Görüş Bildir
Halkbank Eski Genel Müdürü Transfer Oldu!
Ziraat Bankası'nın normal genel kurulu toplantı tutanağına göre, Halkbank eski Genel Müdürü ve İdare Kurulu Üyesi Süleyman Aslan'ın üç sene zaman ile İdare Kurulu üyeliğine seçilmesi oy birliği ile onaylandı. Reuters'ın banka yetkililerinden edindiği bilgiye göre, Aslan'ın gün içerisinde yemin etmesi ve peşinden İdare Kurulu'ndaki görevine resmi olarak başlaması beklenmekte. Bankanın 31 Mart'ta meydana gelen Genel Kurulu'nun toplantı tutanağı, dün kabul edildi; yeni açıklama dün akşam saatlerinde KAP'a yapıldı. Tutanağa göre, Muharrem Karslı, Yusuf Dağcan, Hüseyin Aydın, Salim Alkan Mustafa Çetin, Metin Özdemir, Feyzi Çutur ve Fahrettin Özdemirci'nin görevlerine devam etmesine karar verildi ve Aslan ise üç yıllığına yönetim kurulu üyesi olarak seçildi. Yolsuzluk iddiaları üzerine 17 Aralık'ta başlatılan tahkikat öncesinde İdare Kurulu üyeliği ve Genel Müdürlük görevlerini yürüten Aslan, söz konusu tahkikat çerçevesinde tutuklanmasının peşinden 7 Şubat'ta Genel Müdürlük görevinden ayrılmış, 14 Şubat'ta tahliye edilmişti. Aslan'ın 31 Mart'a kadar süren Halkbank İdare kurulu üyeliği ise, bu tarihte yapılan genel kurul toplantısıyla sona erdi. Aslan, aynı gün akşam saatlerinde başlayan Ziraat Bankası genel kurulunda üç sene süreyle yönetim kurulu üyeliğine tayin edildi. Ayrıca, 2014 senesi için genel müdür olan yönetim kurulu üyesi için 23,500 lira, kamu görevi bulunmayan yönetim kurulu üyeleri için 11,400 lira ve kamu görevi mevcut bulunan yönetim kurulu üyeleri için 4,750 lira ücret saptadı.Kaynak: Arcajanas
Twitter, Android Uygulaması Cover'ı Satın Aldı
Twitter, Google çalışanları tarafından geçtiğimiz Ekim ayında kurulan Cover adlı girişimi satın aldığını resmi olarak duyurdu. Android için geliştirilen bir kilitli ekran uygulaması olan Cover, Android işletim sistemli akıllı telefonların ekranlarında ekran kilidi kapalı olduğu anlarda çalışıyor ve telefonunuzu kullanmanızı büyük oranda kolaylaştırıyor. En çok kullandığınız uygulamalara ekranınız kilitliyken bile hızlıca ulaşmanızı sağlayan ve yerel saate göre, günün hangi saatinde hangi uygulamalara ihtiyacınız olabileceğinizi düşünerek uygulamaları yerleştirebileceğiniz Cover, Twitter’ın aslında biraz da Facebook Home ile benzeşen bir şeyin peşinde olabileceğini düşündürüyor.Hem Cover’ın blogunda, hem de Twitter Mobile hesabından bir tweet ile resmi olarak doğrulanan satın almanın bedeli ile ilgili herhangi bir açıklama yapılmadı. Cover’ı kuran girişimcilerin ise bundan sonraki süreçte Twitter ekibine katılacağını belirtelim.webrazzi
MacGyver Acil Durum Kiti
90′ların efsane aksiyon adamı MacGyver ve onun tehlikelerden kaçma yöntemlerini herhalde hatırlamayan yoktur. Dizilerin en akıllı ve icatçı karakterlerinden MacGyver ve buluşlarını bir hatırlayın. En az malzemeyle en zeki kaçış yollarını bulan karakterimiz için bir firma hediyelik ekipman kiti yapmış. MacGyver kitinin içinde ise -Bombaları bile durduran bir ataç -Patlayıcı içeren bir mum -Süper yapıştırıcılı ve patlayıcı dolu sakız gibi… Tabii ki hediyelik olduğu için gerçek değiller fakat nostaljik bir hediye…
Yıldız Kayması Nasıl Olur?
Geceleyin açık bir havada gökyüzünü seyrederken, çeşitli renk ve parlaklıktaki yıldızların oluşturduğu o inanılmaz ve muhteşem manzaranın içinden bir yıldızın parlak bir çizgi çizerek kayıp gittiğini muhakkak görmüşsünüzdür. Bu sırada içinizden bir dilek tutup, bu dileğin gerçekleşmesi için de gördüğünüzden kimseye bahsetmemişsinizdir herhalde. Çünkü insanlar arasında, bir yıldız kaydığında, o yıldızın öleceği ve ölmeden önce dilek dileyenin arzusunu yerine getireceği inanışı yaygındır. Halk arasında yıldız kayması diye tanımlanan bu olayın aslında yıldızlarla hiç bir ilgisi yoktur. Yıldızlar dünyadan milyarlarca kilometre ötedeki uzak güneşlerdir. Güneş sistemimizin içinde Güneş ve gezegenlerin çekim kuvvetleri arasında bir oraya bir buraya gezinen sayısız göktaşı vardır. Bunlardan Dünya’nın yakınından geçerken çekim alanına girenler, hızla atmosfere dalarlar. Sürtünmeden dolayı ısınırlar, yanarlar ve arkalarında parlak, çizgi gibi bir iz bırakırlar. Sonunda tamamına yakını, düşüşün son anında görülen parlamayı takiben yok olurlar. Yer atmosferine her yıl toplamı 15 bin ton olan 200 bin kadar göktaşı düştüğü kabul ediliyor. Bu hesaba göre yerin kütlesi 4,5 milyar yıllık ömrü içinde gelen göktaşları sayesinde epeyce artmış olması gerekiyor. Dünya’ya düşen göktaşlarının incelenmeleri sonucu içlerinde dünyada var olmayan yeni bir elemente rastlanmamıştır. Atmosfere girdiklerinde yanan ve çoğunlukla yok olan göktaşlarına “meteor” denilirken bunlardan yere ulaşmayı başaranlara da “meteorit” deniliyor. Dünyamızın büyük bir kısmı okyanuslarla kaplı olduğundan yere ulaşabilen göktaşlarının çoğu da buralara düşerler. Ancak Dünya’nın bir çok yerinde de karalar üzerinde meteoritlerin yol açtığı izler ve çukurlar vardır. Ülkemizde rastlanan en büyük göktaşı 25 kilogram olup Domaniç yaylasında bulunmuştur. Dünyada bilinen göktaşlarının en büyüğü ise güneybatı Afrika’da Grootfentein’de bulunan göktaşıdır ve kütlesi 80 ton kadardır. Bugüne kadar dünyada 20 civarında insanın göktaşı isabeti nedeniyle yaralandığı tespit edilmiştir. Yani uzayda, binlerce yıl boyunca, milyarlarca kilometre yol alan bir taş, atmosfere çok uygun bir açıdan girsin, yanmadan yere kadar ulaşarak gelsin kafanıza düşsün. İşte kısmet diye buna denir!
Akıllı Aydınlatma Philips HUE Türkiye’de!
Akıllı cihazlarla kontrol edilebilen ev aydınlatma sistemi Philips HUE, Türkiye’de satışa sunuldu!iOS ve Android akıllı telefonlar ve tabletlerde yer alan Philips HUE uygulaması ile kontrol edilebilen dünyanın ilk birleşik ev aydınlatma sistemi Philips HUE, ev aydınlatma deneyimini kullanıcıların avuçlarının içerisinden kablosuz olarak kontrol etmelerini sağlıyor. Kullanıcının ruh haline, tarzına ve ihtiyacına en uygun aydınlatma çözümünü uzaktan ayarlayarak ve programlayarak kişiselleştirilebildiği Philips HUE, hem eğlenceli bir yaratıcılık, hem farklı sistemler ile bağlantı hem de aydınlatmada esneklik sağlıyor.Türkiye’de satışa sunulan Philips HUE paketleri içerisinden evlerde var olan aydınlatma ünitelerinde ve avizelerde kolayca kullanılabilecek E27 duylu üç adet LED HUE lamba ve evde kullanılan wi-fi modemine takılacak bir bağlantı parçası çıkıyor. Tavsiye raf fiyatı 629 TL ile Türkiye’de satışa sunulan Philips HUE’yu kullanmak için geriye sadece iOS ya da Android akıllı cihazlardan HUE uygulamasını istenen cihaza indirmek ve ışığı tamamen yeni bir biçimde deneyimlemeye başlamak kalıyor.Aydınlatma artık bir ihtiyaç değil, yaşam biçimi…Yeni Philips HUE ile ilgili bilgi veren ve açıklama yapan Philips Türkiye CEO’su Göktuğ Gür, “Philips HUE aydınlatmada büyük değişimlere yol açacak bir ürün olma özelliğini taşıyor. İnovasyonu misyon haline getirmiş bir firma olarak Philips HUE, bu alanda liderliğimizi bir kez daha göstermemizi sağlıyor. Amerika, Kanada ve Avrupa’nın ardından artık Türkiye’de de kullanıcılar ile buluşan Philips HUE, dijital teknolojinin günümüzde geldiği noktayı çok iyi gösteriyor. Aydınlatmanın artık bir ihtiyacın ötesinde, insanlar için bir yaşam biçimi olduğunu kanıtlayan Philips HUE, aydınlatmanın sınırlarını zorlayarak hayatımızı zenginleştiriyor” dedi.
Dünyayı Şaşırtan Köpek: Hachiko!
etiket
Sahibinin öldüğünü bilmeden, her akşam buluştukları tren istasyonunda 9 yıl boyunca onu bekledi. Kimse ona sahibinin öldüğünü, artık geri gelmeyeceğini anlatamadı. İşte efsane köpek Hachiko'nun hikayesi!Köpeklerin insanlarla yüzyıllar öncesinden bu yana süregelen kadim dostluğu herkes tarafından bilinir. Fakat kimi dostluk hikayeleri vardır ki, bunlar tarih kitaplarına geçmiş, filmleri yapılmış, insan ve köpek dostluğunun sembol hikayeleri olarak dilden dile aktarılmıştır. Tokyo’da heykeli dikilen sadık köpek Hachiko belki de bunlardan en eski ve en fazla bilinenidir.Hachiko ile sahibi Profesör Ueno’nun sevgi dolu hikayesi neredeyse 100 yıl geri gidiyor. Profesör Ueno, safkan Akita türü, iri beyaz bir erkek olan Hachiko’yu henüz bir bebekken sahiplenir. Hachiko’nun sıra dışı özellikleri, özellikle sahibine duyduğu sadakatte kendini göstermektedir. Bu iyi huylu iri beyaz köpek, sahibine her gün sabah Shibuya Tren İstasyonu’na kadar eşlik etmeyi görev haline getirir. Her akşam da aynı saatte tren istasyonunun önüne gidip sahibinin kapıdan dışarı çıkmasını beklemekte, sonra onunla birlikte eve dönmektedir.Hachiko’nun bu muhteşem sadakati, tren istasyonunda ve civarda çalışanlar tarafından ilgiyle karşılanmaktadır. Hachiko o civarda herkes tarafından bilinen bir köpek haline gelir.Fakat bir gün beklenmedik bir durum ortaya çıkar. Hachiko her zamanki gibi sahibini karşılamak üzere tren istasyonuna gelip beklemeye başlamıştır. Fakat sabaha kadar gözünü bile kırpmadan beklemesine rağmen, Profesör Ueno kapıda görünmez. Sadık köpek Hachiko hiçbir yere ayrılmadan sahibini beklemeye devam eder ve bu efsane bekleyiş tamı tamına 9 yıl sürer. 3200 koca gün boyunca, istasyonun önünden bir an olsun ayrılmaz Hachiko.İstasyon çalışanları şaşkınlıkla köpeği izlemektedir. Ölüm nedir bilmediği için, sahibinin öldüğünü anlamamıştır; zaman nedir bilmediği için, 9 yıl boyunca sahibinin geleceğinden en ufak bir kuşku duymamıştır. Hala inatla sevgili sahibinin her zamanki gibi kapıda görüneceği anı beklemektedir. Bu muhteşem sevgi hikayesi ve az bulunur sadakat istasyon çalışanlarını ve çevre esnafı çok duygulandırmıştır. Hachiko’yu onlar beslerler; gerektiğinde soğuktan korumaya çalışırlar. Hachiko’nun ünü kısa zamanda önce civar semte, sonra şehre, sonra da ülkeye yayılır.Bu dost canlısı iri beyaz köpeğin hüzünlü bekleyişi, sevgili sahibine ulaşamadan beklediği o uzun yılların getirdiği yorgunluk ve ihtiyarlığın sonucu olarak, Shibuya Tren İstasyonu’nun kapısında ölmesiyle sona erer. Fakat Hachiko efsanesi henüz yeni başlamıştır. Vücudundan geriye kalanlar içi doldurularak 1935 yılından itibaren Tokyo Ulusal Bilimler Müzesi’nde sergilenmeye başlanır. Üstelik Shibuya Tren İstasyonu’nun tam girişine Hachiko’nun heykeli dikilir. Bu heykel Tokyo’da bugün bile sevgililerin “buluşma noktasıdır”.
Reklam
Philadelphia Deneyi
Philadelphia Deneyi Amerikan donanmasınında 28 Ekim 1943 tarihinde Pensilvanya eyaletine bağlı Philadelphia şehri limanında gerçekleştirildiği iddia edilen deneydir.Deneyin temelinde “Albert Einstein” ve “Birleşik Alan Teorisi” yer almaktadır.Teoriye göre maddeye yüksek değerde manyetik rezonans uygulanırsa zaman/boyut kırılmasına geçer.Amerikalar bu deneyi bir geminin üzerinde denediler.Albert Einstein Dr. John von Neumann ve Dr. Nikola Tesla’nın da zaman zaman proje dahilinde çalıştıkları iddia edilmiştir.Projenin dünyaca bilinen ismi “Rainbow Project” olarak geçmektedir.Proje 1936 yılında Nikola Tesla tarafından yönetiliyorken aynı yıl içinde denemeler yapılmıştır.İddiaya göre DE173 sınıfı 1240 tonluk USS Eldridge birkaç dakikada 600 km uzağa gidip geri dönmüştür.Gemi dakikalar içerisinde bir sis bulutu içinde kaybolmuş ve geri gelmiştir.İddialara göre sis azaldıktan sonra mürettabatın çoğu geminin yanından sarkıp kusmuş.Yine aynı şekilde bazı denizciler yok olmuş veya eriyen metal levhaların içinde kalmıştır.Mürettebatta bulunan insanların bazen görünmez oldukları rivayetler arasındadır.Deneye şahit olanlar hipnoz seansına katılabileceklerini veya pentotal (bilinci uyuşturarak iradeyi kıran ve doğruyu söyleten bir ilaç) kullanarak gördüklerini anlatabileceğini savunmuşlardır.Bu olaydan iki yıl kadar sonra tanıklardan birisi olan Morris Jessup, Miami’de Hammock Parkı’nda, kendi aracı içerisinde ölü bulunmuştur.Amerikan donanması böyle bir deneyin kayıtlarda olmadığını belirtirken, herhangi bir delil ise bulunmamaktadır.Resmi makamlarca defalarca yalanlanmasına rağmen bilim tarihinde en çok merak edilen konular arasında yerini korumaktadır.
Yüzyılın İcadı: Telefonunuzu 30 Saniyede Şarj Edebileceksiniz!
Akıllı telefonunuzu şarj etmeden bir günü çıkarmakta zorluk mu çekiyorsunuz? Tel-Aviv merkezli StoreDot şirketi en azından şarj süresini oldukça kısaltmayı amaçlayan bir cihaz geliştirdi. Şirketin Pazartesi günü ortaya çıkardığı prototip cihazınızın şarjını dip seviyeden yüzde 100 seviyesine 30 saniye civarında çıkarıyor. Şirketin yayınladığı videoyu aşağıdan izleyebilirsiniz. StoreDot, Tel Aviv Üniversitesi'nin nanoteknoloji bölümünden ortaya çıkan bir şirket ve prototip cihazı şu an yalnızca Samsung'un Galaxy 4 telefonu için geliştiriyor. Şirket cihazı Microsoft'un Tel Aviv'de düzenlediği Think Next konferansında tanıttı. StoreDot ayrıca diğer akıllı telefonları için de bu tarz şarj cihazları geliştirmeyi planladığını da açıkladı. StoreDot, pepditler olarak adlandırılan diğer bir deyişle protein bloklarını oluşturan kısa aminoasit zincirlerinden oluşan organik bileşenlerden biyolojik yarı iletkenler geliştiren bir şirket. Şirket bu teknolojinin diğer alanlarda olduğu gibi hızlı şarj yönteminde de kullanılabileceğini kaydediyor. Prototip cihazın boyutu şu an laptop şarj cihazının boyutu ile hemen hemen aynı ancak şirket cihazın boyutunu küçültmek için paralel mühendislik çalışmalarının yapıldığını belirtiyor. Cihazın tahmini fiyatı ise şu anki telefon şarj cihazlarının yaklaşık iki katı fazla olacak ki bu cihazın 30 dolar civarında satılabileceği anlamına geliyor. StoreDot, ticari üretimin 2016 sonunda başlamasını planladıklarını da kaydetti.
Reklam
Watch Dogs'ta Zıplama Tuşu Olmayacak
Eğer Watch Dogs'ta deli gibi zıplayarak koşmak istiyorsanız ve oyunda zıplama tuşunun olmasını bekliyorsanız sizlere ne yazık ki kötü bir haberimiz var.Watch Dogs’ta yolda geçen birinin banka hesabına illegal yollardan erişebilir, trafik ışıklarını kontrol altına alabilir ya da bir trenin hareket sistemini ele geçirebilirsiniz. Ama yapılan açıklamaya göre yapamayacağımız bir şey var, o da zıplamak.Oyunun animasyon direktörü Colin Graham, Twitter üzerinden sorulan sorulara yanıt verirken bir takipçinin zıplamayla ilgili soruya da cevap verdi. Oyunda zıplamak için ayrı bir tuş bulunmadığını belirten Graham, zıplama tuşundan ziyade odaklanılacak çok daha farklı şeyler olduğuna dikkat çekti.Tabii bu tuşun olmaması karakterimizin tamamen yerle birleşik olarak dolaşacağı anlamına gelmiyor. Arabaların üstünden atlama ve bazı engellerin üstesinden gelme gibi aksiyonları karakterimiz yine yapabiliyor. Fakat herhangi bir engelin olmadığı noktada zıplamak isterseniz bunu yapamıyorsunuz. Bildiğiniz üzere Assassin’s Creed serisinde de benzer bir sistem uygulanmış ve zıplama tuşunun eksikliği pek de hissedilmemişti. Dolayısıyla oyuncuların bunu pek sorun haline getirmeyeceğini söyleyebiliriz.superkarga
Reklam
Tahılları Korumak İçin Sinek Alıcısı
Avustralyalı bilim insanları, Queensland eyaletindeki tahılları koruyabilmek için ilginç bir yönteme başvurdu. Tarlalara zarar veren meyve sineklerinin sırtına, takip amaçlı alıcılar yerleştirildi. 7 Nis 2014 Güncelleme 08:33 TSİ | Konular Bilim-Teknoloji Avustralya'da sayıları tehlike altında olan arılar ile çevreye zarar veren sinekler, alıcılarla kontrol altına alınmaya çalışılıyor. Tazmanya arılarının kolonilerini korumak için sırtlarına çip yerleştiren bilim insanları, aynı yöntemi şimdi tahıllara zarar veren meyve sinekleri için uygulamaya başladı. Avustralya ulusal bilim kurumu CSIRO'nun yürüttüğü çalışmada, meyve sineklerinin hareketleri takip edilerek nasıl önlenebilecekleri anlaşılmaya çalışılacak. Dimetoat ve fenthion ilaçlarını insan sağlığına zarar verdiği gerekçesiyle geçtiğimiz yıl yasaklayan Avustralya hükümeti, bu kararla Queensland meyve ve tahıllarını meyve sineklerinin saldırısına açık bıraktı. Q-flies olarak da sineklerin her yıl 26 milyon Avustralya doları zarara neden olduğu belirtiliyor.Meyve sineklerine 2.5x2.5 mm büyüklüğünde radyo frekans tanımlama (RFID) çipleri yerleştiren bilim insanları, sinek sürüsünün belli noktalardan geçisini tespit edebilecek. Amaç, meyve sineklerinin toplandığı bölgelere kısırlaştırılmış erkek sineklerin salınmasıyla, zararlı böcek nüfusunun ciddi oranda azaltılması. RFID alıcılarla kısır sineklerin salınması gereken en iyi noktayı tespit edeceklerini belirten araştırmacılar, çipleri zamanla 1.5x1.5 mm boyutuna indirmeyi hedefliyor. RFID alıcılar, araştırmacılara aynı zamanda en iyi tuzak kurulacak yerleri belirlemelerinde de yardımcı olacak. Dahası, henüz ilaç kullanılmayan bölgelerin olası sinek istilalarına karşı da korunması sağlanacak. Al Jazeera
Fatih, Roma'yı Operayla Fethetti
Fatih Sultan Mehmet ile Bizanslı Anna'nın imkansız aşkını konu edinen, 2008 yılında yaşamını yitiren ünlü soprano Leyla Gencer'in yakın dostu olan Pier Luigi Pizzi tarafından sahnelenen opera, büyük beğeni topladı. İtalyan operasında Romantik dönemin öncülerinden Rossini'nin, prömiyerinin yapıldığı Napoli San Carlo Tiyatrosu için hazırladığı 'II. Mehmet Operası', Roma'daki tarihi Opera Tiyatrosu Costanzi sahnesinde yeniden hayat buldu. Rossini'nin 28 yaşındayken bestelediği ve dram eserlerinden 'en karmaşık' ve 'yenilikçi olanı' diye tanımlanan II. Mehmet, Türklerle ilgili operalar içinde en önemlilerinden biri kabul ediliyor. Libretto (sözet) yazarlığını Cesare della Valle'nin yapmış olduğu ve 28 Mart'ta Romalı sanatseverlerle buluşan söz konusu esere başarılı isimlerin eli değerken, orkestra şefliğini Roberto Abbado, rejisörlüğünü ise Pier Luigi Pizzi üstlendi. FATİH SULTAN MEHMET'İ CANLANDIRMAK ZOR Sanat tarihine 40'a yakın opera eseri kazandırmış olan Rossini, hem orkestra, hem de solistler için hazırladığı zor besteleriyle tanınıyor. Bu eseri yöneten şef ve Fatih Sultan Mehmet'i canlandıranların sayısının az olması da biraz buna bağlanıyor. Rejisör Pizzi'nin sahnesinde 2'nci Mehmet rolünü, bas Mirco Palazzi ile bas Roberto Tagliavini dönüşümlü olarak üstlendi. Basın mensuplarına açılan gösterimde sahnede yer alan ve 2009 yılında yine Rossini'nin 'İtalya'da Bir Türk' (Il Turco In Italia) adlı eserindeki Türk genci Selim'i canlandıran 38 yaşındaki Tagliavini, beğeni topladı. Tagliavini'nin, halkının gururuna layık güçlü bir komutan, sultan figürünü, aynı zamanda gerçek aşk hissini tatmaya çalışan insan olarak harmanlamayı başarması, beğenilerin nedeni oldu. ESERİN DEĞERİ 194 YIL SONRA ANLAŞILDI Gerçekte böyle bir aşk hikayesinin var olup olmadığı bilinmese de, bir sultanı kendisine meftun eden Anna'yı, sopranolar Marina Rebeka ve Carmela Remigio, onun babası rolündeki Venedikli komutan Paolo Erisso'yu ise Arjantinli tenör Juan Francisco Gatell ile Giulio Pelligra dönüşümlü olarak oynadı. 3 Aralık 1820 tarihinde Napoli San Carlo Tiyatrosu'nda ilk kez ve daha sonra revize edilerek Venedik'te 1922'de yeniden sahnelenmiş olan eser, fiyaskoyla sonuçlandı. Bundan ötürü Rossini bu eseri, 1926 yılında yeniden elden geçirerek, 'Korinthos Kuşatması' adı altında yapılandırdı. 20'nci Yüzyıl'ın sonlarına doğru; 1985 yılında Pesaro kentinde yeniden sahnelenene kadar adeta unutulan II. Mehmet operasının o dönemde beğenilmeyen ilk versiyonu, artık sanat çevrelerinde Rossini'nin şaheserlerinden biri olarak anılıyor. ROMA'DA İLK KEZ SERGİLENMESİ TEPKİ ÇEKTİ II. Mehmet operası, Osmanlı İmparatorluğu'nun 7'nci padişahı; Fatih Sultan Mehmet ile Venedik hakimiyetindeki Eğriboz (Negroponte) Kuşatması sırasında (1470) aşık olduğu Bizanslı Anna'nın hikayesini anlatıyor. Gerçek kimliğini bilmeden II. Mehmet'e aşkının karşılığını veren Venedikli Anna, daha sonra aşk ile yurt sevgisi arasında gidip gelen bir kadının içinde debelenip durduğu çelişkiler yumağını ele alıyor. Rejisör Pizzi, Rossini'nin iki ayrı son hazırladığı eseri sahnelerken, yasak aşkı vurgulamak için trajik olanı, yani Anna'nın intihar etmesini tercih etmiş. Sultan Mehmet Anna'yı öldürmek istese de, Anna bu zevki ona, yani düşmanına yaşatmıyor. LEYLA GENCER MÜZESİNİ O HAYATA GEÇİRDİ Bu eseri sahneye koyduktan sonra övgü dolu sözlerle karşılaşan 83 yaşındaki ünlü opera rejisörü, sahne ve kostüm tasarımcısı Pier Luigi Pizzi, 2008 yılında vefatına kadar Milano'daki La Scala Tiyatrosu'nda opera sanatçıları için kurulan akademide sanat yönetmenliği yapan ünlü soprano Leyla Gencer ile de yıllarca çalışma fırsatı bulmuştu. Milano'daki evinin bütün eşyaları İstanbul'da sergilenmeye başlanan Gencer, müzenin yerleştirmesini de ölümünden önce 'Beni ve evimi kimse senin kadar iyi tanımıyor' sözleriyle yakın dostu Pier Luigi Pizzi'ye vasiyet etmişti. 'II. Mehmet operası, gerçekten mükemmel bir yapıya sahip. Rossini'nin aceleci, ama parlak şöhretinin bir ürünü' diyen Pizzi, aynı eseri 2005'te de Venedik'teki Teatro La Fenice'de, aynı kostümlerle sahnelemişti. Pizzi, Roma'dakinde trajik bir sonu seçmesine karşın, Venedik'te mutlu sonla bitirmeyi uygun bulmuştu. Pizzi, eseri değerlendirirken 'Bu, her şeyden önce büyük bir aşk hikayesi. Anna, allak bullak olmuş bir kadın; ilk aşkı, babası ve vatanına karşı olan sorumlulukları arasında hesaplar yapıyor' dedi. Pizzi, Fatih Sultan Mehmet'i ise, 'Aşık, genç bir lider, bir fatih olmasından ziyade büyük insani bir karakter' diye nitelendirdi. Pizzi, kültüre olan katkılarından dolayı geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Giorgio Napolitano tarafından 'Şövalye' unvanı ile ödüllendirildi. Dramı destekleyen sade ve gri bir sahne tasarımıyla göze çarpan, 2 perdeden oluşan opera, 8 Nisan'da son kez Romalı sanatseverlerle buluşacak. SULTAN ABDÜLMECİT'TEN ROSSİNİ'YE NİŞAN Opera sanatının ana yurdu olan İtalya'da, II. Mehmet'in sanat dünyasına kazandırılmasının üzerinden yaklaşık 200 yıl geçmesine karşın ilk kez Roma'da sahnelenmiş olması ise bazı opera uzmanı yazarların tepkisini çekti. 1830'dan sonra opera bestelemeyi bırakmasına rağmen Rossini'nin, Sultan Abdülmecit'e 1853 yılında iki marş bestelediği ve bu nedenle Mecidiye Nişanı'yla ödüllendirildiği de geçen yıllarda ortaya çıkmıştı. DHA|Taraf
Reklam
Yanınıza Üç Şey Alıp Yerleşmek İsteyeceğiniz 10 Ada
O çok beğendiğiniz fotoğrafkarelerindeki manzaralar, paletlerde rastlayamayacağınız mavi tonları ya da kuştüyü yastık kıvamındaki kumsallar... İki kişinin yaşayabileceği en romantikortam Hindistan’ın güneyinde Hint Okyanusu’na serpilmiş bu adalardadıryeryüzünde.
81 İl Meydanında Kitap Okuma Etkinliği
Kütüphaneler Haftası kapsamında, 81 ilde ve Kıbrıs'taki meydanlarda kitapseverler kitap okuduKütüphaneler Haftası kapsamında, toplumun ilgisini kitap ve kütüphaneye çekmek, toplumda okuma alışkanlığı ile okuma kültürü konusunda farkındalık yaratmak için, 81 ilde ve Kıbrıs‘taki meydanlarda, dün 12.30-13.00 saatleri arasında, 30 dakika boyunca kitap okuma etkinliği gerçekleştirildi. Etkinliğe ağırlıklı olarak Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü öğrencileri, akademisyenler, yazarlar, çizerler, yayıncılar, okurlar ve kamu yöneticileri katıldı. Etkinlik Türk Kütüphaneciler Derneği Genel Merkezi ve Gençlik Çalışma Grubu TKD Kampus’un çağrısıyla gerçekleşti.T24
Reklam
Ubuntu One, Sonunda Pes Etti!
Linux'un lider isimlerinden Ubuntu, büyük ümitlerle açtığı servisi sessiz sedasız mezara gömüyor!Ubuntu'nun, bulut depolama servisi Ubuntu One kapanıyor. Yapılan açıklamaya göre, Dorpbox , OneDrive veya Google Drive gibi ücretsiz ve yüksek kapasiteli bulut depolama servisleriyle rekabet edemeyen Ubuntu One, yeni hesap açılışlarını durdurdu.Ubuntu'nun geliştiricisi Canonical, 2009 yılında Ubuntu 9.10 sürümü ile birlikte Ubuntu One servisini de hizmete açmıştı. Kullanıcılar 5 GB'lık ücretsiz depolama alanının yanında ayda 3.99 dolar ödeyerek 20 GB'lık ekstra depolama alanına ve stream müzik servisine sahip olabiliyorlardı. Ancak bu servis artık rakipleri ile yarışamaz durumda.Canonical mevcut Ubuntu uygulamalarını güncelleyerek Ubuntu One servisini dağıtımdan kaldıracak. 'da servis kapatılacak ancak 'a kadar kullanıcılar dosyalarını indirme imkanına sahip olacaklar. Bu tarihten sonraysa servis tamamen kapanacak ve dosyalara erişmek mümkün olmayacak.Eğer Ubuntu One servisini kullanıyorsanız, bir an önce dosyalarınızı yedeklemenizde yarar var...
Tuvaletteyken Oynayabileceğiniz En İyi 15 Android Oyunu
Sizler için sıkılmadım; siz sıkılmayın diye tuvaletteyken, geç kalan sevgilinizi beklerken, dolmuşta giderken, ATM 'de sıra beklerken oynayabileceğiniz 15 oyunu derledim. Ben bunlara çıtır oyunlar diyorum, yani ''ayak üstü açıp oynayabileceğiniz, o anlık sizi eğlendirebilecek ,şifonu çektikten sonra aman hangi levelde kaldım derdi olmayan'' oyunlar. İyi eğlenceler.
Beyaz Saray ile Samsung Arasında Selfie Krizi!
Beyaz Saray, ABD Başkanı Barack Obama'nın akıllı telefon üreticisi bir firmanın 'selfie'li reklamına alet edilmesine tepki gösterdi. ABD Başkanı Obama, geçen günlerde Beyaz Saray'da Amerikan beyzbol liginin son şampiyonu Red Sox'u kabul etmişti. Beyzbolcu David Ortiz'in ricası üzerine Obama, kendisine hediye edilen 44 numaralı formayla 'selfie' çektirmeyi kabul etmişti. Ortiz'in Obama ile fotoğrafı çok kısa sürede sosyal medyada en çok konuşulanlar arasına girmişti. Twitter'da yaklaşık 40 bin kez paylaşılan kareyi, Ortiz'in anlaşmalı olduğu Samsung şirketi de resmi hesabından paylaşmayı ihmal etmemişti. Beyaz Saray yönetimi de bugün Obama'nın Samsung'un reklamında kullanılmasına tepki gösterdi. Beyaz Saray Sözcüsü Jay Carney, günlük basın brifinginde konuyla ilgili soru üzerine, Obama'nın fotoğrafının ticari amaçlarla kullanılmasına her zaman karşı olduklarını vurguladı. 'Geçmişte buna karşı çıktık, şimdi de karşıyız' diyen Carney, Beyaz Saray'ın Samsung'dan fotoğrafı kullanmaya son vermesini isteyip istemediği hususunda ise bir bilgi vermedi. TRT Türk
Cem Yılmaz Instagram'ı da Salladı!
Twitter'da 6 milyonun üzerinde takipçisiyle Türkiye'nin en çok takipçisi olan kullanıcısı olan Cem Yılmaz, fotoğraf paylaşım sitesi Instagram'da da hesap açarak rekor takipçi sayısına ulaştı. Instagram'da yalnızca 8 kişiyi takip eden Yılmaz'ın takipçi sayısı 5 gün içinde 125 bine ulaştı. Medyatava
Reklam