Görüş Bildir
Juve'den Drogba İçin Şok Açıklama
Galatasaray ile yolları ayrılan Didier Drogba'yı renklerine katmak istediği öne sürülen Juventus'tan şok bir açıklama geldi.Torino ekibi Juventus'un Genel Direktörü Beppe Marotta, Bocconi Üniversitesi'nde katıldığı bir toplantıda, öğrencilerin Drogba'yı transfer edecekleri iddialarına ilişkin bir sorusuna da cevap verdi. Marotta, 'Drogba şu anda özgür ve onu bize teklif ettiler, ama biz bu teklifi dikkate almadık' dedi. Geçtiğimiz günlerde çizme basınında çıkan bazı haberlerde, İtalya liginin en değerli takımı olan Juventus'un, 36 yaşındaki Drogba'ya teklif götürdüğü ve ona yıllık 4 ila 5 milyon Euro arası ödeme yapmaya hazır olduğu belirtilmişti. Ancak siyah-beyazlı ekibin teknik direktörü Antonio Conte'nin, yaşından ötürü Fildişi Sahilli yıldızı istemediği öne sürülmüştü. SANCHEZ'E GÖZ DİKTİLER Öte yandan, Juventus'un transfer gündemine de değinen Marotta, Barcelona'da forma giyen Şilili oyuncu Alexis Sanchez'e göz diktiklerini açıkladı. Marotta, 'Sanchez'le gerçekten yakından ilgileniyoruz, ama halen harekete geçmedik. Zamanı geldiğinde harekete geçip, bunu kamuoyuyla paylaşacağız' dedi. YILDIZLARIMIZI GÖNDERMEYİZReal Madrid'in ise Juventus'un başarılı oyuncusu Vidal ile ilgilendiğini açıklayan Marotta, ancak henüz resmi bir teklifle kendilerine gelinmediğini söyledi. Takımlarından hiçbir yıldızın başka bir takıma gitmesine izin vermeyeceklerini belirten Marotta, Pogba ile de yakın zamanda kontratını uzatmak için bir araya geleceklerini dile getirdi.Şampiy10
Ataman: "Serinin En Kritik Maçı"
Galatasaray Liv Hospital Başantrenörü Ergin Ataman, Banvit'i 76-71 yenerek Beko Basketbol Ligi play-off yarı final serisinde 2-1 öne geçtikleri maçta, üst düzey müceleleri sayesinde önemli bir galibiyet aldıklarını söyledi.Karşılaşmanın ardından düzenlenen basın toplantısında Ergin Ataman, oldukça çekişmeli bir müsabaka olduğunu belirterek, “Serinin en kritik maçını, üst düzey mücadelemizle ve taraftarımızın verdiği itici güçle kazanmayı başardık” dedi. Bugün iyi bir basketbol oynayamadıklarını aktaran Ataman, şunları söyledi: “Zaten bunu istatistikler de gösteriyor. İki sayılık atışlarda 44′te 17′lik bir ortalamamız var. Bugün dış atışlarda doğru şutları sayıya çevirmeyi başardık. Özellikle de maçın sonunda. Savunmamızı belli bir seviyede yaptık. İlk devrede ikili oyunlarda Aminu’ya çok alan bıraktık. Devre arasında ise bunu konuştuk ve ikinci yarıda bu sayıları vermedik. Rakibi düşük sayılarda tutmayı başardık. Banvit’in adama adama savunmasına karşı boyalı alanı kullanmaya çalıştık ama oradan bir türlü sayı üretemiyoruz. Bunda pota altı sertlik de etkili. Bu sertliğe 3 maçtır hakemler müsamaha gösteriyor. Kısa-uzun eşleşmelerinde pota altında çok sert bir müdafa oluyor. Bugün kazandık ama seride durum sadece 2-1 oldu. Cuma günü final öncesi bir final karşılaşması oynayacağız.” Sarı-kırmızılı oyuncu Sinan Güler ise serideki tüm maçlarda olduğu gibi oldukça çekişmeli geçen bir karşılaşmayı geride bıraktıklarını aktararak, “Normal sezonu sadece 2 yenilgiyle tamamlamış bir rakibe karşı, yarı final serisinin de farklı olması beklenemezdi. Bugün ikinci yarı daha iyi savunma yaptık ve önemli bir galibiyet aldık. Şimdi Cuma günü de aynı kararlılığı göstererek, finale kalmak istiyoruz” ifadelerini kullandı. BANVİT CEPHESİ Banvit Başantrenörü Dimitris Itoudis, Galatasaray Liv Hospital karşısında yaptıkları basit top kayıplarından şikayet etti. Çok heyecanlı ve güzel bir maç oynandığını dile getiren Yunan teknik adam, “Çok fazla iniş çıkışlar yaşandı. Kafa kafaya gidiyordu ve detaylar maçın sonucunu belirledi. Bugün özellikle hücumda yaptığımız basit top kayıpları rakibimize çok şans verdi. Bu kadar top kaybı yapmamalıydık. Bunların üzerine analizler yapacağız ve Cuma günü kazanmak için tekrar geleceğiz” değerlendirmesinde bulundu. Banvitli oyuncu Ermal Kurtoğlu da yaptığı açıklamada, 2-1 geriye düşmelerine rağmen serinin devam ettiğini kaydederek, “Cuma günü yeni bir maç var ve bizim için final niteliğinde. Umarım bugün oynayamayan Charles Davis de aramıza katılır. Tüm sezon onun üzerine oynadık ve takımımızın önemli bir parçası. Bugün rakibimiz iyi oynadı ama onlara biz yardımcı olduk. Kritik zamanlarda aptalca top kayıpları yaptık. Cuma günü bunları tekrarlamamalıyız. Seriyi uzatmak ve beşinci maçı oynamak istiyoruz” şeklinde konuştu.AMK Spor
G.Saray, Olcan İçin Teklifini İletti
Galatasaray, Roberto Mancini'nin transfer listesinin başında yer alan Olcan Adın için Trabzonspor'a teklifini ilettiOlcan Adın transferinde sıcak gelişmeler yaşanıyor. Özellikle 5+3 yabancı kuralının devreye girmesiyle teknik direktör Mancini'nin transferde 'mutlaka alın' dediği Olcan Adın için Galatasaray, Karadeniz ekibine teklifini sundu. Bu sezon Trabzonspor'la kariyerinin zirvesine çıkan, hem oynadığı futbol hem de attığı gollerle takımını sırtlayan 28 yaşındaki yıldız için Galatasaray, 2 milyon euro + Emre Çolak ya da Yekta Kurtuluş'tan birini önerdi. 'Bırakın gideyim' Bu sezon takımdan ayrılarak daha büyük kulüpte forma giymeyi isteyen Olcan, Trabzonspor yönetimine geçtiğimiz günlerde 'Düzgün geldim, düzgün ayrılmak istiyorum. Beni satın, siz de para kazanın. Buradan ekmek yedim ancak artık kalmayı düşünmüyorum. Lütfen benim için gelen transfer tekliflerini değerlendirin' demişti. 2011-2012 sezonun devre arasında 3 milyon 250 bin euro bonservis bedeliyle Gaziantepspor'dan transfer edilen Olcan, bu sezon bordo mavili formayla 48 maçta 15 gol atıp 15 de asist yaparak muazzam bir performans sergiledi. Uğruna Gomis ve Gökhan'dan vazgeçildiSarı kırmızılılar, en çok istediği isimlerden biri olan Olcan Adın'ı transfer edebilmek için listede olan başka bir isim Gökhan Karadeniz'i Trabzonspor'a bırakmaya karar vermişti.. Galatasaray hem Gomis hem de Gökhan Karadeniz transferlerinden çekilerek Olcan Adın transferinde kolaylık sağlamaları için Trabzonspor'a jest yapmıştı. Şampiy10
Beş Yıl Daha Galatasaray'da
Galatasaray, Selçuk İnan'ın sözleşmesinin 2018-2019 sezonuna kadar uzatıldığını KAP'a bildirdi.İşte Galatasaray’dan KAP’a yapılan o açıklama: Profesyonel futbolcumuz Selçuk İnan’ın sözleşmesinin 2014-2015 ve 2015-2016 sezonlarına ait mali şartları aşağıdaki gibi değiştirilmiş ve sözleşmesi 2016-2017, 2017-2018 ve 2018-2019 sezonlarını kapsayacak şekilde uzatılmıştır. 2014-2015 sezonu için 2.750.000 Euro sabit transfer ücreti ve 25.000 Euro maç başı ücret 2015-2016 sezonu için 2.800.000 Euro sabit transfer ücreti ve 25.000 Euro maç başı ücret 2016-2017 sezonu için 2.850.000 Euro sabit transfer ücreti ve 25.000 Euro maç başı ücret 2017-2018 sezonu için 2.900.000 Euro sabit transfer ücreti ve 25.000 Euro maç başı ücret 2018-2019 sezonu için 2.950.000 Euro sabit transfer ücreti ve 25.000 Euro maç başı ücretAMK Spor
Semih Kaya İsyan Etti! 'Satın Beni'
Galatasaray'da en sorunsuz isimlerden olan Semih Kaya'nın yönetimden isteklerinin olduğu öğrenildi. Galatasaray'da isyan hiç beklenmeyen bir isimden geldi. Alt yapıdan yetişen ve yapılan zamma rağmen ilk 11'in hala en az kazanan futbolcusu olan Semih Kaya ya maaşına zam yapılmasını ya da menajeri Fazıl Özdemir aracılığıyla satılması için yönetime başvuruda bulundu.Geçen sezon başında Inter'in yaptığı 6 milyon euro'luk teklife Galatasaray 'hayır' demiş ve Semih'in maaşını 500 bin euro'ya yükseltmişti. Burak Yılmaz ve Selçuk İnan'a azalan oranda yapılan teklifle bile 33 yaşına geldiklerinde iki oyuncunun da en kötü 1.7 milyon euro alacakları bilgisine ulaşan Semih'in, iki sene sonra 25 yaşında bile aynı rakama oynamak istemediğini menajerine iletti. Mancini'nin her fırsatta Galatasaray'ın en iyi oyuncusu olarak kendi ismini vermesine rağmen yönetimin kendisinin 500 bin euro'ya oynamasından rahatsız olmamasından yakınan Semih'in her fırsatta, paragöz olmadığını ama Bruma ve Dany'nin kendisinin iki katından fazla para kazanmasının rahatsız edici olduğunu söylediği öğrenildi. Semih'in zam isteğini yönetimin masaya yatıracağı ama yüzde 100 zam yapılsa bile Semih'in çoğu zaman kadroya bile giremeyen pek çok oyuncudan hala çok daha düşük para alması bekleniyor. Maraton
Final İçin Avantaj Galatasaray'da
Türkiye Basketbol Ligi Play - Off yarı final 3.maçında Galatasaray Liv Hospital, Abdi İpekçi'de Banvit'i konuk etti.Türkiye Basketbol Ligi Play - Off yarı final 3.maçında Galatasaray Liv Hospital, Abdi İpekçi'de Banvit'i 76-71 mağlup etti. Bu skorla seride Galatasaray Liv Hospital 2-1 öne geçti. İLK ÇEYREK SONUCU 21 - 23 (Banvit lehine)İKİNCİ ÇEYREK SONUCU 38 - 37 (G.Saray Liv H. lehine)ÜÇÜNCÜ ÇEYREK SONUCU 45 - 52 (Banvit lehine)Şampiy10
Reklam
Galatasaray'dan Mitroglou'na 8 Milyon Euro
İngiliz basınına göre transfer çalışmalarını sürdüren Galatasaray, aradığı golcüyü Premier Lig'de buldu.Didier Drogba'nın takıdman ayrılmasıyla birlikte yabancı golcü arayışlarına giren Galatasaray, aradığı golcüsü İngiltere Premier Lig'de buldu. Avrupa'nın en gözde isimlerimden biri olan futbolcu için Galatasaray'ın ilk teklifini yaptığı iddia edildi. Yunan golcüyü istiyorlar Transfer çalışmalarını sürdüren ve önceliğini kadrosundaki futbolcularla kontrat yenilemeye veren Galatasaray, yabancı golcü arayışlarına da başladı. Traore veya Gomis'i kadrosuna katmak istediği bilinen Galatasaray, listesine bir isim daha aldı. Avrupa'da birçok üst düzey menajerle çalışan ve Mancini'nin verdiği liste doğrultusunda transfer yapmak isteyen sarı kırmızılılar, Yunan golcü için de girişimler bulunmaya başladı. Dünya Kupası'nın ardından da transfer yapabileceğinin sinyallerini veren Mancini, forvet ve defans hattına kesinlikle takviye istiyor. Bu doğrultuda Avrupa'nın önemli menajeriyle çalışan Galatasaray yönetimi, Fulham'ın devre arasında kadrosuna kattığı Mitroglou ile iletişime geçti. Fulham'dan ayrılmak istiyor Kosntantin Mitroglou'nun Galatasaray'a gelmeye sıcak baskmasının ardından Fulham'a teklif sunan sarı kırmızılılar beklemeye başladı. Devre arasında Fulham'a 15,5 milyon Euro'ya trasfer olan Yunan golcü, ikinci yarıyı sakat olmasından dolayı kaçırmış sadece rezerv takımlarda oynama şansı yakalamıştı. Buna rağmen oynadığı 24 maçta 19 gol atmayı başaran Mitroglu, küme düşen takımında kariyerine devam etmek istemediğini dile getirdi. Kontratında Fulham'ın küme düşmesi durumunda daha önce belirlenmiş olan (İngiliz basınına göre 10 milyon Euro) bonservis bedeliyle serbest kalır maddesi bulunan Yunan forvet, Şampiyonlar Ligi'nde olan bir takımda kariyerine devam etmek istiyor. Yunanistan'a da dönebilceğini ifade eden Mitroglu, Almanya'dan da teklifler alıyor. Türkiye için yeşil ışık Kariyerine Almanya'da başlayan Konstantin Mitroglu, oradan Olympiakos'a transfer olmuş ve son iki sezona gelene dek kiralık olarak çeşitli takımalara gönderilmişti. Özellikle geçen yıl bulduğu forma şansını iyi değerlendiren 25 yaşındaki futbolcu, piyasa değerinin tam iki katına Premier Lig'in yolunu tutmuştu. Galatasaray, 2014 Dünya Kupası'nda da Yunanistan Milli Takımı'nın gol silahı olması beklenen Mitroglu için 8 milyon Euro bonservis bedeli belirledi. Oyuncu için kiralık opsiyonunu da denemek isteyen sarı kırmızılılar, oyuncunun da olur demesinin ardından girişimlerini hızlandırdı.Eurosport
Türkiye O Listede 7. Sırada
UEFA, yayınladığı bir grafikte Avrupa’nın transfere en çok para harcayan ülkelerini açıkladı.2010-2014 sezonları kapsayan ve 10 tane ligin yer aldığı grafikte Türkiye Spor Toto Süper Lig de yer alıyor. %23’ük bir oranla transfere en çok para harcayan lig, İngiltere Premier Ligi. Listede 2. sıradaki İtalya %16’lık paya sahipken, İspanya %11’lik oranla 3., Fransa %14’lük payla 4. Sırada yer alıyor. Fransa’nın %14’lük paya rağmen İspanya’nın gerisinde olmasının nedeni ise iki ülke arasındaki vergi farkları.Türkiye ise %4’lük bir payla listenin 7. Sırasında yer alıyor.Türkiye’nin listede bu yeri edinmesinde son yıllarda yapılan çok önemli transferlerin rolü büyük. Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe’nin 2010 yılından bu yana kadrolarına kazandırdıkları isimler yapılan transfer maliyetini bir hayli arttırdı. İşte 2010-2014 yıllarında Türkiye’ye gelen en pahalı oyuncular:1- Cristian (Fenerbahçe) 7 milyon Euro 2-Milos Krasic (Fenerbahçe) 7 milyon Euro 3-Ricardo Quaresma (Beşiktaş) 7.3 milyon Euro 4-Wesley Sneijder (Galatasaray) 7.5 milyon Euro 5-Mamadou Niang (Fenerbahçe) 8 milyon Euro 6-Nordin Amrabat (Galatasaray) 8.6 milyon Euro 7-Bruma (Galatasaray) 10 milyon Euro 8-Moussa Sow (Fenerbahçe) 10 milyon Euro 9-Raul Meireles (Fenerbahçe) 10 milyon Euro 10-Emenike (Fenerbahçe) 13 milyon Euro Eurosport
Reklam
Beşiktaş'a Kötü Haber
Beşiktaş Kulübü 2. Başkanı Ahmet Nur Çebi takımın geleceği ile ilgili çarpıcı açıklamalar yaptı.Beşiktaş Kulübü 2. Başkanı Ahmet Nur Çebi İstanbul Aydın Üniversitesi’nde ‘Sezon Sonu Değerlendirmesi Paneli’ne katıldı. Göreve geldiklerinin sabahı 580 milyon lira borcun kendilerine merhaba dediğini ve herkesin borç için kapıya dayandığını söyleyen Çebi stat inşaatı için camianın sabır göstermesini istedi. Stadın Ağustos ayına yetişmeyeceğini söyleyen Çebi şu an için başkanlık düşüncesinin olmadığını ve ancak başkan Fikret Orman’ın bırakması halinde başkanlığı düşünebileceğini dile getirdi. Ahmet Nur Çebi’nin panelde yaptığı açıklamalar şu şekilde: “Stadımızın Ağustos ayında bitmeyeceğini söyleyebilirim. Bunun sebebi de buraya stada ve Dolmabahçe’ye yakışır muhteşem bir çatı yapma isteğimiz. Bu bizi en az 6 ay geciktirecek. Ama başkanımız Ağustos ayında bitecek dediyse biz onu o dönemde bitirmek zorundayız.” ”CAMİAMIZDAN SABIR VE DESTEK BEKLİYORUZ” ”Sezon değerlendirmesini sadece bu sezon olarak görmek algı hatası yaratır. Göreve geldiğimiz dönemden itibaren değerlendirme yapmalıyız. Biz iki sezon önce Beşiktaş’ın çok dağınık olduğu bir noktada göreve geldik. İlk gün sabah geldiğimizde 580 trilyon borç bize merhaba dedi. Herkes kapımızıçalıyordu 5-10 neyse borçlarını istiyordu. Aldığınız kurumun yapısal anlamda bozulmaya başladığı bir dönemde görev yapmak çok zordur. Mali yapıyı güçlendirmemiz lazımdı. İlk yılımızda Feda yılı dedik. Bu yıl stad yapıyoruz. Stadımız olmadan bizim için keyifli bir süreç olması çok zor camiamızdan sabır ve destek bekliyoruz.” ”BEN BAŞKANIMLA ÇOK KEYİFLİ ÇALIŞIYORUM” “Bu koltukta oturmaktan onur duyuyorum. Başkanlık her Beşiktaşlının arzu ettiği bir şeydir. Ben başkanımla çok iyi anlaşıyorum çok keyifli çalışıyorum. Kendisi çok sevdiğim bir kardeşimdir. Başkanlığı belki onun görevi bıraktığı bir gün düşünebilirim. Yönetici olursanız orada da şampiyonluğu istemenin sizi ne kadar dürttüğünü göreceksiniz. Mali anlamda içine düştüğümüz bir durum oldu. Biz bundan çıkmayı becerdik. Bunu bu sene zorladık ve önümüzdeki yıllarda Beşiktaş’ın şampiyon olacağına inanıyorum. Evet hedef var, Doğru bir yapılanma ile 2 veya 3 sene içerisinde kesin olacağını söyleyebilirim. Biz planlamaya futbol anlamında ancak bu sene adım atmaimkanı bulabildik. Bir sonraki sene taşların yerine oturacağını düşünüyorum.” ”RONALDİNHO TRANSFERİNDEN DOLAYI ÇOK ELEŞTİRİLDİM” Yıldız transfer dediğinizde Ronaldinho, Eto’o gibi oyuncularıkastediyorsunuz ama biz teknik direktörümüz ve Önder Özen’in onay vermediği hiç bir futbolcu ile görüşmüyoruz. Bu ister yıldız olsun ister olmasın. Ronaldinho transferinden dolayı çok eleştirildim. Ama ben o zaman kendi kendime bu işin içinde değildim teknik kadronun onayı çıktıktan sonra ben görevlendirilmiş olarak devreye girdim. Görüşmelerimizi de başarılıyaptığıma inanıyorum.13 milyon Euro isteyen bir futbolcuyu 5.5 milyona kadar indirdik. Ama transfer gerçekleşmedi. Görüşülen her transfer olacak diye bir şey yok. ”DROGBA’NIN YARATTIĞI PROBLEMLERİ…” Yıldız futbolcular ile ilgili Galatasaray’daki Drogba ve Sneijder örneğini gösteren ve ”niye böyle yıldız transferleri yapamıyoruz” diye soran biröğrenciye cevaben: ”Yıldız futbolcu derken Drogba’nın da Galatasaray’da yarattığı problemleri siz görememişsiniz. Snejder ilk geldiğinde iyi oynayamadı. İkinci sezonunda çok iyiydi, önümüzdeki sezon ne yapacağını bilemezsiniz.” ”FERNANDES PİLLİ BEBEK GİBİ BİR ANDA DURDU” Yıldız oyuncular geliyorlar 4-5 milyon alıyorlar, bir iş adamının 30 yıldakazanamayacağı paraları alıyorlar. Sonrada yiyip içip yatıyorlar. Fernandes’te suçumuz yoktu. İyi oynuyordu bir anda kötü oynamaya başladı. Pilli bebek gibi bir anda durdu oynamadı. Bunun suçunu yönetimde mi aramak lazım bilmiyorum. Yıldızları idare etmek çok zordur ama Beşiktaş’tan da büyüğü yoktur. Saygısızlık yapıyorsa gereği yapılır. Birfutbolcunun ahlaki anlamda nasıl çıkacağını bilmezsiniz, geldikten sonra belli olur. Maalesef ki bize hep kötüleri denk geldi. ”QUERASMA’YA BİZ NE YAPTIKTA BİZDE OYNAMADI” Querasma 14 bin Euroluk evde oturuyordu. Bizde oynamadı Katar’da da oynamadı gitti Porto’da takır takır oynuyor. Biz ne yaptık Querasma’ya da bizde oynamadı. Ama Quaresma gibi bir adamı geldiğinde havaalanında biryönetici karşılayıp sabahın 5 buçuğunda da uğurluyorsa neden oynamadığının cevabını da bulmuş oluruz. ”ÖZEN PROFESYONEL KONTRATI OLAN BİRİSİDİR” Önder Özen profesyonel bir isimdir. Profesyonel kontratı olan birisidir. Eğer Önder Özen yöneticiler yüzünden istediklerini yapamıyorsa çıkıp bunları açıklamalıdır ama böyle bir şey olduğunu zannetmiyorum. ”TORAMAN VE ÖZTÜRK İÇİN KARAR VERİLMEDİ” İbrahim Toraman ve Sezer Öztürk için henüz karar verilmedi. Biliç kampkadrosunu hazırlıyor henüz raporu ulaşmadı. Beşiktaş takımının kaptanı vefutbolcusu havaalanında ,tesiste ,antrenman sahasında üç kere kavga etmez kardeşim. Beşiktaş formasını taşıyorsun ya. Ama ben şahsi olarak gereken cezaları çektiklerini düşünüyorum. İkisi de Beşiktaş’ı seven hakiki Beşiktaşlı futbolcular. Eğer İbrahim ve Sezer ile ilgili yönetim kurulundaoylama olursa benim oyum onların lehine olur. ”DANY HADDİNİ AŞMIŞTIR” Her takımdan her futbolcu kiralanabilir ama bu Dany olmamalıydı. Bizim için hatalı bir transferdir. Galatasaray’da görmediği ilgiyi bizde görmüştür ama Dany haddini aşmıştır gereği de yapılmıştır. ”FENERBAHÇE BİZİ İLGİLENDİRMİYORDU” Fenerbahçe ile ilgili yazı önüme geldiğinde Fenerbahçe ile ilgili kelimelerinçıkartılmasını ve genelleme yapılarak düzeltilmesini istedim. Çünkü bana göre Fenerbahçe bizi ilgilendirmiyordu. Ama yazı ertesi gün olduğu şekliyle yayınlandı. AMK Spor
Futboldan Men Edilebilir
2011 yılında menajeri Boissau’yu aradan çıkarıp Ali Egesel aracılığı ile G.Saray’a imza attığı için FIFA’lık olan Eboue, açıklamalarda bulundu.FIFA’nın kendisine verdiği 1.1 milyon euroluk tazminat cezası ve bu bedelin ödenmemesi halinde sahalardan men cezası alma ihtimali bulunan Emmanul Eboue, bu konu hakkında özel açıklamalarda bulundu. AVUKATIN İHMALİ NEDENİYLE SON DAKİKADA HABERİM OLDU Eboue, eski menajeri Boissau’nun FIFA’ya şikayeti nedeni ile aldığı ceza hakkında “ Evet, böyle bir ceza aldığım doğru. Ancak benim son dakikaya kadar böyle bir ceza aldığımdan haberim yoktu. Çünkü Belçika’daki avukatımız bu konuyu ihmal etmiş ve duruşmalara dahi gitmemiş. Böyle bir konudan son anda haberim oldu. Çünkü ben futbol oynuyorum ve gerisini bilmem, gerisine karışamam. Bu konuyu takip etmesi gereken avukatın ihmali nedeni ile olay bu noktaya geldi. Sahalardan men edilmek istemem. RANDEVU ALIP FIFA’YA GİDECEĞİM Şimdi Fransa’da yeni bir avukat ile anlaştım. FIFA ile kendisi görüşüp olayı çözmeye ve bizim de savunma yapmamızı sağlamaya çalışıyor. Gerekirse randevu alıp bende FIFA’ya gideceğim. Savunma hakkımı kullanmak istiyorum” diye konuştu. AMK Spor
Erdoğan: 'Pensilvanya’da Benimle İlgili Film Hazırlıyorlarmış'
Başbakan Erdoğan, Gülen Cemaati'nin kendisi hakkında film hazırladığını söyleyerek, 'Şimdi de 10 Ağustos diyorlar. Allah’ın izniyle yine tutmayacak' dedi. Erdoğan, Cemaat'in çözüm sürecini bozmak için her şeyi yaptığını belirtti. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 30 Mart yerel seçimlerinin iptal edildiği Ağrı’da, ağırlıklı olarak, belediye başkanlığı için yarıştığı BDP'yi hedef aldı. Cumhurbaşkanlığı seçimi ve Gülen Cemaati de gündemiydeydi. Erdoğan, 'Şimdi bir haber aldım, Pensilvanya benimle ilgili bir film hazırlıyormuş. Benimle ilgili uygun bir artist bulamamışlar, çocuğuma uygun bir artist bulamamışlar. Şimdi hesap şu, cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesine bunu yetiştireceklermiş. 17 Aralık dediler tutmadı, 25 Aralık dediler tutmadı, 30 Mart dediler yine tutmadı. Şimdi de 10 Ağustos diyecekler. Allah’ın izniyle yine tutmayacak. Buna inanıyorum.' dedi. Erdoğan, adını telaffuz etmeden Fethullah Gülen'in çözüm sürecini sabote etmeye çalışmakla suçladı. 'Pensilvanya'ya kaçmış olan zat çözüm sürecini bozmak için elinden gelen her yeşi yaptı. Bir kısım medya, gençler ölsün diye her türlü tahriki yaptı. Yazar müsveddeleri gitti, ‘Terörü tekrar başlatın’ diye akıl bile verdi.' dedi. Çatı aday formülüne eleştiri MHP’nin cumhurbaşkanı seçimleri için aradığı ‘çatı aday’dan bahseden Erdoğan, “Neymiş, çatı adaymış. O çatı 30 Mart’ta uçtu gitti. Bunların oturdukları binanın damı yok damı.' dedi. Erdoğan, kendi adayları için istişarelerinin sürdüğünü belirterek, bunu haziran içinde açıklayacaklarını söyledi. 'Bu millet kendi başkanını, inandığı insanı, kendisini kucaklayacak insanı gayet iyi biliyor. İnşallah çok kısa bir süre içerisinde, mayıs diye planlamıştık, inşallah haziran ayı içerisinde ismimizi, adayımızı açıklayacağız' diye konuştu. BDP'ye suçlama Erdoğan, BDP’lilerin yalan söylediğini belirterek “Mesele ilke meselesidir. Halkına vatandaşına hizmet meselesidir. Hizmete mi ideolojilere mi oy vereceğiz? Buraya birileri geliyor. Ne diyorlar? Sandıkların 13-14-15 kere sayıldığı iddiası BDP tarafından pompalanıyor. Tamamen yalan. BDP, bu yalanı yaymak suretiyle bir kez daha kirli siyasete başvurmuştur. 30 Mart’ta sonra Ağrı’ya 15 bin polis gönderildi diyorlar. 2 bin gencin askere götürüldüğünü söylüyorlar. Yalan!” dedi. Sandıkların ikinci kez tam olarak sayılamadığını söyleyen Erdoğan 'Hile ve şaibe ortaya çıktı. İkinci kez bile yeniden sayım gerçekleşmedi. Manzara görüldü, yeniden sayım kararı alındı. BDP adeta meydanı terörize etti. Her şeyden önce bu zihniyetin demokrasiye, sandığa, düşünce özgürlüğüne saygısı yok. Çünkü bunlar bugüne kadar ancak tehditlerle oy almanın yoluna gittiler.' diye konuştu. Erdoğan, Doğubayazıt’ta elektrik arıza ekibinde çalışan altı işçinin kaçırılmasına da değindi: “Daha yeni Doğubayazıt’ta altı vatandaşımızı kaçırdılar. Burası bizim Bitlis milletvekilimizin ailesine ait olan bir işletme. Kendisine tehdit yağdırmaya başladılar.” BDP’nin hizmet yapmadığını söyleyen Erdoğan, “İki de bir partinin adını değiştirirsin, başka da bir işe yaramazsın Allah aşkına, Doğubayazıt’ta bizim hizmetimizin dışında onların hizmeti var mı? Ağrı’da ne yapıldıysa biz yaptık.” 'Kaçırılan çocukları alıp geleceksiniz' Erdoğan, çocuklarının PKK tarafından alıkonulduğunu söyleyen aileler hakkında da konuştu: “Diyarbakır'da yavruları kaçırılan anneler babalar günlerdir eylem yapıyor. 134 yavru dağa kaçırıldı. Kimlerin kaçırdığını biliyorsunuz değil mi? BDP ve HDP’ye söyledim 'Bunları siz alıp geleceksiniz' dedim. Adresleri siz biliyorsunuz. Getirmemeleri halinde biz de iktidar olarak B ve C planımızı uygulamaya koyacağız. Bizler kimin ne yaptığını her şeyi biliyoruz.” 'Hanım kardeşlerimizi sandığa göndermiyorlar' Erdoğan, kadınlara oy kullandırılmadığını söyledi: “Hanım kardeşlerimizi eve kilitliyorlar. Sandığa göndermiyorlar. Çünkü hanım kardeşlerimi sandığa gönderirlerse o sandıktan AK Parti çıkacak. Unutmayın, kale içeriden fethedilir.” BDP seçimin iptalini istemişti Ağrı Belediyesi’ni 10 oy farkla Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) adayı Sırrı Sakık kazanmış, AK Parti seçim sonuçlarına itiraz etmişti. Ağrı İl Seçim Kurulu, Belediye Başkanlığı ve Meclis Üyeliği seçimleri için kullanılan tüm oy pusulalarının yeniden sayılmasına karar vermişti. Yeniden sayım sırasında tespit edilen usulsüzlükler ve oluşan gerginlikten dolayı BDP Ağrı’da yerel seçimlerin iptalini istemişti. Talebi kabul eden Ağrı İl Seçim Kurulu da yerel seçimlerin 1 Haziran’da yeniden yapılmasını kararlaştırmıştı. Kaynak: DHA
Reklam
''İdolüm Hakan Şükür''
Galatasaray'la sözleşmesini uzatan golcü futbolcu Burak Yılmaz, GS TV'ye çarpıcı açıklamalar yaptı. Galatasaray Kulübü Başkanı Ünal Aysal ve camiaya teşekkür ettiğini ifade eden Burak, şöyle konuştu: 'Galatasaray'da her zaman idolüm Hakan Şükür olmuştur. Hakan Abi'nin yolunda ilerlemek istiyorum. Bizim hedefimiz Şampiyonlar Ligi'ni kazanmak. Yavaş yavaş bu hedefe doğru gidiyoruz. Bu kısa vadeli bir hedef değildir. Ancak, biz bu yolda ilerliyoruz' 'Bizim bu seneki en büyük dezavantajımız 3 günde bir maç oynamamızdı. Şampiyonlar Ligi'nde oynuyoruz, Türkiye Kupası'nı kazanana kadar 10 maç oynadık. Bu sene çok şanssızlıklar, hatalar da oldu. İnşallah herkes üstüne düşerse, Allah'ın izniyle 4. yıldızı takacağımıza inanıyorum. Hepimiz bir aile olarak emin adımlarla yürüyeceğiz. Biz hepimiz bir olduğumuz zaman kimse karşımızda duramaz' Eurosport
'Gelecek Sene Oynayacağı Takım...'
Olcan Adın'ın takımdan ayrılmak istediğini Trabzonspor yönetimine bildirdiklerini ifade eden menajer Fazıl Özdemir, ''Kesin olan bir şey var ki Olcan gelecek sezon Trabzonspor'da olmayacak...Olcan ligin şu anda en iyi oyuncusu. Dolayısıyla Galatasaray ve Beşiktaş'ın onu istemesi çok normal. Galatasaray ve Beşiktaş'tan henüz bir teklif almadık. Olcan'ın bonservisini kim alırsa biz o takımla görüşürüz' şeklinde konuştu. Özdemir, 'Olcan Adın'ın 'Beşiktaş'a gitmek istiyorum' şeklinde bir açıklaması oldu mu?' sorusuna ise 'bir bilgim yok' demekle yetindi. Öte yandan Beşiktaş'ta teknik direktör Slaven Bilic'in 'kesinlikle kadromda görmek istiyorum' dediği Olcan Adın için futbol direktörü Önder Özen de başkan Fikret Orman'a transfer için olumlu görüş bildirdi.Geçen sezon Tolga Zengin transferinde olduğu gibi Olcan Adın konusunda da mutlu sona ulaşmak isteyen Fikret Orman'ın yıldız oyuncu için para + takas önerisinde bulunacağı, Trabzonspor kanadının ise Olcan Adın'ı ancak ve ancak yüksek bonservis şartıyla takımdan gönderebileceği belirtildi. (Habertürk)
Kadınlarda Dünya Kupası Kadrosu Belli Oldu
TBF, 2014 FIBA Kadınlar Dünya Şampiyonası’nın hazırlıklarına başlayacak olan A Milli Kadın Basketbol Takımı’nın aday kadrosunu açıkladı.Türkiye Basketbol Federasyonu, 2014 FIBA Kadınlar Dünya Şampiyonası’nın hazırlıklarına başlayacak olan A Milli Kadın Basketbol Takımı’nın aday kadrosunu açıkladı. Aday kadro hazırlıklarına 14 Temmuz'da başlayacak. Aday kadroda, EuroBasket 2011’de gümüş madalya kazanan, 2012 Olimpiyat Oyunları’nda Türkiye’ye beşinciliği getiren ve EuroBasket 2013’te bronz madalyaya uzanmış olan oyuncular da yer alıyor. Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanı Turgay Demirel, “2014 FIBA Kadınlar Dünya Şampiyonası için geri sayım başladı. Türk Basketbol taraftarlarının, şampiyona yaklaşırken A Milli Kadın Basketbol Takımı’na olan desteklerini de artıracaklarını düşünüyorum,” dedi. “Bu takımın oyuncuları, Türk Basketbolu’nu her adımda bir öncekinden daha üst seviyelere taşıdılar. İlk defa katıldığımız ve ev sahipliğini yapacağımız 2014 FIBA Dünya Kadınlar Şampiyonası’nda kadın basketbolcularımızın elde edecekleri başarılarla Türkiye’ye gurur, sergileyecekleri mücadele ile Türk Basketbolu’nun geleceğine ilham vermeye devam edeceklerinden eminim.” Dört yıl önce, 2010 FIBA Dünya Şampiyonası’na ev sahipliği yapan Türkiye, bu defa 27 Eylül - 5 Ekim tarihleri arasında düzenlenecek 2014 FIBA Kadınlar Dünya Şampiyonası’na da İstanbul ve Ankara’da ev sahipliği yapacak. Şampiyona, sergilenen unutulmaz heyecanlı karşılaşmalara ve kadın basketbolu adına niteliği son derece yüksek mücadelelere sahne olan Türkiye Kadınlar Basketbol Ligi sezonunu takip edecek. Hatırlanacağı gibi, Galatasaray Odeabank ve Fenerbahçe 13 Nisan’da Kadınlar EuroLeague Finali’nde karşı karşıya gelmiş ve Galatasaray Odeabank, 69-58’lik sonuç ile kupaya uzanan taraf olmuştu. Kadın Basketbolundan Sorumlu TBF Yönetim Kurulu Üyesi Jülide Sonat, aday kadronun açıklanması ile ilgili düşüncelerini paylaşırken “Türk Basketbolu için çok önemli, heyecan ve beklentilerimizin son derece yüksek olduğu harika bir dönemden geçiyoruz,” dedi. “TBF son yirmi yılda kadın basketbolunun geleceği için her anlamda önem ve değer taşıyan yatırımlar yaptı. Aday kadroda yer alan, yeteneği ve başarıya ulaşma kapasitesi son derece yüksek basketbolcularımızın Dünya Şampiyonası’nda kendi taraftarları önünde yeniden parlayacaklarına ve Türk Kadın Basketbolu’nun kalite ve başarı çıtasını daha da yükseklere taşıyacaklarına inanıyorum.” A Milli Kadın Basketbol Takımı Menajeri Canan Erdoğan ise, “Türk Kadın Basketbolu hem kulüpler hem de milli takımlar düzeyinde yaptığı yatırımın karşılığını aldığını elde ettiği başarılarla kanıtlamaktadır,' dedi. '2014 FIBA Kadınlar Dünya Şampiyonası’na tüm ağırlığımızı koyacak ve seyircimizin desteği ile Türkiye’ye madalya getirmek için mücadele edeceğiz.' A Milli Kadın Basketbol Takımı'nın 17 kişiden oluşan aday kadrosuna, İtalya'nın Udine kentinde 3-13 Temmuz'da düzenlenecek olan Ümitler Avrupa Şampiyonası'ndan sonra yeni isimler dâhil olabilir. A Milli Kadın Basketbol Takımı Antrenörü Ceyhun Yıldızoğlu, 'Aday kadromuza, çekirdek kadromuzu destekleyecek genç, tecrübeli oyuncuları dâhil ettik. Bu yapımızla 2014 FIBA Kadınlar Dünya Şampiyonası’na hazırlanıp, evimizde düzenleyeceğimiz bu şampiyonada en iyi dereceyi elde etmek istiyoruz,' dedi. 'Hem kadromuzdaki isimlerin hem de kadroya giremeyen diğer arkadaşlarımızın çok değerli olduğunun farkındayız. Ayrıca Ümitler Avrupa Şampiyonası’ndaki performansı dikkat çekici olan oyuncuları kadromuza dâhil edeceğiz. Taraftarımızdan alacağımız tam destek ile şampiyonada sakatlıklarla fire vermeden sonuca ilerleyen bir takım olarak Türkiye’ye madalya getirmek için mücadele edeceğiz.” Teknik ve İdari Kadro: Füzen Sönmez (Koordinatör-TBF), Canan Erdoğan (Menajer-TBF), Ceyhun Yıldızoğlu (Antrenör-Mersin BŞB), Erman Okerman (Yardımcı Antrenör-Konak Belediyesi), Erkan Metin (Yardımcı Antrenör-TBF), Hilmi Taşer (Kondisyoner-TED Ankara Kolejliler), Gökhan Metin (Doktor), Haşim Ay (Fizyoterapist-Fenerbahçe Ülker), Murat Canbakal (Masör), Cihan Fidan (Masör-Beşiktaş JK), Barış Yılmaz (Malzeme Sorumlusu-TBF). Sporcu Kadrosu: Begüm Dalgalar (Beşiktaş JK); Esmeral Tunçluer, Birsel Vardarlı, Kuanitra Holingsvorth, Tuğçe Canıtez, Olcay Çakır (Fenerbahçe); Nevriye Yılmaz, Bahar Çağlar, Işıl Alben (Galatasaray Odeabank); Tuğba Palazoğlu, Şaziye İvegin Üner (İstanbul Üniversitesi BGD); Lara Sanders, Esra Ural, Ayşegül Günay (Kayseri Kaski); Deniz Çolakoğlu (Konak Belediyesi), Simay Karaman (Orduspor), Burcu Çiğil (Tarsus Belediyesi).3PUAN
Reklam
Türk Futbolunun Acı Kaybı! Ali Çoban Hayatını Kaybetti
Türk futbolunun unutulmaz isimlerinden eski Galatasaraylı Ali Çoban hayatını kaybetti. Efsane stoper dün yoğun bakıma alınmıştı... Galatasaray Kulübü de Ali Çoban'ın vefatını resmi twitter hesabından duyurarak baş sağlığı diledi.Skorer
Reklam
Burak Yılmaz Resmen Uzattı!
Galatasaray, Burak Yılmaz'ın sözleşmesini 2019 yılına kadar uzattığını borsaya bildirdi. İşte Galatasaray’ın KAP’a yaptığı açıklama: Profesyonel futbolcumuz Burak Yılmaz’ın sözleşmesinin 2014-2015, 2015-2016 ve 2016-2017 sezonlarına ait mali şartları aşağıdaki gibi değiştirilmiş ve sözleşmesi 2017-2018 ve 2018-2019 sezonlarını kapsayacak şekilde uzatılmıştır. 2014-2015 sezonu için 2.750.000 Euro sabit transfer ücreti ve 25.000 Euro maç başı ücret 2015-2016 sezonu için 2.800.000 Euro sabit transfer ücreti ve 25.000 Euro maç başı ücret 2016-2017 sezonu için 2.850.000 Euro sabit transfer ücreti ve 25.000 Euro maç başı ücret 2017-2018 sezonu için 2.900.000 Euro sabit transfer ücreti ve 25.000 Euro maç başı ücret 2018-2019 sezonu için 2.950.000 Euro sabit transfer ücreti ve 25.000 Euro maç başı ücret AMK Spor
Mancini'nin Ekibinde Değişiklik
Galatasaray'ın İtalyan teknik direktörü Roberto Mancini, yeni sezon için istediği oyuncuların listesini yönetime verirken bir transfer de teknik ekibe istedi: Angelo Gregucci.Sezonun bitmesiyle birlikte transfere yoğunlaşan Galatasaray, teknik ekibe de takviye yapmayı planlıyor. Mancini'nin Fiorentina ve Manchester City'yi çalıştırdığı dönemlerde teknik danışmanlığını yapan Angelo Gregucci, önümüzdeki sezon Galatasaray için çalışacak. Eski bir futbolcu olan Gregucci, antrenörlük kariyerine ilk olarak İtalyan ekibi Reggiana'da yardımcı antrenör olarak başladı. Bir sene sonra bu takımda teknik direktörlüğe getirilen İtalyan futbol adamı, işler iyiye gitmeyince -kısa süreli bir Viterbese macerasının da ardından- o dönem Fatih Terim'in yerine Fiorentina teknik direktörlüğüne getirilen Roberto Mancini'nin ekibine yardımcı antrenör olarak katıldı. Bir süre Mancini'nin yardımcı antrenörlüğünü yaptıktan sonra yeniden teknik direktörlük işine soyunan Gregucci, daha sonra Venezia, Salernitana, Lecce, Vicenza, Atalanta, Sassuolo ve son olarak da kariyerine başladığı kulüp olan Reggiana'yı çalıştırdı. 45 yaşındaki antrenör, 2012 yılında o dönem Manchester City'nin teknik direktörlüğünü yapan Roberto Mancini'nin ekibine bu kez teknik danışman olarak katıldı. Gregucci o dönem, City adına rakipleri izleyerek analiz edip, teknik direktör Roberto Mancini'ye rapor veriyordu. Ancak Gregucci'nin City kariyeri, Mancini'nin bu takımdan kovulmasıyla birlikte sona erdi. Mancini ile birlikte gelecekti Aslında Roberto Mancini, Galatasaray'a gelirken tıpki Ivan Carminati, Fausto Salsano ve Attilio Lombardo gibi Angelo Gregucci'yi de ekibinde getirmek istemişti. Ama bu isim Başkan Ünal Aysal'a takılmıştı. Daha sonra bir İtalyan radyo kanalına konuşan Gregucci de bu rahatsızlığını 'Benim için Galatasaray’da yer yoktu. Sorunlar doğdu çünkü Sarı-Kırmızılı kulübün başkanı, teknik heyette kimlerin olacağına karar verdi. Dışarıda kalan tek isim ben olmadım. Artık önüme bakıyorum. Belki de yalnız başıma yürümenin zamanı geldi” diyerek ifade etmişti. Takım daha erken toplanacak Öte yandan kulüpte bu gelişmeler yaşanırken Galatasaray Futbol Takımı'nın konuşulandan daha erken toplanacağı öğrenildi. Aslında Mancini, son konuşmasında takımın 15 Temmuz'da toplanmasını istemişti. Ancak Temmuz ayı sonunun Ramazan Bayramı'na denk gelmesi sebebiyle oyuncularına bayram tatili vermek isteyen İtalyan hoca, bu süreyi 1 hafta öne alarak toplanma tarihini 8 Temmuz olarak belirledi. Kamp Avusturya'daBu arada Galatasaray'ın yeni sezon hazırlıklarını nerede yapacağı da kararlaştırıldı. Cim Bom sezonu Avusturya'da açacak. Ayrıca Mancini, kamp için bir de şart koştu... İtalyan hoca takıma uygulacağı antrenman programı için kampta 3 adet antrenman sahasının yan yana olmasını istiyor. Galatasaray, bu istekten dolayı Mancini'nin kriterlerine uygun bir yer ayarlayacak. Şampiy10
Furkan Aldemir Nikah Tazeledi
Galatasaray Liv Hospital'in başarılı basketbolcusu Furkan Aldemir kulübü ile olan sözleşmesini üç yıllık uzattı.Beko Basketbol Ligi takımlarından Galatasaray Liv Hospital ile başarılı bir sezon geçirmeye devam eden Furkan Aldemir kendisini üç yıl daha sarı-kırmızılı kulübe bağlayan imzayı attı. Bu sezon ligde 33 maçta forma giyen Furkan Aldemir 6 sayı, 7 ribaunt ortalaması ile mücadelesine devam ederken, Euroleague'de ise 22 karşılaşmaya çıkan Furkan Aldemir Avrupa arenasında 5,4 sayı ve 6,4 ribaunt ortalamasıyla sezonu kapadı. Üç yıllık yeni sözleşmeye imza atan Furkan Aldemir kontratı sona erene kadar Galatasaray Liv Hospital'den toplam 3.9 milyon euro para kazanacak.Eurosport
'Alevi Vatandaşlarımızı Sağdan  Soldan Toplayıp Soma'ya Götürdüler'
Partisinin grup toplantısında BDP'ye çağrıda bulunan Erdoğan 'Bu annelerin yavrularını gidip alın bakalım. Adreslerini gayet iyi biliyorsunuz' dedi. Partisinin haftalık grup toplantısında partililere seslenen Başbakan Erdoğan, Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye ödülünü kazanan Nuri Bilge Ceylan'ı kutlayarak konuşmasına başladı. PARTİ GRUBUNDAN BDP'YE SESLENDİ Konuşmasında muhalefete yönelik eleştirilerde bulunan Başbakan Erdoğan, çocukları PKK tarafından kaçırılan annelerin eylemine de değindi. Bunun için BDP'ye çağrıda bulunan Erdoğan 'AK Parti grubundan önemli bir mesaj daha veriyorum. Buradan BDP'ye yeni adıyla HDP'ye çağrı yapıyorum. Ey BDP siz nerdesiniz. Zaman zaman gidip alıp geliyorsunuz ya. Bu annelerin yavrularını da alıp gelin bakalım. Bunların da adreslerini gayet iyi biliyorsunuz. Alıp geleceksiniz. Alıp gelmediğiniz takdirde bizim de B planımız C planımız devreye girer. Bunu da çok açık söylüyorum' dedi. Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları; Fransa'dan Cannes Film Festivali'nde büyük ödülü kazanan yönetmenimiz Nuri Bilge Ceylan'la gurur duyduk. Telefonla arayıp kendisin kutladım. Mavi Marmara gemisainde yaralı olan ve geçtiğmiz gün şehit olan kardeşimize Allah'tan rahmet, ailesine başsağlığı diliyorum. 'İKİ MESELE DEVAMLI KAŞINDI' Okmeydanı'nda çıkan olaylarda hayatının kaybeden Kurt'un babasını aradım başsağlığı diledim. Olaylarda yaralanan polislerimizi de arayıp geçmiş olsun dileklerimizi ilettik. Kürt ve Alevi vatandaşlarımız üzerinden iki mesele devamlı kaşındı. Bu ülkenin asli unsur olan savaşlarda ve kuruluşumuzda yer alan Kürt kardeşlerimize bize kadar red, asimilasyon ve inkar politikaları uygulandı. 'HİÇ KONUŞTUĞUNU GÖRDÜNÜZ MÜ?' Alevi kardeşlerimizin varlıkları inkar edildi görmezden gelindi. Ağır tahrikler yapıldı. Dersim'de 100'lerce Alevi vatandaşımız katledildi binlercesi tehcire zorlandı. CHP'nin dününde bugününde Dersim'e karşı duran gördünüz mü? Şu anda ana muhalefetin genel müdürü Dersimli değil mi? Hiç konuştuğunu gördünüz mü? Konuşamaz çünkü o işin faili CHP... Sonu acı biten elim hadiseler yaşadık. Komplo teorilerinin kolaycılığına asla sığınmadık. Dışardan düşman arayarak içimizdeki meseleleri inkar yoluna asla gitmedik. Biz 100 yıllık meselelerin farkında olduk ve mevcut sorunların içerdeki nedenlerinin de farkında olduk. Dışardan yapılan tahrikleri provokasyonları gözardı da edemeyiz. 'KARANLIK ELLER İŞBİRLİĞİ YAPTI' Türkiye enerjisini kalkınma için seferber ettiği her dönemde ya teröre maruz kaldı ya da darbelere maruz kaldı. İçerde ve dışarda bir takım karanlık eller işbirliği yaptılar. Japonya 2. Dünya savaşında yenildiği halde nasıl dünyanın en büyük ekonomisi oldu. Avrupa'nın hemen her ülkesi çok ağır bedel ödediği halde nasıl bu noktaya geldi. Ki bunların en önemlisi Almanya. 2. Dünya Savaşı'nda taş üstünde taş kalmayacak hale gelmişti. Bugünse Avrupa'nın birincisi dünyanın da en önemli ekonomisi haline geldi. Kıbrıs haricinde fiili savaşımız yok. 100 yıldır barış içinde bir ülke olmamıza rağmen kalkınma yarışına biz neden bu kadar geç katıldık. Bu soruyu sormamız lazım. Çünkü enerjimizi hep başka yere harcadık. İçerde neredeyse 35 yıl oldu terörle mücadele eden bir Türkiye var. Çok daha enteresan. Bir başörtü meselesini bu ülke 40 yıl tartışmak zorunda bırakıldı. 40 yıl boyunca üniversite denildiğinde akla bilim değil eğitim değil özgürlük değil başörtüsü yasağı geldi. Yazık değil mi arkadaşlar? Bu ülke bunu hak ediyor mu? Bu yasağı koyanlar uygulayanlar savunanlar bu ülkeye yazık etmediler mi? 'CUMHURİYET TARİHİNİN EN BÜYÜK BAŞARILARINA İMZA ATILDI' İnsanlar anadilini öğrenirse ülke bölünür diye toplumu korkuttular. Biz engelleri kaldırdık hamdolsun bu ülke bölünmedi tam tersine daha da güçlendi. Bu yasakları savunanlar bu ülkeye yazık etmediler mi? Bizi millet olarak anlamsız tartışmalarla anlamsız yasaklarla sanal gündemlerle on yıllarca oyaladılar. Defalarca hatırlattım. Yine hatırlatıyorum. Mayıs ayındayız. Geçen 28 Mayıs'ta Türkiye nasıl bir konumdaydı? Tarihin en büyük ekonomik krizini Türkiye başarıyla geri bırakmış, en büyük ekonomiler daralırken yüzde 1-2 oranlarında büyürken, Türkiye yüzde 4-5 büyümüş. Halk oylaması yapılmış demokrasi güç kazanmış. 2011 de genel seçim yapılmış istikrar güç kazanmış. Çözüm sürecinde önemli aşamaya gelinmiş nevruz huzur içinde kutlanmış acı haberler gelmiyor. O günlerde batıdakilerin koşarak doğuya gidip kucaklaştıklarını görüyorduk. İşadamları yeni yatırımlara hazırlanıyordu. Önümüzde engel yoktu. İşte 2013'ün mayıs ayında cumhuriyet tarihimizin en büyük başarılarına imza atıldı. Borsa rekor kırıyor, MB rezervi 135 milyar dolara ulaşıp rekor kırıyor. 14 Mayıs'ta IMF'ye borç sıfırlanıyor. Nükleer enerji için imzalar atılıyor. 3. havalimanı için ihale yapılıyor. Böyle bir dönemde 77 milyon hep birlikte 2023 hedeflerine yürüyoruz. Ama sonra bir şey oluyor. İstanbul'da Gezi Parkı'nda başlayan eylemler. Neymiş? Ağaçlar sökülüyormuş. 12 tane ağaç bir yere nakledilecek. Bu istismar edilerek dalga dalga ülke geneline yaydılar. Düğmeye bir yerden basılıyor ülkede legal illegal örgütler işbirliği yaparak huzuru bozacak bir noktaya ulaştırıyor. O kadar hazırlıklı bir saldırı ki aynı anda huzur istikrar demokrasi ve ekonomi hedef alınıyor. Borsa geriliyor faiz yükseliyor. Yurt dışında Türkiye aleyhine kampanyalar başlıyor. Tüketmeyin ekonomi dursun çağrısı yapılıyor. Her gün sokaklarda şiddet ve vandallık. Dünyaya sanki Türkiye'nin genelinde bir terör esiyor gibi servis ediliyor. 'TEK GEREKÇELERİ 12 TANE AĞAÇ' Yandaş medyaları her türlü yalanı yazarak sosyal medyada ve yazılı görsel medyada insanları sokağa dökmek için elinden geleni yapıyor. Malum işverenler sorumsuzca açıklama yapıyor. Türkiye hem içerden hem dışardan saldırıya maruz kalıyor. O malum işverenler ve işveren örgütleri vesaire, diğer işçi örgütleri, memur örgütleri, el birliğiyle sanki bütün olayların adeta sorumlusu olarak da bizi göstermeye gayret ediyor. Ortada bişey yok. Tek gerekçeleri 12 tane ağaç. Buradan başka yere taşıyorlar. Ama hamdolsun dik durduk, sağlam durduk, eğilmedik bükülmedik ve bu saldırıları bertaraf ettik. Gezi'de sonuç alamayınca 17-25 Aralık'ta saldırdılar. Milli iradeyi hedef aldılar. 30 Mart'ta Milli irade tecelli etti ve darbe heveslilerine en güzel cevabı sandıkta verdik.   'ALMAN YÖNETİMİ TEDBİRLERİ İYİ ALMIŞTI' Şimdi yeni bir meseleyle tahrik için çaba içerisindeler. Alevi vatandaşlar üzerinden kendi hesaplarını görmek isteyenler bu konuyu elverişli bir vasıta olarak görenler yeniden harekete geçtiler. Bir süredir bunun provaları zaten yapılıyor. Bildiğiniz gibi bu haftasonu Almanya'daydık. Almanya'da aynı gün bizi oradaki toplantımızın yapıldığı o muhteşem salonun yakınından bir nehir geçiyor nehrin karşı tarafında da oradaki Alisiz Alevilere orada miting yapma izni veriyorlar. Dert? Bizim yaptığımız veya yapacağımız o toplantıyı adeta acaba nasıl sabote ederiz bunun gayreti içinde. Bütün bunlara rağmen Alman yönetimi orada tedbirlerini iyi almıştı. Gerçi aynı anda bizim toplantımızın olduğu bölgeye yakın 5 ana merkezde o gün bize karşı gruplar toplantı yaptılar. 'EN SON OKMEYDANI'NDA DENEDİLER' Alınan güvenlik önlemleri başarılı olduğu için hiçbiri arzusuna kavuşamadı. Biz de orada gerçekten Almanya'daki kardeşlerimizle muhteşem bir buluşmayı gerçekleştirdik. Türkiye'de Alevi vatandaşlarımızın kapılarına işaretler kondu. Reyhanlı'da bunu denediler, Hatay'da bunu denediler. Malatya'da denediler. 1 Mayıs olaylarında denediler. CHP milletvekilleri bizzat bu işte yer aldı. En son Okmeydanı'nda denediler. Merhumun kızkardeşini duydunuz. Ne diyor? 'Eğer siz bu eylemleri yapmasaydınız kardeşim ölmeyecekti' dedi. Vaka bu... Uğur'un GBT'sinde en ufak olumsuz bir şey yok. Sadece Cemevi'ne gidiyor. Orada maalesef böyle bir olayla karşı karşıya kalıyor. 'YUNAN YÖNETİMİ BUNLARA BİR DARBE İNDİRDİ' Biz bu bayat senaryoların dışarda yazıldığını söylediğimizde birileri bizimle istihza ediyor. Okmeydanı'ndaki eli kanlı terör örgütünün dışardan desteklenmediğini söyleyecek olan var mı? Yerli bir örgüt olduğuna inanan var mı? Nerelerden beslendiğini hepimiz biliyoruz. Biliyorsunuz DHKP-C terör örgütünün kampları Yunanistan'daydı. O kamplarda eğitim alarak Türkiye'ye girenleri gördük. En son Yunan yönetimi bunlara bir darbe indirdi. Acaba sıfırladılar mı bilmiyoruz. Kimlerin bunlara kamp verdiğini lojistik sağladığını gayet iyi biliyoruz. Başta Tunceli milletvekili olmak üzere CHP milletvekilleri o örgütün üyesi gibi çalışıyor. Türkiye milletvekili gibi değil zalim Suriye diktatörünün temsilcisi gibi davranan vekillere kimse bir şey demiyor. Hatay'da bazı CHP'lilerin vekil yakınlarının saldırıya karıştıklarını belgeleriyle ortaya koyduk. CHP Alevi vatandaşlarımızın duygularını istismar etmekten, tahrik etmekten, onlar üzerinden çatışma senaryolarını beslemekten başka bir şey yapmamıştır. Faili oldukları Dersim olaylarıyla aradan 80 yıl geçmesine rağmen yüzleşemediler. 'SORUNLAR TEK TEK ORTADAN KALKIYOR' Alevi vatandaşlarımız için duygu istismarı haricinde hiçbir şey ortaya koyamadılar. CHP sadece tahrik eder duyguları istismar eder. Biz ise 12 yılda defalarca adım attık, reform yaptık. Daha fazlasını da yapacağız. Normalleştikçe ülkemiz on yıllardır devam eden sorunlar tek tek ortadan kalkıyor. Hızır paşalar asırlar öncesinde kaldı. Başka yerlerden medet arama dönemleri de asırlar öncesinde kaldı. Kimin ne derdi varsa o bizim meselemiz. Aradan eli kanlı örgütler çekildiğinde istismarcılar çekildiğinde inanın her mesele çözülecektir. Birileri yarayı derinleştirirken biz yaralara şifa olmanın samimi mücadelesi içindeyiz. Alevi vatandaşlarımızın da bunlardan rahatsız olduğunu biliyorum. Alevi vatandaşlarımız lütfen aradaki istismarcılara prim vermesinler. 'BU DEFA SOMA'YI KARIŞTIRACAKLAR' Polisle çatışarak hiçbir meselenin çözülemeyeceğini yaranın dahi şifa bulamayacağını bilmeleri lazım. Halktan silah isteyen bir zihniyet Türkiye'nin milletin özellikle de Alevi vatandaşların iyiliğini düşünüyor olabilirler mi? Soma'da Alevi vatandaşlarımızı sağdan soldan toparlayıp Soma'ya götürüyorlar. Niye? Bu defa Somayı karıştıracaklar. Çıkmış Barolar birliğinde konuşuyor. Başbakan cam çerçevenin derdindeymiş. Sadece onu konuşmuyoruz. Ölen yaralananları da konuşuyoruz. Bilesin ki o cam çerçeveler bir bütünün parçasıdır. Fakat belki de dünyada yalanı bu adam kadar mahir kullanan bir ikinci kişiyi bulamazsınız. Ya bunun eğitimini bir yerde özel olarak aldı veya genlerinde var. Böyle birisi. AŞIK VEYSEL'İN DİZELERİYLE SESLENDİ Bizim derdimiz var. Biz 77 milyonun huzuru için çalışıyoruz. Ama bu ve benzeri kişilerin böyle bir derdi yok. Onlar terör üzerinden anarşi üzerinden kırıp dökme üzerinden rant elde etmeye çalışır. İstismarcıları elimizin tersiyle ittiğimizde yüz yüze görüştüğümüzde inanın aramızda hiçbir fark olmadığını tekrar göreceksiniz. Merhum Aşık Veysel de onu söylüyor. 'Yezit nedir, ne kızılbaş. Değil miyiz hep bir kardaş. Bizi yakar bizim ataş. Söndürmektir tek çaresi.' Bunu birlikte söndüreceğiz. Bu aziz millet hiçbir zaman Alevi -Sünni çatışmalarına prim vermedi. Tahriklere rağmen bu millet oyuna gelmedi. Sadece oyuna gelmemek yetmez. Biz yeni Burakcan'ların terörize edilen terörün içine sokulan yeni Berkinlerin, Okmeydanı'nda ölen Umutların Ayhanların ölmesine tahammül gösteremeyiz. Hacı Bektaş, 'Bir olmak iri olmak diri olmak' 77 milyon kardeş olmak için hepimiz hassasiyet göstereceğiz. Bu topraklar Hz: Peygamber Hz Ali Hz. Hasan Hüseyin sevgisiyle yoğrulmuştur. Bu topraklarda fitne filizlenemez. Allah'ın izniyle inşallah hiçbir zaman da filizlenmeyecektir. 'BURADAN BDP'YE ÇAĞRI YAPIYORUM' AK Parti grubundan önemli bir mesaj daha veriyorum. Buradan BDP'ye yeni adıyla HDP'ye çağrı yapıyorum. Diyarbakır belediyesi önünde dağa kaçırılan çocukları için eylem yapan anneleri babaları yürekten selamlıyorum. 'BU ANNELERİN YAVRULARINI ALIP GELİN BAKALIM' Çocukları dağa kaçırılan anne babaların bu feryadını Türkiye ve dünya medyası görsün. Neredesin dünya medyası. Galatasaray lisesinin önünde gelip oturanları yazardınız görüntülerdiniz. Peki yavruları dağa kaçırılan bu anneleri niye görmüyorsunuz. Türkiye medyası bir kısmı.. Duyarsız kalanlar... Niye görmüyorsunuz. Ey BDP siz nerdesiniz. Zaman zaman gidip alıp geliyorsunuz ya. Bu annelerin yavrularını da alıp gelin bakalım. 'B PLANIMIZ, C PLANIMIZ DEVREYE GİRER' Bunların da adreslerini gayet iyi biliyorsunuz. Alıp geleceksiniz. Alıp gelmediğiniz takdirde bizim de B planımız C planımız devreye girer. Bunu da çok açık söylüyorum. 'ORADA 2 ŞEYİ BİR ARADA YAPTIK' 2004'te UETD adı altında bir sivil toplum örgütü kuruldu. Dönemin şansölyesi sayın Schroder'le hizmet binasını birlikte açmıştık. Kuruluşunun 10. yılında bir etkinlik düzenlendi. Cumartesi Köln'de bu törene katıldık. Köln Arena'da yaklaşık 20 bin vatandaşımızla bir araya geldik. Salonun dışında kalanları bu rakama dahil etmiyorum. Dışardan bunların izlenmesi olayı farklı bir hale getirecekti. Fakat dev ekran kurulmamasına rağmen içerideki heyecan coşku oluşan ambians çok çok farklıydı. Orada iki şeyi bir arada yaptık. Soma'daki kaza sebebiyle etkinlik anma merasimi şeklinde yapıldı. Okunan hatmi şerifler aşrı şerifler kasideler ilahiler, orada yine aynı şekilde hocalarımızın gerçekten çift hocamızın birlikte okuduğu ezan o arenadaki havayı farklı bir heyecana farklı bir hem orada bir sükunet suhulet ama ardından da büyük bir coşkuyu getirdi. Burada diyanet işleri başkan yardımcımız Kamil hocamız dua yaptı. Ardından Başbakan yardımcımız UETD'nin başkanı konuştu. Ardından şahsım tüm katılanlara bir hitabım oldu. 'BEDELİ NE OLURSA OLSUN GİDERİZ' Alman medyasında bazı Alman siyasetçiler nezdinde ziyaretimiz tedirginlik oluşturdu. Alman medyası provoke etmek amacıyla aleni şekilde ırkçı ifadelere başvurdu. Türkiye'deki bazı medya kuruluşlarıyla işbirliği içinde ortak dil kullanarak yapılan saldırıları umursamadık. Bazıları bize oraya gitmeyin dedi. Orada 3 milyon Türk var mı var. Dedik ki biz oraya gideriz. Bunu kimse engelleyemez. Bedeli ne olursa olsun gideriz. 'KULLANDIĞI İFADELER ÇOK ÇİRKİN' Ziyaret öncesinde sayın Merkel'le görüştük. Bölgesel meseleleri de değerlendirdik. Soma kazası nedeniyle taziyelerini iletti. Almanya'da gayet güzel şekilde görüşmelerimizi yaptık ve Köln Arena'da ağırbaşlı kardeşlerimizle buluştuk. Alman medyası ırkçı ayrımcı nefret dolu başlıklarla saldırırken, ziyaretimizin hemen ertesinde yapılan AP seçimi de Avrupa'da yükselen tehdidin güçlü bir sinyalini verdi. Biz artan ırkçılığa vurgu yapıyorduk. Neo nazi cinayetlerine vurgu yapıyorduk. Avrupa Parlamentosu seçim sonuçları kaygılarımızın ne kadar haklı olduğunu ne kadar yerinde olduğunu bir kez daha teyit etti. Burada tabi bir şeyi söylemek isterim. Sözde bir Türk. Oradaki bir partinin eş başkanı. Kullandığı ifadeler de çok çirkin. Sen nasıl demokratsın, nasıl hürriyetten bahsedersin. Seni Türkiye Başbakan'ının oraya gelmesi nasıl rahatsız eder. Kusura bakma senin Merkel'e ne kadar saygı duyacağını biz biliriz. Ama biz saygıyı yerinde ifade etmesini de biliriz. Ama önce sen kökenin itiberiyle mensubu olduğun ülkenin başbakanına bu şekilde konuşamazsın. Nerede milletvekili olursan ol önce haddini bileceksin. Sadece eşbaşkanlığını yaptığın bir başka bayan vardı. O da zaman zaman bir çok şeyler konuşurdu. Ama sen yaptığın açıklamalarla Türkiye'nin Başbakanının oraya gitmesinin doğru olmayacağını söylüyorsun. Buna senin gücün yetmez önce haddini bil. 'ŞAKASI YOK BU İŞİN' Bu zat diyor ki Türkiye cumhurbaşkanlığı seçimi kampanyası burada yapılamaz diyor. Ne diyorsun sen ya. Bir buçuk milyon insan orada oy kullanacak. Yasal çerçevesi neyse o çerçevede yapacak olan kampanyasını yapar. Sen buna engel koyamazsın. Böyle bir yetkin yok. Türkiye'de Almanya için oy kullanacaklar için gelirsin sen de toplantı yaparsın. Mesele farklı. Ama alışacaklar. Şakası yok bu işin. 'BÖYLE BİR GAYRETİN İÇİNE GİRİYORLAR' En son Soma'da uluslararası bir medya kuruluşunun muhabiri olan Türk gazetecinin, iki kadını figüran olarak kullandığını yalan haber yaparak bütün dünyaya servis ettiğini gördük yaşadık. Aslında bu kadınlar başı açık. İkisinin de başalrını örtüyor. Üstü şişhane altı kaval. Sırıtıyor. Ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol. Nedir bu hal? Bununla güya bizim insanımızı farklı gösterecek. Böyle bir gayretin içine giriyorlar. Ama devran değişti. O bu tür bir dezenformasyon suretiyle aleyhte kampanya yapacağını zannederken suç üstü yakalandı. Gezi sırasında 17 Aralık darbe girişiminde bu ve benzer muhabirlerin mesleki onurlarını nasıl çiğnediklerini gördük. Türkiye'nin imajı yalan haberlerle yıpranacak kadar zayıf bir imaj değildir artık. O devir gerilerde kaldı. 'KİMSENİN AZARLAMASINA EYVALLAH DEMEYİZ' Hem bu kürsüde hem de Köln'de söyledim. Türkiye artık eski Türkiye değil. Türkiye 100 yıl önceki gibi Mondros ile Sevr Lozan ile masanın kenarına iliştirilmiş bir ülke asla değildir. Masanın altından zaman zaman zevkle zaman aman ikazla ayakların birbirine tokuşturulduğu dönem değil. Onlar geçti. Köprünün altından çok sular aktı. Bu ülkede sorunları kaşıyarak etnik köken din mezhep yaşam tarzı farklılıklarını tahrik ederek kimsenin operasyon yapmasına müsamaha göstermeyiz. Kimsenin bu devleti azarlamasına eyvallah demeyiz. '15 GÜNDE 14 ÜLKE DOLAŞTIM' Bazıları AB noktasında ne oldu diyor? Bunu diyen köşe yazarlarına sesleniyorum. Biz iktidara geldiğimizde bir fasıl açılmış mıydı? Türkiye müzakerelere oturacak bir ülke dahi değildi. Biz geldik fellik fellik şu kişi o zaman Başbakan dahi değildi. O zaman genel başkandım. 14 ülke dolaştım 15 günde... Buna ABD de dahil: Sayın Bush'la oturduk bunu konuştuk. Ben bir genel başkan olarak konuştum. Başkan Bush'la görüştüm. O zaman 15 üye ülke vardı. 13 tanesini dolaştım. Hepsini ziyaret ederek süratle müzakerelere oturmak için adımları attık. 'BUNA RAĞMEN BİZ SABIRLIYIZ' Hamdolsun Başbakanlık dönemimde de müzakerelerin başlatılması kararını çıkarttık. 14 fasıl var. Hepsi açılmadı. Çünkü Fransa farklı bir tavır koyuyor, Almanya farklı bir tavır koyuyor. 15 üye iken ortada olan müktesebat farklıydı, 25 üye oldu uygulamalar değişti. Bakıyorsunuz AB'ye alınan üyeler uygun oldukları gerekçesiyle değil bir çoğu siyasi kararla alındı. Bu gerçeği de bilelim. Fakat buna rağmen biz sabırlıyız. Dersimize de iyi çalışıyoruz. Bizim bütün kurumsal yapımız AB müktesebatına uygun olarak oluşturuluyor. Bugün Avrupa'nın Türkiye'ye ihtiyacı çok net bir şekilde ortadadır. Yükselen ırkçılık İslamofobi'nin hatta anti semitizmin panzehiri Türkiye'dir. 'ÇÜNKÜ BİZE GELECEK FAYDA ORADADIR' Merkez Bankası bağımsızdır o ayrı konu. Ama MB uygulamaları hakkında yorumda bulunmak da bizim hakkımızdır. Türkiye'de faizden doalyı geri dişimizde hesabını kimse bankaya sormaz. Bize sorar. Biz atmosferi balans etmekle görevliyiz. Onun için de bizim düşüncemiz çok açık net. Bu faiz oranı yüksektir. Bu faiz düşmeli ki Türkiye'de reel yatırım artsın. Bir defa biz sıcak parayla bir ülkenin kalkındığına inanan iktidar değiliz. Kimse bizi bununla aldatmasın. Biz reel yatırım için gelene hoş bakar ve atacakları adımlara da her türlü desteği veririz. Çünkü bize gelecek fayda oradadır. Eğer siz yüksek faizle kredi verirseniz benim ülkemdeki özellikle iç sermaye yerli sermaye yatırım yaparken yapamaz. Yatırımı neyle yapacak. Eğer finansın maliyeti ucuzsa onun yatırım şansı vardır. Yüksekse yatırımı yapmak çok zordur. Daha yatırımı bitiremeden çöker. 27 Mayıs'ın 54 yıla yayılan izlerini tek tek sildik. Silmeye de devam ediyoruz. Darbe ve vesayet özleminde olanlar yine var. Ancak Allah'a hamdolsun ki yaptığımız reformlar sayesinde dik duruşumuz sayesinde milli irade hiç olmadığı kadar güç kazanmıştır. 'HESAP SORACAĞIZ' İnşallah bu darbecilerin hesabını soracağız. Paralel yapıdan da hesap soracağız. Eğer bunun hesabını sormaktan kaçınacak olan bir tane arkadaşım çıkarsa bunun hesabını veremezsiniz. Ne halka ne hakka veremezsiniz. 10 Ağustos'ta Cumhurbaşkanının seçilmesi demokrasinin güç kazanmasına vesile olur. Merhum Menderes ve arkadaşlarını rahmetle anıyor mekanlarının cennet olmasını Rabbimden niyaz ediyorum. 'İLLEGAL ÖRGÜTLERİN OYUNUNA GELMEYİN' Yarın Ağrı'da vatandaşlarımızla kucaklaşacağız. Seçimlerin tekrarlanacağı il ilçe ve beldelerde 30 Mart'ın daha güçlü bir tekrarını yaşayacağız. Bu arada özellikle yargıyla ilgili Meclis'e gelecek yasamız çok önemli. Şehit yakınlarımızı ve işçi kardeşlerimizle ilgili yasal düzenlemeler yapılıyor. Soma'daki maden işçilerine kömür ocaklarında çalışan kardeşlerime sesleniyorum. Bu CHP'nin bölücü terör örgütü yandaşlarının legal veya illegal örgütlerin oyununa gelmeyin. 'ORADAKİ 301 ŞEHİT BİZİM CANIMIZDIR' Sizi bunlar yalnız bırakır. Bizler bakın yeni düzenlemelerle bir adım atıyoruz. Bunlar nerede kimi acaba sahiplendi? Bunlar sadece tahrik eder. Sizin üzerinizden paye kaparlar. Bu oyuna gelmeyin. Oradaki 301 şehit. Bizim canımızdır. Biz bütün onların ailelerini güvence altına alacak hazırlıklarımızı yaptık yapıyoruz. AFAD'da açtığımız hesap bunun bir adımıdır. Diğer bir çok gelecek vaatler var takipçisiyiz. Bütün bu vaatlerin hepsi birinci derecede şehitlerimize, yaralı kardeşlerimize diğerlerinin bir kısmını da orada çalışan kardeşlerimize vermek suretiyle tüm evlatlarının inşallah geleceğini teminat altına alacak adımı atacağız. haberler.com
Reklam