Sevdası İçin Hapse Giren, Akıl Hastanesinden Rapor Alan Bir İzmir Beyefendisi: Attila İlhan
Sevdası İçin Hapse Giren, Akıl Hastanesinden Rapor Alan Bir İzmir Beyefendisi: Attila İlhan
Türk edebiyatı, onlarca büyük şair ve yazar yetiştirmiştir. Şüphesiz ki bu altın isimlerin biri de henüz ilkokul öğrencisiyken şiir, ortaokul öğrencisiyken roman yazmaya başlayan Attila İlhan, nam-ı diğer Kaptan'dır.
Her ne kadar bizler onu eserleriyle tanısak da hayatı, başlı başına bir romandır. Bu romanın başlangıcı da Nazım Hikmet ile tanışması ve 'Mektup arkadaşıydık' dediği Vacide'ye yazdığı mektuplardı. Onu hapse götürecek şey mektupların içindeki Nazım Hikmet şiirleri olacaktı.
Kaynak: 1- Attila İlhan'ı Dinledim / Nam-ı Diğer Kaptan, Selim İleri, İŞ Kültür Yayınları, 2002; 2
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Attila İlhan'ın şiire olan merakı ilkokul yıllarına dayanır. İlkokulda öğrencisi olduğu Ayşe Öğretmen'in verdiği edebiyat kitapları ile daha da teşvik olur ve ilk şiirini yazar.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Ayşe Öğretmen'in verdiği kitapta özellikle Necip Fazıl ve Yahya Kemal dikkatini çeker. Ancak Nazım Hikmet ile tanışınca bakış açısı değişir. Topluma karşı değişen bakışı, şiirine de yansır. Kendi çizgisini bulana kadar Nazım Hikmet'i takip edecektir.
Ortaokul döneminde kadınlar da ilgisini çekmeye başlar. İlk kez hoşlanma, sevgi gibi duygularla tanışır fakat çok çekingendir. Konuşma cesaretini gösteremez.
Ortaokulu bitirdiği sene aynı sokakta oturduğu Vacide'yi fark eder. Bu sefer hisleri çok daha güçlüdür.
Bu sefer duygularını açıklamaya, Vacide ile konuşmaya kararlıdır. Bunu yüz yüze yapamayacağı için bir mektup yazar ve okula giderken odasının camından içeriye atar.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Ertesi sabah okula giderken cevap gelir. Önceki gece ümitsizliğe düşen İlhan, istediği karşılığı almıştır. Kendisinin deyişiyle aralarında "mektup arkadaşlığı" başlar.
Lise yıllarında kendisini hepten edebiyata kaptırır. Sürekli okur, yeni yazarlar ve eserler keşfetmeye çalışır. Hatta bu nedenle ilk kez lisede kırık not ile tanışır.
Nazım Hikmet ile değişen edebiyat anlayışı, hayata bakış açısını ve siyasi görüşünü belirler. Kendisini artık "Komünist" olarak tanımlamaya başlar.
Bir gün okuldan sivil polisler tarafından alınıp ifadeye götürülür. Sebebini bilmez, sorulan basit soruların ardından serbest bırakılır.
İkinci gün ise direkt evinden alınır ve tekrar sorguya gider. Gerekçe komünizm propagandasıdır. Vacide'ye yazdığı mektuplar yakalanmıştır.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
İçinde yasaklı şair Nazım Hikmet'in şiirlerinin de bulunduğu mektupları yırtması için uyarmıştır, ama Vacide yırtmaz. Çantasında sakladığı mektupları okulda müdire bulur.
İkinci gün Vacide ve birkaç arkadaşı serbest kalır ama İlhan tutuklanır. Arkadaşlarını örgütlediği söylenir ve suçlamalara Komünist Örgüt suçlaması da eklenmiştir. Derhal tecrit altına alınırlar.
Tutuklu kaldıkları dönemde Ömer ile tanışırlar. Bu aynı zamanda Türkiye Komünist Partisi ile tanışmaktır, çünkü Ömer tecrübeli bir partilidir. İlhan'a bildiği her şeyi aktarır.
Avukatları onun için "Zihinsel müşahede altına alınması lazımdır" savunmasını yapar. Akıl hastanesine gitmesi koşuluyla tahliye olur. Yargılama sonucunda suçu bulunur ve ceza alır. Ancak indirim ve yattığı süre dikkate alınınca tekrar cezaevine gönderilmez.
Vacide'nin yırtmadığı mektuplar tutuklamalara, cezalara hatta İlhan'ın okul hayatına büyük bir ara vermesine neden olmuştur. Aynı zamanda "mektup arkadaşlığı"nın bitmesine de. Attila İlhan ve Vacide bir daha hiçbir zaman görüşmezler. Belki de en acı sonuç budur.
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
Yorum Yazın
ruhumdasın.