İnsanı Başlarda Rahatsız Eden Fakat İlerleyen Zamanda Hayata Karşı Güçlü Kılan 12 Duygu
Büyümek kimi zaman zorlayıcı bir süreç dostlar. Fakat bir o kadar da faydalı...
1. Yetersizlik hissi
2. Kaybolmuşluk hissi
Bizi destekleyen ve ayakta tutan insanlara sahip olmak çok güzeldir sevgili dostlar. Fakat aileden, sevgiliden ayrıldığımızda ve artık her şeyi kendimiz düşünmek ve dimdik ayakta durmak zorunda kaldığımızda başlarda zor gelecek bu kaybolmuşluk hissini tecrübe etmek, gücümüze güç katacak öğelerdendir; kendi ayaklarımız üstünde durabilmeyi öğretir...
3. Kaygı hissi
Hayatta arzularımızın olması, risk almak, hayatımızı değiştirmeye çalışmak üzerimizde geleceğe yönelik bir kaygı hissi oluşturabilir sevgili dostlar. Bu durum her insan için böyledir ve kaygı, insanın uzun dönemde içini yiyip bitirebilen bir durumdur. Fakat kaybetme riskini almadan kazanmak da hiçbir zaman mümkün değildir.
4. Yalnızlık hissi
Ne yaparsak yapalım, hayat her zaman istediğimiz insanlarla birlikte, istediğimiz yerlerde, istediğimiz şekilde geçmez sevgili dostlar. Bu yüzden kimi zaman girdiğimiz ortamlarda kendimizi yalnız ve diğerlerinden farklı hissetmemiz kaçınılmazdır. Yalnız kalmak hayatın hiçbir döneminde arzulanır bir şey değildir elbette fakat, bir kez bu hissin üstüne gittiğiniz zaman artık korkulacak bir şey olmadığını görür, güçlenirsiniz.
5. Kalp kırıklığı hissi
Bazen çok arzuladığımız ve uğruna çok çaba sarf ettiğimiz şeylerde başarısız oluruz ya da sevdiğimiz bir insandan ayrılmak zorunda kalırız; bunlar çok acı verici duygulardır. Öte yandan hayatında hiç kalp kırıklığı yaşamamış bir insan da yoktur ve bunlar hayatımıza tecrübe olarak katılırlar; izleyen süreçte çok daha bilinçli hareket etmemizi sağlarlar. Keşke hiç yaşamasak da hiç öğrenmek zorunda kalmasak; fakat hayatın gerektirdiği maalesef bu değil dostlar...
6. Huzursuzluk hissi
Kafaya bir şeyleri takmak, uykuları kaçırmak bildiğiniz gibi boynumuzun borcu... 'Şunu neden şöyle yaptım?', 'Keşke öyle yapmasaydım da şöyle yapsaydım.', 'Ne yapacağım?' ve buna benzer bilumum soruyla meşgul oluruz ve yorar bunlar insanı. Ama insan olarak hedeflerimiz varsa ve bu hedefler sağlamsa biraz uykular kaçacak dostlar; dünya yarış dünyası, yapacak bir şey yok...
7. Belirsizlik hissi
İnsanı büyüten ve daha güçlü kılan hislerden bir başkası da, geleceğin daima belirsiz olacağını ve sahip olduğumuz hiçbir şeyin bir garantisi olmadığını kabullenmenin yarattığı histir. Evet doğru, yarın çok başka bir yerde olabiliriz ama bu hisse alıştıkça bunu düşünmenin insana bir fayda getirmediğini anlarız ve bu da daha sağlıklı bir yaşam sürmemizi sağlar.
8. Zihinsel ve duygusal yorgunluk hissi
Kimi zaman hayatın bir kısır döngüye dönüştüğünü; ne uzayıp ne kısaldığımızı ve aynı hataları tekrar tekrar yaptığımızı hissettiğimiz zamanlar olur dostlar. Bu zamanlar her ne kadar can sıkıcı da olsa, yaşamımızı iyi yönde değiştirmek için bize güç veren ve irade sahibi yapan da bunlardır. Netice olarak rahatsızlık duymadığımız şeyleri değiştirmeye ihtiyaç duymayız; değil mi ama...
9. Korku hissi
Bizi korkutan şeyler daima bilmediğimiz şeylerdir. O korkularımız gerçekleşirse ayakta duramayacağımızı ve dibe vuracağımızı sanarız fakat gerçek şu ki; durum ne olursa olsun onunla yaşamayı bir şekilde öğreniriz. Artık o saatten sonra da öyle her şeyden etkilenerek, her şeyden kaçarak bir fayda göremeyeceğimizi anlarız. O yüzden korkalım; korkalım ki korkulacak bir şey olmadığını görelim...
10. Şüphe hissi
Aşırısı hiçbir yarar getirmeyen, fakat kararında olduğu zaman insanı büyüten hislerden bir diğeri de şüphedir. Eğer hayatımız boyunca rahatımızı bozmaz, monotonluğa kendimizi alıştırırsak şüphe edilecek bir şey yoktur. Fakat hayata atılıp hem insan ilişkilerinde hem de meslek yaşamında çok abartmadan şüphe etmeyi bilirsek, bu hisse alışmak insanı daha sabırlı ve daha sakin bir noktaya ulaştırır.
11. Tevazu hissi
Evet dostlar, belki de çocukken tüm dünya bizim etrafımızda dönüyordu; çünkü ailemiz bize böyle olduğunu öğretmişti. İstediğimiz her şeyi kolay ya da zor yoldan elde edebiliyorduk ve hayatımız hep böyle devam edecek sanıyorduk. Fakat büyüyünce anladık ki bu doğru değilmiş ve her ne olursa olsun alçak gönüllü olmak ve herkesin kendimiz kadar değerli olduğunu bilmek bir erdemmiş. Bu his başlarda bize acı verse de eğer öğrenebilirsek çok daha sağlam ilişkilere sahip olur, egoistliğin bir yarar getirmediğini anlarız.
12. Ve kendinin farkına varma hissi
Davranışlarımızı ve söylemlerimizi çok fazla irdelemek, kafaya takmak enerjimizi tüketir ve vaktimizi çalar. Fakat öte yandan bunları yaptıkça kendimizin daha fazla farkına varırız; diğer insanları daha iyi tanımaya ve empati kabiliyetimizi geliştirmeye başlarız. Bu da uzun vadede bizi, etrafımızdakileri ne yönde etkilediğimiz konusunda daha hassas olmaya ve kimseyi kırmamaya özen göstermeye iter sevgili dostlar. Dikkat etmek lazım...
Yorum Yazın
sevdim bu galeriyi:) şahsi fikrimce; insan kazık yedikçede anlıyo yada dibe vurdukça herşeyi tek tek anlıyo
Galeriye ithafen: "Giderek ağzın bozulmaya başlıyorsa dünyanın ne halt olduğunu anlamaya başlamışsın demektir" ... :)
işte benim neden çok küfür ettiğimin cevabı
"Napıcam ulan ben şimdi" Kararsızlık hissi...
sunu bı karara baglayalım.