Telefon Görüşmelerinin Arkasındaki Sır: Hücresel İletişim Ağları
Eskiden küçük ve taşınabilir telefonlara sahip olacağımızı düşlemek epey zordu. Bu yüzyılın buluşu ile beraber gelen diğer çok önemli bir buluş ise hücresel iletişim ağlarıdır demek çok da mantıksız sayılmaz. Gelin biraz bilgi hazinemizi arttıralım ve bu buluşun ne olduğunu yakından inceleyelim.
Frekans Sorunu
O zaman devasa bir anten kuralım ve bu sorunu tamamen ortadan kaldıralım!
Büyük ve güçlü olmak her zaman çözüm değildir.
Bu nedenle uzmanlar güçlü antenler yerine her biri küçük bir alana hizmet veren zayıf antenler kullanmak gerektiği kanısına vardılar. Aynı enstrümanı çalan müzisyenleri büyük bir odaya doluşturmak yerine yanyana bir sürü küçük odalara yönlendirdiğimizi düşünün. Bu şekilde her biri rahat rahat kendi müziğini yapabilecektir.
Böylece antenler yani benzettiğimiz gibi odalar farklı olunca bir çok kişi aynı frekansı aynı anda kullanabilecektir.
Hücresel ağ: Bal peteği deseni
Bu yöntem uygulandığında küçük alanlara tek tek yerleştirilen zayıf antenler harita yüzeyinden incelendiğinde bal peteği gibi bir desen oluşturdu ve peteğin her bir hücresinin ortasında da bir tane anten yer aldı.
Bu mantıkla telefonunun çekmediğinden şikayet eden biri için bulunduğu yeri kapsayan bir petek hücresi olmadığını anlayabiliriz.
Küçük Veya Büyük Hücreler
Büyük nüfuslu kentlerde daha küçük ve sık hücreler kurulurken ,bu petekler kırsal kesimlerde daha da büyük oluyor. Çünkü kırsal kesimde daha az insan yaşadığı için frekans çeşitliliğine ihtiyaç duyulmuyor.
Bu buluş dışarıdan bakıldığında belki daha basit görülebilir fakat bu yöntem sayesinde insanlık bugün birbiriyle hiçbir problem olmadan rahatça iletişim kurabiliyor.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın