Çocuklukta Yaşadığınız Travmalar Yetişkinlik Dönemizdeki İlişkilerinizi Nasıl Etkiliyor?
Çocukluk çağı travmasının, travmadan kısa bir süre sonra başlayan ve yetişkinliğe kadar yansıyan sayısız olumsuz etkisi vardır. Çocukluğumuzun yetişkinliğimizi etkilediği bilinen bir bilgi olsa da, küçükken yaşanan travmalar buna katkı sağlamaktadır. Travma her birimiz için farklıdır ve birkaç farklı durumu içerebilir. Bununla birlikte erken çocukluk çağı travması, yetişkin ilişkilerimiz üzerinde benzer şekillerde kendini gösterir. Travmaya maruz kaldıysanız veya travma yaşamış biriyle ilişkiniz olduysa, aşağıda sayacaklarımız muhtemelen size pek yabancı gelmeyecektir.
1. Travma yaşamış kişilerin güven sorunları olur.
İnsanlara güvenilmemesi gerektiğini erkenden öğrendiğiniz bir durumda büyümek buna sebep olur. Travma geçirmemiş insanlar diğer insanlarla birlikte kendilerini güvende hissedebilirken, travma yaşamış insanlar hissedemezler.
2. Travma yaşamış kişiler kimsenin onları sevemeyeceğini düşünür.
Küçük çocuklar ailelerinden ve etraflarındaki insanlardan sevgi ve rahatlık aramaya çok bağlıdırlar. Travma meydana geldiğinde, bu durum küçük bir zihin için kafa karıştırıcı olabilir. Çoğu zaman kendilerini kötü bir durumun kurbanı olarak görmek yerine başlarına gelenleri hak edecek bir şey yaptıklarına inanabilirler.
3. Travma yaşamış kişiler terk edilmekten korkarlar.
Size sevgi göstermesi gereken biri tarafından erken yaşta ihmal veya terk edildiğinizde, insanların daha sonra sizi terk etmeyeceklerine güvenmek zorlaşır. Bu tarz şeyleri yaşamış birçok kişi, bir gün partnerlerinin de onları terk edeceği korkusuyla yaşamakta.
4. Travma yaşamış kişiler travmalarını yanlarında taşırlar.
Bir kişinin başına bir kez travma geldiğinde, bu bir ömür boyu geçmeyebilir. Ve bu travmanın semptomlarını fiziki olarak taşıyabilirken, bu durum zihninizde de kalabilir. İlişkilerde, travmatize olmuş bir partner her zaman partnerinin kendisine yapılmış olanı tekrar yapacağına inanabilir.
5. Travma yaşamış kişiler düşük özgüvene sahiptirler.
Benlik algımızın çoğu, yaşamın erken dönemlerinde kurduğumuz ilişkilerden ve etkileşimlerden gelir. Terk edildiğimizde, ihmal edildiğimizde veya suistimal edildiğimizde, kendimiz hakkındaki görüşümüz olumsuz etkilenebilir. Hatta benlik duygumuzu bile kaybedebiliriz.
6. Travma yaşamış kişiler bağlılık sorunları yaşarlar.
Bridges to Recovery'nin çok ilginç bir makalesinde, travma geçirmiş çoğu insanın bağlanma sorunlarıyla karşılaştığı belirtiliyor. Bu onların başkalarına güvenmesini zorlaştırabilir, ancak bağlanma tarzlarının çekingen (uzak) veya kararsız (yapışkan) stilleri gibi görünmesine de neden olabilir. Bazı durumlarda bu iki stil arasında gidebilirsiniz, ki bu da felaket yaratabilir.
7. Travma yaşamış kişiler savunucu insanlardır.
Erken yaşta istismara uğrayan veya travma geçiren insanlar, dünyanın doğası gereği kötü olduğuna inanmaya başlarlar. Bu nedenle, en ufak bir şey bile onları savunmaya geçirebilir veya tetikte tutabilir.
8. Travma yaşamış kişiler için fiziksel yakınlık daha zordur.
Travmaya maruz kalan kişilerin başkalarıyla yakın bir düzeyde bağlantı kurabilmeleri için kendileriyle yeterince rahat olmaları bir süre alabilir. Travma yaşamış kişiler sevgi dolu bir ilişki içinde oldukları durumlarda bile bu durum yaşanabilir.
9. Travma yaşamış kişiler çok daha kolay şekilde sinirlenebilirler.
Kaos ve kargaşa içinde yetişmek, çeşitli özellikler geliştirmemize neden olabilir. Bunlardan bazıları travma mağdurlarının duygularını doğru şekilde düzenlemelerini zorlaştırabilir. Ve bundan dolayı bu insanlar kolayca sinirlenebilir ve kırılabilirler.
10. Travma yaşamış kişiler kendilerine daha çok zaman ayırmak ister.
Özellikle genç yaştan itibaren yoğun bir kaos içinde yaşamışsanız, bu durum sinir sisteminize fazla yüklenebilir. Bu yüzden yetişkinlikte kaosa katlanan bu kişiler, kendilerini yenilemek için daha fazla yalnız zamana ihtiyaç duyabilirler. Bu, özellikle stresli zamanlar olduğunda geçerlidir.
11. Travma yaşamış kişiler kötü ilişkilere razı olma eğilimindedirler.
Travma yaşayan gençler genellikle değersiz olduklarına inanarak büyüdüklerinden, kendileri için kötü olan insanlara ve ilişkilere razı olabilirler. Bunun bir başka nedeni de toksisiteye o kadar alışmış olmalarıdır ki, yetişkinler gibi farkında olmadan bunu aramaya başlarlar.
12. Travma yaşamış kişiler çatışmaları yönetmekte zorlanırlar.
Çatışma yönetimi, hayatın erken dönemlerinde öğrendiğimiz bir şeydir. Travma geçirdiğimiz zaman, dünya hakkında endişeli olduğumuz için çatışma korkusuyla büyürüz. Yetişkin ilişkilerinde, ya çatışmadan tamamen kaçınabiliriz ya da çatışma ortaya çıktığında zayıf başa çıkma tekniklerine başvurabiliriz.
Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım!
Yorum Yazın