Eğer Bu Yazıyı Okurken Canınız Sıkılıyorsa Bilimin Size Söyleyecekleri Var!
Can sıkıntısı çoğumuzun hoşuna gitmeyen, bir an önce kurtulmaya baktığımız bir histir. Kimi zaman insanı kendi hayatından alıkoyan ve engelleyen bir işleve sahip olan bu his, konu üzerinde çalışan psikologlara göre kimi zaman da kişinin hayatına fayda sağlamaktadır. Nasıl mı?
Sandi Mann, sıkıntı üzerine araştırmalar yürüten bir psikolog.
Mann'ın araştırdığı konu, sıkıntının hayatımızı ne yönde etkilediği...
Kanada'da bulunan York Üniversitesi'nden John Eastwood, konunun bugüne kadar araştırılmamış olmasıyla ilgili şunları söylüyor:
'Bence bu konunun gözden kaçmış olmasının sebebi, sıkıntının, hepimizin her gün yaşadığı çok genel bir his olması. Neticede eğer bir şeyin içinde yüzüyorsanız, onun kayda değer olmadığını düşünmeniz oldukça normal.'
En yaygın yanlış anlaşılmalardan bir tanesi, "yalnızca sıkıcı insanlar sıkılır" kanısıdır.
Çünkü konu üzerinde çalışan Eastwood, sık sık can sıkıntısı tecrübe eden iki tip karakterin bulunduğunu ve bu iki tipin de kendisini bilinçli olarak sıkıntıya sokmadığını ifade ediyor.
Bu tiplerden ilkini, hayatta devamlı yeni deneyimler arayan insanlar oluşturuyor.
Bu tip insanlar için hayatın rutin akışı çoğu zaman tatmin edici değildir. Kısacası, Eastwood'a göre onlar için dünyada çok az sayıda uyaran vardır.
ikinci tip insanlar için ise bu durumun tam zıddı geçerlidir.
Onlar için ise dünya son derece korkutucu bir mekândır ve bu yüzden kendilerini dışarıya kapatır ve yalnızca kendilerini rahat hissettikleri yerde zaman geçirirler. Eastwood'un açıklamasına göre, onlar duygusal acıya aşırı duyarlı oldukları için kendilerini hayattan geri tutarlar. Bu geri çekiliş onlara belirli bir konfor sunsa da, onlar sahip oldukları konfordan her zaman memnun olmazlar ve sonuç olarak kronik sıkılganlığa saplanırlar.
Sıkılganlık iki farklı insan tipinde gözlemlense de, yarattığı sonuçlar genellikle aynıdır.
Çalışmalar, can sıkıntısını çok sık tecrübe eden insanların genellikle kendilerine zarar verme eğilimi gösterdiğini kanıtlamaktadır. Bu insanlar arasında sigara, alkol ve uyuşturucu tüketimine çok sık rastlanmaktadır. Güney Afrikalı gençler üzerinde yapılan bir deney, sigara, alkol ve esrar tüketiminin birincil sebebinin can sıkıntısı olduğunu ortaya koymuştur.
Konu üzerine yapılmış en meşhur çalışmalardan biri, Whitehall Deneyi'dir.
Çalışma kapsamında Birleşik Krallık'taki orta yaşlı kamu personellerini gözlemleyen araştırmacılar, sıkıntı hissini daha sık deneyimleyen insanların izleyen 3 yılda yaşamlarını yitirme olasılıklarının diğerlerine göre %30 oranında daha yüksek olduğunu ortaya koymuştur.
Bu durum, evrimsel psikologlar için ortaya bir problem koymaktadır.
Çünkü evrimsel psikolojinin bakış açısına göre, yaşadığımız duyguların öyle ya da böyle kendi yararımıza olması gerekmektedir. Bu durumda, bu denli sık tecrübe edilen insanî bir duygunun bize bir yerden iyiliğinin dokunması beklenir. Teksas A&M Üniversitesi araştırmacılarından Heather Lench, korku hissinin bizi tehlikelerden korunmaya ve kaçınmaya ittiğini; üzüntünün ise gelecekte yapabileceğimiz hataları önlediğini belirtiyor ve soruyor: 'Peki sıkıntının bize faydası ne?'
Lench'in bu soruya verdiği cevap: Merak!
Lench'e göre sıkıntı hissi bizi günlük rutinin dışına atacak ve yeni hedeflere, deneyimlere ve fikirlere yöneltecek gücü sağlıyor. Elbette bu kaçış isteği kimi zaman risk almamıza ve canımızı acıtacak şeyler yapmamıza sebep oluyor.
Yürütülen bir çalışma kapsamında boş bir odaya 15 dakikalığına kapatılan ve ayak bileklerine, vücutlarına elektrik şoku verecek bir tuş bağlanan katılımcıların büyük bir kısmının can sıkıntısından en az bir kez kendi bedenlerine elektrik verdiği gözlenmiştir. Çok sık can sıkıntısı tecrübe eden insanların kötü alışkanlıklara yönelmesinin sebebinin de tam olarak bu olduğu düşünülmektedir: Rutini bozma ve değişik bir şey tecrübe etme isteği!
Telefon rehberini yazıya geçiren insanlara geri dönecek olursak...
Mann, yaptığı deneyin sonucunda, can sıkıntısının katılımcıların yaratıcılıklarını körüklediğini bulgulamıştır. Bir örnek vermek gerekirse, can sıkıntısı tecrübe eden insanlar günlük objelerin değişik kullanımlarını daha rahat keşfedebilmektedir. Mann, bu durumu sıkıntının insanları daha fazla ve yaratıcı biçimde düşünmeye itmesiyle açıklamaktadır:
'Eğer yeterli uyaranı dışımızda bulamıyorsak içimize bakarız ve zihnimizin içinde çok farklı yerlere gideriz. Biz insanlar, eğer sıkıntı diye bir his olmasaydı, bugünkü teknolojik ve artistik seviyemize asla ulaşamayabilirdik...'
Onedio IQ'yu Facebook'tan takip etmeyi unutmayın!
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
Hem okurken sıkılanlar buraya diyorsun hem de gılgamış destanı gibi yazı yazıyorsuun editörcüm karar ver :D
Okurken sıkıldım yine okumadım. Özet geç tek cümle kurun bana.
Okurken sıkıldım -_-