendinizi iyi hissettiriyor.Günlük mutluluğun çıtasını alçak tutun. Mutlu olmak için olağanüstü şeyler yaşamayı beklemek yerine; gün içinde yediğiniz içtiğiniz, işiniz ve rutin uğraşlarınızla mutlu olun. Önemsiz diye algıladığınız gelişmeleri genelde sonradan düşününce takdir ediyoruz. Küçük şeylerle mutlu olmak büyük hedeflerinizi göz ardı etmek anlamına da gelmez.  Sadece yaşamdan daha büyük ve küçük şeyleri elde etmek için gösterdiğiniz çabalarda daha az içsel direnme gösterirsiniz.Kendinizi stres altında, korku ve endişe içinde hissettiğinizde karnınızdan nefes alın ve nefesinize odaklanın. Bu hem zihninizi hem bedeninizi sakinleştirir hem de sakin bir ruh hali içerisinde işinize devam etmenizi sağlar.