'İki Hakem Bırakmak İstedi...'
'İki Hakem Bırakmak İstedi...'
MHK Başkanı Zekeriya Alp, Türkiye'de çok tartışılan hakem hataları sonrası sessizliğini bozdu ve ''Birileri istiyor diye kimse düdük asmaz'' dedi.
'Salı günü saat 12.00’de MHK Başkanı Zekeriya Alp’in daveti üzerine Alp Plastik’teki odasında buluştuk. Zekeriya Alp’in MHK Başkanı kimliğinin dışında dede, baba, sanayici, fabrikatör, iş adamı, yönetici kimliklerini de bir arada gördük.'
Türkiye gazetesinden Ömer Faruk Ünal, Alp ile yaptığı söyleşiye şu şekilde devam ediyor;
'Saat 15.00’te fabrikadan ayrılırken 3 saatin nasıl geçtiğini o da ben de anlayamamıştık.
Nezaketiyle beni aracıma kadar uğurladı. Konuştuklarımız bir röportaj değildi.
Kayıt cihazı yoktu. Soru-cevap değildi.
Ama ben onu dinledim, o da beni...
Zekeriya Alp, bildiğimizin çok üzerinde başarılı bir sanayici.
2006 yılında iki fabrikasından birini 950 işçiyle beraber Türkiye’nin çok önemli bir grubuna devretmiş. Şu an 600 işçiyle modern bir fabrikada üretim yapıyor.
Bu dönemde 55 makine ile 10 milyonun üzerinde TV kalıbı üretmiş.
Şu anda da Bolu ve Beylikdüzü’ndeki fabrikasıyla yine ülkenin çok önde bir sanayi kuruluşuna sahip. Personelin kıyafeti, dev makinelerin dizilişi, mekanın büyüklüğü, kullanılan teknoloji ile kendimi NASA üssünde sandım.
Fabrika tamamen profesyonellere emanet. “Haftada 1 kez uğruyorum” diyor.
“Fabrikayı şu ana kadar hakem, çalışma arkadaşı, gazeteci, Beşiktaş’tan, TFF’den hiç gelip gören oldu mu?” diye sordum.
“Hayır! Bu fabrikayı gezen sadece sen oldun” cevabını verdi. “Ha, bir de geçenlerde Yüksel Okçuoğlu ilk defa uğradı” dedi.
2 kızı var. Kızları evlenmeden önce fabrika yönetiminde bulunmuşlar. Ama torunlar olunca onlar da evlerine dönmüş.
Başkan o kadar prensip sahibi ki, fabrikayı gezdirirken bir personel gibi elindeki elektronik bir kartla kapıları açıyor. Çalışan hiçbir işçi veya yönetici istifini bozmuyor. İşini yapmaya devam ediyor.
İş hayatındaki başarısını eşine ve aile hayatına borçlu... Alemdarspor’da futbol oynarken kulüp başkanlığını yapan Osman Yurdagül’ün kızıyla evlenmiş.
“Hanımla maçlar yüzünden akşamları yemeğe çıkmaya bile zor vakit buluyorum” diyor.
MORALİ ÇOK YÜKSEK
Ben en çok Zekeriya Alp’in moralini merak ediyordum. Ağır eleştiriler acaba Alp Başkan’ı etkilemiş miydi?
Hayır. Artık bağışıklık kazanmış. Eleştiriler onu etkilememiş. Kendinden çok emin. Hakemlerini çok seviyor ve onlara çok güveniyor. Bu da onların bilerek yanlış yapacaklarına inanmamasından kaynaklanıyor.
Ama şu cümlesi dikkat çekici:
“TFF’nin tekrar kararından sonra 2 gece hiç uyumadım. Uyku ilacı aldığım halde gözüme uyku girmedi.”
Arkasından “Bıraktı kaçtı, gitti, dayanamadı” dedirtmek istemiyor.
BİRİLERİ İSTEDİ DİYE...
“Yunus Yıldırım’ın hakemliği bitti mi? Bu yönde bir telkin oldu mu?” diye soruyorum.
“Kaybetmek her zaman kolaydır. Ben hep kazanma tarafında olurum. Hiçbir hakemime kimse hakemliği bıraktıramaz. Bize asla böyle bir işaret gelmedi, gelemez. Bu kadro çok temiz bir kadro. Şundan bütün kulüp taraftarları emin olsun; bir art niyet, kasıtlı bir hata bu mevcut hakem kadrosundan asla gelmez. Çok elit ve temiz bir ekip. Hepsine kefilim. Herkesin içi rahat olmalı, rahat olsun.”
İKİ HAKEM BIRAKMAK İSTEDİ
Kulağıma farklı kanallardan iki hakemin hakemliği bırakmak istediği ve buna Zekeriya Alp’in mani olduğu haberi geliyordu. Bu hakemler Fırat Aydınus ve Halis Özkahya idi. Başkana bu soruyu sordum. “Doğru, ben engel oldum” karşılığını verdi.
İKİSİ DE ÇOK ÜZGÜN
Ve son günlerin “olay” hakemi. “Yunus Yıldırım’la konuştum. Morali çok bozuk. Bugün yine konuştum. Yine ilave hakem Murat Türker çok çok üzgün. Üzülmemeleri mümkün mü?”
UFUK ÖZERTEN ZEKERİYA ALP DEDİĞİNDE ÇOK ŞAŞIRMIŞTIM
1 Mart 2012’de TFF Başkan Vekili Ufuk Özerten’in ağzından MHK Başkanı’nın isminin Zekeriya Alp olduğunu duyduğumda hayretimi gizleyememiştim.
Özerten şu ifadeyi kullanmıştı, “Bir tanısan, bak bu işi çok iyi yapacak. Bunu göreceksin!”O günlerde bu tercih çok yadırganmıştı. Kimse kızmasın gücenmesin ama bu “dışarıdan MHK Başkanı” işi tuttu! Hakem kökenli olmayanların avantajları çok fazla.
DUYGULANDIRAN FOTOĞRAF
Odasında 1978 yılında Beşiktaş’ın 75. Yılı hatırası dolayısıyla bir araya gelmiş kadronun bir fotoğrafı var. Onu büyük bir özenle bana gösterdi. Tek tek saydı. Baba Hakkı’dan başlayarak... “Hayatta kalan ben ve kalecimiz Varol” derken dudakları titredi.
TELEFONA ÇAĞRI YAĞIYOR!
Sosyal medyada cep telefonu deşifre edilmiş. Hiç susmuyor. Sürekli çalyor. Pazar gününden bu yana saatte gelen çağrı sayısı 50’yi aşıyormuş, numara on binlere ulaşınca böyle olmuş. Telefon aralıksız çalıyor.
BABA GİBİ!
Zekeriya Alp, fabrikasındaki işçilerinin de babası olmuş. Tıpkı hakemleri gibi. Patron-personel ilişkisinden çok onlarla bir arkadaş gibi. O makinaların arasında gezinirken işçilerin hâl ve hatırlarını da soruyor.
Sivasspor - Fenerbahçe maçı sonrası gözlemci ve 6 hakem birlikte pozisyonları izleyince tecrübeli hakem gözyaşı dökmüş
Daha önce de yazmıştım. Yunus Yıldırım ve Murat Türker, Sivas maçındaki talihsiz yönetimleri sebebiyle Aziz Yıldırım ve Ersun Yanal’dan daha fazla üzülmüşlerdir.
Nitekim bu düşüncemde yanılmamışım. Dün sabah öğrendiğimde doğru düşünmüşüm dedim.
Maçtan sonra 6 hakem ve gözlemci toplantı yapıyor. Pozisyonlar bir bir izleniyor. Daha sonra arabaya biniyorlar. Arabada hakemlerin hıçkırık sesleri, sessizliği bozuyor. O kadar üzülmüşler. Gözlemci ve bazıları teselli etmeye çalışıyorlar.'
Yorum Yazın