Alper Rende'nin Amazon'da 1 Hafta Kaldığı Waorani Kabilesini İnceliyoruz
Milyonlarca takipçisi olan YouTuber Alper Rende bu sefer de kimsenin gitmeye cesaret edemediği Ekvador'un Amazon bölgesinde yer alan Waorani Kabilesi'ni ziyaret etti. Waorani Kabilesi'nde 1 hafta kalan Alper Rende, kabile insanlarının yaşam alanlarını, kültürlerini, maymun ve domuz avlarını bizlere aktarırken aynı zamanda onların günümüzün modern dünyasından ne kadar farklı olduklarını da göstermiş oldu. Çünkü yaklaşık 1,8 milyon yıl önceye kadar giden avcılık ve toplayıcılık faaliyetleri bu kabilenin hala günlük rutinleri arasında yer alıyor.
Alper Rende'nin çektiği bu video ışığında hadi gelin sadece 50 yıl önce keşfedilen Waorani Kabilesi'nin ilginç yaşamını inceleyelim!
Alper Rende sınır tanımamaya devam ediyor.Ekvador'un Coca şehrinden 15 saatlik bir kano yolculuğu sonrası Waorani kabilesine gelen Rende, Waoranilerin yaşam şekillerini görünce şaşkınlığını gizleyemedi.
Waorani Kabilesi'ne varmak için yaptığı 15 saatlik kano yolculuğunda yolun tehlikelerini anlatan Rende:
Birkaç yıl önce bu bölgede kano motoru bozulan ve karaya çıkmak zorunda kalan çiftin mızraklı saldırıya uğradığını belirtti.
Bu zorlu yolculuk sonrası Waorani Kabilesi'ne varan Rende, Waorani kadınlarının binlerce yıldır yaptıkları "hoş geldin" seremonisine katıldı.
Oldukça misafirperver bir tutum sergileyen Waorani halkı geleneksel şarkı ve dansları ile Alper Rende ve ekibini karşıladı. Ancak geçmişte bu durum tam tersi olmuştu.
Peki Waorani Kabilesi'nin Varlığı nasıl keşfedildi?
Waoranilerle temas 1956 yılında 5 Hristiyan misyoner tarafından gerçekleşti. 1980'lere gelene kadar temas kurma söz konusu olmasa da petrol arama şirketler tarafından tekrar iletişim kuruldu. İlk defa beyaz insan gören Waoraniler oldukça şaşkındı ve saldırıya geçtiler. Petrol arama çalışması için gelen işçiler ağaçlarını kesiyor, onların yaşam alanlarına müdahale ediyordu. Waoranililer işçilere saldırdıktan bir süre sonra işçiler bölgeyi terketti. Waoranililer de işçilerin kalması için yapılan evlere yerleşti. Artık tüm yaşam alanlarını bu evlerin etrafında oluşturmaya başladılar.
Onların süpermarketi aslında Amazon Ormanları...
Hayatta kalmak ve besin ihtiyaçlarını karşılamak için avcılık ve toplayıcılık Waorani Kabilesi'nin de yaşam biçimiydi.Avlanma için çeşitli silahlar kullanırlar. Kasları dakikalar içinde felç eden bir içeriği olan zehirleri avlandıkları aletlerin ucuna sürerler. Ancak ağız yoluyla alındığında kana karışmaz ve zehirlemez. Bu durum yüzyıllar boyunca toplumların avlanmada kullandığı bir yöntemdi. Ayrıca çeşitli bitkileri toplayarak hem zehir üretimi hem de gıda için tükettiler.
Günlük besin ihtiyaçlarını karşılamak onlar için oldukça hayati bir konuydu. Domuz gibi hayvanları avlıyorlardı
O gün ormandan ellerinin boş gelmesi akşamı aç geçirebileceklerinin bir işaretidir. Domuz gibi hayvanları pişirirken ise ilk yaptıkları şey tüylerini yakarak onları parçalayıp bir kazana atmak oluyor. Eti tatlandırmak için ise herhangi bir baharat kullanmıyorlar.
Hatta maymun bile avlıyorlar!
Aynı pişirme işlemi maymun için de geçerli😱
Waorani Kabilesi oldukça izole bir yaşamın parçasıdır.
Waorani dili izole bir dil olmakla birlikte hiçbir dil ailesi içerisinde yer almaz.
Evlerinde hamakta uyuyan bu kabile insanlarının giyim tarzları da kültürlerinin bir parçası haline gelmiştir.
Kabile insanları için çıplaklık kültürlerinin bir parçasını oluşturur. Asıl önemli olan kadınların üreme bölgelerini korunması olduğu için ağaç yaprakları ile o bölgeyi kapatırlar. En ilginç detay ise kadınlar için en mahrem bölge ise boyunlarının olmasıdır. Bu yüzden ağaç liflerinden yaptıkları iplerle boyunlarını kapatırlar.
Erkekler içinse mahrem bir bölge bulunmamaktadır. Hareketlerinin kısıtlanmaması için üreme organlarını bir ip ile bellerine bağlarlar.
Aile ve ağaç onlar için çok önemli bir ikiliyi oluşturur.
Aile bağları oldukça güçlü olmakla birlikte kabileyle ilgili kararlar ortak alınır. Ancak ruhani bir şamanın düşüncelerine de oldukça önem verilir. Kabile tarafından şamanların hastalık tedavisi, geleceği görmek ve hayvanların ruhuna bağlanabilme gibi özelliklerinin olduğu düşünülür.
Onlarında büyük korkuları var: İnsanlar
Doğanın bir parçası haline gelen bu insanlar onlara besin, yaşam alanı ve dayanıklılık sağlayan ormanlarının her türlü insani tehlikeye maruz kalabileceğinden ürküyorlar. Ama ne olursa olsun her modern insanında içinde taşıdığı bir dürtü olan yuvalarını korumak onların da her zaman önceliği olmaya devam edecektir.
Farklı coğrafyalar, farklı yaşamlar içerisinde olsalarda tüm gizemleri ile Waorani Kabilesi insanlarını bizler de çok sevdik.
Bizleri Waorani Kabilesi ile tanıştıran Alper Rende'ye ve ekibine çok teşekkür ederiz.
Yorum Yazın