Hayri Cem Yazio: Türkiye'de Spor Devlet İlişkisinin Geçmişi
1800’lerin son yıllarında Osmanlı İmparatorluğu topraklarında, özellikle de İstanbul, İzmir ve Selanik gibi şehirlerde Türk olmayan tebaa çeşitli spor faaliyetleri yürütüyorlardı.
Dönemin en popüler spor faaliyetlerinin başında futbol, ragbi, kriket, tenis ve kürek sporları gelmekteydi.
Futbol genellikle, ülkede yaşayan İngiliz Levantenler tarafından oynanmaktaydı. İlk kulüpler 1880’lerde İstanbul’da kurulan C.F.C. (Constantinopole Football Club), İzmir’de kurulan ‘Football and Rugby Club’, Selanik’te kurulan Union Sportive idi.
Ülkemizdeki ilk resmi futbol ligi, İngiliz maiyet gemisi olan Imogene’nin personelinin kurduğu kulübün öncülüğünde kurulmuştur.
İlk Türk spor kulübü 1903 yılında, Beşiktaş’ta 22 Türk genci tarafından kurulan Beşiktaş Bereket Jimnastik Kulübüdür.
Cumhuriyet Dönemi
Cumhuriyetin ilk yıllarında spor henüz amatör olarak yapılıyordu. Olimpiyat gibi uluslararası turnuvalara sporcular devletin finansal yardımı olmadan gidemezlerdi. Bu durum zaten tek parti iktidarı yöneticilerini rahatsız ettiğinden, “parayı biz veriyoruz, o zaman biz yönetelim” politikasına götürmüştür.
Spora yön verebilmek için yurt dışından uzmanlar davet edilmiştir. 1936 yılında, Hitler’in spor ve Olimpiyat bürokratlarından Carl Diem ülkeye davet edilmiş ve bir model ve politika oluşturması istenmiştir. Alman faşist yönetiminin destekçisi olan Diem, tüm spor kuruluşlarının yönetimini tek parti olan CHP’ye bağlamıştır. Böylece, politika ile uğraşmayan kurum ve sporcular spordan dışlanmış oldu. Diğer bir deyişle, spor yapabilmek için önce CHP’ye üye olmak gerekiyordu.