onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
Koca Evrende Yalnız Olmadığımızı Düşünenlere Gelsin: Evrimsel Perspektife Göre Uzaylılar Gerçekte Neye Benzerlerdi?

etiket Koca Evrende Yalnız Olmadığımızı Düşünenlere Gelsin: Evrimsel Perspektife Göre Uzaylılar Gerçekte Neye Benzerlerdi?

dewberry
03.11.2017 - 19:44

Hepimiz uzaylılara biraz takmış durumdayız. Biz küçük 'Dünyalılar' olarak nereden gelip nereye gittiğimizi ve evrende yalnız olup olmadığımızı merak eder dururuz. Güneş'ten 4.24 ışık yılı uzaklıkta bulunan Proxima Centauri'nin ötesinde bir yerlerde araştırma yapabilene kadar da uzaylıları ve evrenin geri kalanını ancak hayal edebiliriz. Ama evrimsel biyolojinin sayesinde derinlerde neler olup bittiğiyle ilgili bazı büyüleyici tahminler yapabiliriz. 👽

Kaynak: http://www.sciencealert.com/evolution...
İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Oxford Üniversitesi araştırmacıları, evrim bilgilerinin ışığında dünya dışı varlıkların morfolojilerini ve işlevlerini öngörmek için doğal seleksiyonu baz alarak bir argüman geliştirmek istemişler.

Araştırmacı Sam Levin, 'Astrobiyoloji alanındaki geçmiş yaklaşımlar oldukça mekanikti. Dünya'da ne görüyorsak ve kimya, jeoloji, fizik konularıyla ilgili ne biliyorsak uzaylılar hakkında tahmin yaparken de onları kullanıyorduk.' diyor.

"Diğer dünyalardaki yaşam formlarını benzer kimyasal özelliklerle sınırlı olarak varsaymaktansa, doğal seçilim süreçlerine daha çok odaklanmalıyız."

'Bu kullanışlı bir yaklaşım, çünkü şu anki teorik tahminler sadece silikon esaslı, DNA'sı olmayan ve nitrojen soluyan uzaylılar için geçerli.'

Biyolojik çeşitliliğe bakarken, keşfettiğimiz dünyalarda tuhaf görünümlü yaratıklar bulmayı bekliyoruz.

Ama araştırmacılar evrimi tetikleyebileceğini düşündüğümüz, bulabildiğimiz her türlü kritik 'gezegensel' andan deliller toplamamız gerektiğini söylüyor.

Deliller (örneğin besin maddelerinin ortaya çıkması gibi gezegenimizdeki kitlesel olaylar için) yeni evrim yollarına dayanak oluşturuyor.

Yeryüzündeki bu olaylar yaşam filizlerinin atıldığı anları belirlemektedir; mesela önemli simbiyotik ortaklıklar oluşturmak için hücrelerin birleşmesi ya da kolonilerdeki hücrelerin çok hücreli bir canlıyı temsil etmesi için çeşitlenmesi gibi.

Araştırmacılar, bu karmaşıklığın başka bir biyosferde nasıl ilerleyeceğine ilişkin genel bir bakış açısı oluşturmuşlar.

Araştırmacılar, bu karmaşıklığın başka bir biyosferde nasıl ilerleyeceğine ilişkin genel bir bakış açısı oluşturmuşlar.

Yani görselden de anlaşılabileceği gibi 'başka bir dünyada' uzaylı canlıların evriminin nasıl olabileceğini tasavvur etmişler.

İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Bu evrimin aşamalarını tahmin etmek ve belli bir düzene oturtarak tasarlamak belki bize ince ayrıntılarla ilgili çok şey söylemeyecek ama en azından hangi dünyalarda tek hücreli canlıları, hangilerinde iletişime geçebileceğimiz daha "akıllı"olanları bulabileceğimizi detaylandırmaya yardımcı olacaktır.

'Tabi ki hala uzaylıların iki ayak üzerinde yürüyebileceğini ya da büyük yeşil gözlere sahip olacaklarını söyleyemeyiz.' diyor Levin.

"Ama öyle inanıyoruz ki evrim teorisi, uzaylı görüntüsünü anlamaya çalışırken bizler için güzel bir araç olacak. Zaten yaptığımız tür tahminlerinden olasılıkları yüksek olanların örneklerini de verdik."

'Aslında dürüst olmak gerekirse, astrobiyolojiye evrim teorisini uygulamak çığır açan bir yaklaşım filan değil. Ancak neyin mümkün olup neyin olmadığı keşfetmek için oldukça yararlı bir metot olduğu kesin.'

"Hatta evrimin bu özelliği hayatın kendisini nasıl tanımladığımıza dair bir temel oluşturabilir. Yani, eğer biyolojiyi bambaşka bir dünyada keşfetseydik bunun adı muhtemelen 'Darwinci evrim geçirme kabiliyetine sahip kendi içinde birbirine bağlı kimyasal bir sistem' olurdu."

'Yerküremizde biyolojik organizmalar ile biyosfer arasındaki sınır daima puslu olmuştur. Aynı şekilde, uzaylılarla yapacağımız ilk temas da 'ET' ile tokalaşmaktan çok gezegen çapında ilkel bir çorbaya parmağımızı batırmaya benzeyecektir.'

"Bir organizmanın her seviyesinde olası bir karmaşayı engelleme ya da ortadan kaldırma görevi olan, işbirliğinin devam etmesini sağlayan ve organizmayı çalışır halde tutan mekanizmalar bulunmaktadır."

'Biz de bu mekanizmaların neler olacağına dair bazı örnekler bile sunabiliriz.'

Bu araştırma, bir başka gezegende olabilecek yaşam bulgularının nasıl bir biyolojiye sahip olabileceği hakkındaki beklentilerimizi oluşturacak nitelikte.

Hatta belki bu uzak dünyalara ayak basmadan önce, oradaki canlılarla ilgili bir ön kategorizasyon bile yapabiliriz. Ama en azından insanlığın en büyük hayali olan 'yalnız olmadığımız' düşüncesine bir adım daha yaklaştık...

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
203
63
46
38
27
24
15
Yorumlar Aşağıda chevron-right-grey
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın
Pasif Kullanıcı

Bunu tahayyül etmek çok zor hatta imkansız. Çünkü bu canlıların gelişeceği gezegeni o gezegenin şartlarını o canlının o gezegende hayatta kalabilmek için gel... Devamını Gör

Gece Hayalcisi

iyi de adamlar temel fizik kanunlarına göre tahmin yürütüyor imkansız değil, eğitim durumun nedir bilmiyorum ama bişey bilmiyorken olasılıkları tasavvur etme... Devamını Gör

Gece Hayalcisi

harika, bu içeriği teknik hatalar görüp de beğenmeyen olursa (konu alanında uzman değilim bence çok güzel olmuş içerik) anlarım ama geri kalan beğenmeyenler ... Devamını Gör

Burak Koçak

Evrende baska yasam olmadigini idda edenler var. Aslinda konuya soyle bakmak lazim eger yasam bu kocaman evrende bir kez baslamis ise bunu evrenin diger yerl... Devamını Gör