Görüş Bildir
Haberler
İnsanın Değerleri II

etiket İnsanın Değerleri II

Levent Uysal
15.09.2022 - 09:07

He değersizlik hep değersizlik… Anlamsız istekler, hep beklentiler… Bir dostum çok olur ve zaman zaman hayattan söz ederken Platon’un şu hikâyesini anlatır: Platon’a sormuşlar; “İnsanoğlunun sizi en çok şaşırtan iki davranışı nedir?” Platon tek tek sıralamış; “Çocukluktan sıkılırlar ve büyümek için acele ederler. Ne var ki çocukluklarını özlerler. Para kazanmak için sağlıklarını yitirirler. Ama sağlıklarını geri almak için de para öderler. Yarınlarından endişe ederken bugünü unuturlar. Sonuçta ne bugünü ne de yarını yaşarlar. Hiç ölmeyecek gibi yaşarlar. Ancak hiç yaşamamış gibi ölürler.” İnsanın kara kutusu gibi bu değer ya da değersizlik duygusu.

İçeriğin Devamı Aşağıda

Hepimiz Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisini duymuşuzdur.

Hepimiz Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisini duymuşuzdur.

Nefes alma, beslenme gibi fizyolojik gereksinimlerden başlayan, güvenlik gereksinimine yükselen, oradan ait olma, sevgi, sevilme ihtiyacına oradan ise saygınlık gereksinimi seviyesine geçen, en tepede ise kendini gerçekleştirme gereksinimiyle kendini tamamlayan bir piramit bu. Her birimiz bu piramidin basamaklarını tamamlayarak, en tepeye kendimizi gerçekleştirmeye ulaşmak istiyoruz. Tüm bu süreçte kendimizi, çevremizi, hayallerimizi, başarılarımızı tanımlamak için çabalıyoruz ve bu süreçte belli değerler belirliyoruz.

Yarım milyon kişinin katıldığı bir çalışmaya göre, insanların en fazla değer verdiği ilk 10 şey belirlenmiş. Bunların tamamı Maslow’un piramidindeki seviyelerde de karşılığını bulabiliyor: sırasıyla aile, mutluluk, şefkat, saygı, arkadaşlık, güven, bağlılık, coşku/heyecan, yaratıcılık ve öğrenme.

Bu değer sırlamasından şu çıkarımlarda bulunabilmek mümkün; insanlık tarihinin belki de en bencil olarak nitelendirilebilecek döneminde, her şeyden önce çevremize ve ilişkilerimize değer veriyoruz ya da değer verdiğimizi söylüyoruz. Başkaları ile anlamlı ve yakın ilişkilere sahip olmak, hayatımız için önemli ve verdiğimiz kararların merkezinde gibi görünüyor. Güvenebileceğimiz, güvenilebileceğimiz ilişkiler yaşamlarımızda merkezi bir odak noktası.

En değerli anlar, yakın çevremizle birlikte olabildiklerimizdir.

En değerli anlar, yakın çevremizle birlikte olabildiklerimizdir.

Bu anların tutkulu ve neşeli, eğlenmeyi seven ve bilen bir yaklaşımla geçirilmesi de bizler için oldukça önemli. Bununla birlikte, gelişmek ve büyümek için fırsatlar arıyor, hayal gücünü yeni beceri ve fikirler üretmek için kullanmaya çalışmaya da değer veriyoruz. Doğru ve anlamlı ilişkilerle birlikte güvenlik hissimizi pekiştiriyor, aidiyet hissediyor ve sonrasında büyüme ve gelişme yolları aramak için dışa adım atabiliyoruz. Ancak güven ortamını sağladığımızda, çevremizle anlamlı ve yakın ilişkiler, güvene dayalı birliktelikler kurduğumuzda kendimizi gerçekleştirme yolculuğumuza çıkabiliyoruz.

Bu değerler doğru mu, yanlış mı, değiştirilebilir mi diye sorsak? Evet, belli değerleri değiştirmek mümkün olabilir, hatta gerekli de olabilir çünkü dünya her zaman aynı değerlerle dönemez. Dönem dönem önem vermemiz gerekenler değişkenlik göstermek zorunda. Bundan 100 yıl öncekilerle, bugünün değerleri aynı olamaz. Bırakın 100 yılı, değişimin öngörülemez bir hıza ulaştığı günümüzde, dünden bugüne değişiyor önem ve değer sıralarımız. Kavramlar, sıralamalar değişse de. Değişmeyecek olan ise şu olacaktır: hedeflerimize ve hedeflerimize ulaşmak için gerekenlere güçlü bir bağlılık. Yolun sonu da, yolculuk da, atacağımız adımların sebebi ve motivasyonu da değişim gösterebilir. Biz yine de adımlarımızı atmaya, yolumuzda yürümeye ve hedefe ulaşma isteğimize sahip çıkmalıyız ve çıkacağız. Bizi biz yapan, var eden en büyük ve tek değer belki de bu.

Instagram

Twitter

Web

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
0
0
0
0
0
0
0
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın