Görüş Bildir
Haberler
Zorbalığı Kafandan At: Akran Zorbalığıyla Mücadele Etmek İçin Yapabileceğiniz Şeyler

Zorbalığı Kafandan At: Akran Zorbalığıyla Mücadele Etmek İçin Yapabileceğiniz Şeyler

Head and Shoulders
14.03.2024 - 17:04 Son Güncelleme: 14.03.2024 - 17:06

Bir birey veya grubun kendisini savunamayacak durumdaki bireylere yönelik olarak tekrarlayıcı biçimde gerçekleştirdiği saldırganlık içeren tüm davranışlar zorbalık olarak adlandırılır. Akran zorbalığı, yaşıtlar arasında gerçekleşen zorbalık biçimidir.

Yapılan araştırmalara göre Türkiye'de her iki kişiden biri akran zorbalığıyla karşılaşıyor. Bir arkadaşın veya ailenden biri zorbalıkla yüzleşmek zorunda kalabilir ya da zorbalığa uğrayan kişi direkt sen olabilirsin. Bu durumda çaresiz değilsin, aşağıda kendinle ilgili alana tıklayarak yapabileceklerini görebilirsin...

Zorbalık karşısında hangi konumdasın?

1- Zorbalığa uğradığını anlamak veya kabul etmek kolay değildir.

Öncelikle başına gelen şeyin zorbalık olup olmadığını anlaman gerekli. 

Zorbalık sürekli bir durum ve içinde güç dengesizliği içerir. Senden daha popüler, daha güçlü, daha çok sözü geçen biri sana sürekli olarak sözlü veya fiziksel baskı uyguluyorsa bu zorbalıktır. 

Arkadaşın olarak gördüğün veya başkaları arasında popüler, iyi huylu görünen insanlar tarafından da zorbalığına uğrayabilir ve bunu fark etmiyor olabilirsin. Ancak bunu günlük tartışma veya kavgalarla karıştırmamak gerekli. Her kavga zorbalık değildir. Kendini savunamayacak durumdaysan ve üzerindeki baskı sürekli hale geldiyse bu zorbalıktır.

2- Kendini suçlama.

Kendini zorbalığa uğradığın veya bununla başa çıkamadığın için suçlama. Zorbalık seni hedef alsa da genellikle seninle ilgili olmayan sebeplerden dolayı ortaya çıkar. Senin bir eksikliğin veya suçun yok. Zorbalık aile, okul, arkadaşlık, toplum çerçevesinde oluşan çok katmanlı bir sorundur.

3- Zorbalık karşısında yardım istemekten çekinme.

Zorbalık, sana hareket edebileceğin alan bırakmayabilir. Kendini çok yalnız hissedebilirsin ama hiçbir zaman yalnız değilsin. Unutma bu her yaştan herkesin başına gelebilir. Bazen öğretmenler, aileler de zorbalığa maruz kalabilir. Zorbalığa uğrayan arkadaşların da olacaktır. Başına gelenleri anlatmaktan çekinme.

4- Ses çıkaran olmasa da seni gerçekten çok seven arkadaşların var, bunu unutma!

Zorbalık karşısında bazen arkadaşların sessiz kalabilir. O an dostluğundan şüphelenebilirsin. Ancak onlar da ne yapacaklarını bilmedikleri için tepki veremiyor olabilirler veya kendi başlarına gelmesinden korktukları için tepki veremiyor olabilirler. Bu yüzden onları suçlama. Seni sevdiklerini unutma!

5- Zorbalığın karşılığı şiddet değil. Kendini savunmak isteyebilirsin ama şiddete başvurma.

Kendini sözlü olarak savunabilirsin ancak işin içine fiziksel şiddet girerse bu işleri daha da zorlaştırabilir. Bu yüzden zorbalığa karşı şiddetle karşılık verme.

6- Çözüm sevdiklerinle bunu paylaşmakta...

Zor gelse de çözüm bunu ebeveynlerine veya bir öğretmenine anlatmak. Yetişkinler bu durumu daha akılcıl yöntemlerle çözebilir. Bu yüzden yaşadıklarını paylaşmaktan çekinme. Ebeveynlerin bu durum karşısında okulla veya öğretmeninle irtibata geçebilir. Bu sana zarar vermeyecek veya kötü biri olarak göstermeyecek, bunu unutma...

1- Çocuklarınız genellikle uğradıkları zorbalığı saklama eğilimi gösterirler. Onlarla konuşun.

Çocuklarınıza vakit ayırın. Onlarla dertleşin, konuşun. Bunu sorgulayıcı bir üslupla değil de paylaşımcı bir üslupla yapın. Öncelikle siz gününüzü ve yaşadıklarınızı anlatın. Onun da geçirdiği günü dinleyin.

2- Çocuklarınızın davranışlarını ve tepkilerini dikkatle inceleyin.

Her şeyi ergenliğe veya çocuk olmaya bağlamayın. Çocuklarınızın bazı davranışları akran zorbalığının belirtisi olabilir. Okula gitmek istemiyorsa, bazı sosyal gruplardan uzak duruyorsa, sürekli üzgün görünüyorsa, ani ruh hali ve davranış değişikliği varsa bir zorbalığa uğruyor da size söylemiyor olabilir.

3- Onunla ortak bir iletişim diliniz olsun.

Her zaman ebeveyn - çocuk resmiyetinde olmanıza gerek yok. Onunla bir iletişim dili oluşturun. Sevdiği bazı etkinlikleri birlikte yapın. Onunla oyun oynayın, dizi izleyin, yürüyüşe çıkın. Bir arkadaş gibi yaklaşın. Sizinle paylaşımda bulunmasına katkı sağlayın.

4- Arkadaşlarıyla tanışın, arkadaşlarıyla ilişkisinin nasıl olduğunu gözlemleyin.

Arkadaşları ona nasıl davranıyor, o arkadaşlarına nasıl davranıyor bunu inceleyin. Bunu alanına çok müdahale etmeden, onun da rızasıyla yapın.

5- Kesinlikle suçlayıcı olmayın, kararlarına saygılı olduğunuzu gösterin.

Çocuğunuz, zorbalığa uğradığını veya zorbalığa şahit olduğunu anlatırsa ne olursa olsun onda suç aramayın. Önce onu anlayıp, sonra ona destek olmak için neyi yanlış yaptığını değil neyi farklı yapabileceğini anlatmaya çalışın. 

Çocukların akran zorbalığına uğradıklarını ailelerine söylememe sebeplerinin başında, ailenin onların rızası olmadan eyleme geçmesi korkusu gelmektedir. Kendi ailelerinin zorbanın ailesiyle iletişime geçeceğinden, zorbanın bunu diğer öğrencilere anlatıp kendilerini utandıracağından veya zorbalığın seviyesinin artacağından korkarlar. Bu korkuların hepsi son derece normaldir, çocuğunuzun bu korkuları yaşamaması için, onlara rızaları olmadan hiçbir şey yapmayacağınıza dair söz verin ve bu sözünüzü tutun. 

Olayın nasıl ve ne zaman olduğunu onu yormadan detaylı bir şekilde öğrenin.

6- Çocuğunuzun rızasını aldıktan sonra okulla ve ailelerle iletişime geçebilirsiniz.

Ancak iletişime geçtiğinizde suçlayıcı bir tavır takınmayın. Hiçbir aile çocuğuna böyle bir yakıştırma yapmak istemez. Ayrıca öğretmenler ve okul yönetimi de zorbalığın farkında olmayabilir. Suçlamak yerine çözüm odaklı bir yaklaşım sergileyin. 

Araştırmalar zorbalığın okulla birlikte bütüncül bir yaklaşımla engellenebileceğini gösterir. Okulla birlikte bir çözüm geliştirmede aktif rol oynayabilirsiniz. Sabırlı olun, okula bu sorunu çözmesi için zaman verin. Süreç boyunca yakından takip edin. Bu sürede çocuğunuzla sık sık konuşun. Değişimi gözlemleyin ve her zaman onun yanında olduğunuzun güvenini verin.

1- Zorbalığın en yaygın olduğu yerler okullar. Bildiğimiz gibi çocuklar birbirlerine karşı yetişkinlerden daha acımasız olabiliyorlar.

Zorbalık en çok okullarda yaygın olsa da maruz kalan çocuk/kişi anlatmadıkça ortaya kolay çıkarılabilen bir şey değil. Bu yüzden öğretmenlere zorbalığı tespit etmek ve engellemek için büyük görev düşüyor. Öğretmenin mağdur çocuğa olduğu kadar zorbalığı uygulayan çocuğa da yaklaşımı önemli.

2- Öncelikle sınıfınızdaki her çocuğu tanımaya çalışın. Onlarla bireysel iletişim kurun.

Zorbalığa maruz kalana çocuklar genellikle sizle fazla iletişim kuranlar değil de sessiz sakin bir kenarda oturanlardır. Çekimser tavırlarıyla dikkat çekerler. O çocuklara ulaşmak her zaman kolay olmayabilir. Bu yüzden daha çok ilgiye ve iletişime ihtiyaç duyabilirler.

3- Okul koridorları, tuvaletler veya okul çıkışları zorbalığın en çok ortaya çıktığı yerdir.

Zorbalayan çocuklar öğretmenlerin olmadığı anları tercih eder. Bu yüzden ders aralarında veya okuldan sonra aslında birçok şey yeni başlıyor olabilir. Öğrencileri bu anlarda daha çok gözlemleyebilirsiniz.

4- Zorbalığa şahit olduysanız her iki tarafı da dinlemeye çalışın.

Önce zorbalığa uğrayanla daha sonra zorbalığı yapanla konuşun. Ancak sert bir üslupla değil, anlamaya çalışan dost bir üslupla yaklaşın. Zorbalığa uğrayan çocuğa bunun biteceğinin güvencesini verin. Kendini iyi hissetmesine yardımcı olun. Daha sonra zorbalayan çocukla daha çok konuşup olayın detayına inmeniz gerekli. Sorununu ve bunu neden yaptığını anlamaya çalışın. Bir daha yapmayacağına dair söz alın.

5- Bu zorbalığın tek seferlik mi yoksa sürekli tekrar eden bir durum mu olduğunu öğrenin.

Diğer öğrencilerle konuşun, çocukları bu süre içinde gözlemleyin. Söz veren öğrencinin sözünde durup durmadığına bakın. Bu süreçte zorbalığa uğrayan öğrenciyle de, zorbalık yapan öğrenciyle de diğerleriyle de iletişiminiz çok önemli.

6- Aileleri bilgilendirin ve süreci çözüme kavuşturacağınızın garantisini verin.

Aileler bu gibi durumlarda telaş yapma eğiliminde olabilirler veya sizi ve okul yönetimini suçlayabilirler. Sakin kalmaya ve onları da sakinleştirmeye çalışın. Çocuklarının bu konuda üstüne gitmemesini isteyin. Zamanla bunun çözüleceğinin garantisini onlara verin.

1- Zorbalığa şahit oluyorsan veya bir arkadaşın senin yanında zorbalığa uğruyorsa; buna karşı takındığın tavır çok önemli.

Çoğunlukla etraftakiler birilerinin zorbalığa uğradığına şahit olduklarında tepkisiz kalıyorlar veya mağdura gülüp zorbalayanı motive ediyorlar. Ancak zorbalığa karşı çıkanlar ise gerçek kahraman oluyorlar. Bir kişi zorbalığa karşı çıktığında etraftaki kişilerin de ona destek verme eğilimleri artıyor.

2- Ancak her zaman ses çıkarmak ve zorbaya karşı baş kaldırmak kolay olmayabiliyor.

Bazen acaba bana da zorbalık yaparlar mı, ben de dışlanır mıyım, benimle konuşmayı keserler mi gibi sebepler yüzünden zorbalığa sessiz kalıyor olabilirsin. Bu durumda ses çıkarmak kolay olmayabiliyor ama arkadaşına destek olabilirsin.

3- Onunla arkadaşlığını devam ettirir destek olabilir ve ona yalnız olmadığını gösterebilirsin.

Zorbalığa uğrayan arkadaşına en iyi gelecek şey onun yanında olduğunu göstermendir. Onunla arkadaşlığını devam ettirir ve onun yalnız olmadığını gösterebilirsin. Diğer arkadaşlarınla da bu konu hakkında konuşabilir, ona destek olmalarını isteyebilirsin.

4- Arkadaşın bu durumu öğretmenlerle veya okul yönetimiyle paylaşamıyor olabilir.

Onun yerin sen öğretmenlerle veya bir yetişkinle bunu paylaşabilirsin. Ancak herkesin özellikle de arkadaşının yanında şikayet edici bir üslupla değil. Bunu öğretmenle birebir iletişim kurduğunuz bir zaman söylemen daha uygun olacaktır.

Sen de Toplum Gönüllüleri Vakfı (TOG) ile gücünü birleştiren Head&Shoulders'ın kampanyasına katıl, omuzlarındaki yükü birlikte kaldıralım! #ZorbalığıKafandanAt

Sen de Toplum Gönüllüleri Vakfı (TOG) ile gücünü birleştiren Head&Shoulders'ın kampanyasına katıl, omuzlarındaki yükü birlikte kaldıralım!  #ZorbalığıKafandanAt

Akran zorbalığı hakkında detaylı bilgi için tıkla.