Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF) Başkanı Canan Güllü'ye göre KADES, çağrı mekanizması bakımından örnek gösterilebilecek ve kadınların telefonunda mutlaka yer alması gereken bir uygulama.
Bu konuda zorlayıcı bir unsurun bile devreye sokulabileceği görüşünde olduğunu ifade eden Güllü, İçişleri Bakanlığı'nın KADES ile ilgili çalışmalar konusunda daha fazla veri paylaşmasının şart olduğunu söyledi.
Türkiye'de 84 milyon civarındaki kayıtlı nüfusun 40 milyonun kadınlardan oluştuğunu, 14-50 yaş aralığının şiddete maruz kaldığı düşünüldüğünde bunun 22 milyon kadın anlamına geldiğini belirten Güllü, KADES'te ulaşılması beklenen 5 milyon hedefinin yetersiz kaldığını savundu.
Medyada görünürlük konusunda eksikliklerin bulunduğunu savunan Güllü, 'Şiddete maruz kalındığında bir düğmeye basıp yardım alabilmenizi iktidardan başka kimse sağlayamazdı. Bu sağlanmalıydı da ancak bilinirlik hala çok düşük. Yaygınlaştırmak, farkındalığı ve müdahale anında yetkinliği artırmak gerekli. Ulusal medyada daha sık görülmeli, haber yapılmalı, dizilerde, programlarda gösterilmeli, kısacası KADES'e daha fazla yer verilmeli. Kamu spotları tek başına yeterli gelmez' diye konuştu.
Canan Güllü'ye göre KADES'e ilişkin bir diğer eksiklik ise polislerin şiddete maruz kalmış bir kadınla iletişime geçme konusundaki yetersizliği. Türkiye'nin vakaya erişimde hızlı davrandığını ancak çoğu zaman KADES üzerinden bildirimde bulunulduğunda olay yerine giden polislerle ilgili davranış sıkıntısı yaşandığını öne süren Güllü, bu kişilerin şiddetle ilgili 'eğitimsiz' olduklarını savundu.
Güllü şunları söyledi:
'Karakollarda şiddet biriminde çalışan arkadaşlar var. Ancak KADES'te telefon tuşuyla çağrı yaptığınızda sokakta denetimdeki polis geliyor. Şiddete karşı davranış eğitimi almamış oluyor. Örneğin o anda kadın tir tir titrerken onu sakinleştirecek, 'Biz yanınızdayız, sizi koruruz, yasalarımız var, size destek olacağız' gibi söylemlerle kalkan hale getirip onları güçlendirecekken, 'T.C. kimliğini ver' diyen polis memurları oluyor. Memur arkadaşların şiddete, tacize uğramış, darp almış bir kadına o anki davranışı çok farklı olmalı.'
Türkiye'yi 'eril şiddetin sıkıntılarını yaşayan bir toplum' olarak niteleyen ve mağdur kadınların, karşılarında hemcinslerini gördüğünde daha rahat hissedeceğini dile getiren Güllü, ekip otolarında kadın polis bulundurulmasının şart oldu görüşünde.
Türkiye'de kadınların yoksul bırakılma sorununa da değinen Canan Güllü'ye göre öncelikle eğitime ulaşım sorunu çözülmeli.
Erken yaş evliliği, istihdama erişebilme zorluğu, kreş eksikliği, yaşlı bakım merkezlerinin olmaması gibi durumların da kadınların pek çok alanda varlık göstermesini engellediğini vurgulayan Güllü, 'Kadının ev içi emeği; ücretsiz, güvencesiz, görünmez halde. Ev içi emeğe bağlı kalan kadın işçi de sayılmıyor. Tarımda da böyle' sözleriyle emeklerinin görünür olmamasını da eleştirdi.
Son olarak ev içi şiddetle ilgili farkındalığın hala düşük olduğunu belirten TKDF Başkanı Canan Güllü, iş dünyası, belediye ve baro dahil çeşitli toplantılarda bu konuya daha fazla yer verilmesinin şart olduğunu da sözlerine ekledi.
Yorum Yazın
"Uygulamayı daha az nasıl kullandırabiliriz" asıl amaç bu olmalı. Toplumun refahını arttırmalı, eğitimi daha önem vermeliyiz. Ama mevcut hükümet ile olacak i... Devamını Gör
Kitabı okumadan yorum nasıl yapabiliyorsunuz. Bir ülkenin ekonomisini yönetmek kolay mı? Uzaktan konuşmak ne kadar kolay.