Gülşah Elikbank Yazio: Sevda Kelimeleri ve Ayrılık Kelimeleri
İnsan bir diğerini sadece anlattıklarıyla değil, anlatamadıklarıyla da tanır. Sustuklarıyla da duyar. Hakikatin çoğu bu sessizliğin içindedir zaten. Doğru kişiyle karşılaştığımızda tüm seslerin susup başka bir dilin konuşulmaya başlaması bundandır.
Mevlana, “Sevenler en sonunda bir yerlerde kavuşmazlar. Onlar ezelden beri birbirlerinin içindedirler” demişti.
Zaman içinde insan iyiyi, kötüyü, kıymetli olanı ve sahici olanı ayırt edebiliyor ama bedelleri ağır olabiliyor bu deneyimin.
Her şey geçiyor ama acı çekmiş olmak geçmiyor, varlığını derinden hep bir sızıyla size anımsatıyor. Yolculuklar, savruluşlar, dibe vurup yeniden ayağa kalkmalar hep bu yüzden. Deneyim insanın yürek sızılarının toplamıdır.
İnsan kalbi yuvasını arar arsızca çünkü kalbiniz neredeyse yuvanız oradadır. İnsan bir yere, birine ait olmak ister. Kalbi henüz demir atmayanlar aradığını henüz bulamayanlardır. Edebiyat, başka hayatların provasıdır, demişti sevdiğim bir şair. Sahiden öyledir. İnsanın tüm hataları kendisi yapacak kadar geniş bir vakti yok. İyi romanlar bu işi bizim yerimize de yapar.
Aşkın Gölgesi romanım Ortadoğu’da Arapça olarak yayınlandıktan sonra birçok okurdan mektup aldım. Bambaşka ülkelerden kadınlar aynı romanda kendi öykülerini dahası acılarını bulmuşlardı. Yazarının yazarken hissettiği kederi okuru da okurken duyumsar çünkü. Sahici olan her zaman kalbe dokunur. Kelimeler bu işe de yarar, hiç gitmediğiniz ülkelerde sizin adınıza da konuşurlar. Bu hafta iyi bir romanla kendinizi ödüllendirmenizi, beni de hangi romanı seçtiğinize dair haberdar etmenizi dilerim.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın