Oğullarının Mezarına İnşaat Ruhsatı Verilen Ailenin Hukuk Mücadelesi

Başakşehir'de yaşayan Ateş ailesi, 2001'de Ayazma Mezarlığı'na defnettikleri oğullarının mezarını muhafaza etmek için Büyükşehir Belediyesi ve bir inşaat firmasıyla hukuk mücadelesi veriyor. Oğullarını askerde kaybettiklerini belirten aile, 'Lüks sitelere giden yolu genişletmek için oğlumun mezarını kaldırmak istiyorlar. Çalışmalar kapsamında mezara zarar verdiler. Hatta çocuk mezarlarının üzerine kreş yapmayı düşünüyorlarmış.' diyerek isyan etti.

Ayazma Yolu üzerindeki mezarlıkta yatan ve 2001'de izin dönüşü askere giderken otobüste yaşanan kavgada yaralanıp kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden Hakan Ateş'in ailesi, 14 yıl sonra oğullarının mezarının taşınmak istenmesine karşı hukuk mücadelesi başlattı. Ailenin iddiasına göre; bölgede yıkılan gecekondu mahallesine inşa edilen lüks bir site için mezarların bulunduğu yere inşaat ruhsatı verildi. Siteye giden yolda da genişletme çalışması yapıldı. Çalışmalar çerçevesinde mezarlıktaki bütün kabirler boşaltılarak başka yerlere taşındı. Oğlunun mezarının tapusu için 2002 yılında 20 bin lira veren Ateş ailesi de, çalışmalar sırasında mezara zarar verildiği gerekçesiyle hem İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne, hem de inşaat firmasına dava açtı.

Yol çalışması nedeniyle oğullarının mezarına gitmekte hayli zorlandıkları gözlenen Ateş ailesi, mezara dokundurtmayacağını belirtti. Hakan Ateş'in annesi, 'Oğlumun mezarının tapusunu aldım. Benim oğlumun haklarını vermedikleri sürece ben bu mezara dokundurtmayacağım.' diye konuştu.

'ÇOCUK MEZARLARININ ÜZERİNE KREŞ PROJESİ'

Oğlunun 5 ay GATA'da tedavi gördükten sonra hayatını kaybettiğini ve yetkililerin kendilerine cenaze için sadece ambulans verdiğini dile getiren acılı anne, 'Bize sadece bir ambulans verdiler. Ambulans cenazeyi getirdi, bıraktı, gitti. Buranın tapusunu ve ruhsatını aldım. hepsinin belgesi var. Bize sadece buradaki mezarlık kalkacak. Beni aradılar dediler ki, sen gel buradaki mezarları kaldır gerisi bizim için kolay. Ben de kaldırmak istemiyorum. Buraya kreş yapılacakmış. Çocuk mezarlarını almıyorlar. Buraların üzerine kreş yapacaklarmış. Ben oğlumu vermem. Benim oğlumu şehit ilan etsinler ve haklarını versinler, ben de onların istediğini vereyim.' şeklinde konuştu.

Mezara zarar verildiği için belediye ve inşaat firmasını dava ettiklerini kaydeden yaşlı kadın, 'Burası yol ile beraberdi. Burayı sonradan doldurdular. Emekleye emekleye iniyorum mezara. Elimden yaralandım. Oğlumun mezarına zarar verdiler. Taş dökmüşler. Ben hasta halimle taş temizledim. Yolum kapandığı için de dava açtım. Bu mezarlık şu binaların görüntüsünü bozuyormuş ve daire satamıyorlarmış. O yüzden bu mezar kalkacakmış buraya yol ve kreş yapacaklarmış.' ifadelerini kullandı.

Bu arada, mezarlığın boşaltılmayan bölümlerinde onlarca çocuk mezarının bulunduğu belirtildi. Vatandaşlar, boşaltılmayan çocuk mezarlarının bir bölümünün yol yapımı için toprak altında bırakıldığı ifade edildi.

Bölgeyi 10 yıldır iyi bildiğini belirten ve ismini vermek istemeyen bir vatandaş, elleriyle toprak altında bırakılan çocuk mezarlarını gösterdi. Zenginlerin malları için buradaki yüzlerce çocuk mezarını tahrip ettiklerini öne süren şahıs, 'Buradaki mezarları tahrip ettiler. Mevtaların hepsini kaldırdılar. Orada çocuk mezarları var. Zenginlerin malı yüzünden çocukların mezarları tahrip edildi. Kreş için buradaki mezarları kaldırdılar. Doldurma yapacaklar. Burada asker mezarı da var. Yazık günah! bu şehidin mezarı buradan kalkmaz. Kimse de bunu buradan kaldıramaz. Amcanın tapulu malıymış zaten. Zenginlerin çocukları yüzünden bunu yapıyorlar. Yazıktır günahtır! Bunlar buradan çıkmaz, burada bine yakın çocuk mezarı var. Bunların üzeri komple kapatılacak. Burası köydü zaten. Eski bir mezarlık vardı bu bölgede.' diye konuştu.

İNŞAAT ŞİRKETİ: ARAZİ, KAMU ARAZİSİDİR

Öte yandan, siteyi inşa eden şirketten yapılan açıklamada, bahse konu arazinin kamu arazisi olduğu ifade edildi. Açıklamada, “Emlak Konut tarafından projelendirilmiştir. İhaleye çıkılmış ve bu ihale şirketimiz tarafından kazanılmıştır. Şirketimizin ihale şartları dışında arazi üzerinde herhangi bir tasarrufu bulunmamaktadır.” denildi.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Basın Danışmanlığı yetkilileri de, konunun araştırıldığını belirtti.

(Cihan) | Başkahaber