BM İnsani Yardım Zirvesi İstanbul'da Başladı
Birleşmiş Milletler tarihinde ilk kez düzenlenen Dünya İnsani Zirvesi bugün İstanbul'da başladı. Dünyada en çok yardım yapan ülkeler sıralamasında, ABD ve İngiltere’den sonra 3’üncü konumda olan Türkiye zirveye ev sahipliği yapıyor.
6 binin üzerinde siyasi, yardım kuruluşu yöneticisi ve iş adamı Türkiye'de düzenlenen dev toplantıya katılıyor. Yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı İstanbul Kongre Merkezi ve çevresi de temsili olarak artık Birleşmiş Milletler bölgesi.
İnsani yardım stratejilerinin ve politikalarının belirleneceği Dünya İnsani Zirvesi'nde Suriye krizinde uluslararası yük paylaşımı, sürdürülebilir bir uluslararası yardım sistemi kurulması, sivillerin savaşlardan korunması, kalkınmanın herkesi kapsaması gibi konular gündemin ana maddeleri...
Öte yandan zirvenin, geniş katılıma karşın sonuç alınamayan yeni bir toplantıdan öteye geçemeyeceği yönünde eleştiriler var. Independent yazarı Ian Birrell, insani yardım sektörünün hızla büyümeye devam ettiğini, insani yardım ekonomisine her yıl 155 milyar dolar pompalandığını, sektöre 'hizmet' verenlerin 6 haneli maaşlarını yazdı ve şöyle devam etti: 'İnsani yardım sektörü kendi kendisine hizmet eden bir yapıya bürünmüş vaziyette ve koruduklarını iddia ettikleri insanlara zarar verir hale gelmiş durumdalar'
İstanbul'daki Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Zirvesine katılacak olan liderler ilk kez böyle bir buluşmada bir araya geldi. BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon, ‘dünyanın İkinci Dünya Savaşı sonrasının en büyük insani felaketiyle karşılaştığını' söyleyerek dünya liderlerini İstanbul'a davet etmişti.
Zirvenin açılış konuşmasını yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan BM teşkilatının kurulmasındaki temel amacın, insanlığı ölüme, yıkıma ve az gelişmişliğe mahkum eden çatışmaların önlenmesi olduğunu ifade etti.
Erdoğan şöyle devam etti:
'Ancak 70 yıllık tarihine bakınca BM'nin en büyük başarısızlığını da bu konuda yaşadığını görüyoruz. Bunda hepimizin en çok da BM Güvenlik Konseyi'nin sorumluluğu bulunuyor. 6 yıldır devam eden Suriye krizinde bunu çok net bir şekilde gördük, yaşadık. Veto hakkını zaman zaman sorumsuzca kullanarak, maalesef krizlere ve çatışmalara etkin biçimde müdahale edilmesine mani oluyor. Bunun bedelini ise çocuklar, kadınlar, siviller başta olmak üzere tüm dünya ödüyor.'
Diğer yandan Almanya Başbakanı Angela Merkel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bugün İstanbul'da gerçekleştirdiği görüşmede, parlamentodaki bazı milletvekillerinin dokunulmazlıkların kaldırılması kararından duyulan endişeyi ifade ettiğini söyledi. Merkel, vize serbestisi için Türkiye'nin tüm koşulları yerine getirmesi gerektiğini de belirtti.
Zirve neyi amaçlıyor?
DW: Zirvenin en önemli konusu din
Deutsche Welle Türkçe'nin haberine göre zirvenin en önemli konusu din olacak. Dini cemaatlerin temsilcileri küresel insani felaketlerle mücadeleye nasıl katkıda bulunabileceklerini anlatmak amacıyla zirve sırasında özel bir oturum düzenleyecekler.
Fakir ülkelerin kalkınmasında, mültecilere yeni bir hayat kurmada yardım edilmesinde ve İslamcı terör örgütlerinin tabandan kurutulmasında dine büyük ümitler bağlanıyor.
Independent yazarı: Dünya İnsani Zirvesi mi, ikiyüzlüler toplantısı mı?
İngiltere'de yayınlanan Independent gazetesinin yazarlarından Ian Birrell, bugün İstanbul'da başlayan Birinci Dünya İnsani Zirvesi'nin geniş katılıma karşın sonuç alınamayan yeni bir toplantıdan öteye geçemeyeceğini yazıyor:
BBC Türkçe makaleden önemli bölümleri şöyle aktarıyor:
'Dört yıl önce Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-moon, insani krizlerin çözümünde nasıl bir yol izlenmesi gerektiğini görüşmek üzere dev bir zirve düzenleneceğini söylemişti.
O günden bugüne kadar 153 ülkeden 23 binin üzerinde kişiye danışıldığı belirtiliyor.
'Şimdiyse kokteyl kanepeleri hazırlandı, en nadide şaraplar seçildi ve podyumlar kuruldu.
6 binin üzerinde siyasi, yarım kuruluşu yöneticisi ve iş adamı Türkiye'de düzenlenen dev toplantıya katılıyor.'
'Sırtlar sıvazlanacak'
'Bugün İstanbul'da başlayacak olan Birinci Dünya İnsani Zirvesi'nden somut sonuç bekleyenlerin sayısı az.
Sonuçta sayısız konferanslar düzenleyen bir sektörden bahsediyoruz.
Cesur konuşmalar yapılacak, sırtlar sıvazlanacak ve artık bir klasik haline gelen daha fazla mali kaynak sözleri verilecek.'
Sınır Tanımayan Doktorlar zirveden çekildi
'Sınır Tanımayan Doktorlar örgütü zirveden çekildiğini açıkladı ve bu zirvenin dünyanın en savunmasız insanlarının korunması için hiçbir işe yaramayacağını düşündüklerini söylediler.
'Katılanların da beklentileri düşük.'
'BM hâlâ daha 2010'daki Haiti depremi için yapılan yardımların yolsuzluğa kurban gitmesi nedeniyle bir özür bile dilemedi'
'Bir de zirveyi düzenleyen BM'nin ikiyüzlülüğünü düşünün. Hâlâ daha 2010'daki Haiti depremi için yapılan yardımların yolsuzluğa kurban gitmesi nedeniyle bir özür bile dilemediler.'
'BM barış gücü askerleri tecavüz ve çocuk istismarı olaylarına karıştı'
'Afrika'daysa BM barış gücü askerleri tecavüz ve çocuk istismarı olaylarına karıştı.
'Ama bugün konuşacak olan Ban Ki-moon tutkulu bir biçimde daha iyi bir dünya çağrıları yapacak.
'BM Genel Sekreteri'ne Yemen'i bombalayan Suudilere silah satan ABD ve İngiltere'nin üst düzey siyasileri eşlik edecek.
'Avrupalılarsa bir yandan lideri soykırımla suçlanan Sudan gibi ülkelerle gizli anlaşmalar yaparken, zirvede mültecilere yardımdan bahsedecek.
'Öte yandan AB'nin Türkiye'yle yaptığı göç anlaşması hâlâ birçok grup tarafından insan hakları ihlâli olarak görülüyor.'
'Altı haneli maaşlar'
'Aldatmaca sarmalı büyüdükçe, mültecilerin acıları da artıyor. Ama öte yandan da insani yardım sektörü hızla büyümeye devam ediyor.
'İnsani yardım ekonomisine her yıl 155 milyar dolar pompalanıyor. Bu paranın büyük kısmınıysa sektörün büyük oyuncuları kapıyor.
'Dünya Gıda Programı 14 bin kişiyi istihdam ederken, Oxfam dünya genelinde 10 bin kişiyi çalıştırıyor.
İhaleleri alan özel firmalar da sektörden faydalanırken, karlar artıyor altı haneli maaşlar banka hesaplarına yatıyor.'
Kendisine hizmet eden sektör: 'Save the Children vakfı başkanının yıllık maaşı 341 bin dolar'
'İngiltere tarafından finanse edilen Norveç Mülteci Konseyi adlı bir örgütün gelirleri sadece son dört yılda ikiye katlanmış durumda.
Save the Children | Çocukları Koruyun vakfının yeni başkanının yıllık maaşı 341 bin dolar.
Geçen yıl mültecilere yardım kuruluşlarının faaliyetleri sorulduğunda alınan cevaplar ise içler acısıydı. Karmaşadan, saygısızlıktan ve en savunmasız olan grupların bir türlü korunamamasından bahsediyorlardı.'
'İnsani yardım sektörü koruduklarını iddia ettikleri insanlara zarar verir hale gelmiş durumdalar'
Independent yazarı Birrell'in yazısının finali şöyle:
'İstanbul'da konuşulması gereken konu tam da bu: İnsani yardım sektörü kendi kendisine hizmet eden bir yapıya bürünmüş vaziyette ve koruduklarını iddia ettikleri insanlara zarar verir hale gelmiş durumdalar.
'İnsani yardım alanında faaliyet gösterenler aşırı kibirli, kimseye hesap vermeyen, kendi kendisini yücelten bir ruh hali içerisinde. O yüzden bugün biraz daha tepeden bakan yalanlara hazırlıklı olun.'
Yorum Yazın
samimiyetsiz pezevenkler !!!! yardım etmenize gerek yok biraz daha az çalarsanız ve terörü finanse etmezseniz zaten kimsenin yardıma ihtiyacı olmaz -.-
Suriye mevzusunun tamamen Türkiye'nin üzerine yıkılacağı zirve... (tahminimce)
nasıl yıkma bu ?
Çok güzel noktalara değinmiş. Yardım yapıyoruz diyerek altı haneli maaşlar kazanan şerefsizler. Toplantı ayağına düzenlenen eğlenceler. Olan hep halka oluyor... Devamını Gör