onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
500 Yıl Önce Latin Alfabesiyle Yazılan Metin Türkçenin Ölümsüzlüğünü Kanıtlıyor!

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video

etiket 500 Yıl Önce Latin Alfabesiyle Yazılan Metin Türkçenin Ölümsüzlüğünü Kanıtlıyor!

Türkçe'nin kültür tarihimizdeki serüveni tarih kitaplarında aktarıldığı kadar keskin sınırlarda hayat bulmamış olabilir mi? Sınırları çizerken aceleci davranmamamız gerektiğini ve Türkçe'ye duyduğunuz saygıyı artıracak metinleri birlikte keşfedelim.

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Türkçe'nin zengin geçmişine dair yıllardır yapılan araştırmalar ve ortaya çıkan bulgular tahminlerin ötesine geçiyor.

Türkçe'nin zengin geçmişine dair yıllardır yapılan araştırmalar ve ortaya çıkan bulgular tahminlerin ötesine geçiyor.

Yaygın olarak Türkçe'de Latin alfabesiyle yazılan ilk metnin 1800'lü yıllara tekabül ettiği düşünülürdü. Yani resmi düzenlemeler öncesinde de yer yer kullanılan alfabenin kökenleri son 20 yılda yoğun şekilde araştırıldı.

Dilimizin serüveni Göktürk alfabesi ile başladı ve Latin alfabesine dek çeşitli evrimler geçirdi.

Dilimizin serüveni Göktürk alfabesi ile başladı ve Latin alfabesine dek çeşitli evrimler geçirdi.

Bu evrim sürecinde dile katılan yeni kelimeler, kavramlar birer zenginliğe dönüşürken 1928'de Latin alfabesine geçiş öncesi bu denemelerin tarih sahnesinde ilk olarak hangi yıllarda gerçekleştiği merak edildi.

Araştırmalar sonucunda erişilen en eski kaynak 1526 Mohaç Muharebesi'nde esir alınan Hırvat kökenli Georgievits'e ait.

Araştırmalar sonucunda erişilen en eski kaynak 1526 Mohaç Muharebesi'nde esir alınan Hırvat kökenli Georgievits'e ait.

11 yıl boyunca Osmanlı'da esir olan Georgievits birçok savaşa şahit olmuş, toplum yapısının işleyişini de tecrübe etmiş. Bu esnada 3 kez kaçmaya çalışmayı da ihmal etmemiş, çabaları sonuç verdiğinde 1538'de önce Kudüs'e sığınıp ardından Roma'ya, oradan da Antwerp'e gitmiş.

Tüm bu serüvenin ardından 1553'te Paris'te De Turcarum Moribus'u yani Türkçe söylersek Türklerin Kişilikleri Üzerine kitabını yayınlar.

Tüm bu serüvenin ardından 1553'te Paris'te De Turcarum Moribus'u yani Türkçe söylersek Türklerin Kişilikleri Üzerine kitabını yayınlar.

Ölümüne dek Türk gelenekleri ve Türkler üzerine çokça eser üreten Georgievits'in kitabı günümüzde yakın tarihte ortaya çıkmış olsa da Avrupa'da büyük etki uyandırmış, Türklerin nasıl yaşadığının ilk ağızdan anlatıldığı kıymetli bir eser olarak değerlendirilmişti.

Detayları bir kenara bırakalım, Latin alfabesiyle yazılan ilk Türkçe metne kulak verelim. Aşağıda bir Türk ve Hristiyan arasındaki diyalog anlatılıyor.

Detayları bir kenara bırakalım, Latin alfabesiyle yazılan ilk Türkçe metne kulak verelim. Aşağıda bir Türk ve Hristiyan arasındaki diyalog anlatılıyor.

Türk - Ne habar scizum (sizin) girlerden? (yerlerden)

Hristiyan - Hits (hiç) nesle bilmezom tsaa (sana) dimege. 

Türk - Gioldassum (yoldaşın) varmı tsenumle? (seninle)

Hristiyan - Ioch, (yok) ialanuz (yalnız) geldum. 

Türk - Benumle gelurmitsun? 

Hristiyan – Irachmider (ırak mıdır) tsenum (senin) utaghom? (otağın)

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Türk evinin yakınlarda olduğunu söyler ve evini tarif etmeyi teklif eder. Diyalog şöyle gelişir:

Türk evinin yakınlarda olduğunu söyler ve evini tarif etmeyi teklif eder. Diyalog şöyle gelişir:

Hristiyan - Gel ghusteriuere (gösteriver) Allaha tseuertson. (seversen)

Türk - Kalch (kalk) iocharı dur yukarıdır bonda. (bu da)

Hristiyan - Hanghi taraftan der (taraftandır) bilmezum.

Türk - Tsag (sağ) eline bacha (baka) ghun (gün) doghutsine (doğusuna)

Hristiyan - Bir buch (bu) evv (ev) atsarghibi (eser) gurunur (görünür) omider? (o mıdır?)

Aşağıdaki diyalog öncesinde Türk, Hristiyan'a nereye gittiğini sorar.

Aşağıdaki diyalog öncesinde Türk, Hristiyan'a nereye gittiğini sorar.

Hristiyan - Stambola giderum tsultanum. (sultanım)

Türk - Ne issum (işin) var bu memleketten?

Hristiyan - Bezergenlik ederum, Affendi.

Bu diyaloğun veda kısmını da işliyor Georgievits, tanıdık bir biçimde.

Bu diyaloğun veda kısmını da işliyor Georgievits, tanıdık bir biçimde.

Hristiyan - Allaha tsmarladoch (ısmarladık) tseni. (seni)

Ben oraa (oraya) gitmezom.

Türk - Bree, neden korkartson? (korkarsın) Nitcie (nice) gelmetson?

(gelmezsin

Hristiyan - Benum ialum (yolum) oraa (oraya) deghelder. 

Türk - Vargeth (var git) tsagloga (sağol) eier (eğer) gelmeson.

Georgievits bu eseri oluştururken sözlü kaynaklardan faydalanarak bir nevi uyarlama yapmıştır diyebiliriz.

Georgievits bu eseri oluştururken sözlü kaynaklardan faydalanarak bir nevi uyarlama yapmıştır diyebiliriz.

Yaklaşık 200 sayfalık eser gündelik olayları Georgievits'in duyduğu haliyle, algıladığı dil kurallarıyla bir araya getirmesiyle oluşturulduğu için bize garip gelen kimi köklü kavramlar olması hayli normal.

Latin alfabesi kullanılarak oluşturulan Türkçe diyalog metinlerin tamamen istisna olmadığını bilmek gerek.

Latin alfabesi kullanılarak oluşturulan Türkçe diyalog metinlerin tamamen istisna olmadığını bilmek gerek.

Yine benzer bir diğer diyalog da 1790'larda İtalyan bir yazar tarafından oluşturulan farklı bir kaynakta görülür. 

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Tüm bu kaynaklarda aktarılan dile bakıldığında neredeyse 500 yıl öncesine gidebilecek imkâna sahip olsaydık hemen herkesle rahatça anlaşabilirdik!

Tüm bu kaynaklarda aktarılan dile bakıldığında neredeyse 500 yıl öncesine gidebilecek imkâna sahip olsaydık hemen herkesle rahatça anlaşabilirdik!

Türkçe ve zenginliklerle dolu tarihi bizleri şaşırtmaya devam ediyor, halen tarihin ışık tutamadığımız sayfaları olduğunu varsayarsak daha çok şaşıracağız! 

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
710
281
87
12
11
10
3
Yorumlar Aşağıda
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın
Viyol10sel

ergonomi bilen insanlar icin latin alfabesi buyuk nimet buyuk kolaylik. hem kendi dilini cok daha kolay ogreniyorsun anliyorsun hem de dunyanin geneliyle ayn... Devamını Gör

prens dastan

bu mantıkla sende latin sevicisin

no signal

Kaliteli bir içerik tebrikler.

Uygar Aytun

İşin püf noktası : Dilimiz aslında hep aynı. Elbet 500 sene önceye gitsek mis gibi de anlaşırız.