onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
Üniversite Sınavının Açıklanmasına Günler Kala Neden Sosyoloji Okumamız Gerektiğini Anlatan 5 Madde!

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video

Üniversite Sınavının Açıklanmasına Günler Kala Neden Sosyoloji Okumamız Gerektiğini Anlatan 5 Madde!

Ece Ciftci
22.07.2020 - 18:06

Bu yıl üniversite sınavına giren öğrencilerin sınav sonuçlarının açıklanmasını “eli kulağındadır” edasıyla beklediği bu günlerde çok severek okuduğum ve sahada çalışırken çok kez deneyimleme fırsatı bulduğum Sosyoloji bilimi hakkında bir şeyler yazmak istedim. “Toplum Bilimi” olarak da adlandırabileceğimiz Sosyoloji’nin bizlere kazandırdığı o kadar çok şey var ki ben bu yazımda sadece 5 madde olarak derleyebildim. Araştırma kurumlarından şirketlerin insan kaynakları departmanlarına kadar geniş bir istihdam alanına sahip olan Sosyoloji; bireysel değil toplumsal sorunlarla ilgilenen, olması gerekeni değil olanı inceleyen bir bilimdir. Bize nasıl insanlarla daha iyi anlaşacağımızı, hangi insanı eş olarak seçmemiz gerektiğini öğretmediği gibi en doğru etik değerin hangisi olduğunu ya da hangi toplumun geleneklerinin daha iyi olduğunu da öğretmez. Peki neleri öğretir, bize neler kazandırır gelin birlikte okuyalım…

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

1) Farkındalığımızı arttırır.

Sosyoloji bilgisi ve ilgisi, insanlara ve topluma gündelik bakış açımızın daha dışına çıkarak bakmamızı ve sorunları fark etmemizi sağlar. Bu açıdan bakabilen kimse dünyanın daha farklı bir yer olabileceğini de özümser ve çözüm önerileri arayan gruplar içerisinde yer alır. 

Aslında basit bir algı şekli olan farkındalık; anda kalamayan, koşuşturma içinde kaybolan biz insanlar için zorlu bir deneyime dönüşür ama sosyoloji sayesinde gözümüze farklı bir gözlük takmış oluruz.

2) Empati yeteneğimizi güçlendirir.

Başka insanları ve toplumları inceleyen bu bilim toplumların sınırlarını ve imkanlarını da gözlemler. Bu gözlem diğerleri hakkında bilgimizi arttırır ve böylece sorunlar, krizler, ilişkiler bir hoşgörü çerçevesinde incelenir. Yani oyunun kurallarını ne kadar iyi anlarsak iyi oyuncu olma ihtimalimiz o kadar artar.

3) Kültürel farklılıkların bilincinde olmamızı sağlar.

Farklı toplumların kültürlerini bilmemiz, sistemlerinin işleyişini anlamamız, onları kabul etmemizi kolaylaştırır. Bu kabulleniş de sosyal davranışlarımızı şekillendirir. Çünkü davranışlarımız toplumsal ve kültürel farklılıklardan etkilenir. Tarımla geçimini sağlayan bir topluluk içerisinde meslek olarak çiftçiliği seçmemiz ya da kahvehane kültürü olan bir toplumda boş zamanlarımızı burada değerlendirmemiz ait olduğumuz kültüre göre davranışlarımızı şekillendirmemizin birer örnekleridir. Aynı zamanda bu farklılıkların bilincinde olmamız yaptıkları eylemlerden ötürü diğer insanları yermemiz ya da boş yere yüceltmemiz gibi durumları ortadan kaldırır.

4) Eleştirel düşünmeyi/sorgulamayı öğretir.

Sosyoloji eğitimi almış ya da sosyoloji okumaları yapmayı seven bir kişinin diğer insanlara kıyasla sorgulama yetisi daha gelişmiştir. Sorunları ve ihtiyaçları daha iyi analiz eden kişi hızla değişen toplumsal dinamiklere daha kolay uyum sağlar. Bu uyum süreci geleceği daha iyi inşa edebilmemiz konusunda daha güçlü bir konumda olmamızı sağlar.

5) Özgürlüğümüze katkıda bulunur.

Toplumların geçmişten beri süregelen insanları bir arada tutma ve kendilerine bağlama hususunda kendi ürettikleri normlar ve değerler sisteminin Sosyoloji bilimi sayesinde büyüsü bozulur. Örneğin Afrika toplumlarında güzellik anlayışı ve Türkiye’de güzellik anlayışı farklıdır. Bu duruma sosyoloji bilen biri gözüyle baktığımızda yıllardır bildiğimiz güzellik algısının aslında kanıtlı olmadığına ve değişebildiğine şahit oluruz. Bu da özgürlük alanımızı genişletir.

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
1993 yılında İstanbul’da doğan sosyal girişimci Ece Çiftçi, Bahçeşehir Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nden 3 yıl gibi kısa bir sürede mezun oldu. Lise yıllarında başladığı sosyal sorumluluk projesine lisans eğitimi sırasında resmiyet kazandırıp, 2013 yılında SosyalBen Derneği’ni kurdu. Dernek çalışmalarının yanı sıra, kurumsal ve bireysel sosyal sorumluluk proje danışmanlığı veren SosyalBen Akademi şirketini hayata geçiren Çiftçi, 2017 yılında tüm sosyal sorumluluk çalışmalarını SosyalBen Vakfı çatısı altında topladı. Çiftçi, projelerine stratejik yatırım desteği alabilmesi için Garanti Bankası tarafından BBVA Momentum eğitim programına davet edildi. G20 ülkeleri dahilinde, 18-23 yaş arasındaki genç kadınların ülkelerindeki kadın sorunlarını aktarıp çözümler geliştirdiği 2017 G(irls)20 Zirvesi’nde Türkiye’yi temsil etti. Çiftçi, SosyalBen markaları ile yarattığı sosyal girişim ağıyla Kagider, Garanti Bankası ve Ekonomist Dergisi’nin düzenlediği Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması’nda 34.000 kadın arasında “Türkiye’nin Kadın Sosyal Girişimcisi” seçildi. Halen SosyalBen Vakfı’nın Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yürüten Çiftçi, uzmanlık alanlarından biri olan sivil toplum örgütlenmesi hakkında üniversitelerde öğretim görevlisi olarak ders veriyor. Dezavantajlı bölgelerde yaşayan 7-13 yaş arası çocukların sosyal gelişimlerini desteklemeyi, özgüven sahibi mutlu bireyler olarak yetişmelerine katkı yapmayı amaçlayan SosyalBen Vakfı, Çiftçi’nin liderliğinde ulusal ve uluslararası düzeyde saha ve eğitim çalışmaları gerçekleştiriyor.
Tüm içerikleri
right-dark
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
3
1
1
1
0
0
0
Yorumlar Aşağıda
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın