Gazetecilerin Soramadığı Soruyu Sordu

CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen son ses kaydıyla ilgili TBMM Başkanlığı’na soru önergesi verdi. Umut Oran soru önergesinde, Başbakan’ın ses kayıtlarında Fenerbahçe hakkında söylediği iddia edilen sözlerin cevaplandırılmasını istedi.

Umut Oran verdiği soru önergesinin Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç tarafından cevaplandırılmasını istedi. Oran dilekçede şu sorulara yer verdi:

Ulusal basına yansıyan iddialara göre Recep Tayyip Erdoğan oğlu ile yaptığı bir görüşmede Fenerbahçe Spor Kulübü’nün olağan seçimli genel kuruluna müdahil olmuş, burada bir adayı açıkça desteklemiş, kendisine söylem desteği vermiş, çıkacak aday listelerine müdahale etmiş ve kulübün seçilmiş başkanına yönelik bazı ithamlarda bulunmuştur.

Bu kapsamda,

1-Erdoğan’ın talimatıyla Bakanlığınız Fenerbahçe Spor Kulübü kongresinde herhangi bir aday için çalışma yürütmüş müdür, adaylardan birinin listesinin belirlenmesinde rol almış mıdır, bu konuda yaptığınız bir çalışma var mıdır?

2-Hükümetten tamamen bağımsız olması gereken demokratik seçimlere müdahale edilmesinin yasal gerekçesi nedir? Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı da Başbakanlık veya Bakanlık tarafından atama usulüyle mi belirlenecektir?

3-2002 – 2012 yılları arasında Başkanlık seçimlerine müdahil olarak katıldığınız diğer spor kulüpleri ve hükümetinizce desteklenen adaylar kimlerdir?

4-Bilginiz dâhilinde Başbakanlık örtülü ödeneğinden veya Bakanlığınız bütçesinden spor kulüplerindeki adaylara gönderilen maddi bir yardım bulunmakta mıdır, bu yardımın miktarı nedir?

5-Bilginiz dâhilinde Recep Tayyip Erdoğan tarafından TFF Başkanı Yıldırım Demirören’e “Aziz Yıldırım orada durdukça, bunlara nefes aldırmayın” yönünde ayrımcılığa işaret eden bir sözlü talimat verilmiş midir? Bu talimat hangi tarihte, hangi yasal gerekçe ile verilmiştir?

6-Recep Tayyip Erdoğan, Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’a niçin ısrarla randevu vermemektedir?

7-Fenerbahçe kongresinde, Aziz Yıldırım’ın karşısında başkanlığa aday olan eski TFF Başkanı Mehmet Ali Aydınlar’ın konuşma metnini Recep Tayyip Erdoğan mı yazdı?

SON 1 aydır devam eden “Ses kasetleri savaşı” sonunda Fenerbahçe’ye de sıçradı. Sarı lacivertli camia Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan arasında yapıldığı iddia edilen bir konuşmayla sarsıldı.

Konuşmalarda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 3 Kasım 2013 tarihinde yapılan ve Aziz Yıldırım ile Mehmet Ali Aydınlar’ın aday olduğu Fenerbahçe seçimlerinde Aydınlar’dan yana ağırlığını koyduğu ve seçimleri buna göre dizayn etmeye çalıştığı öne sürülüyor.

Fenerbahçe camiasına bomba gibi düşen konuşmadaki iddialar şöyle

1- Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Bilal Erdoğan’ın kongreye gidip Aydınlar lehine oy kullanmasını istiyor.

2- Aydınlar’ın, seçim konuşmasında Aziz Yıldırım’a karşı nasıl konuşması ve neleri gündeme getirmesi gerektiğini anlatıyor.

3- Bunun için Bilal Erdoğan’ın, İstanbul Büyükşehir Belediyespor İdari Menajeri Mustafa Eröğüt'ü alarak Aydınlar ile konuşmasını istiyor.

4- “Aydınlar, Şenes Erzik ile birlikte Başbakan ile görüştü. O konuşmada F.Bahçe şike yaptı mı sorusuna ne yanıt verdiniz?” diye soran Yıldırım’ın bu tavrını edepsiz bir yaklaşım olarak yorumluyor.

5- Başbakan, cezaevinden çıktıktan sonra Aziz Yıldırım’ın kendisinden defalarca randevu istediğini ama o randevuyu vermediğini anlatıyor.

6- Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun damadı Ahmet Özokur’un Aziz Yıldırım’ın yönetim kurulu listesine girmesini istemediğini ve bunu Davutoğlu’na söylediğini ifade ediyor.

7- Aziz Yıldırım'ın Fenerbahçe Bank kuracağı yönündeki açıklamalarına da Aydınlar’ın 500 milyon dolarlık borcunu hatırlatarak karşı yanıt vermesi gerektiğini söylüyor.

HÜRRİYET, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia konuşmada ismi geçen Mehmet Ali Aydınlar’a ulaştı. Konuyla ilgili olarak Aydınlar şunları söyledi

- Benim seçim konuşmalarıma bir bakın. O sözlerin hiç birini söylemiş miyim. İki kişi arasında bir konuşma yapılmış. Ama ben orada geçen sözlerin hiç birini söylemedim. Bana da ne mesaj geldi, ne de bu konuda herhangi bir telkin.