Çin Deniz Suyundan Bor Üretmeyi Başardı: Türkiye’den İthalata Alternatif Olabilir
Çinli bilim insanlarının deniz suyundan hem içme suyu hem de bor elementi elde etmeyi başardıklarını duyurması, yalnızca bilim dünyasında değil, ham madde piyasalarında da dikkatle izleniyor. Güneş enerjisiyle çalışan bu yeni yöntem, Çin’in uzun süredir dışa bağımlı olduğu stratejik kaynaklardan biri için önemli bir alternatif yaratma potansiyeli taşıyor.
Çinli bilim insanları, deniz suyundan aynı anda hem içme suyu hem de bor elementi elde etmeyi mümkün kılan yeni bir teknoloji geliştirdi.

Güneş enerjisiyle çalışan bu yöntem, yalnızca sürdürülebilir su üretimi açısından değil, Çin’in stratejik ham madde ihtiyacı açısından da dikkat çekici sonuçlar doğurabilir.
Northwest A&F Üniversitesi’nde yürütülen çalışmada, özel olarak tasarlanan kompozit bir jel kullanıldı. Güneş ışığını doğrudan enerji kaynağı olarak kullanan bu jel, deniz suyunu buharlaştırarak tatlı su üretirken, suyun içinde eser miktarda bulunan bor elementini de tutarak ayrıştırıyor. Böylece tek bir sistemle iki farklı kaynak elde edilebiliyor.
Çin, Bor İhtiyacının Büyük Kısmını Dışarıdan Karşılıyor

Bor, Çin için yalnızca endüstriyel değil, aynı zamanda stratejik öneme sahip bir element. Özellikle hipersonik silahlarda kullanılan scramjet motorlarının katı yakıtlarında ve neodimyum-demir-bor mıknatıslarında kritik rol oynuyor. Çin, dünya genelinde bor talebi en yüksek ülkelerden biri olmasına rağmen, bu ihtiyacını bugüne kadar büyük ölçüde Türkiye ve ABD’den yapılan ithalatla karşılıyordu.
Geliştirilen yeni sistem, bu bağımlılığı azaltabilecek bir alternatif olarak değerlendiriliyor.
Laboratuvar ve Saha Testlerinden Dikkat Çeken Sonuçlar
Laboratuvar ortamında yapılan testlerde sistem, saat başına metrekarede 2,14 kilogram tatlı su üretirken, dokuz saatlik çalışma süresinde 225 miligramdan fazla bor toplamayı başardı. Ayrıca kullanılan jel, yedi kez tekrar kullanıldıktan sonra bile bor tutma kapasitesinin yüzde 86’sını korudu.
Gerçek koşullardaki performansı ölçmek için Hong Kong’da yapılan açık hava testlerinde ise yalnızca üç saatlik çalışmada metrekare başına 5,2 kilogram tatlı su elde edildi. Üretilen yoğunlaştırılmış suda ise bor tespit edilmedi.
Su Kıtlığı ve Kaynak Güvenliği İçin Yeni Bir Adım
Araştırmacılar, düşük enerji ihtiyacıyla çalışan bu teknolojinin, gelecekte hem su kıtlığı yaşayan bölgeler için hem de stratejik kaynak güvenliği açısından önemli bir çözüm sunabileceğini belirtiyor. Yöntemin ölçeklendirilmesi hâlinde, Çin’in bor ithalat politikalarında da değişiklik yaşanabileceği değerlendiriliyor.
Kısacası mesele sadece içme suyu değil; işin ucu jeopolitiğe kadar gidiyor. Bor denizden çıkarsa, dengeler karada değişebilir.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!





Yorum Yazın