Günahlar Şehri Las Vegas'ın Arnavutluk Versiyonu: Lazarat Köyü
2014 yılı Lazarat ve Arnavutluk için bir dönüm noktası oldu. Peki ya bu büyük değişimin sebebi neydi?
Bu köyün pek çok ilginç özelliği bulunmakta. İlk özelliği bu ticaret sayesinde kazandıkları zenginliktir.
Arnavutluk'un Kolombiyası Lazarat köyünün ün kazanmış duvarları
Lazarat köyü hakkında şaşırtıcı bir gerçek ise köydeki evlerin duvarlarının uzunluğudur. Duvarlar sadece uzun olmakla kalmıyor tellerle ve cam şişelerle de kaplı bir özelliğe sahipler. Bunun sebebinin ise duvarın arkasında olanların görünmesinin istenmemesi ve hırsızlığın önüne geçilmesiymiş.
Su karşısındaki imkansızlık onları pes ettirmemiş, üretime son gaz devam etmişler.
İlginçlikler burada bitmiyor, bu köyün aslında su kaynağı da kısıtlıymış. Peki üretimi nasıl yapmışlar? Evlerin bahçesine yapılan su depoları bu amaç için kullanılmakla birlikte Lazarat köyünde birçok oto yıkama yeri mevcut. Oto yıkamanın çokluğunun sebebi de araba çokluğundan değil köye su iletimi amacından kaynaklanıyormuş.
Geçim kaynakları kenevir üzerinden yapılmaktaydı. Kenevir üretimi için de iki yolları mevcut olan Lazaratlılar evlerinin bahçelerine ektiği uyuşturucuyu kendi keyifleri için, dağlarda ürettiklerini de iş için kullanmaktaydılar. Sanırım iş ahlakı böyle bir şey .sss
Gelelim 2014 yılındaki polis baskınıyla değişen hayatlara
Söylediğimiz gibi 2014 yılı Lazarat ve Arnavutluk için bir dönüm noktası olur. Köye düzenlenen operasyonda çıkan çatışma günlerce devam ederken polislerin üzerine roketatarlar ve havan mermileri ile ateş edilmiş ve sonunda 10 ton esrar ile birlikte köy kontrol altına alınmıştır. Baskın yapıldıktan bir hafta sonra Arnavutluk, Avrupa Birliğine tam aday olarak kabul edilmiştir.
Lazarat'a özgü;
Lazarat'a yolunuz düşerse eğer kahvehaneye gidip Türk kahvesi sipariş edebilirsiniz. Bunun Lazarat'a özgü yanı ise kahvenin rakı ile sunulmasıdır.
Ayrıca Lazaratlılar, 'her yıl, bir sonraki ekimin biteceğini bilerek son ekimi yaptıklarını' söylerlermiş. Sanırım mottoları öleceğini bile bile yaşamak.
Yorum Yazın
ben devletin yerinde olsaydım kenevir üretimine tam destek verirdim.
Sonra sokaklar kaldirimlarda yere dusen bir suru keş olsun dimi ,tinercilerden dha yeni kurtuluyoruz