Görüş Bildir
Haberler
Eşitlik Tartışmasında Yeni Bir Boyut: Trans Atletler Kadın Sporunun Sonunu mu Getirecek?

Eşitlik Tartışmasında Yeni Bir Boyut: Trans Atletler Kadın Sporunun Sonunu mu Getirecek?

Fulin
16.10.2019 - 10:14

Son dönemde yükselen feminizm ve LGBT tartışmasında yeni bir başlık gündemde.

İçeriğin Devamı Aşağıda

Dünyada yükselen ve ülkemizde de yankılarını gördüğümüz bir feminizm-LGBT çatışması var.

Dünyada yükselen ve ülkemizde de yankılarını gördüğümüz bir feminizm-LGBT çatışması var.

Aslında düşünebileceğiniz üzere bu iki topluluk da birbirinin destekçisi ve kendilerine karşı olan topluluklara karşı birlikte mücadele veriyorlar. Yine de iki grubun anlaşamadığı bazı konular var ve bu hassas konuları açıklamak zor.

Bazı feministler, trans hakları yükseldikçe biyolojik kadınların ataerkil bir bakışla daha fazla sindirildiğini düşünüyor.

Son dönemde en çok tartışılan konulardan biri de sporla ilgili.

Trans sporcuların müsabakalarda biyolojik kadınlarla aynı grupta yarışmasının adaletli olup olmadığı tartışıyor.

2004'ten beri trans sporcular Olimpiyat Komitesi tarafından resmi müsabakalara kabul ediliyor.

2004'ten beri trans sporcular Olimpiyat Komitesi tarafından resmi müsabakalara kabul ediliyor.

Bu noktada trans kadınlar tartışmanın odağında. Çünkü trans kadınlar, biyolojik kadınlarla eşit yarışıyor.

İçeriğin Devamı Aşağıda

Biyolojik anlamda erkeklerin kadınlardan daha hızlı ve güçlü olduğu yadsınamaz bir gerçek.

Biyolojik anlamda erkeklerin kadınlardan daha hızlı ve güçlü olduğu yadsınamaz bir gerçek.

Bu nedenle kadın ver erkek spor dalları ayrı. Öte yandan trans bireylerin hormon tedavisiyle biyolojik cinsiyetlerin fizyolojik özelliklerini kaybettiği de ortada.

Trans bireyler hormon sürecinde biyolojik cinsiyet özelliklerini kaybediyor; kadınlık hormonları alan trans kadınların kasları ve kemikleri zayıflıyor.

Trans bireyler hormon sürecinde biyolojik cinsiyet özelliklerini kaybediyor; kadınlık hormonları alan trans kadınların kasları ve kemikleri zayıflıyor.

Bu sebeple tartışmanın diğer tarafında asıl transların mağdur olduğunu, boş yere ayrıştırılmaya çalışıldıklarını söyleyenler var.

Gerçeklere baktığımız zaman ise durum aksini söylüyor.

Gerçeklere baktığımız zaman ise durum aksini söylüyor.

Geçtiğimiz yıl UCI Dünya Bisiklet Şampiyonasının 35-44 yaş kategorisinde Dünya Şampiyonu olan Rachel McKinnon bir trans.

İşin bir de kimlik boyutu var ki aslında insanların en çok üstünde durduğu konu bu.

İşin bir de kimlik boyutu var ki aslında insanların en çok üstünde durduğu konu bu.

İnsan hakları gereğince kimlik olarak kendini bir kadın olarak tanımlayan bir erkeğe kadın, erkek olarak tanımlayan kadına o cinsiyette davranılması zorunlu. Kendini kadın olarak tanımlayan ancak hiçbir operasyon, hormon tedavisi geçirmeyen biyolojik erkeklerin kadınlarla yarışmasını kurnazlık olarak görüyorlar. Çünkü bu, koşulsuz birincilik demek ve pek çok örneği var. Kişinin gerçekten kadın hissedip hissetmediği, sadece yarışlarda kazanmak için rol yapıp yapmadığı belirlenebilecek bir şey değil.

2015'te iyice gevşetilen kuralların sonuçlarını 2020 Tokyo Olimpiyatları'nda görmemiz bekleniyor.

2015'te iyice gevşetilen kuralların sonuçlarını 2020 Tokyo Olimpiyatları'nda görmemiz bekleniyor.

2015'te insan hakları gereği cinsiyet geçiş ameliyatı zorunlu kılınmadı; sadece sporcuların belli bir testosteron seviyesinde olması ve dört yıl boyunca cinsiyetlerini değiştirmemeleri kural konuldu.

İçeriğin Devamı Aşağıda

Bu kuralları tartışmak veya onlara karşı çıkmak transfobi olarak tanımlansa da bu işte bir gariplik olduğu kesin.

Bu kuralları tartışmak veya onlara karşı çıkmak transfobi olarak tanımlansa da bu işte bir gariplik olduğu kesin.

Örneğin kendini kadın olarak tanımlayıp Olimpiyat Oyunları'nda kadınlar alanında altın madalya sahibi olan veya dünya rekoru kıran bir atlet, 4 yıl sonra kendini yeniden erkek olarak tanımlayabilir.

Bir yanda ayrımcılığın devam ettiğini düşünen translar ve trans hakları aktivistleri, diğer yanda kadın sporlarının sonunun geldiğini söyleyen feministler ve kızlarını sporcu olarak yetiştirmekten çekinen ebeveynler.

Bir yanda ayrımcılığın devam ettiğini düşünen translar ve trans hakları aktivistleri, diğer yanda kadın sporlarının sonunun geldiğini söyleyen feministler ve kızlarını sporcu olarak yetiştirmekten çekinen ebeveynler.

Durum çok çözümsüz duruyor. Elbette transların spordan uzaklaştırılması veya haklarının elinden alınmasını isteyen yok, ama böyle giderse biyolojik kadınların kadın sporlarında hiçbir şansının kalmayacağı düşünülüyor ki bu çok da yanlış sayılmaz.

Daha önce bu konuyu dile getiren tenisçi Martina Navratilova ağır eleştirilere maruz kalmıştı.

Bakalım bu yeni kararlar spor tarihini nasıl değiştirecek?

Bakalım bu yeni kararlar spor tarihini nasıl değiştirecek?

Siz ne düşünüyorsunuz?

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
92
17
12
11
5
3
0
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın
Pasif Kullanıcı

Biyolojik olarak trans bireyler asla gerçek birer kadın fiziğine ulaşamaz aynı şekilde gerçek birer erkek fiziğine de ulaşamaz. Çeşitli takviyeler dahi bunu ... Devamını Gör

Can_Can

Transfobi falan değil gayet mantıklı. Ayrımcılık için yapmıyorsun ki müsabakalarda adalet için yapıyorsun bunu. Atıyorum boks müsabakasında erkekle kadını ay... Devamını Gör

Trans olayı her yerde sorun çıkartıyor . istemedikleri halde bile düzenin bozulmasına , adaletsizlik ve eşitsizlin ortaya çıkmasına sebep oluşturuyorlar .. K... Devamını Gör