Bilim İnsanları, İnsanların Kış Uykusuna Yatmasını Sağlayabilecek Yeni Bir Teknoloji Geliştirdi!
Nature dergisinde yayınlanan makaleye göre, hayvanlarda 3 ile 7 ay arasında değişen kış uykusu artık insanlar için de mümkün olabilir. İçeriğimizde sizler için ultrason darbeleriyle gerçekleştiği söylenen bu sistemin detaylarına yer verdik. 👇
Genellikle sıcakkanlı insanlarda görülen kış uykusuna ayılar başta olmak üzere yarasa, sincap, kirpi gibi birçok hayvan yatar.
Kış uykusuna yatmadan birkaç ay önce ise uyurken harcanacak besini vücutlarında depolarlar.
Kış uykusunun süresi hayvandan hayvana değişiklik gösterebileceği gibi bu süre 3 ile 7 ay arasında da değişir.
Bu durum oldukça hoşunuza gitmiş hatta imrenilesi gelmiş olabilir.
Eğer öyleyse bilim insanlarının geliştirdiği yeni ultrason teknolojisi sizi çok mutlu edecek!👇
Nature dergisinde yayınlanan yeni makaleye göre, bilim insanlarının geliştirdiği sistemle insanların kafasında kış uykusuna benzer bir "uyuşukluk" yaratılabilecek.
Ultrason darbeleriyle gerçekleşen bu durum, öncesinde fare ve sıçanlarda denenerek başarılı sonuçlar elde edilmiş.
Uzmanlar bu teknolojinin insanlar için uzun mesafeli uzay uçuşlarında ya da tıpta önemli uygulamalarda kullanılabileceğini açıkladı.
Böyle bir sistemin insanlar üzerinde kullanılabilmesi için daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyulsa da bilim insanları acil durumlarda ya da ciddi hastalıklarda kullanılabileceğini söylemekte.
Uzmanların söylediğine göre örneğin, araba kazası geçiren biri organ nakli için kullanılıncaya kadar ultrason teknolojisiyle 'kış uykusuna' yatırılabilir.
Bahsi geçen sistemin aynı zamanda uzaydaki uzun yolcuklarda da faydalı olabileceği söylenmekte.
Örneğin bu sistemle Mars'a ya da diğer uzak yerlere seyahat edenlerin hayatta kalabilmesi için gerekli olan kaynak miktarının azaltılması sağlanabilir.
Kulağa hoş gelse de elbetteki ki bu sistemin de bazı tehlikeleri söz konusu.
Yapılan deneyler, hayvanları bu derin 'uyuşuk' durumlarından geri getirmenin tehlikeli olduğunu ve bu canlıların iyileşemeyebileceğini gösteriyor.
İnsanlar üzerinde yapılacak bütün deneyler, bu güvenlik sorunlarının insanlarda da tekrarlanması riskini taşıdığı için konu hakkındaki çalışmalar devam etmekte.
Bu içerikler de ilginizi çekebilir:
Yorum Yazın