1. Yaşam gücü töreni
Mayaların, halk arasında büyük saygı gören kendi inanç sistemleri vardı. En kalıcı olanlardan biri, her insanın tanrıları besleyen bir yaşam gücüyle doğmasıydı. Mayalar, insanlarını ritüel olarak kurban ederek, tanrılarını etkili bir şekilde beslediklerine ve güçlerini canlandırmaya yardımcı olduklarına inanıyorlardı. Görevi yerine getirmek için iç organların bazı kısımlarını kullanan yaşam gücü törenleri inanılmaz derecede ürkütücüydü. Genellikle bu törenler cinsel organların, kulak memelerinin ve dilin kesilmesini ve kanın serbestçe dışarı akmasına izin verilmesini içeriyordu. Kişinin yaşam gücü tükenir, onlara güç vermesi için tanrılara bırakılırdı.
2. Sürdürülebilir bir gelecek
Mayalar öngörülemeyen hava sistemlerine yabancı değillerdi ve uzun süreli kuraklık mevsimlerinden geçmeleri alışılmadık bir durum değildi. Kurak mevsimde hayatta kalabilmek için önlerine çıkan az miktardaki suyu korumaya yardımcı olacak bir sistem kurdular. Kuraklık sırasında kullanmak üzere su depolamanın bir yolu olarak, Mayalar bir dizi taş döşeli rezervuar kazdılar. Derin rezervuarlar binlerce galon su tutabilir ve bu da onların en basit ve etkili şekilde hayatta kalmalarına yardımcı olur.
3. Sıradan insanlar
Mayalılar hakkında çok şey konuşulurken, sıradan insanlara çok az odaklanılıyor. Bununla birlikte, medeniyetin 'normal' insanlarına bakarak onların bir halk olarak nasıl yaşadıklarını daha iyi anlayabiliriz. Güney Amerika'daki kazılar, Mayaların günlük yaşamlarına bir göz atarak konuya daha fazla ışık tuttu. İnsanlara kendi dinlerini uygulama, kendi topraklarını ekip biçme ve kendi ekonomilerini yönetme özgürlüğü verilerek kendi toprakları üzerinde özerk bir yönetime sahip olduklarına inanılıyordu. Arkeolojik buluntular, inanılmaz derecede liberal bir zihniyete işaret ederek şimdiye kadar keşfedilen en değerli buluntulardı.
4. Kıyamet değişimi
Maya kıyametinin karmaşık detayları hala tartışmaya açık olsa da Mayaların nihai çöküşü hakkında giderek daha fazla bulgu ortaya çıkıyor. Mayalar, teknolojik olarak gelişmiş bir halk olmalarına rağmen, hava durumunu tamamen kontrol edemediler ve birçok insan, düşüşlerine neden olanın doğal güçler olduğuna inanıyor. Mayalar, hükümdarlıkları boyunca her ikisi de onlarca yıl süren iki şiddetli kuraklıktan etkilendi. Arkeologlar, uygarlığın sonunda durma noktasına gelmesinin ve bunun sonucunda yaygın bir yıkımın ortaya çıkmasından kaynaklandığını düşünüyorlar.
5. Karmaşık iletişim
Mayalar, teknoloji açısından en gelişmiş uygarlıklardan biri olmakla birlikte, o dönemde yazılı iletişimin de yolunu açıyorlardı. Yeni hiyeroglif keşifleri, medeniyetin önceki kanıtların öne sürmesinden 150 yıl önce karmaşık şekillerde yazabileceğini öne sürdü. Şifreler henüz çevrilmemiş olsa da o zamana kadar görülmemiş karmaşık bir iletişim yöntemine işaret ediyor.
Instagram
Twitter
Yorum Yazın