onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
Şener, TBMM'nin Madımak Raporuna 'Tahrik' Şerhi Düşmüş

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video

Şener, TBMM'nin Madımak Raporuna 'Tahrik' Şerhi Düşmüş

Ulaş
29.01.2015 - 20:34
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

7 Haziran 2015’de yapılması beklenen genel seçimler öncesi adı CHP ile anılan eski AKP Milletvekili Abdüllatif Şener’in, TBMM Araştırma Komisyonu’nun Madımak Katliamı raporuna şerh düştüğü ortaya çıktı.

2 Temmuz 1993’de 35 aydının yanarak can verdiği Madımak Oteli katliamını araştırmak için kurulan TBMM Araştırma Komisyonu’nun hazırladığı rapora şerh düşen Abdüllatif Şener, “Aziz Nesin provokatör müdür?” diye soruyor.

O dönemde parlamentoda Sivas Milletvekili olan Şener, iki sayfalık şerhinde, kitle psikolojisinden yararlanılarak kalabalığın tahrik edildiğine dikkat çekiyor. O günün Sivas Valisi Ahmet Karabilgin’i de tartışmaya açıyor.

Şener, şerhinde “ Göstericilerin Madımak Oteli önünde toplanmaya başlamadan önce Aziz Nesin ve misafirlerin Sivas dışına çıkarılması için ciddî hiçbir girişimde bulunulmayışı, yalnızca ihmalle açıklanabilir mi?” diye soruyor.

Abdüllatif Şener’in, Araştırma Komisyonu raporuna düştüğü şerh şöyle:

“T.B.M.M. Genel Kurulunun 123 üncü Birleşiminde 6.7.1993 tarih ve 248 sayılı kararı ile kurulan 10/107, 108, 109, 111 ve 114 Esas Numaralı Meclis Araştırma Komisyonumuz çalışmalarını sürdürerek Raporunu Tamamlamıştır. Bu Rapor’da yeterince vurgulanmayan veya verilmesi gereken üslubu bulamayan bazı noktaların ayrıca belirtilmesini gerekli görmekteyim.

1. Genel olarak Raporda, olayların doğrudan doğruya alınan ifadelerle izah edilmeye çalışılması zaman zaman gereksiz ayrıntılar ortaya çıkarmış; önemine göre fazla veya eksik vurgulara yol açmıştır.

2. 2 Temmuz 1993 günü Sivas’ta meydana gelen olaylar, Türkiye’nin birlik ve bütünlüğünü bozmaya çalışan güçlerin ülke genelinde oluşturmaya çalıştıkları terör ve kargaşa ortamının bir parçasıdır. Bu olayı Sivas’la sınırlı görmek, Türkiye’nin geleceğiyle ilgili sağlıklı değerlendirmeler yapabilmenin önünde önemli bir engeldir.

KARANLIK NOKTALAR VAR

Olayların sorumlusu Sivas halkı değildir. Olaylara katıldıkları gerekçesiyle tutuklananlardan da anlaşıldığı üzere her türlü eğilimi yansıtan kişilerden oluşan kalabalık, kitle psikolojisinden yararlanılarak tahrik edilmiştir. Sivas hassas bir çatışma için uygun bir il olarak görülmüş, çok sayıda işsiziyle olay çıkarmaya elverişli bulunmuş, büyük kentlere verdiği göç sebebiyle burada meydana gelecek olayların Sivas dışına yayılacağı düşünülmüştür. Pir Sultan Abdal etkinlikleri sırasında tahrike yönelen faaliyetler, olaylar öncesinde ve sırasında alınmayan önlemler, olaylar sonrasındaki gelişmeler üzerinde açıklığa kavuşturulamayan karanlık noktalar vardır :

PİR SULTAN ABDAL’I TANIMADIĞINI SÖYLEYEN AZİZİ NESİN NASIL VE NİÇİN DAVET EDİLDİ

a) Kültür Bakanlığının 100 milyon liralık yardımıyla, Sivas Kültür Müdürü Mehmet Talay’ın Düzenleme Komitesi üyeliğiyle, Sivas Valisi Ahmet Karabilgin’in izni ve katılımıyla gerçekleştirilen Pir Sultan Abdal etkinliklerine Pir Sultan Abdal’ı tanımadığını belirten Aziz Nesin nasıl ve niçin davet edilmiştir?

b) Video filmlerinden açıkça görüldüğü gibi, 1 Temmuz günü Kültür Merkezi salonunda bulunanların büyük çoğunluğunun sol yumrukları havada “devrim şehitlerine” saygı duruşuna Vali Ahmet Karabilgin hangi sıfatla iştirak etmiştir?

NESİN BİR PROVOKATÖR MÜDÜR? PROVOKATÖRLER TARAFINDAN KULANILMAKTA MIDIR?

c) Yazıları, yayınları ve konuşmalarıyla düşünce ve inançlara hakareti düşünce ve inanç hürriyeti olarak yorumlayarak sürekli olaylara sebebiyet veren Aziz Nesin’in kendisi bir provokatör müdür, yoksa provokatörler tarafından kullanılmakta mıdır?

CUMA SAATİNDE ÇALINAN DAVUL BİLİNÇLİ BİR TAHRİK Mİ?

d) Aziz Nesin’in davet edilmesi ve konuşturulması, Che Guevera, Lenin, Mahir Çayan, Dev-Sol, Kızıl Yıldız amblem ve posterleri, Cuma saatinde çalınan davul bilinçli bir tahrikin mi, yoksa normal birer faaliyetin mi eseridirler?

e) Dağıtılan bildirilere ve mahallî basının uyarılarına rağmen istihbarat eksikliği bir yana, 100 kişilik komando bölüğü ve özel harekât timinin Divriği, Zara ve İmranlı yöresindeki PKK ile ilgili operasyonda görevlendirilerek Sivas il merkezinden uzaklaştırılması yalnızca bir tesadüf müdür?

f) Olayların başlamasından sonra birkaç kez dağılan kalabalığı tekrar toplayarak eyleme konsantresini sağlayanlar, önceleri Kültür Merkezi Vilayet ve Dörtyol arasında gidip gelen kalabalığı Madımak Oteli’ne yönlendiren kimlerdir?

g) Vali ve Emniyet Müdürünün ifadelerinden anlaşıldığı üzere, güvenlik görevlilerinin göstericileri saat 13.30’dan – 17.00’a kadar kontrol altında tutmaya, dağılmasını önlemeye çalışması yalnızca bir taktik hatası mıdır?

AZİZ NESİN VE MİSAFİRLER NİYE SİVAS DIŞINA ÇIKARILMADI?

h) Göstericilerin Madımak Oteli önünde toplanmaya başlamadan önce Aziz Nesin ve misafirlerin Sivas dışına çıkarılması için ciddî hiçbir girişimde bulunulmayışı, yalnızca ihmalle açıklanabilir mi? ,

ı) Komisyonun çalışmaları sırasında Sivas’ta zemin bulamayan PKK’nın DEV-SOL ve TÎKKO ile işbirliği yaparak Karadeniz bağlantısı kurmaya çalıştığı şeklindeki ifadelere rastlanması, Millî İstihbarat Teşkilatı Sivas Bölge Müdürünün, olaylar sonrası PKK kaynaklı bazı kişilerin Sivas’ta DEV-SOL ve TİKKO’nun da içinde bulunduğu ortak bir eylem hazırlığı içinde olduğu şeklinde kesin bir kaynaktan bilgi geldiğini beyan etmesi; Sivas olaylarının hemen arkasından Erzincan’ın Başbağlar köyünde PKK’nın gerçekleştirdiği korkunç katliam sırasında “Sivas Olaylarının intikamından bahseden bildirilerin bırakılması, Türkiye’de terörü ve karışıklıkları tırmandırmak isteyenlerin muhtemel niyetlerinin ne olabileceği konusunda dikkate alınması gereken noktalardır.

ATATÜRK BÜSTÜNÜN DÜŞÜRÜLMESİ KARANLIK NOKTADIR

j) Ne zaman, nasıl ve ne şekilde yerinden düşürüldüğü veya söküldüğü anlaşılamayan Atatürk Büstünün, Sivas olaylarına belli bir görüntü vermek isteyen meçhul failler tarafından hedef alındığı çelişkilerden anlaşılmaktadır. Müze görevlilerince düzenlenen tutanakta 21.30- 21.40 sıralarında Kongre Binasının camlarının taşlanarak kırıldığı, olaylar sakinleştikten sonra dışarı çıkıldığında Atatürk Büstünün kaide üzerinden, eğim yerinden kırılarak yere düştüğünün görüldüğü belirtilmektedir.

Halbuki güvenlik güçlerinin havaya yoğun ateş açmasından sonra göstericilerin Emniyet olay tutanağına göre 20.25’ten sonra kaçışmaya başladığı ve topluluğun kısa sürede dağıldığı bilinmektedir. Topluluk dağıldıktan yaklaşık bir saat sonra bu olayın aynı grup tarafından gerçekleştirilmesi imkânsızdır. Üstelik bu sıralarda polis ve asker tam teyakkuz halindedir; sevk edilen 400 acemi er ve çevre il ve ilçelerden gelen kuvvetlerle birlikte olay mahallinin etrafı güvenlik güçleriyle doludur.

Öte yandan büst 2.5 metrelik bir kaide üzerindedir ve 250-300 kg ağırlığındadır. Böylesine ağır bir büstün, insan boyunun ulaşamayacağı bir yükseklikten düşmesi halinde, karo taşlarla döşeli olan kaldırımın kırılması gerektiği halde, tutanağa ekli fotoğraflarda etraftaki çiçeklerde ezilme ve kaldırım taşlarında da kırılma görülmemektedir.

Mahalli basın mensuplarının sokağa çıkma yasağından sonra gece indirilerek Müze Binasına konulduğunu savundukları Atatürk büstünün yerinden sökülüşü veya düşürülüşü Sivas Olaylarının karanlık noktalarından biridir.

KURŞUNLA ÖLEN VE YARALANANLARIN BALİSTİK İNCELEMESİ

k) Olaylar sonrasında genel kanaat ve ifadelere göre polis kurşunuyla çok sayıda insan yaralanmış ve ölmüştür. Yaralama ve öldürme olayları Madımak Oteli yangınını müteakip kalabalık dağılırken ve olay mahalline uzak bölgelerde meydana gelmiştir. Kurşunla ölenler ve yaralananların failleri tespit edilmemiş, ilgili mercilerce konu üzerinde yeterince araştırma ve balistik incelemelerin yapılıp yapılmadığı bilinmemektedir. Sivas olaylarının önemli karanlık noktalarından birini oluşturan bu hususun aydınlatılmasında da zaruret vardır.

NASIL KURULDU?

Tarihe not düşen TBMM Sivas olaylarını Araştırma Komisyonu için, Doğru Yol Partisi, Anavatan Partisi, Sosyal Demokrat Halkçı Parti, Refah Partisi ve Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkanvekilleri Bursa Milletvekili Turhan Tayan, Bayburt Milletvekili Ülkü Güney, İçel Milletvekili Aydın Güven Gürkan, Kocaeli Milletvekili Şevket Kazan ve Ankara Milletvekili H. Uluç Gürkan’ın 2 Temmuz 1993 günü Sivas’ta meydana gelen olayların sebep ve sorumluları ile olayların oluş şeklinin ortaya çıkarılması, Ankara Milletvekili Ali Dinçer ve 16 arkadaşının Sivas’ta meydana gelen olayların nedenlerinin ve sorumlularının ortaya çıkarılması, Tunceli Milletvekili Kamer Genç ve 26 arkadaşının Sivas’ta meydana gelen olayların incelenmesi ve zarar gören yurttaşlarımızın maddî zararlarının ve sorumluların tespiti, Sivas Milletvekili Muhsin Yazıcıoğlu ve 9 arkadaşının Sivas’ta meydana gelen olayların araştırılması, Muş Milletvekili Muzaffer Demir ve 12 arkadaşının verdiği önergeler doğrultusunda Genel Kurul’un 6.7.1993 tarihli 123 üncü Birleşiminde karara alınarak kuruluyor.

  • Hülya Karabağlı / Zete
Kaynak: http://zete.com/abdullatif-sener-tbmm...
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
0
0
0
0
0
0
0
Yorumlar Aşağıda
Reklam