Kılıçdaroğlu: 'Ambulans Gitmeden Yayın Yasağı Geliyor'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Sultanahmet Meydanı'ndaki saldırıya ilişkin geçici yayın yasağı getirilmesiyle ilgili, 'Turizmin kalbinde, Sultanahmet'te bomba patlayacak, siz hiçbir önlem almayacaksınız. Ambulans gitmeden yayın yasağı geliyor. Milletten neyi gizleyeceksiniz. Bütün dünya yayınlıyor. Sadece bizim vatandaşlarımız öğrenemeyecek. Neden vatandaşın gerçekleri öğrenmesine izin vermiyorsunuz?' dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu. 

Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:

'Defalarca uyardık, Ortadoğu bataklığına Türkiye'yi sürüklemeyin dedik'

Sultanahmet Meydanı'nda patlayan bomba bütün gündemi allak bullak etti. Benzer bir olayla Ankara'da karşılaşmıştık. Suruç'ta karşılaşmıştık. Ankara'daki patlama olduğunda ben İstanbul'da Kadıköy Belediye Başkanlığındaydım. Bir etkinliğimiz vardı fakat iptal etmek zorunda kaldık. Gazetecilerin önüne çıktığımda şu cümleleri kullandım: 'Terörü bitirmek konusunda açık çek veriyorum. Kim ne istiyorsa açıkça çağrıda bulunuyoruz. Bizden bir şey mi istiyorsunuz. Bütün gücümüzle hazırız. Bütün siyasi paritlerin amasız terörü lanetlemesi lazım. Defalarca uyardık, Ortadoğu bataklığına Türkiye'yi sürüklemeyin dedik' Aynı şeyi şimdi söylüyorum. Artık bu işin aması maması yok. Artık Türkiye'deki 78 milyon yurttaşımın şu gerçeği bilmesi lazım bu hükümet Türkiye'yi yönetemez, yönetemiyor.

Üçüncü sınıf kadrolarla 21. yüzyılın Türkiye'si yönetilemez. Kimin ner dediği belli değil. Düne kadar sustuk sabrettik. Artık sabrımız taştı. Yönetemiyorsanız gideceksiniz. Yaptıkları şu; daha ambulans gitmeden yayın yasağı getiriyorlar. Milletten neyi gizleyeceksiniz?. Bütün dünya yayınlıyor. Sadece bizim vatandaşlarımız öğrenemeyecek. Neden vatandaşın gerçekleri öğrenmesine izin vermiyorsunuz?

'Üçüncü sınıf adamlarla Türkiye yönetilemez'

İstanbul gibi bir yerde, turizmin kalbinde, Sultanahmet'te canlı bomba patlayacak siz hiçbir önlem almayacaksınız. Bir felaket. Bu hükümet bu ülkeyi yönetemez. Gücü yok, bilgisi yok, kapasitesi yok. Üçüncü sınıf adamlarla Türkiye yönetilemez.

'İstihbarat bizi izlemekten teröristleri izlemeye fırsat bulamıyor'

Şimdi birilerini suçlayacaklar. Hükümet şikayet merci değildir. Orası sorunların çözüm merciidir. Sorunları çözeceksin sen önce. Önlem alacaksın. Nerede senin istihbaratın? E bizi izlemekten teröristleri izlemeye fırsat bulamıyorlar. Bırakın işin sorumlusu bir vali konuşsun bir başbakan konuşsun. Yine bizim diktatör bozuntusu konuşmuş. Niye konuluyorsun sen arkadaş? Bırak başbakan konuşsun.

Irak'a Başika'ya gitmeyi eleştirimştim. İzin almanız lazım demiştik. Elbette asker Türkiye'nin güvenliği açısından orada olmalı. Ama Türkiye'nin şamar oğlanına dönmesini asla kabul etmeyiz. Haber gönderiliyor 'geri çekilin' diye. Bu bizim ağrımıza gidiyor. Türkiye güçlü bir ülkedir. Bunların elinde imajı zedelendi. 

8 Ocak...Erdoğan açıklama yapıyor. Diyor ki; 'Başika'ya IŞİD militaları saldırdı, Türk Silahlı Kuvvetleri müdahale etti. 18 IŞİD militanını öldürdü.'Ben de merak ettim. Bu açıklamayı niye Cumhurbaşkanı yapar? Normalde Genelkurmay'ın yapması lazım. Girdim Genelkurmay'ın internet sitesine. Basın duyuruları, basın açıklamaları diye iki tane bölüm var. Basın duyurularına girdim, haber yok. Basın açıklamalarına girdim 8 Ocak yani Erdoğan'ın açıklama yaptığı gün sadece Cizre ve Sur'da şehit haberlerinden söz ediliyor. 

'Bir yalan var, bir kuyruklu yalan var bir de Erdoğan var'

Başika'dan 18 IŞİD militanının öldürülmesinden hiç söz edilmiyor. Yok öyle bir açıklama. 10 Ocağa gittim. Hani olur ya belki Genelkurmay atlamıştır. 2 gün sonra açıklama yapar diye. Orda da Sur'da şehit haberleri geliyor. Yani Genelkurmay'ın böyle bir açıklaması yok. Sonra yalanlandı. Hem Irak tarafından hem Kürt bölgesi tarafından yalanlandı. Şimdi ben sevgili vatandaşlarımıza sormak istiyorum. Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan birisihalkı bilgilendirmek için yalan haber yayar mı? Bir yalan var, bir kuyruklu yalan var bir de Erdoğan var.

İlk kez Cumhuriyet tarihinde böyle olaylarla karşılaşıyoruz. ne söyledim Türkiye iyi yönetilmiyor. Bu hükümet tepedeki zat da dahil bu ülkeyi yönetemiyor. Ve Türkiye süratle kaosun içine gidiyor. 

'Bu acıyı 13 yıldır yaşatan kim?'

Kimliği, inancı ne olursa olsun bu ülkede barış içinde huzur içinde yaşamak istiyoruz. Bunlar ceplerini düşünürler. Emin olun kefen dolardan olsa kefeni de dolardan yapacaklar. 

Yazık günah bu ülkeye. İçimiz acıyor. Gencecik fidan gibi çocuklarımız var. Babalar çocuklarını toprağa veriyor. Bu acıyı 13 yıldır yaşatan kim? 13 yıldır iktidardalar neyi çözüyorlar? Yoksulluğu, işsizlik, terörü çözdünüz mü, çözemediyseniz neden? Kim size engel oldu? Ülkeyi yönetemiyorlar. 6 milyon çocuğumuz işsiz. 13 yıldır yönetiyorlar işsizlik belası duruyor. 

Sosyal denen bir kavram var. Senin çocuğun işsizse, hükümete dönüp 'benim çocuğuma iş bulacaksın' deme hakkın var. Kişibaşına gelir düştü. Hangi gerekçe ile düşüyor? Herkesin geliri artarken Türkiye'de vatandaşın geliri niye düşüyor. Dünyada gıda fiyatları düşüyor, Türkiye'de artıyor; niçin? Kendinize soracaksınız. Enerji fiyatları tüm dünyada düşüyor, bizde her benzin istasyonu vergi dairesi gibi.

Yargı, Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin arka bahçesi haline dönüştü. Ankara'da bir toplantı yapılıyor. Projelerini anlatıyor. Ama toplantıya Yargıtay, Sayıştay, Danıştay başkanları katılıyor, hangi gerekçeyle? Oraya neyin karşılığında gittiniz, ne vaat edildi de gittiniz? Sayıştay Başkanı'na soruyorum, sen oraya denetçi mi göndermeyeceksin, onun sözünü mü verdin? Sen oraya hangi gerekçe ile gittin? Yargıtay Başkanı'na soruyorum, sen Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin davaları için mi gidiyorsun oraya?

Kanal D'de yayınlanan Beyaz Showprogramına katılan bir izleyicinin kullandığı ifadeler nedeniyle sunucu Beyazıt Öztürk'ün özür dilemesini de eleştiren Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

Bir televizyon programında kadın öğretmen çıkıp 'Çocuklar öldürülmesin' diyor, programı yapan sanatçı arkadaş özür üzerine özür diliyor. Niye özür diliyorsun? Yürek yok mu sende, cesaret yok mu? Kimi üzdün, üzsen üzsen çocuk katillerini üzersin, bırak da üzülsünler.

Ne zaman çocuklar öldürülmesin demek terör propagandası oldu? Şimdi o savcıya sormak istiyorum; şehirleri terör örgütü silah deposu haline getirirken valilere dokunmayın talimatı verenlere neden soruşturma açmıyorsun?

Son 5 ayda 58 çocuk öldü. Çocukların, kadınların, sivillerin ölmesini istemeyiz. Şehitlerimiz geliyor, içimiz kan ağlıyor. Şehitlerimize 'kelle' dediklerini unuttuğumuzu mu sanıyorlar?

Ajanslar