Umut Davası'nda 8 Sanığa Verilen Hapis Cezaları Onandı
Umut Davası'na Onama
Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Bahriye Üçok, Muammer Aksoy, Uğur Mumcu ve Ahmet Taner Kışlalı'nın öldürülmesinin de arasında bulunduğu birçok olayı kapsayan 'Umut Davası'nda 8 sanığa verilen hapis cezalarını onadı
Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Bahriye Üçok, Muammer Aksoy, Uğur Mumcu ve Ahmet Taner Kışlalı'nın öldürülmesinin de arasında bulunduğu birçok olayı kapsayan Umut Davası'nda, 8 sanığa verilen hapis cezalarını onadı.
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, 17 Ocak 2013'te, Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Muammer Aksoy ve Bahriye Üçok'un öldürülmesi olaylarının da aralarında bulunduğu çok sayıda olayı kapsayan 'Umut' operasyonuna ilişkin açılan ve Yargıtayın bozma kararından sonra tekrar görülen davada 3 sanığı 'yasadışı Tevhid-Selam ve Kudüs Ordusu' örgütünü kurmak ve yönetmek suçundan 12 yıl 6'şar ay, 5 sanığı ise aynı örgüte üyelikten 6 yıl 3'er ay hapse mahkum etmişti.
Sanıklardan Mehmet Ali Tekin, Hasan Kılıç ve Ekrem Baytap, 'silahlı suç örgütü kurma ve yönetme' eylemlerinden 15'er yıl hapis cezasına mahkum olmuş, iyi halleri nedeniyle cezaları 12 yıl 6'şar aya indirilmişti.
Sanıklar Abdulhamit Çelik, Fatih Aydın, Yusuf Karakuş, Mehmet Şahin ve Recep Aydın da 'silahlı suç örgütü üyesi olmak' suçundan 7 yıl 6'şar ay hapis cezasına çarptırılmış ve cezaları iyi halleri dikkate alınarak 6 yıl 3'er ay olarak belirlenmişti.
Kararın temyiz edilmesi üzerine dosyayı görüşen Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinin kararını onadı.
Kararda, 'Tevhid Selam Kudüs Ordusu Örgütü'nün, 1988-1999 yılları arasında Muammer Aksoy, Bahriye Üçok, Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı'nın öldürülmesi olaylarının da aralarında bulunduğu 18 ayrı saldırıyı gerçekleştirdiklerinin anlaşıldığı ifade edildi.
'İslami Hareket Örgütü'nün ise Çetin Emeç ve Turan Dursun'un öldürülmesi olaylarının da aralarında bulunduğu 1990-1994 yılları arasındaki 5 olayı gerçekleştirdiğinin tespit edildiği belirtildi.
Kararda, 'Tevhid Selam Kudüs Ordusu'nun ve 'İslami Hareket Örgütü'nün, silahlı terör örgütü niteliklerinin, Yargıtayca 2002'de kabul edilidiği hatırlatıldı.
Bu nedenle örgütlerin silahlı terör örgütü niteliğinde olduğu ifade edilen kararda, sanıkların terör örgütlerinin üyesi ve yöneticisi oldukları, İran'da Kudüs Ordusu ve İran gizli servisi Sawama ile bağlantıya geçip örgütsel görüşmeler yaptıkları, İran'da örgütün amaçları doğrultusunda siyasi ve askeri eğitim aldıkları, istihbarat çalışmaları yaptıkları, silah ve patlayıcı madde temin etmek gibi faaliyetlerde bulundukları yönündeki kabul ve uygulamada isabetsizlik görülmediği belirtildi.
- milliyet.com.tr
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!