Sinemacılardan Kültür Bakanlığı'na Açık Mektup!
Sanata yönelik sansürü araştıran, belgeleyen ve sansürle mücadele etmeyi amaçlayan Siyah Bant girişimi, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın etkinliklerde gösterilecek yerli filmlere kayıt-tescil zorunluluğu getirmesine karşı, bu uygulamanın geri çekilmesi için sinemacılarla birlikte bir imza metni hazırladı. Aralarında Nuri Bilge Ceylan, Reha Erdem, Yeşim Ustaoğlu, Tayfun Pirselimoğlu, Onur Ünlü ve Yeni Sinema Hareketi yönetmenlerinin de olduğu 211 sinemacı ve sinema sektörünün büyük bölümünü kapsayan 40'a yakın festival, meslek örgütü, sendika, yapım ve dağıtım şirketinin imzaladığı mektupta, sanatsal etkinliklerde filmlerin gösterimi için istenen kayıt-tescil uygulamasının, sanatsal ifade özgürlüğüne bir engel oluşturacağı ifade edildi. Ayrıca mektupta filmlerin kayıt-tescil edilmesi için geçmeleri gereken Değerlendirme ve Sınıflandırma Kurulları'nın kriterlerinin muğlaklığı, siyasi ve ahlaki gerekçelerle yasaklamaya varan uygulamaları eleştirildi. Son olarak Lars von Trier'in 'Nymphomaniac' filminin ticari gösterimine ve dolaşımına izin verilmeyerek açık bir sansür uygulandığı ve bunun kabul edilemeyeceği belirtildi. Sansüre yönelik girişimlerin karşısında kararlılıkla duracaklarını belirten imzacılar, ilgili yönetmeliklerin sektör ile işbirliği halinde yeniden düzenlenmesini, kurulların filmlerin 'ticari dolaşıma ve gösterime giremez' kararı verme yetkisinin kaldırılmasını, kurul kararlarında ifade özgürlüğü ve sinema sanatının özgünlüğünün gözetilmesini ve sanatsal etkinliklerde filmlerin kayıt-tescil belgesi istenmeksizin özgürce gösterilmesini talep ediyor. İŞTE O MEKTUP 'Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü, Türkiye'de düzenlenen film festivallerine ve çeşitli kültür sanat kurumlarına 2014 Ocak ayında gönderdiği bir yazıyla, etkinliklerde gösterilecek yerli filmlerin kayıt ve tescil edilmiş olması zorunluluğunu vurgulayarak, gösterimlerin yapıldığı mekânlarda denetimlerin yapılacağını ve kuralın ihlali halinde yaptırım uygulanacağını bildirdi. Kayıt-tescil, başvurusu mevcut yönetmeliklere göre ancak bir yapımcı şirket tarafından yapılabilen ve filmlerin sınıflandırma ve değerlendirme kurulundan geçmesiyle sonuçlanan bir süreçtir. Dolayısıyla sanatsal etkinliklerde gösterilecek olan filmlere yönelik olarak (özellikle yapımcı belgesine sahip olmadıklarından dolayı kayıt tescil yaptıramayan kısa film ve belgeseller) gönderilen bu yazı, sinema sektöründe karışıklığa ve huzursuzluğa yol açmıştır. Bir filmin yaş sınıflandırması ve değerlendirilmesinin yapılması dünyanın birçok ülkesinde olduğu gibi bir gerekliliktir. Ancak kriterleri son derece muğlak olan Değerlendirme ve Sınıflandırma yönetmeliği doğrultusunda Alt ve Üst Kurul üyeleri, daha ziyade ahlaki ya da siyasi nedenlerle filmlere yüksek yaş sınırları getirerek gösterimini kısıtlayabildiği gibi, 'ticari dolaşıma giremez' kararı alarak açık bir şekilde sansür uygulayabiliyor. Filmlerin kayıt-tescil zorunluluğu üzerinde oluşturulan bu kontrol mekanizması, sanatsal ifade özgürlüğünü açıkça tehdit ediyor. Son olarak Lars von Trier'in 'Nymphomaniac' filmi için Sınıflandırma ve Değerlendirme Üst Kurulu tarafından ticari dolaşım ve gösterime çıkamaz kararı verildi. Mevcut yönetmeliğin 11. maddesinde belirtildiği üzere 'kamu düzeni, genel ahlak, küçüklerin ve gençlerin ruh ve beden sağlığının korunması, insan onuruna uygunluk ve Anayasada öngörülen diğer ilkeler doğrultusunda' film yasaklanmıştır. Aşağıda imzası bulunan sinemacılar, sinema yazarları, meslek örgütleri, sendika ve festivaller olarak şunları talep ediyoruz: Kayıt ve Tescil ile Sınıflandırma ve Değerlendirme yönetmelikleri, sinema sektörü ile istişare edilerek hızla yeniden düzenlenmeli; yeni yönetmelikte yaş sınıflandırmasına uluslararası kabul edilmiş olan bilimsel ölçütler getirilmelidir. Özellikle, Değerlendirme Kurulları'nın, filmlere ticari dolaşıma ve gösterime giremez kararı verme yetkisi kaldırılmalıdır. Film festivallerinde ve her türlü sanatsal etkinlikte filmler, kayıt-tescil belgesi istenmeksizin özgürce gösterilmelidir. Değerlendirme ve Sınıflandırma Kurullarında kararlar alınırken, kanunca reşit olarak tanımlanan reşit bireylerin seçme ve ifade özgürlüğü ve sinema sanatının özgünlüğü gözetilmelidir. Süreci yakından takip edeceğimizi ve sansüre yönelik kararların karşısında duracağımızı, her koşulda mesleki özgürlüğümüzü savunmaya hep birlikte ve kararlılıkla devam edeceğimizi kamuoyu huzurunda duyuruyoruz.' İMZA VERENLER !F İstanbul Film Festivali 1001 Belgesel Film Festivali Alternatif Medya Derneği Altyazı Aylık Sinema Dergisi Anadolu Kültür Ankara Film Festivali Aram Tigran Sanat Akademisi Atlantik Film Belgesel Sinemacılar Birliği (BSB) Cam Film Canlandıranlar Yetenek Kampı ve Festivali Cegerxwîn Sanat Akademisi Documentarist Uluslararası Belgesel Film Festivali Doliche Filmcilik Filmamed Belgesel Film Festivali Filmmor Kadın Filmleri Festivali Hangi İnsan Hakları Film Festivali İşçi Filmleri Festivali Kibrit Film Mavi Düşler Sanat Merkezi Mithat Alam Film Merkezi Ortadoğu Sinema Akademisi Derneği Pembe Hayat KuirFest Puruli Kültür Sanat Ret Film Senaryo ve Diyalog Yazarı Sinema Eseri Sahipleri Meslek Birliği(SENARİSTBİR) Senaryo Yazarları Derneği (SEN-DER) Sinema Eseri Yapımcıları Meslek Birliği (SE-YAP) Sinema Oyuncuları Meslek Birliği (BİROY) SİNESEN Uçan Süpürge Kadın Filmleri Festivali Uluslararası Kısa Film Festivali Van Ahtamar Film Festivali Yeni Sinema Hareketi Yılmaz Güney Film Festivali Z1 Film Atolyesi Ahmet Gürata Ali Vatansever Ali Aydın AlpBirol Alpgiray M. Uğurlu Altay Özbek Artorius Sayar Aslı Şahin Aslı Ertürk Aslı Erdem Aslı Filiz Aslı Özge Aycan Çetin Aydın Orak Aydın Erel Ayfer Tunç Ayşe Çetinbaş Ayşebengi Çelik Ayşen Günsu Teker Ayşin Akbulut Ayten Başar Balım Tanriöver Belma Baş Belmin Söylemez Berat İlk Berke Göl Betül Esener Bilal Babaoğlu Birol Elginöz Burak Acar Burhan Gün Can Kılcıoğlu Çayan Demirel Cem Öztüfekçi Cenk Örtülü Çetin Baskın Çiğdem Mater Çiğdem Vitrinel Claudine Avetyan Deniz Yeşil Deniz Koçak Deniz Akçay Katıksız Dersu Yavuz Altun Derviş Zaim Devrim Akkaya Didem Ayberkin Dilde Mahalli Dilek Gökçin Doğa Kılcıoğlu Ebru Karaca Ebubekir Çetinkaya Elif Ergezen Elif Taşçıoğlu Emel Çelebi Emin Alper Emine Yıldırım Emrah Dönmez Emrah Kalan Emre Akay Emre Yeksan Ender Yeşildağ Enis Köstepen Erdem Murat Çelikler Esra Ciliv Ethem Özgüven Ezgi Yalınalp Faruk Karaçay Fatma Çolakoğlu Fatma Karanfil Ferit Karahan Fırat Yücel Funda Ödemiş Gaye Boralıoğlu Gül Meriç Özen Güldenay Somunut Güliz Sağlam Güliz Kucur Gülsüm Tansu Öz Gürcan Keltek Hakkı Kurtuluş Halit Fırat Yazar Haluk Ünal Hasan Tuna Balkan Haşmet Topaloğlu Hatice Aslan Hatyak Yakar Hilmi Etikan Hüseyin Karabey İlham Bakır İlker Berke İlker Barış İlksen Başarır İmre Azem İnan Güngören İnan Temelkuran İnci Uluçay İpek Türktan Kaynak İsmet Arasan Janset Pacal Kazım Gündoğan Kazım Öz Kemal Öner Kemal Alptekin Kerem Topuz Kibar Dağlayan Yiğit Kıvanç Yalçıner Korkut Akın M. Cem Öztüfekçi M. Özgür Candan Mahmut Fazıl Coşkun Medet Dilek Mehmet Rasim Doğan Mehmet Şafak Turkel Melik Saraçoğlu Memik Horuz Metin Yeğin Metin Avdaç Mithat Alam Müjde Mizgin Arslan Murat Muslu Murat Ayman Murat Zubi Murat Düzgünoğlu Nadir Öperli Nalan Merter Savaş Nazif Çoşkun Nazlı Durlu Necati Sönmez Nedim Hazar Nejla Demirci Neşe Şen Nesimi Yetik Nesra Gürbüz Nezahat Gündoğan Nida Karabol Akdeniz Nihal Katipoğlu Nihal G. Koldaş Nihan Küçükural Nil Perçinler Nil Güleç Ünsal Nilgün Öneş Nur Sürer Nuran Evren Şit Nuri Bilge Ceylan Nuriye Bilici Oğuz Kaynak Ömer Tuncer Ömür Atay Önder Çakar Onur Ünlü Orcun Oksar Ozan Turgut Özcan Vardar Özcan Alper Özkan Yılmaz Özkan Küçük Özlem Sarıyıldız Pelin Esmer Pınar Uysal Ramin Matin Recep Yener Reha Erdem Reis Çelik Reyhan Tuvi Rıza Kocaoğlu Şafak Orbay Sedat Yılmaz Selçuk Akman Selim Evci Selin Vatansever Semih Dindar Senem Aytaç Seren Yüce Serkan Çakarer Serkan Acar Sevgi Saygı Sevil Demirci Seyfettin Tokmak Seyhan Kaya Sinan Güngör Sinemis Candemir Soner Sert Şükran Kuyucak Esen Süleyman Demirel Tahsin İşbilen Tamer Baran Tarık Tufan Tayfun Pirselimoğlu Tolga Esmer Tuğçe Taçkın
Zaman Makinemiz Olsa Hemen Yapmak İsteyeceğimiz 11 Şey
Bilimadamlarının icat edeceği yok, şöyle atadan, dededen bir zaman makinesi miras kalsa da tarihte güvercin gibi sekebilsek! Biz ilk 11'i seçtik. Siz de yapmak istediklerinizi twitter'da #zamanmakinesi1973 hashtaginde bizimle paylaşın!
'Beni Taksim'de Kimse Tanımadı'
Ünlü oyuncuyu meğerse sadece bir tek kişi tanımış; o da...2005’te Duvara Karşı ile tanışmıştık onunla. Duvara Karşı, Berlin Film Festivali’nda Altın Ayı ödülünü kazanınca Fatih Akın ve filmin oyuncuları hem Türkiye basınında hem de Avrupa basınında geniş yer bulmuştu. Duvara Karşı, Sibel Kekilli’nin kariyerinin de başlangıcı oldu aynı zamanda. Filmdeki başarılı performansının hemen ardından Fatih Akın’ın Kebab Connection’ında ve Ömer Uğur’un Eve Dönüş adlı filminde rol aldı. Sonrasında sinema kariyerini istikrarlı bir şekilde sürdüren Kekilli, yıllar sonra bir Amerikan dizisiyle karşımıza çıktı. SONUNDA SHAE KRALİÇE OLACAK Game of Thrones’un yeni sezon tanıtımı için Londra’da düzenlenen basın toplantısında Sibel Kekilli’yle buluştuğumuzda, hemen sıcakkanlılığıyla ortamı yumuşatıp sohbeti başlatıyor: “Sonunda Shae kraliçe olacak!” Bu noktadan itibaren yeni sezon hakkında ser verip sır vermeyeceği anlaşılıyor. Bunun üzerine merakımız hemen başka taraflara yöneliyor. Sahi nasıl Game of Thrones gibi büyük bir Amerikan yapımında rol almıştı? O, Avrupa’da başarı kazanmış bir bağımsız film oyuncusuydu ne de olsa. Birbirinden çok farklı iki kulvar… Kekilli’ye göre Duvara Karşı önemli ödüller kazanmış bile olsa, bir TV dizisiyle karşılaştırılamaz. “HBO’nun yapımcılığını üstlendiği bir TV dizisi dünyanın her yerinde yayınlanıyor. TV’deysen herkes seni tanıyor. Bağımsız bir filmden çok farklı. Bu dizide rol aldığım için çok özel ve gururlu hissediyorum.” DAHA ÇOK TANINDIM Önceki senelerde dizinin yaratıcıları David Benioff ve D.B. Weiss ile yaptığımız röportajlarda, Kekilli’nin Duvara Karşı’daki performansına hayran kalıp diziye katılmasını istediklerini öğrenmiştik. Hatta aksanı nedeniyle de karakterin kökenini değiştirmişlerdi. “Dan ve David beni Duvara Karşı’da izleyip beğendiklerini söylemişti. Film 2004’te çekilmişti, benim seçmelerim ise 2010’da gerçekleşti. Onlar film bağımlısıdır. Beni kadroya katıp, rolü benim uğruma değiştirdikleri için kesinlikle özel hissediyorum. Game of Thrones’tan sonra daha çok seçmeye çağrılmaya başladım.” gazetevatan.com
Vadi'de Bomba Sarıgül Sahnesi!
Kurtlar Vadisi Pusu'nun bir sahnesinde sarıgülle ilgili öyle bir diyalog gerçekleşti ki...ATV'nin sevilen dizisi Kurtlar Vadisi Pusu'da geçen bir cümle sosyal medyayı salladı.Savcının eşini öldüren Margeret'in savcı Leyla'nın elindeki sarıgüle vurgu yapması gözlerden kaçmadı.Kurtlar Vadisi Pusu'da 217. bölüme sarıgül sahnesi damgasını vurdu. Ünlü oyuncu Şemsi İnkaya'nın Vahap Kuzuzade karakterini canlandırdığı 217. bölümde Savcnın kardeşinin öldürülme sahnesi sosyal medyayı salladı.Elindeki sarıgülle kardeşine giden Savcı Leyla şok yaşadı. Kızkardeşinin Margeret tarafından öldürüldüğünü öğrenen savcı kardeşinin ait telefonun kendisini aramasıyla şaşırdı.Telefonun diğer ucundaki Margeret'ti. Savcı Leyla'ya en büyük acıyı tattıran Margeret'in 'Sarıgül uğursuzluk getirir. Demek ki doğruymuş' sözleri sosyal medyada gündeme oturdu.
Sevilen Çizgi Film Slugterra’nın Karakterleri Joker Toys Mağazalarında
Ünlü çizgi film Slugterra’nın karakterleri, düelloya farklı bir boyutgetirecek birbirinden farklı özellikleriyle Joker Toys mağazalarında çocukları bekliyor.Heyecan ve hareketin hiç bitmediği Slugterra dünyasının yepyeni sülükleri ile minikler hem tüm kahramanları biriktirerek koleksiyonu tamamlayabiliyor hem de iddialı düellolara katılıp arkadaşlarıyla dilediği gibi değişim yapabiliyor. Çocukların hayal dünyasını geliştirecek Slugterra karakterleri ayrıca dönüşüme uğrama özelliğine sahip.Slugterra tutkunu çocukların vazgeçilmezi Slugterra Sülük Fırlatıcı ile de minikler en sadık sülüklerini fırlatıcının üstüne yerleştirerek düellonun keyfine varıyor. İster tek ister ikili oynanma imkânı da sunan Slugterra Sülük Fırlatıcı ayrıca taşınabilir boyutlarıyla eğlencenin tadını her yerde çıkarmak isteyen çocuklara güzel bir alternatif sunuyor.Tüm Slugterra oyuncakları, bebek ve çocuklara yönelik Türkiye’nin en zengin ürün yelpazesini ve marka çeşidini tüketiciye sunan Joker Toys mağazalarında gülümseten fiyat garantisiyle aile ve çocukları bekliyor.www.joker.com.trfacebook.com/jokerlebuyuyorumtwitter.com/jokermagazalari
Hazar Ergüçlü Yalınayak Kaçtı!
“Medcezir”in genç oyuncusu Hazar Ergüçlü, erkek arkadaşıyla görüntülenmemek için İstiklal Caddesi’nde yalınayak koştu.Hazar Ergüçlü, önceki akşam bir erkek arkadaşıyla Taksim’deydi. Gittikleri kulüpte geç saatlere kadar eğlenen ikili, çıkışta habercilerle karşılaşınca panik yaşadı.Genç adam Ergüçlü’yü tek başına bırakıp uzaklaşırken, ünlü oyuncu da gazetecilerden kaçmak için yağmura ve soğuğa aldırmadan topuklu ayakkabılarını çıkarıp yalınayak koşmaya başladı.kaynak:http://www.acunn.com/
19 Yabancı Ünlünün Fantastik Türkiye Macerası
Ülkemizi birçok yabancı ünlü oyuncu, şarkıcı, manken ziyaret ediyor. Kimi tatilini geçirirken kimisi iş için ülkemize geliyor. Eminiz hepsi birçok güzel anı ile ayrılıyor ama aralarında başlarına enteresan işler gelenler de yok değil. İşte size ülkemizde yabancı ünlülerin yaşadığı fantastik olaylara birkaç örnek.
Müjdat Gezen'in Bahçesinde Nazım Hikmet Büstü
Kadıköy'deki sanat merkezinin bahçesine konulan Nazım Hikmet büstünün açılışına Müjdat Gezen başta olmak üzere Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün, Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, Nazım Hikmet Vakfı Başkanı Rutkay Aziz, Nazım Hikmet Vakfı Başkan Yardımcısı Tarık Akan, Gazeteciler Uğur Dündar, Yılmaz Özdil ve Yönetmen Kandemir Konduk ile sanat merkezinin öğrencileri katıldı.'AYRILIYORUM AMA BU HAYATTAN AYRILMIYORUM' Saat 14:00'de Müjdat Gezen Sanat Merkezi bahçesinde gerçekleşen törende açılış konuşmasını Müjdat Gezen yaptı. Gezen, Nazım Hikmet büstünü Büyükçekmece'de gördüğünü ve çok beğendiğini belirterek, 'Sayın Hasan Akgün bir benzerini armağan etti. Nazım'ın vasiyeti altında yazıyor' şeklinde konuştu. Büstü hediye eden Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün de 'Bu kadar muhteşem' diye nitelediği insanlarla bir kaç dakika da olsa bir arada bulunmaktan büyük mutluluk duyduğunu söyleyerek, 'Burada gerçek Cumhuriyetçi, Atatürkçü candan, bütün yürekleriyle özümsemiş insanlarla beraber olmak bana büyük mutluluk vermiştir' dedi. Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk de MSM'nin hemen yanına bir park yaptıklarını hatırlatarak,' Müjdat'tan izin aldık. Oraya modern bir heykel gelecek. İnanıyorum ki okulla çok bütünleşecek' şeklinde konuştu. Kadıköy belediye başkanlığından yakından ayrılacağını hatırlatan Öztürk, 'Ayrılıyorum ama bu hayattan ayrılmıyorum. Yine Atatürk'ün yolunda. Yine demokrasi yolunda hep birlikte mücadele edeceğiz' diye konuştu. RUTKAY AZİZ: ELBET GÜNEŞLİ GÜNLERİ GÖRECEĞİZ. Nazım Hikmet Vakfı Başkanı Rutkay Aziz de büstün açılışı için gerçekleşen törende söz aldı. MSM'nin öğrencilerinin çok şanslı olduğunu söyleyen Aziz, ' Şaire 'günaydın' diyerek güne başlayacaklar. Şair de onlara ' elbet güneşli günleri göreceğiz çocuklar' diyecek. Bu umut hayata geçene kadar hep beraber yarınlara yürüyeceğiz' dedi. TARIK AKAN: MUSTAFA KEMAL'İN ASKERLERİYİZ Nazım Hikmet Vakfı Başkan Yardımcısı sıfatıyla konuştuğunu söyleyen ünlü oyuncu Tarık Akan da, 'Nazım bizim hocamız. Bizi biz yapan Nazım Hikmet. Sizleri de siz yapan Nazım Hikmet olacaktır. Mustafa Kemal Atatürk'ün askerleriyiz. Bunu bizim elimizden hiç kimse alamayacaktır. Ne yaparlarsa yapsınlar' diye konuştu. UĞUR DÜNDAR'DAN TÜRGEV ESPİRİSİ Gazeteci Uğur Dündar konuşmasıyla herkesi güldürdü. İki sitemi olduğunu söyleyerek konuşmasına başlayan Dündar, 'Birisi Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk'e, şu gördüğünüz güzelim parkı TÜRGEV'e bağışlamak varken sizlerin hizmetine sunmuş, oysa hayır işi yapabilirdi, bağışlayarak' diye konuştu. Dündar'ın bu sözleri öğrenciler tarafından alkışlandı. İkinci siteminin Büyükcekmece belediye başkanına olduğunu söyleyen Dündar sözlerini, ' Ötekiler balya balya dolarları taşırken; oradan bu tarafa Nazım Hikmet heykelini taşıdı. Çok değerli bir çaba. Ötekilerden bizi ayıran da bunlar' diye tamamladı. YILMAZ ÖZDİL'DEN MSM'YE ÖVGÜ Son olarak konuşan Gazeteci Yılmaz Özdil de, 'yasaklar okyanusu içinde bir ada' olarak nitelediği Müjdat Gezen Sanat Merkezi'nin bir çakıl taşı olabildikleri için çok mutlu olduklarını söyledi. Özdil, ' Sizler de buranın bir parçası olduğunuz için torunlarınıza bile bırakabileceğiniz bir mirasa sahipsiniz' dedi.
İslam'a Göre Telefon Dinlemenin Hükmü Nedir?
Hayrettin Karaman: İslam ahlakına göre insanların gizledikleri davranışlarını bilmek ve görmek için teşebbüste bulunmak men edilmiştir ama...T24Hürriyet yazarı Ahmet Hakan , İlahiyatçı Profesör Hayrettin Karaman 'ın 2011 yılında Yeni Şafak gazetesinde kaleme aldığı dinlemelerin İslamda'ki hükmüne yönelik sözlerini hatırlattı. Karaman, dönemin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve MHP'li milletvekillerinin seks kasetlerinin çıkmasının ardından 'İslam'a göre gizlenen kusur ve günah kamuyu ilgilendiriyor ve bilinmemesi kamuya zarar veriyorsa devreye zaruret girer ve zaruri olarak tespit ve gerektiği kadar teşhir edilir' ifadelerini kullanmıştı.Ahmet Hakan Karaman'a AKP'ye olan yakınlığınıda göz önünde bulundurarak 'o gün verdiği fetvanın bugün ortaya çıkan ses kayıtları sonrası arkasında duracak mı' sorusunu yöneltti.Ahmet Hakan'ın Hürriyet gazetesindeki köşesinde yayımlanan yazısının (6 Mart 2014) ilgili kısımları şöyle:İslam'da telefon dinlemenin hükmüİslam’a göre...Birinin özel telefon görüşmeleri dinlenir mi?Dinlenen telefon görüşmeleri teşhir edilebilir mi?İslam’ın bu konudaki kuralını aktarıyorum:-İslam ahlakına göre insanların gizledikleri davranışlarını bilmek ve görmek için teşebbüste bulunmak men edilmiştir.-Ama gizlenen kusur ve günah kamuyu ilgilendiriyor ve bilinmemesi kamuya zarar veriyorsa devreye zaruret girer ve zaruri olarak tespit ve gerektiği kadar teşhir edilir.-Ülkemizde ve dünyada zaman zaman gizlilikler ortaya çıkarılıyor, rezaletler teşhir ediliyor.-Bu teşhirler yukarıda açıklanan kurala uygun ise denecek bir şey yoktur.-Uygun değilse elbette yapılan ayıptır, günahtır.Bu fetvayı ben vermiyorum.Fetvayı veren kişi Prof. Hayrettin Karaman...Hayrettin Karaman kimdir?Başbakan Erdoğan’ın, verdiği fetvalara sonuna kadar güvendiği ünlü fıkıh hocasıdır. Yeni Şafak gazetesinin yazarıdır.Hayrettin Karaman bu fetvayı ne zaman verdi?(Yazının tamamını okumak isteyenler için: “Günah kasetleri ve teşhiri” başlıklı yazı... Yeni Şafak gazetesi... Tarih: 12.05.2011)*Karaman bu fetvayı hangi olay üzerine verdi?Baykal’ın ve MHP’li milletvekillerinin kasetlerinin internete düşmesi üzerine.Baykal’ın ve MHP’li milletvekillerinin bel altı kasetlerinin teşhir edilmesinin caiz olduğunu söyleyen Hayrettin Karaman’a soruyorum:-Verdiğiniz fetvanın bugün de arkasında mısınız?-Verdiğiniz fetvanın bugün de arkasında değilseniz neden değilsiniz?-Verdiğiniz fetvanın arkasındaysanız aynı fetvayı neden bugün de hatırlatmıyorsunuz?-Yoksa size göre İslam, Baykal ve MHP’liler söz konusu olduğunda farklı, Başbakan Erdoğan ve yakınları söz konusu olduğunda farklı bir ilke mi koyuyor?-Eğer olaya böyle yaklaşıyorsanız... Bu yaptığınız “İslam karşıtı propaganda” gibi bir şey olmuyor mu?
Nicki Minaj’dan Çıplak Duş Selfie’si
ABD’li R&B şarkıcısı Nicki Minaj Instagram hesabından paylaştığı çıplak duş selfie pozlarıyla hayranlarına gönderme yaptı.31 yaşındaki ünlü şarkıcının duş alırken pozları hayranları tarafından sosyal medyada paylaşıldı.Fotoğrafların devamı için tıklayın
Arda Ibrahimovic'in Formasını Bakın Kime Verdi!
Türkiye-İsveç maçında Arda Turan, Zlatan Ibrahimovic ile formasını değiştirdi. Bakın forma kime gitti! Türkiye-İsveç maçında Arda Turan, Zlatan Ibrahimovic ile formasını değiştirdi. Bakın forma kime gitti! Dün Ankara’da oynanan hazırlık maçında Türkiye, İsveç’i 2-1 yenerken, millilerin yıldızı Arda Turan ile Zlatan Ibrahimovic devre arasında forma değiştirmişti. Maç sonrasında ise Ibrahimovic’in formasının kime gittiği anlaşıldı. Arda Turan formayı ünlü spiker Burcu Esmersoy’a vermiş.Eurosport
Emrah Serbes'ten Yolsuzluk Göndermesi: 'Son Montajı Halk Yapacak'
Ünlü senarist ve Gezi Parkı sürecinde Erdoğan hakkında söyledikleriyle olay yaratan Emrah Serbes, Artı Bir TV canlı yayınında Mirgün Cabas'ın konuğu oldu. Her Şey programında Türkiye'nin sıcak 'tape' gündemini de değerlendiren Serbes, ' Fazla konuştuğumu düşünenler 'Bu adam yazardı, şimdi başka yere gitti' diyor. Onca tape'den sonra sen nereye gittin abi?Çıldırt bizi, güldürt bizi hocam, gönder tapeleri. Oturuyoruz, amcam eniştem var Berat'a bir fikir geldi. Osman'a da bir fikir geldi. Osman kim mi? BİM'den Le Kola alan 845 TL maaş alan bir adam. Eğer bunlar gerçekse kapatalım ülkeyi. Artık TC kimlik numaramızla kombinasyonla loto oynayalım.' diye konuştu. Başbakan Erdoğan ve Bilal Erdoğan arasındaki görüşmelere de gönderme yapan Serbes'in açıklamalarının satır başları şöyle: Son montajı halk yapacak. Tazmanya canavarı bile böyle yemedi. Medyada, başbakan ve Bilal'i kafada çorapla banka soyarken görse 'o marka çorap kullanmıyorlar' diye savunacak adamlar var. Merkez medyada çalışıp,ekmek parası için demesinler,o ekmek paranda 19 yaşında bir gencin kanı var,deme böyle. Bana diyor ki ormanda yaşa. Ben yaşarım abi. Ama sen de o duble yollarda çadır kur yaşa. Park direnişi falan derken baktım TOMA gelirken alkışlıyordu çocuklar. Niye alkışlıyorsunuz diyorum, abi ilk kez canlı TOMA gördüm diyor. Ben en çok çocuk ruhlu siyasetçileri seviyorum. Metro geldi ilk ben kullandım pozları var. Düşünsene New York metrosunda yeni bir hat açılacak yanında Obama, New York Valisi falan. Türkiye'de ise tüm kabine aynı vagonda. Bi devirse tüm kabine gitti. Beni siyasetçi falan anlamam bana ağaçlar kesilirken üzerine atlayacak adam lazım. Sırrı Süreyya abi gibi. Biliyor musun onun arabasında çift direksiyon var, eşbaşkan kontejyanı var ya. Ben hangi partiliyim biliyor musun; TOMA su sıktığında orada kim bayrağınıtutmuş direniyorsa beni o partiye yazın.Yeni bir kitap üzerinde çalışıyorum. 'Hürriyetleri için öksüren çocuklar' hakkında bir roman... Çok yakında Gayri safi milli gaz'dan payımıza düşeni alıyoruz. Cumhuriyet
"Binbir Gece" Şili Halkını Ekrana Bağladı
Drama dizileri ile ünlü Güney Amerikalılar tarihlerinde ilk kez tanıştığı Türk dizisi 'Binbir Gece'ye hayran kaldılar. Şili'de Mega televizyonunda ilk bölümü yayınlanan 'Binbir Gece' dizisi Prime Time da yüzde 11.2 lik bir orana ulaşarak halkı ekrana kilitledi. Bu oran karşısında şaşkınlıklarını saklamayan Mega televizyonu yöneticileri, 'Aynı saatlerde diğer televizyonlarda önemli Güney Amerika yapımı diziler olmasına rağmen Türk dizisi ilk bölümünde büyük bir atak yaptı' dedi. CNN Türk
Takkeli Cem Yılmaz
Russell Crowe'un Cem Yılmaz'lı film setinden ilk kareler sızdırıldı!Avustralyalı ünlü oyuncu Russell Crowe son filmi The Water Diviner'in çekimlerine İstanbul'da devam ediyor. Russell Crowe'un 'The Water Diviner' filmi için aldığı gizlilik kararı, yasaklarla delindi. Yılmaz Erdoğan'dan sonra Cem Yılmaz'ın kostümlü fotoğrafı da sosyal medyaya düştü. Ünlü komedyenin takkeli sakallı hali gözlerden kaçmadı. 'The Water Diviner'ın çekim programında önceki gün Aya İrini ve Topkapı Sarayı'ndaki sahneler vardı. Cem Yılmaz ve Yılmaz Erdoğan'ın da yer aldığı çekimlerden bir kare dün Instagram'a yüklendi. Ve böylece Erdoğan'dan sonra filmde bir Türk subayını canlandıran Yılmaz'ın da kostümü görülmüş oldu. Cumhuriyet