Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
92 Gün ve Uzun Bir Gecenin Ardından Can Dündar ve Erdem Gül Serbest
MİT TIR’ları soruşturmasında tutuklanan Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül'ün bireysel olarak yaptıkları başvuruyu görüşen Anayasa Mahkemesi, Dündar ve Gül'ün,'kişi hürriyeti ve güvenliği haklarının ihlal edildiğine' karar verdi. Kararı 3'e karşı 12 oy ile alan Anayasa Mahkemesi, ihlalin ortadan kaldırılması için dosyayı ilgili mahkemeye gönderdi. 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin gece 01:00 civarında Dündar ve Gül'ün tahliye edilmelerine karar vermesinin ardından gazeteciler 03:10'da yeniden özgürlüklerine kavuştu.
Can Dündar ve Erdem Gül, alkışlar ve tezahüratlar eşliğinde kendilerini bekleyen kalabalıklarla buluştu. Yönetici ve yazarların da aralarında bulunduğu Cumhuriyet gazetesi çalışanları Dündar ve Gül’ü coşkuyla karşıladı. Can Dündar ilk duygularını şöyle açıkladı:
'Böyle bir tahliyeyle Cumhurbaşkanı'nın doğum gününü kutladığımız için mutluyuz'
“Kusura bakmayın sizi beklettik. Sayın Cumhurbaşkanının bugün doğumgünü biliyorsunuz. Böyle bir tahliyeyle kendisinin doğumgününü kutladığımız için çok mutluyuz. AYM’nin bugünkü kararı çok tarihi bir karar. Sadece bizim için değil, tutuklu tüm meslektaşlarımız açısından. Saraya tabi olmayan bir yargı, saraya tabi olmayan bir medyanın önünü açacak bir karar verdi. Biz çıktık ama 30’u aşkın meslektaşımız içerde. Onlar için de mücadelemiz sürecek. Umut Nöbeti devam etmeli. Bizim ödediğimiz bedel Türkiye’de gazetecilerin ödediği bedelin yanında çok küçük. Ama dünyaya seslenebildik, direndik. Her türlü tehdide rağmen bugün karşınızda o haberleri savunabilecek duruma geldik. Kin duymuyoruz, öfke duymuyoruz ama mücadelemize kararlılıkla devam edeceğiz.”
Erdem Gül: 'Biz çıktık ama bu tutuklu gazeteciler meselesinin bittiği anlamına gelmez'
Erdem Gül ise Ahmet Kaya’nın ‘Sonumuz böyle olmasaydı’ şarkısına gönderme yaparak şöyle konuştu: “AYM’nin attığı bu hukuki adım için Türkiye adına teşekkür etmek istiyorum. Keşke mahkeme bu kararı baştan vermiş olsaydı da topu AYM’ye atmasaydı. Biz çıkıyoruz ama bu basın meselesinin bittiği anlamına gelmiyor. İçeride yatan bir sürü meslektaşımız var. Onlar için mücadeleye devam etmemiz gerekiyor.”
Tahliye anı objektiflere böyle yansıdı
Neler oldu?
Anayasa Mahkemesi Birinci Bölüm Başkanlığı, MİT TIR'ları soruşturması kapsamında tutuklanan Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve gazetenin Ankara temsilcisi Erdem Gül'ün başvuru dosyasını mahkemenin Genel Kurulu'na sevk edilmesine karar vermişti.
Can Dündar ve Erdem Gül için karar vermek üzere bugün toplanan. Anayasa Mahkemesi, Dündar ve Gül için hak ihlali kararı vermişti.
AYM'nin internet sitesinde yapılan açıklama
Avukatlar tahliye için dilekçe verdi
İstanbul Adalet Sarayı'na gelen Dündar ve Gül’ün avukatları Anayasa Mahkemesi kararının UYAP üzerinden, davaya bakan İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ne ulaşmasını bekledi.
Kararın gelmesi ile birlikte avukatlar, 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kalemine tahliye talep dilekçesi verdi.
14 Ağır Ceza Mahkemesi, kararın bizzat Yüksek Mahkeme tarafından kendilerine gönderilmesi sonrasında kararını vereceğini açıkladı.
"Aksi Türkiye’de darbe demektir"
AYM’nin kararının ardından CNN Türk’te canlı yayına bağlanan Cumhuriyet gazetesi İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay tahliye kararı beklediklerini söylemişti.
Gazetecilerin avukatlığını da yapan Atalay, Nevşin Mengü'nün '14. Ağır Ceza Mahkemesi Anayasa Mahkemesi'nin bu karırına direnebilir mi? Bunun böyle bir yolu var mıdır? Bir daha düşün diyebilir mi?' sorusuna, 'Böyle bir şey olduğunda Türkiye'de darbe olmuş, hukuk devleti ilkesi askıya alınmış, Anayasa Mahkemesi askıya alınmış, ve ortada bir adı mahkeme olan bir kurum ama kendisi mahkeme olmayan bir kurum kendi kendine bir işlem yapmış olur. Bu işlemin gereği yerine getirilirse Türkiye bildiğimiz Türkiye Cumhuriyeti hukuk devleti olmaz. Yani hukuk devletinde böyle bir şey mümkün değil. Bunun örneği de yok' yanıtını verdi.
Cezaevi önünde tahliye bekleyişi
Kararın ardından Dündar ve Gül'ün aileleri ile meslektaşları Silivri Cezaevi önünde 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin tahliye kararını bekledi.
Dilek Dündar: Ellerimizle teslim etmiştik, ellerimizle almaya geldik
Can Dündar'ın eşi Dilek Dündar CNN Türk'te katıldığı canlı yayında şunları söyledi:
'Ben baştan beri AYM’nin sonuç çıkacağını düşünüyordum. Türkiye hukuk sistemine güveni sarsmak istemiyordum. Biraz geç kaldı gibi geliyordu bana. Sabırla geçti diyeyim. Geçici bir göreve gitmişti gibi karşıladık. Ellerimizle teslim etmiştik, ellerimizle almaya geldik Can’ı'
Yurt dışına çıkış yasağı konuldu
Mahkeme Can Dündar ve Erdem Gül'e yurt dışına çıkış yasağı koydu. Tutuksuz olarak yargılanacak olan gazeteciler 25 Mart'ta hakim karşısına çıkacak.
92 gündür cezaevindeydiler
Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül, 'MİT tırları' soruşturması kapsamında İstanbul Nöbetçi 7. Sulh Ceza Hâkimliği tarafından 26 Kasım 2015'te tutuklanarak Silivri Cezaevi'ne gönderilmişti.
MİT tırlarına ilişkin görüntüleri yayınladıkları için tutuklanan Can Dündar ve Erdem Gül hakkında bir kez ağırlaştırılmış müebbet, bir kez müebbet ve 30 yıla kadar hapis cezası istenmişti.
Dündar ve Gül, farklı tarihlerde yaptıkları haberler nedeniyle 'Silahlı terör örgütüne üye olmaksızın bilerek ve isteyerek yardım etmek', 'Devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal ve askeri casusluk amacıyla temin etmek' ve 'Devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken bilgileri casusluk maksadıyla açıklamak' suçlarından tutuklanmalarının, 'Basın ve kişi özgürlüğü ile güvenlik hakkını ihlâl ettiği' iddiasıyla 3 Aralık 2015’te Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yapmıştı.
Dilekçede, tutuklama kararıyla ifade özgürlüğünün çiğnendiği, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa kararlarına uyulmadığı, bu müdahalelerin caydırıcı bir etki yapıp gazeteci ve yazarları otosansüre iteceği, dolayısıyla halkın haber alma hakkının zarara uğrayacağına dikkat çekilmişti.
Yorum Yazın
adam silah yollarken suçsuz yazan suçlu böyle birşey ortaçağda olur.akp türkiyenin ortaçağıdır.
Hadi devlet sırrını ifşa etmek olsun suçu, yine ifşa eden bu gazeteciler değil ki. Avrupada benzeri olaylar var, haberini yapanı değil ifşa edenleri tutukluy... Devamını Gör
"Bunun hesabını verecekler" dedi , 3 ay dava açmadan hapse attı, bütün imkanları kullandı, ne delil buldular ne kanıt , baktılar çıkar yol yok ev satışı ifti... Devamını Gör
o 92 günün hesabını kim verecek peki? suçsuz yere yatılmış 92 gün?
Devlet verecek maddi karşılık olarak CMK uyarınca