Hafıza Yeteneğimizle İlgili Bilmeniz Gereken 10 Bilimsel Gerçek
Hafıza yeteneği ve beyindeki anı oluşumu süreçleri bilim insanlarının uzun zamanlardan beri ilgisini çeken konulardan. Sistemin nasıl işlediği hala tam olarak çözülememiş olsa da elimizde bazı ilginç veriler bulunuyor. Gelin bu bilgilerden basit ama şaşırtıcı 10 tanesine hep beraber göz atalım.
1. Beynimizdeki ilk anıların oluşumu doğduktan 5 ay sonra başlıyor.
2. Bebeklik ve çocukluk yıllarımızdaki anıların unutulma ihtimali, sonraki yaşlarda elde edilen anıların unutulma ihtimalinden daha yüksek.
Bu madde de bir üsttekini açıklar nitelikte aslında, bebekliğimizdeki anıları hatırlamamamızın nedeni biraz da bu.
3. Hayatımız boyunca elde ettiğimiz anılarla bile beynin hafıza kapasitesinin çok küçük bir bölümünü dahi dolduramayız.
Beynimiz sandığımızdan çok daha büyülü bir organ, hayatımız boyunca beynimize çevremizden sürekli bir veri akışı olmasına rağmen kapasitesi asla ve asla dolmak bilmez. Zaten dolsaydı biraz garip olurdu, 50 yaşına geldiğinizde artık hiçbir şey duyamadığınızı, göremediğinizi, hissedemediğinizi düşünün; saçma geliyor değil mi?
4. Uzun dönemli hafızamızı geliştirebilmemizde uyku düzenimizin önemi çok büyük.
Yani yeterli uyumuyor veya gereğinden fazla uyuyorsanız, uzun dönemli hafızanız yeterince gelişemiyor ve zayıf kalıyor. Bu nedenle özellikle uzun süre önce gerçekleşmiş olayları hatırlama konusunda büyük güçlükler çekebilirsiniz. Böyle bir sorununuz varsa uyku düzeninize çeki düzen vermeniz çok işe yarayabilir.
5. Hatırladığınız her anı tamamen gerçek olmayabilir.
Beyin her ne kadar büyüleyici bir organ olsa da kesinlikle kusursuz değil, bunu belirtelim. Bu nedenle bazı olaylar beynimize gerçekleştiği şeklinden biraz daha farklı kaydedilebilir. Sonrasında bu olayı tekrar tekrar hatırlayarak zamanla olayın gerçekten hatırladığımız şekliyle gerçekleştiğine inanabiliriz. Zaten muhtemelen hepimizin diğer herkes 'Öyle olmadı, yanlış hatırlıyorsun' dediği halde ısrarla farklı şekilde hatırladığı olaylar vardır.
6. Günlük hayatımızda çok sık karşılaşmadığımız olaylar hafızamızda daha güçlü yer edinir.
Olay anında çok şaşırdığımız, korktuğumuz, ya da çok güçlü bir his uyandırmasa bile yine de sıra dışı olan olaylarla karşılaştığımızda beynimizde o ana yönelik daha fazla yer ayrılır; bu da güçlü bir anı oluşmasına neden olur.
7. Yapmanız gereken işleri erteleyebildiğiniz kadar ertelemeniz de hafızanızın daha güçlenmesine neden oluyor.
Bunun nedeni de olayı erteledikçe aslında üstünde daha uzun süre düşünmeniz. Örneğin yapmanız gereken bir işi 1 ay boyunca ertelediğinizi düşünün, ayın her günü muhtemelen o işle ilgili düşünceler gelecektir aklınıza; her ne kadar bu düşünceler 'Bugün de yapmayayım' şeklinde olsa bile.
8. Oda değiştirdiğinizde beyniniz kendini bir nevi sıfırlar.
Bu aslında hepimizin başına gelmiştir, bir şey almak için mutfağa gittiğinizde 'Ne alacaktım ki ben?' dediğiniz olmuştur örneğin. Bunun nedeni beynin yeni bir ortama girdiğinde o ortamdaki nesnelere odaklanması, bu nedenle önceki yaptığı işlerin önceliğini düşürmesidir.
9. Her yeni anınızla birlikte beyninizdeki bağlantı sayısı artar.
Ne kadar çok bağlantı olursa da o kadar gelişmiş bir beyne sahip olursunuz.
10. Son olarak; bizi üzen olaylarla ilgili anılar, bizi mutlu eden anılara kıyasla beyinde daha sağlam bir yer edinir.
İnsan beyni maalesef üzücü anıları daha çok hatırlamaya programlanmıştır; bu nedenle mutlu anılarınızın bir kısmını zamanla hatırlayamazken, sizi derinden yaralayan olayları bir türlü unutamazsınız.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
Mən ən son 5 yaşımda olan bir-iki hadisəni xatırlayıram.5 yaşdan o tərəf yadıma düşmür ))
Anılardan kısıp koyduğumuz eşyaların yerlerini depolasa çok güzel olacak.