Tcmb Başkanı Uysal Soruları Yanıtladı: (3)
Tcmb Başkanı Uysal Soruları Yanıtladı: (3)
İSTANBUL (AA) - Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Murat Uysal, 'Rezervlerimiz üzerinde bu dönemde bir baskı oluştu ancak önümüzdeki dönemde yapılan parasal sıkılaştırma ile kredi kanalından gelecek baskının kademeli olarak azalmasını öngörüyoruz.' dedi.
Uysal, Merkez Bankası Ümraniye Ek Yerleşkesinde gerçekleştirilen 2020-IV Enflasyon Raporu Bilgilendirme Toplantısı'nda ekonomistlerin ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Merkez Bankası'nın döviz rezervi ve kamu bankalarının döviz satımına ilişkin bir soruya Uysal, 'Döviz rezervleri konusuna açıklık getireyim. Sunumumuzda da belirttiğimiz gibi bu olağanüstü dönemde, ağustos ayına kadar olan dönemde ciddi bir cari açık verdik. Turizmdeki gelirlerimizde ciddi bir düşüş oldu ilk etapta aynı şekilde ihracatta salgının ilk başladığı dönemde sert bir düşüş oldu. Güçlü kredi ivmesiyle birlikte yine ithalatta da bir artışla karşı karşıya kaldık. Bunlar başlı başına rezervler üzerinde baskı yarattı.' ifadelerini kullandı.
Bununla birlikte portföy çıkışlarının tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de yoğun şekilde devam ettiğini dile getiren Uysal, aynı şekilde dış borç geri ödemelerinin de bu dönemde devam ettiğini ve güçlü kredi ivmesiyle düşük reel faizlerin getirdiği yurt içinde de bir miktar dolarizasyonla karşılaşıldığını söyledi.
Uysal, tüm bunları bir arada değerlendirdiklerinde rezervler üzerinde bu dönemde bir baskı oluştuğunu belirterek, şöyle devam etti:
'Ancak önümüzdeki dönemde artık yapılan parasal sıkılaşmayla birlikte kredi kanalı üzerinden gelecek baskının kademeli olarak azalmasını bekliyoruz. Aynı şekilde reel kurun dengeleyici etkisinin zaman içerisinde daha ön plana çıkmasını bekliyoruz, portföy çıkışlarında bir miktar durulma ve önümüzdeki dönemde terse dönüş olabilir. Tabii bu küresel gelişmeler ve risk algısıyla da bağlantılı olacak. Dolayısıyla cari dengede ve rezervlerde baskının azalması ve bir miktar daha olumlu bir döneme geçilmesi ön görülüyor.
Burada tabii parasal duruşun önemi kritik olacak. Para politikasının duruşu aynı zamanda hem portföy tercihleri açısından önemli hem de yerleşiklerin portföy tercihi açısından da reel faizlerin seviyesi burada önemli olacak. Biz faiz seviyelerini belirlerken bunu da dikkate alıyoruz. Tabii Merkez Bankası'nın rezervleri şu anda kısa vadeli yükümlüklerimizi karşılayacak düzeyde o konuda herhangi bir sıkıntı yok. Fırsat oluştukça da rezervlerimizi artırmaya devam edeceğiz. Zaman zaman kamu bankaları piyasada geçmiş kadar olmasa da zaman zaman aktivitesi görülüyor. Bunları kendi pozisyonları çerçevesinde yapılan işlemler olarak değerlendiriyorum.'
- 'Swap anlaşmalarıyla ilgili süreç devam ediyor'
Uysal, swap anlaşmaları ve enflasyon tahminlerinin detaylarına ilişkin sorulara da cevap verdi.
Swap anlaşmaları konusunun salgının ilk döneminde daha çok ön plana çıktığı dile getiren Uysal, 'Tabii halen o dönemde başlattığımız bazı swap anlaşmalarımız çerçevesinde görüşmelerimiz vardı. Bunlardan bazılarıyla ilgili somut gelişmeler var. Bazılarında da son aşamalara yaklaştığımızı söyleyebilirim. Bunlarla ilgili, neticelenir neticelenmez de açıklamalarımızı yapacağız. Özellikle de bizim dış ticaretimizin yüksek olduğu ülkeleri daha önce belirtmiştik. Bunlarla ilgili süreç devam ediyor.' değerlendirmesinde bulundu.
Enflasyon tahminlerini açıklarken kurdan kaynaklanacak etkileri de tahminleri dahil edere açıkladıklarına dikkati çeken Uysal, 'Son dönemde TL cinsi ithalat fiyatlarının enflasyon güncellemelerindeki etkisi hem 2020 hem de 2021 yılı için oldukça belirgin düzeyde. Kur seviyelerine baktığımız da da zaman zaman ekonomik temellerden uzaklaşmalar yaşanabilir ama orta vadede burada da bir normalleşme göreceğiz. Biz kurun seviyesiyle ilgili herhangi bir tahmin ya da hedef noktasında bir şeyimiz yok. Bu noktada kurun enflasyona yansımasından kaynaklanabilecek rahatsızlığımızı da para politikası duruşuna yansıtarak buna karşı olacak adımlarımızı da atmaya devam edeceğiz.' diye konuştu.
- 'Para politikasındaki güçlü ve sıkı duruşumuzu devam ettireceğiz'
TCMB Başkanı Uysal, Merkez Bankası ile ilgili güven konusuna ilişkin ise şunları kaydetti:
'Merkez Bankası olarak geçtiğimiz olağanüstü dönem içerisinde elimizdeki araçlarla gerekli olan bütün müdahaleleri yapmaya gayret ediyoruz. Özellikle de son dönemde hem salgının etkilerini hafifletmek amaçlı attığımız adımlar hem de akabinde bu sürecin getirdiği yan etkilere karşı attığımız adımlar ve bunların devamı. Yani elimizdeki araçlarla gereken adımları atmaya devam edeceğiz. Tabii olağanüstü bir dönemden geçtiğimiz için zaman zaman Merkez Bankası'nın kredibilitesi, güveni veya enflasyon noktasındaki hedeflerin gerçekleşmemesiyle ilgili tartışmalar yaşanabiliyor.
Biz buradaki para politikasındaki güçlü ve sıkı duruşumuzu devam ettirerek enflasyonla ilgili beklentileri iyileştirme noktasında zaman içerisinde güveni artırma gayreti içerisinde olacağız. İletişimi daha fazla yapmamız gerektiğini de düşünüyoruz. Hem iletişim hem de araçların kullanımı noktasında dozu artıracağımızı söyleyebilirim. Yönetilen ve yönlendirilen fiyatların da burada bir koordinasyon içinde yapılması, eş güdüm içinde yapılması...Kamunun kontrolünde olan fiyatların son dönemde aslında buna da özellikle dikkat edildiğini görüyoruz.'
Yeni Ekonomi Programı'n (YEP) açıklandığı dönemden bu yana hem döviz kurlarında ciddi bir değişim yaşandığını hem de hem de güçlü kredi ivmesinin iktisadi faaliyet üzerindeki etkilerin devam ettiğini belirten Uysal, 'Dolayısıyla YEP ile bizim açıkladığımız enflasyon tahminleri arasında da aslında belirgin fark var. Onu biz tahminlerimize büyük ölçüde yansıttık. Bizim için esas olan hem 2020'nin sonu hem de 2021'deki enflasyon tahminimizde esas belirleyici olacak olan bizim para politikasındaki duruşumuz, enflasyondaki duruşu ve enflasyon görünümünü iyileştirecek düzeyde bir para politikası duruşu sergileyeceğimiz. Esas buradaki bizim için önemli olan husus bu. Bunların sonucunda hem iç hem de dış dengeye yansımalarıyla birlikte önümüzdeki dönemde hem iç talep üzerinde hem de muhtemelen döviz kuru üzerindeki etkileriyle birlikte hedeflerimize ulaşacağımıza inanıyoruz.' değerlendirmesinde bulundu.
- Altın rezervleri ve yerel paralarla ticaret
Uysal, 'Toplam ticaret içerisindeki payına baktığımızda biraz yavaş gidiyor. Son dönemde özellikle yuan tarafında. Türkiye ile Çin arasında yapılan ticarette hem TL'nin hem Çin yuanının kullanıldığını, bizim de swap anlaşmamızın bu kapsamda doğrudan kullanıldığını görüyoruz. Ancak daha fazla artırma konusundaki gayretlerimiz devam ediyor.' dedi.
Uysal, salgının reel sektöre yönelik etkilerini araştırdıkları anketlerin devam edip etmediğine yönelik bir soru üzerine, reel sektörle temaslarının devam ettiğini, burada direkt temas kuracak ekipler oluşturduklarını anlattı.
Murat Uysal, salgın sürecinde reel sektörün ihtiyaçlarına yönelik bilgi akışının sağlandığını ve bu konuda adımların atıldığını bildirdi.
Swap görüşmelerine ilişkin soru üzerine, Asya tarafı ile devam eden görüşmelerinin bulunduğunu söyledi.
Uysal, altın rezervlerindeki artışın ABD yatırımlarına hazırlık olarak görülüp görülmeyeceğine dair soruya karşılık, 'Altın rezervleri son birkaç yıldır stratejik olarak artırdığımız bir alan. Altın rezervlerinin diğer varlıklardan negatif korelasyon içerisinde olması portföy çeşitlendirmesi açısından önem verdiğimiz bir husus.' cevabını verdi.
Bankacılık sektörüne sağladıkları altına dayalı likidite imkanlarının altın rezervinde kısa süreli dalgalanmalar oluşturabildiğini anlatan Uysal, 'Altın rezervlerini büyük ölçüde rezerv kompozisyonumuz içerisinde değerlendirmeye devam edeceğiz. Bu açıkçası ABD Başkanlık seçimleriyle olan bir süreç değil. Bu geçmişten gelen bir rezerv yönetimi. Buna yönelik spesifik bir pozisyonlanma olarak değerlendirmemek gerekir diye düşünüyorum.' dedi.
(Sürecek)
Yorum Yazın