Seyirciden Tam Not Aldı: Ata Demirer'in Yeni Filmi 'Bursa Bülbülü'nü İnceliyoruz!
Seyirciden Tam Not Aldı: Ata Demirer'in Yeni Filmi 'Bursa Bülbülü'nü İnceliyoruz!
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Senaryosunu Ata Demirer’in yazdığı ve yönetmenliği Hakan Algül’e ait olan Disney +’ın yeni filmi Bursa Bülbülü geçtiğimiz hafta izleyicilerle buluştu. Yapımını BKM'nin üstlendiği film şüphesiz izleyeni herkesin özlediği 80'li yıllara götürüyor.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Filmin oyuncu kadrosunda pek çok başarılı isim var. Başrollerde Ata Demirer, Cem Gelinoğlu, Özge Özacar, Tarık Papuçcuoğlu ve Melek Baykal yer alıyor.
Filmin açılışında 1986 yılının yaz aylarında, Bursa'nın Mudanya sahilinde Ata Demirer'in canlandırdığı Cengiz Sezen'i görüyoruz. Cengiz, çay bahçesinde şarkıcılık yapan ve kaset çıkarma hayalleri olan orta yaşlı bir adam. Kafasında ise komik duran bir peruğu var.
Bursa Bülbülü'nün bütün hikayesi de işte burada başlıyor. Bir köpeğin Cengiz'in düşen peruğunu kapıp kaçması, Cengiz'in köpeği kovalaması bir evin avlusunda ayna karşısında dans eden güzel bir kızın evinde sonlanıyor.
Roman bir ailenin sahibi olduğu bu evde olan kanuni Taşkın, kız kardeşi Arzu, besteci baba Şerafettin ve anne Zeliha'yı izliyoruz. Başta Cengiz'e tereddütle bakan bu aile zamanla Cengiz'e ısınıyor ve ona rakı sofrası kurup sazlı sohbet ortamı kuruyor.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Bu arada Cengiz, ailenin küçük ve güzel kızı Arzu'ya yavaştan aşık olmaya başlıyor. Her ne kadar kız ona 'Cengiz Abi' dese de. 1986 yılı Bursa’sında geçen filmde kaset hayaliyle yanıp tutuşan Cengiz, Şerafettin babanın o gece çaldığı bir şarkısını satın almak için Almanya'dan tatile gelen abisini ikna ediyor.
Ancak Şerafettin baba, besteyi dönemin ünlü şarkıcısı Doktor Fatih'e satmaya söz vermiştir. Tipolojik açıdan Fatih Ürek’i andıran bu karakter ile Cengiz arasında ezeli bir rekabet de böylece başlıyor.
Film bizi Türkiye'nin 1980'li yıllardaki sanat ve eğlence dünyasına sürüklüyor. Bursa, Zeki Müren, Müzeyyen Senar, Bülent Ersoy, Metin Akpınar, Zeki Alasya, seyirciyi güldüren sahneleriyle Küçük Emrah, Yeşilçam ve gazino kültürü, Bursalı Deli Ayten, Mudanyalı Balıkçı Erol, dönemin Çernobil faciası, Arjantin'in kupa kazanması...
Ata Demirer'in oluşturduğu karakterler çok gerçekçi. Örneğin Taşkın karakteri Demirer'in tanıdığı biri, Şerafettin onun konservatuvar hocası. Ayrıca film çekimlerinde Bülent Ersoy ve Küçük Emrah'ın rolü olduğu için onlardan da izin alınmış.
Film gerek senaryosu gerek müzikleriyle oldukça renkli. Ata Demirer'in zaten iyi bir besteci ve şarkıcı olduğunu hepimiz biliyoruz. Filmi duygulu yapan besteler dönemin müzisyeni Taşkın Sabah'a ait. Arzu karakterini seslendiren ise Melek Büyükçınar. Arzu'yu canlandıran Özacar'ın şarkıcı rolü bu sesle oldukça uyumlu.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Filmde Cengiz'in Arzu'ya giderek aşık olması, Taşkın ve Arzu'yla birlikte bir grup olmaları, Bursa Bülbülleri adıyla mekanlarda şarkı söylemeleri, Bülent Ersoy gibi bir sanatçıyla aynı sahneyi paylaşmaları ve birlikte kaset yapmak için İstanbul yollarına düşmeleri filmin en samimi ve sıcak sahneleri.
Filmin başından sonuna kadar duygusallığın ve aşkın dozunun arttığını hissedebiliyoruz. Aslında Arzu da Cengiz'e karşı boş değildir ama arada bir anne engeli ve plak yapımcısı Osman Bey vardır. Arzu annesinin baskılarına dayanamaz ve Osman ile evlenmek zorunda kalır.
Her şeyin iyiye gittiğini düşünürken İstanbul'daki yapımcının 'assolist' tek olur ısrarı yüzünden grup dağılır; daha doğrusu Cengiz kapı dışarı edilir. Zaten Arzu'nun Osman'ın evlenme teklifini kabul etmesi onu müziğe küstürmüştür.
Filmin sonunda Cengiz giderek acıklı bir hale bürünür. Hem bu hayatta en sevdiği şeyi yani müziği hem de bugüne kadar kendi deyimiyle 'kayda tutulur' sevdalandığı tek kişi olan Arzu'yu kaybetmiştir. Arzu ve kardeşi Taşkın İstanbul'da şöhret olurken Cengiz Bursa'da kalır.
Demirer genelde filmlerinde naif, hoşgörülü ve samimi karakterlere hayat veren bir aktör. Bu filmde de o özelliğini seyirciye göstermiş. Ayrıca sanat dünyasında ne kadar yetenekli olduğunu da Devekuşu Kabare’nin “Aşk Olsun” müzikalinde Metin Akpınar’ın hayat verdiği bir sahneyi klonlanmış gibi canlandırması harika bir detay.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
O dönemi yaşayanlar ya da sadece filmlerle görenler bile Bursa Bülbülü filminden aynı benzer tadı almıştır desek yanlış olmaz. Konser havasında geçen sahneleri izleyiciyi o döneme o kadar çok yaklaştırmış ki izlerken insanın kopası gelmiyor.
Ata Demirer'in diğer filmlerinden oldukça farklı olan bu filmi hakkında siz neler düşünüyorsunuz? Yorumlarınızı bekliyorum.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
2016 yılında Balıkesir Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümünden mezun oldum. Daha sonra Marmara Üniversitesi'nde Avrupa Siyaseti ve Uluslararası İlişkiler alanında tezli yüksek lisansa başladım. Bu süre zarfında siyasi alanda akademik makaleler ürettim. Ajanslarda içerik editörlüğü ve sosyal medya yazarlığı yaptım. 2022 yılından bu yana Onedio'da sinema ve dizi kategorisinde içerikler yazıyorum. Bu alandaki gündemi anbean yakından takip edip sizlere en eğlenceli şekilde sunuyorum.
Tüm içerikleri
Yorum Yazın
Ata Demirere hayran biriyim adam tam bir yetenek oyunculuk müzisyenlik ne ararsan var bu zaman kadar her işini çok beğendim ama bu film olmamış yani ata nın ... Devamını Gör
Film muhteşem olmuş tek kötü tarafı yeni kuşağın anlamayacağı bir çok konu içeriyor. 80 ,ve 90 larda yaşayanların daha kolay anladığı yeni kuşağın bu ne abi ... Devamını Gör
uzun zamandir izlediğim en kötü filmdi. Sadece para amaçlı yapılan espiriden yoksun başıni ortasını ve sonunu ortalama bir zeka anlayabilir bir komedi. Diğe... Devamını Gör