Görüş Bildir
Haberler
Yazın Oruçta Boş Durmak İstemeyenlere,

Yazın Oruçta Boş Durmak İstemeyenlere,

Nao
14.06.2016 - 17:28

1. Okunması gereken 5 kitap!

Sizler için oruçta, can sıkıntısında dertlerinize deva olacak 5 kitabı derledik...

İçeriğin Devamı Aşağıda

1-Paulo Coelho- Simyacı

'Simyacı, dünyaca ünlü Brezilyalı yazar Paulo Coelho'nun üçüncü romanı. 1996 yılından bu yana Türkiye'de de çok okundu, çok sevildi, çok övüldü bu kitap. Bir büyük Doğu klasiği olan Mevlâ­nâ'nın ünlü Mesnevî'sinde yer alan bir küçük öyküden yola çıkarak yazılan bu roman, yüreğinde çocukluğunun çırpınışlarını taşıyan okurlar için bir 'klasik' yapıt haline geldi.

Simyacı, İspanya'dan kalkıp Mısır piramitlerinin eteklerinde hazinesini aramaya giden Endülüslü çoban Santiago'nun masalsı yaşamının öyküsü. Ama aynı zamanda bir 'nasihatnâ­me'; 'Yazgına nasıl egemen olacaksın? Mutluluğunu nasıl kuracaksın?' gibi sorulara yanıt arayan bir yaşam ve ahlak kılavuzu. Mistik bir peri masalına benzeyen bu romanın, dünyanın dört bir yanında bunca sevilmesinin gizi, kuşkusuz bu kılavuzluk niteliğinden kaynaklanıyor. 

Simyacı'yı okumak, herkes daha uykudayken şafak vakti uyanıp, güneşin doğuşunu izlemeye benziyor.'

Kaynak: http://1000kitap.com/kitap/simyaci--104

2)Kafka-Dönüşüm

'Gregor Samsa bir sabah yatağında sıkıntılı rüyalarından uyandığında, kendini dev bir böceğe dönüşmüş olarak buldu.'

Dönüşüm çağdaş dünya edebiyatının en çok tartışılan başyapıtlarından biridir. Kafka, ailesiyle birlikte yaşayan bir gencin sabah uyandığında kendini bir böceğe dönüşmüş olarak bulmasını öyküleştirmektedir. Bu öykü aynı zamanda günlük yaşamın tekdüzeliğine karşı bir başkaldırıdır. 20. yüzyıl insanının mkıstırılmışlığını, toplumsal çalkantılar içindeki bunalımını olanca içtenliğiyle duyumsatan bir yazardır Kafka. '

Kaynak: http://1000kitap.com/kitap/donusum--1310

3)Sabahattin Ali- Kuyucaklı Yusuf

Kuyucaklı Yusuf, Sabahattin Ali'nin 1937 yılında yazdığı romanıdır. Sabahattin Ali, bu romanında Anadolu insanını, bu insanların düşünüş ve yaşayış tarzlarını okuyucuya anlatmaya çalışmaktadır. Sabahattin Ali, bu romanı için gereken malzemeyi asılsız bir ihbar nedeniyle üç ay yattığı hapiste ve Anadolu'nun çeşitli yerlerinde yaptığı öğretmenlik görevleri sırasında toplamıştır. Kuyucaklı Yusuf, Türk edebiyatının belkide en romantik kahramanıdır.Hayatın ve insanların zalimliği karşısındaki naif duruşuyla bir yandan trajik bir sona ilerlerken, bir yandan da yaşadığı lirik aşk hikayesinin kahramanı olarak edebiyat tarihinde yerini almıştır.

Kaynak: http://1000kitap.com/kitap/kuyucakli-...

4)Albert Camus-Yabancı

Albert Camus'nün (1913-1960) en tanınmış, en çok yabancı dile çevrilmiş, en çok incelenmiş ve hala en çok satan kitaplar arasında yer alan 'Yabancı', aynı zamanda yazarın en gizemli yapıtı. Ölümün egemen olduğu bir 'varlık'ın en anlamsız olgularını saçma bir düzensizlik içinde yaşayan bu romanın başkişisi 'Meursault', bir simge kahraman değildir, 'adı' olmayan bir 'Yabancı'dır; bu eksik kimlik, gerçeklikten algıladığı şeyi yapılandıramayan, yeniden örgütleyemeyen, ama gerçekliğin yankılarını yakalamaya çalışan bir boş bilincin imgesidir. Onun kayıtsızlığı ve edilgenliği, işte bu boş bilincin ürünüdür. Yabancı, büyüleyici gücünü, içinde barındırdığı trajedi duygusuna borçlu: Bir türlü ele geçirilemeyen anlamın sürekli aranması, bilinç ile toplumsal dünya arasındaki çatışma... Camus'yle buluşanların hiçbiri, onunla karşılaşınca hayal kırıklığına uğramamıştır. 'Mutluluk, bir yerde ve her yerde hiçbir şey beklemeden dünyayı, insanları sevmektir,' der Camus. Giderek daha çok sevilen bir yazar olması, onun bu sevgisinin yansımasından başka bir şey değildir.

Kaynak: http://1000kitap.com/kitap/yabanci--2991

5)Zweig-Satranç

Satranç sonsuz eski, ama aynı zamanda sonrasız yenidir; kuruluşu mekanik, ancak sadece hayalgücü ile etkilidir; geometrik açıdan sabit bir alanla sınırlı olmakla birlikte kombinasyonlarında sınırsızdır, sürekli kendini geliştiren, ancak yine de verimsiz, hiçbir yere götürmeyen bir düşünme eylemidir; hiçbir şey hesaplamayan bir matematik, esersiz bir sanat, temelsiz bir mimaridir.

Stefan Zweig'ın, 1942 yılında, Hitler iktidarından kaçarak sürgün hayatı yaşadığı Buenos Aires'te yayımladığı Satranç adlı romanı, hem yazarın intiharından önce bıraktığı bir veda mektubu hem de doğrudan Nazizm'i hedef aldığı tek kurmaca eseridir. New York'tan Buenos Aires'e yapılan bir gemi yolculuğunda, dünya satranç şampiyonu Mirko Czentovic, kendisi için beklenmedik bir rakip olan Dr. B. ile karşılaşır. İsimsiz bir amatör olan bu gizemli rakibin satrançla tanışmasının olağanüstü bir hikâyesi vardır. Bir Nazi kurbanı olan Dr. B., o kara günlerde sadece satranç sayesinde ayakta kalabilmiştir.

Hikâyenin diğer kahramanı Czentovic ise iletişim kurmakta zorlanan, yaşamında satranç dışında hiçbir şey olmayan, kazanmaya kurulu bir saat, soğuk, küstah, kuralcı, yüzeysel, kültürsüz, karacahil bir 'dahi'dir. Bu kısa anlatıda, Zweig'ın tüm izleklerini bulmak mümkün: dünün dünyasından bugünün dünyasına geçiş, marazi tutkular, sapkın zekâlar, felaketlerini yaşamları boyunca taşıyan bireyler, fazişm ve kaba şiddet karşısında Avrupa'nın ve dünyanın kaderi…

Kaynak: http://1000kitap.com/kitap/satranc--1103
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
2
1
0
0
0
0
0
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın