Binali Yıldırım'dan Bacanak Açıklaması
Binali Yıldırım'dan Bacanak Açıklaması
ULAŞTIRMA Denizcilik ve Haberleşme eski Bakanı, AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, İzmir Liman İşletmesi’ne yönelik operasyonda gözaltına alınacaklar listesinde olan ancak halen bulunamayan bacanağı Cemalettin Haberdar ile ilgili olarak, “Bacanağımız olmazsa babam olsun yanlışı olan varsa hesabını versin. Hiç kimse bunu oraya buraya istismar etmeye kalkmasın. Yeri bellidir yurdu bellidir. Giderler alırlar, gereğini yaparlar. Adaletten kaçılmaz” dedi.
Ak Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, seçim kampanyasını Selçuk’tan başlattı. Partisinin Selçuk İlçe Başkanlığı’nı ziyaret eden Yıldırım, basın mensuplarının İzmir Liman İşletmesine yönelik salı günü gerçekleştirilen yolsuzluk operasyonu kapsamında aranan, ancak halen bulunamayan bacanağı Cemalettin Haberdar’la ilgili sorularını yanıtladı.
'GİDER ALIRLAR, GEREĞİNİ YAPARLAR'
Operasyon kapsamında gözaltına alınan İstanbullu işadamı M.C.B.’nin yanında çalıştığı belirtilen bacanağıyla ilgili sorulara Yıldırım şu yanıtı verdi:
“Bir adli vakadır. Süreç başlamıştır. Soruşturması devam eden olay hakkında detaylı bilgi almamız sözkonusu değildir. Böyle bir şeye de ihtiyaç yoktur. Yargı kendi işini yapsın. Bacanağımız olmazsa, babam olsun, yanlışı olan varsa hesabını versin. Hiç kimse bunu oraya buraya istismar etmeye kalkmasın. Yeri bellidir, yurdu bellidir. Giderler alırlar, gereğini yaparlar. Nereye kaçacak? Adaletten kaçılmaz. Benim bildiğim şehir dışındaydı. Herhalde dönmüştür, gereği yapılır. Ben görüşmedim. Benim bacanağım bacanağımdır. Ancak işiyle gücüyle benim işim olmaz. Biz kendi işimize bakıyoruz. Kimseyi de peşinen mahkum etme hakkımız yoktur. Gidecekler, sorular sorulacak, ifadeler alınacak, ondan sonra gereği yapılacak. Ya beraat edecek ya da mahkemeye sevk edilecek. Bu kadar basit.
'DOSYA UYUTULMUŞ'
Ama kötü olan şey şu. 2011 yılının başında başlayan bir takip var. Eğer bunlar suç işliyorsa, fotoğrafını çekip arşivlemek değil, suçüstü yapıp gereğini yapmak gerekir. Yani göz yummak suçtur. Benim dediğim bu suçtur. Üç yıl bekleyeceksiniz, bekleyeceksiniz bu seçime başladık, bismillah böyle bir operasyon yapacaksınız. Yüzde 100 haklı da olsanız bunun izahı yok. Kapanmış bir dosya beklemiş uyutulmuş. 'Biz nasıl burada adayı sabote ederiz nasıl soru işaretleri oluştururuz' buna yönelik bir faaliyet. İşin öbür tarafına karışmam. Yargıyla ilgili neyse o yürüyecek. Ama manidar dememin arkasındaki sebep budur. Dördüncü sene ortaya konacak iş değildir. Eğer varsa bir suç, Ceza Kanunu açıktır. 160'ıncı maddesi açıktır. Suçlunun da şüphelinin de hakkını korumak savcıların görevidir. Yargılamadan bütün bilgileri kamuoyuna servis etmek, aynı derecede suçtur. Kim olursa olsun. Maalesef Türkiye’de bu yanlış eskiden beri yapılıyor. İşte bunun düzeltilmesi lazım. Kimse suçu ispat edilmeden mahkum edilemez. İlk operasyon 17 Aralık’ta yapıldı 96 kişi gözaltına alındı 76’sı serbest bırakıldı. Neydi bu adamların suçu? Yüzde 25’ini tutuyorsunuz yüzde 75’i gece yarısı evlerinden toplanıyor sonra serbest bırakılıyor. Başarı mıdır? Daha titiz ve ihtiyatlı olmak lazım. İnsanları aileleri karşısında, toplum karşısında bir suçlu olarak ilan etme hakkımız yok. Yüzde 25 asla başarı değildir.”
Elif DEMİRCİ İZMİR (DHA
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!