onedio
Görüş Bildir
1960'lardan Sınırları Zorlayıcı ve Aklınızının Alamayacağı Sanat Performansları
1960'larda dünyayı sarsan bir akım ortaya çıkmıştır; Fluxus. Peki bu ne anlama gelmektedir ?Fluxus'u anlamak için Dada'yı, Dada'yı anlamak içinse Avangard'ı bilmek gerekmektedir.Avangard sanatta yepyeni bir anlayıştır. 'Öncü At' anlamına gelen bu sözcüğün sanatın yapısını tamamen değiştireceği nereden bilinirdi ki?Avangard anlayışında tuvale boyaya, galeriye, manzaraya, müzeye hatta sanat eğitimine yer yoktur. Geleneksel sanat anlayışına ve sanatta var olan tüm iktidar odaklarına karşı bir duruş söz konusudur. Sanat, galeri ve müzelerde kendisine dokunulamayan milyon dolarlara satılan bir nesne olamayacak kadar önemlidir. Dönemin sanat alıcısı olan burjuva sınıfına karşı bir saldırı da söz konusudur.Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra ortaya çıkan Dada tam da bu denklemde ortaya çıkmış ve anti-estetik siyasi kaygıları içerisinde barındıran bir akımdır. Kolajın ve geleneksel sanat anlayışından kopuşun yaşandığı bu akımda sanatçılar, bunalımda olan dünyaya karşı bir çığlık niteliğindedir.Fluxus bu anlamda bir neo-dada olarak nitelendirilmiştir. Hayat sürekli devam eden bir devinim içerisinde ise sanat bundan bağımsız olamaz. Sürekli hareket halinde, değişen ve gelişen bir süreçtir. Bundan dolayı bir eser asla tamamlanmamaktadır. 1960'larda ortaya çıkan Fluxus'un ucu açık olduğundan pek çok sanatçı bu anlayışa isteyerek ya da istemeyerek dahil olmuş, bulunmuş ve de ayrılmıştır. Zaten tam da Fluxus'un karakterine uygun bir durumdur bu. Okuyucuyu daha da detaya boğmadan 60'lardan aklınızın alamayacağı sanat akımlarına bir göz atalım..Sanatçıları ve performansları inceledikten sonra, bu performansların tabanında ciddi manifestolar, bildiriler olduğunu, dolayısıyla her bir eylemin sanat tarihinde yer edindiğini, döneminde sansasyon yarattığını dolayısıyla hiç bir sanatçının ruh ya da akıl hastası olmadığını unutmamak gerekmektedir.Sanatçıların manifestoları, estetik felsefesi ve genel sanat tarihi bilgisi gerektirdiğinden, fazla detaya girmeden yalnızca en bilinen performansların yapılış şekillerini ele alan bir yazı okuyacaksınız.Not: Bu Galeri +18 görsel barındırmaktadır.
Kim Milyoner Olmak İster'in 125.000 TL'lik Sorusu: 2200 Yıllık Kira Sözleşmesi
İzmir’in Seferihisar ilçesinde yer alan Teos Antik Kenti’ndeki kazılarda, kira sözleşmesi niteliği taşıyan 2 bin 200 yıllık yazıt bulundu. ATV'de yayınlanan 'Kim Milyoner Olmak İster' yarışmasında da 125.000 TL'lik soru olarak yarışmacıya sorulan bu yazıt, yaklaşık 1.5 metre yüksekliğinde bir sütuna yazılmış ve 58 satırdan oluşuyor.
Reklam
Giyotinle İdam Edilen Son İnsan: Tunuslu Mülteci Hamida Djandoubi
Giyotinle idamın çoook eskilerde kaldığını düşünüyorsanız, hatta ne zaman 'giyotin' kelimesi geçse aklınıza Orta Çağ Avrupası, krallar, kıtlık yaşayan halk vs. geliyorsa çok yanılıyorsunuz. Dünya tarihinde giyotinle idam cezası en son 10 Eylül 1977 yılında Hamida Djandoubi'ye uygulanmıştır.
Reklam
1950'lerin İstanbul'unu Gözler Önüne Seren Daha Önce Görmediğiniz 28 Nostaljik Fotoğraf
1928 doğumlu, 'İstanbul'un gözü' ve 'İstanbul Fotoğrafçısı' lakaplarıyla da tanınan Ermeni asıllı Türk fotoğrafçı Ara Güler, Türkiye'nin dünya çapında tanınan en önemli fotoğrafçısıdır diyebiliriz. 1950'lerin Türkiyesi'nde yaşanan yoğun politik değişimleri, sınıf farklılıklarını, mahalleliyi, çalışan sınıfı, kısaca şehrin gerçeklerini muhteşem bir şekilde gözler önüne seren fotoğrafçı, aynı zamanda ülkemizin yakın tarihini tüm dünyaya tanıtmak konusunda büyük rol oynamıştır. Bugüne kadar aynı zamanda Anadolu'nun pek çok farklı yerini, köylerini ve arkeolojik alanlarını fotoğraflayan sanatçı, İstanbul'a ve onun insanına duyduğu aşk sebebiyle sayıca en çok eseri bu kentte vermiştir. İşte usta fotoğrafçının objektifinden 1950'lere ait 28 muhteşem İstanbul fotoğrafı:
Reklam
Reklam
Schindler’in Fabrikası Anıta Dönüştürülüyor
Bin 200 Yahudi’yi işçi olarak alıp toplama kampına gönderilmesini engelleyen ve  Steven Spielberg'in yönetmenliğini yaptığı Schindler’in Listesi filmine konu olan, Oskar Schindler’in fabrikası anıt oluyor.
Reklam
Katledilişinin 17. Yıldönümünde Ahmet Taner Kışlalı
etiket
10 Temmuz 1939, Tokat Zile doğumludur. Kültür eski Bakanı, Türk siyaset bilimcisi, yazar ve öğretim üyesidir. 21 Ekim 1999 09:40'da evinin önünde uğradığı bombalı saldırı sonucu katledilerek öldürülerek, katledilen 77 gazeteciden birisi olmuştur. Bugün onun 17. ölüm yıldönümü.
Reklam