'Başbakan Gösterdi, Korumalar Geldi'
'Başbakan Gösterdi, Korumalar Geldi'
Başbakan Erdoğan’a İzmir'de hakaret ettikleri iddiasıyla gözaltına alınan iki kadının avukatı, işlemlerde hukuka aykırılık olduğunu savundu. Avukat, gözaltı talimatının Başbakan'dan geldiğini iddia etti.
17 Mar 2014 Güncelleme 14:10 TSİ | Konular Türkiye
Başbakan Erdoğan, AK Parti İzmir mitingindeki konuşmasında, alana gelirken bir kadının kendisine yönelik el işareti yaptığını söylemiş, tepki göstermişti. Mitingin ardından da Birinci Kordon’daki evinin balkonundan bir kadının da Erdoğan’a hakaret ettiği ileri sürüldü. Erdoğan’a hakaret ettikleri ileri sürülen Filiz Akıncı ile Kamuran Bedir gözaltına alındı, Alsancak Karakolu’nda ifade vermelerinin ardındansa savcılığın talimatıyla serbest bırakıldı. Ancak kadınların gözaltına alınma şekliyle ilgili iddialar var.
Miting sonrası meydana gelen olayın ardından gözaltına alınıp serbest bırakılan Filiz Akıncı olayla ilgili açıklama yapmaktan kaçındı. Eşi Naci Akıncı, eşinin hareketinin hakaret amaçlı olmadığını, 'Ne işin var İzmir'de' diye kollarını açtığını söyledi. Akıncı bunun ardından Başbakan Erdoğan'ın korumalarına evlerini işaret ettiğini, ardından eve 4-5 sivil polisin geldiğini anlattı.
Zorla tutanak iddiası
'Kafeteryada oturduktan sonra sigara içmek için dışarı çıktım. Bu sırada da biraz ilerimde bulunan arkadaşıma elimle yanıma gelmesini işaret ettim. Miting sonuydu sanırım. Otobüs içerisinde çevreyi selamlayarak yanımızdan Başbakan'ın içeresinde bulunduğu otobüs geçiyordu. Oraya doğru yöneldiğim anda da Emine Erdoğan'ın Başbakan'a bizim tarafı gösterdiğini fark ettim. Sonra ne olduğunu bilmediğim için tekrar kafeteryaya girip yerime oturdum. Bir süre sonra iki takım elbiseli kişi içeriye girdi, direkt yanıma gelip beni kolumdan tutarak dışarıya çıkardılar.'
Karakolda, iki kadının avukatlığını da İzmir Barosu İnsan Hakları Merkezi’nden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Anıl Gürel üstlendi. Müvekkillerine, “Devlet büyüklerine hakaret” suçlamasıyla işlem yapıldını ifade eden Gürel, gözaltına alma işlemlerinde hukuka aykırılıklar bulunduğunu söyledi. Avukat Gürel, şöyle konuştu:
“İfadesinde, herhangi bir hakaret ve küfür etmediğini dile getiren müvekkilim Filiz Akıncı’nın gözaltına alınması, Başbakan Erdoğan’ın, ‘Alın’ talimatı üzerine gerçekleşmiş. Talimatın ardından 10 -15 takım elbiseli koruma, evin kapısını çalıp zorla içeri girmiş. Kendilerini tanıtmamışlar. Özür dilemesini istemişler. Sonra, gözaltı yetkileri bulunmadan üzerindeki pijamasıyla sivil plakalı bir araçla karakola götürmüşler. Karakolda da, evin kapısının çalınıp dışarı çağrıldığı, kendi rızasıyla geldiğine dair tutanak imzalatmak istemişler ancak müvekkilim bunu kabul etmemiş. Diğer müvekkilim Kamuran Bedir’in gözaltına alınmasında da, ciddi hukuk ihlalleri var. Aynı şekilde korumalar, olayın yaşandığı yer, Alsancak Karakolu’na yaklaşık 300 metre mesafedeyken, sivil plakalı bir araca almışlar. Mustafa Kemal Sahil Bulvarı ve Balçova otobanını kullanarak karakola götürmüşler. Burada da bir alıkoyma söz konusu. Başbakan’ın, ‘Alın’ şeklinde bir talimatı hukuka uygun değil. Eğer, ortada bir suç tespiti varsa Savcılığa bildirilmesi gerekirdi. Başbakan Erdoğan’ın da şikayetçi olması gerekirdi. Biz, Baro olarak konunun takipçisi olacağız.”
'İzmirlilerin çoğu gözaltına alınmalıydı'
İzmir Barosu Başkanı Ercan Demir, gözaltına alma işlemlerinde adli kolluk yönetmeliğine aykırı davranıldığını söyledi. Demir, “Ortada fiziki ve fiili bir saldırı söz konusu değil. Böyle bir durum olsa, Başbakanlık korumaları olaya müdahale edebilirdi. Ancak, hakaret, şikayete bağlı bir suç. Yani durumun aciliyeti yok. Eğer, hakaret gibi bir olay yaşandıysa, Savcılığa haber verilmeli, gözaltı talimatı gelirse korumaların yerine orada veya mıntıkada görevli polislerin gözaltı yapması veya karakola davet etmesi gerekirdi. Miting sırasında, onlarca insan, ‘Hırsız, katil var’ diye bağırdı. O zaman, onlarında gözaltına alınması gerekiyordu. Ortadaki hukuk ihlali, bunun açık örneği” diye konuştu.
Kaynak: Al Jazeera