Dışişleri Bakanlığı'ndan Çipras'a Tepki
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, Yunanistan Başbakanı Çipras'ın, Türkiye'ye ait araştırma gemisi Barbaros Hayrettin Paşa hakkındaki açıklamasına tepki gösterdi.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras'ın Barbaros gemisi hakkındaki açıklamasına ilişkin, 'Çipras'ın GKRY ziyaretinde, özellikle Barbaros Hayrettin Paşa gemisine ilişkin olarak ifade ettiği hususlar, hem garantör ve ana vatan olarak Yunan tarafından beklenen Kıbrıs'taki iki halkın siyasi eşitliğine dayalı bir çözüme ulaşmasına yardımcı olabilecek unsurlar içermemektedir' dedi.
Sözcü Tanju Bilgiç, haftalık olağan basın toplantısında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Çipras'ın göreve geldikten sonra ilk ziyaretini gerçekleştirdiği Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nde (GKRY) Türkiye'ye ait araştırma gemisi Barbaros Hayrettin Paşa'yla ilgili sözlerine değinen Bilgiç, 'Çipras'ın GKRY ziyaretinde, özellikle Barbaros Hayrettin Paşa gemisine ilişkin olarak ifade ettiği hususlar, hem garantör ve ana vatan olarak Yunan tarafından beklenen Kıbrıs'taki iki halkın siyasi eşitliğine dayalı bir çözüme ulaşmasına yardımcı olabilecek unsurlar içermemektedir' diye konuştu.
Bilgiç, Kıbrıs'taki müzakere sürecinin tekrar başlaması ve adadaki iki tarafın siyasi eşitliğine dayalı bir çözümün bir an evvel bulunmasını temenni ettiklerini belirterek, 'Kıbrıs'taki asli haklardan biri olan Kıbrıs Türk halkının, özellikle adadaki doğal kaynaklardan tam olarak yararlanması bizim için öncelik. Bunun için Türkiye her zaman Kıbrıs Türk tarafına her türlü desteği vermeye devam edecek' ifadesini kullandı.
Gülen'in pasaportunun iptal edildiğinin ABD'ye bildirilmesi
Bilgiç, Türk hükümetinin, ABD makamlarına Fethullah Gülen’in 'yalan beyanda' bulunarak aldığı pasaportunun iptal edildiğini bildirmesine konusunda, pasaport iptalinin ya mahkeme kararı ya da İçişleri Bakanlığının talimatıyla yapılan bir işlem olduğunu dile getirerek, 'Böyle bir karar alınması halinde hem şahıslar hem de bulundukları ülkelerin ilgili makamlarına iletilmek üzere Bakanlığımızca bir bildirimde bulunuluyor. Bu şahısla ilgili olarak adı geçenin pasaportuna ilişkin süreç hakkında 26 Ocak'ta ABD kaynaklarına bu yönde bir bildirimde bulunduk' dedi.
Gülen hakkında iade talep edilip edilmediğine ilişkin bir soru üzerine Bilgiç, iade talebinin doğrudan Adalet Bakanlığı ya da İçişleri Bakanlığı tarafından başlatılacak bir süreç olduğunu, kendilerine bu konuda ulaşan bilgi olmadığını söyledi.
Japon rehineler
Bakanlık olarak, IŞİD'in Japon rehineleri öldürmesinin ardından yaptıkları açıklamalarla olayı şiddetle kınadıklarını ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Japon mevkidaşının konuyu görüştüğünü kaydederek, 'Bu kişilerin kurtarılmasına ilişkin spesifik olarak neler yapıldığı konusunda çok fazla bilgi veremiyorum. Bizim arzumuz bu kişilerin özgürlüklerine kavuşmasıydı ama olmadı. Tekrar Japon halkı ve hükümetine başsağlığımızı iletiyoruz' diye konuştu.
Mısır'da 183 darbe karşıtına idam cezası verilmesi
Bilgiç, Mısır'da 183 kişiye idam kararının mahkeme tarafından onaylanmasına değindi. Daha önce 188 kişiye idam cezası verildiğini, 2 kişinin beraat ettiğini, 3 kişinin de yargılanma sürecinde vefat ettiğini hatırlatarak, 'Buna ilişkin kınama açıklaması yaptık. Mısır konusunda özellikle vicdanları yaralayıcı bu tarz kararlar alınmasını üzüntüyle karşılıyoruz. Bu, Mısır'ın normalleşmesi açısından herhangi bir fayda getirmeyecek' değerlendirmesinde bulundu.
Kırım'a gönderilecek heyet
Bilgiç, Türkiye'nin, Ukrayna krizine, ülkenin toprak bütünlüğü ve uluslararası hukuk temelinde diplomatik yöntemlerle çözüm bulunması gerektiğini savunduğunu ve Kırım'ın yasa dışı ilhakını tanımayacağını açıkladığını hatırlattı. Kırım Tatarlarının durumunun tespiti amacıyla gayriresmi heyetin gönderilmesinin gündeme geldiğini, bu konuda ilgililere ön bilgi verildiğini dile getiren Bilgiç, 'Bu aşamada, heyetin oluşturulması çalışmaları tamamlanmak üzere. Heyet listemiz tamamlandığında bölgeye Kırım Tatarlarının durumunun incelemek amacıyla gayriresmi heyet göndereceğiz. Önümüzdeki dönemde de Kırım Tatarlarının durumunu takip etmeyi sürdüreceğimizi ve ilgili tüm taraflarla yakın işbirliği içinde olacağımızı vurgulamak istiyorum' diye konuştu.
Çanakkale Savaşları'nın 100. yıl dönümüne etkinliğine katılacak ülke sayısına ilişkin spesifik bilgi veremeyeceğini ancak Etiyopya, Komorlar Birliği gibi Afrika ülkelerinin de katılabileceğini ifade etti.
Bilgiç, bir gazetecinin, Ermenistan'daki anma törenleri için Türkiye'ye gönderilen davete katılım olup olmayacağı sorusunu ise 'Benim bildiğim kadarıyla hayır' diye yanıtladı.
23 Nisan'da düzenlenmesi planlanan Barış Zirvesi'nde İstanbul'da devlet adamlarını bir araya getirecek ve bir deklarasyonun kabul edileceği bir zirve olacağını aktaran Bilgiç, Çanakkale Savaşları'nın 'centilmenler savaşı' olarak tarihe geçtiğini, pek çok uzak ülkenin birbiriyle savaştığını ancak bunun devletler arasında bugüne yansıyan düşmanlık bırakmadığını, bu yüzden adının Barış Zirvesi olduğunu söyledi.
Suriye krizi
Bilgiç, Rusya'nın Suriye konusundaki girişimlerini yakından takip ettiklerini, Suriye'de herhangi bir girişimin kapsayıcı olması gerektiğini bildirerek, şunları kaydetti:
'Suriye'de siyasi çözümün önceliği, Türkiye'nin de önceliğidir. Siyasi çözümün de parametreleri bellidir. Bunlar da Cenevre Bildirisi'nde kayıtlı unsurlardır. Suriye Ulusal Koalisyonu, 114 ülke tarafından Suriye halkının meşru temsilcisi olarak tanınmaktadır. Herhangi bir çözümün merkezinde Suriye Ulusal Koalisyonu olmak zorunda. BM ve Arap Birliği'nin Suriye Özel Temsilcisi Staffan De Mistura'nın girişimlerini de yakından takip ediyoruz. Türkiye olarak bu girişimlere katkı yapmaya çalışıyoruz.'
Mısır'a yayın yapan televizyonlar
Mısır’a yayın yapan bazı televizyon kanallarına ilişkin Bilgiç, 'Ükemizde meşru ikamet hakkı olan ve çalışma izni olan herkesin kanunların tanıdığı sınırlar içinde ifade özgürlüğünü kullanmaları ve bu çerçevede hareket etmeleri gerekir' yorumunda bulundu.
Trakya'daki sel felaketi
Bilgiç, Trakya'daki sel felaketiyle ilgili Bulgar makamlarıyla sürekli temas halinde olduklarını, Edirne'de son 31 yılın en büyük taşkınının yaşandığını anlattı. Genel olarak Bulgar tarafıyla uzun bir süredir Meriç havzasındaki taşkınların etkilerinin azaltılması hususunun görüşüldüğünü ancak bu baskının ivedilikle tedbirler alınması gerektiğini ortaya koyduğunu ifade eden Bilgiç, Bulgar tarafıyla görüşmelerin devam edeceğini bildirdi.
Bilgiç, Çavuşoğlu'nun, geçen hafta katıldığı Türkiye-Türkmenistan-Azerbaycan üçlü zirvesinin, liderler boyutuna çıkarılmasının görüşüldüğünü, Afrika ziyareti sırasında ise Nijer Cumhurbaşkanı Issoufou Mahamadou ile görüşerek ilginç bir projeye adım atılmasına karar verildiğini söyledi. Bilgiç, 14. yüzyılda Osmanlı'nın Nijer'e gönderdiği bir yöneticinin soyundan gelenlerle ilgili 'İstanbuleva' adlı bir proje başlatılacağını anlattı.
Bilgiç ayrıca Çavuşoğlu'nun gelecek Perşembe günü Berlin'de Batı Avrupa başkonsoloslar toplantısına başkanlık edeceği ve Almanya'daki sivil toplum kuruluşlarıyla bir araya geleceği bilgisini verdi.
Çavuşoğlu'nun, 9-13 Şubat'ta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Latin Amerika ziyaretine katılacağını bildiren Bilgiç, ziyaretin bölgeye 20 yıl aradan sonra cumhurbaşkanlığı seviyesinde ilk ziyaret olacağını söyledi. Bilgiç, ziyaret kapsamında Çavuşoğlu'nun Meksika'dan Guatemala'ya geçerek, SICA (Ortak Amerikan Entegrasyon Sistemi) dışişleri toplantısına katılacağını ve bu toplantı vesilesiyle SICA'ya bölge dışı gözlemci üye statüsünün onaylanacağı anlaşmanın imzalanacağını dile getirdi.
Muhabir: Tutku Şenen
AA